Cahil kızı alan kişiye göre değişkenlik gösterir. Cahil kızı alan erkek cahil ise bir problem olmaz, kendi yağlarında kavrulup giderler. Ancak, cahil kızı alan erkek okumuş ve entelektüel birikimi kıza göre çok yüksek biriyse muhtemelen kısa zaman içerisinde problemler başlayacaktır. Erkekle kadının dünyaları farklı olacağından bir süre sonra konuşacak ve paylaşacak şeyleri kalmayacaktır.
Sözlükte sık sık cinsellik ve içki gibi dinin yasakladığı olgular veya Türkiye'de yaşanan gelişmeler üzerinden yapılan şeydir.
Kimsenin karşısındakine tahammülünün kalmadığını gösterir. Birbirini sabote etmeye çalışan taraflar, kendinlerince iyi bir şey yaptıklarını veya bu yaptıkları sebebiyle özellikle kendi çevresinde saygı/ilgi göreceğini sanarlar. Birbirine saldıran iki tarafında hiç bir şey kazanamadıkları gibi, çoğunlukla küçük düştükleri, cahilliklerini ortaya koydukları ve huzursuzluğa yol açtıktıları görülmüştür.
Taraf olmak demek kavga etmek demek değildir. Herkesin toplumu veya kendini ilgilendiren konularda bir düşünce sahibi olması ve bu düşünceyi savunarak haklı çıkarmaya çalışması normaldir. Ancak bunun yolu karşı tarafın önemli/öncelikli/kutsal gördüğü şeylere saldırmaktan, küfretmekten veya aşağılamaktan geçmez.
Kısmen haklı, kısmen saçma açıklamadır. Kimin ne sebeple ne kadar içki içtiğini sorgulamak veya bu konuda analiz yapmak bu kişiye düşmez. isteyen keyfi için, isteyen idolojik tavrını ortaya koymak için, isteyen uçaktan korktuğu için içer.
Ancak 45 dakikalık uçuşta içki servisinin olmamasına gericilik/yobazlık diyenler de saçmalamaktadır. Baktığınız zaman kısa (bkz: short haul) uçuşlarda su bile verilmediği veya para ile satıldığı doğrudur. (THY özellikle ekonomi sınıfında en iyi yemekleri vermesiyle ödül kazanmıştır.) Hem verilenin masrafı, hem yakıt masrafı müşteri memnuniyetinden kazanılan "good will" i karşılamayacak boyuttadır. Bu yüzden kısa uçuşlarda içki verilmemesinin mantıklı bir açıklaması yapılabilir.
Çay içerken bardak kullanan kızdır. Bence yorum yapabilmek için çay içtiği bardağın cinsini bilmek şarttır. Örneğin bira bardağıyla içiyorsa oha denilebilir.
Alışveriş sonrası hissedilenler genellikle yapılan alışverişin mahiyetine göre değişiklik gösterir.
Eğer alınan şey uzun süredir alınması gereken ancak ertelenen bir ihtiyaçsa, çok özel bir şeyler hissedilmez.
Öte yandan alınan pahalı ve fuzuli bir şey ise, hisler genellikle karışıktır. Bir yandan kendini şımartmış olmanın verdiği mutluluk diğer yandan ise parayı gömmüş olmanın verdiği ufak burukluk hissedilir.
Ancak her şeye rağmen, bence alışveriş sonrası hissedilen gerçek his, ekstre geldiğinde hissedilendir.
Keyif için değilde, kahvaltı etmek gibi bir amaç için demleniyorsa çok mantıklı olmayan eylemdir. Poşet çay bu durumda tercih edilebilecek bir seçenektir.
Bu insanlar bir süre sonra bu şekilde yaşamaya alışır ve geç yatıp erken kalkmayı bir yaşam tarzı haline getirirler.
Bu olayı yapabilen insanlar gözlemlerime göre 3 sınıfta toplanabilirler.
1) Hızlı yaşa genç öl tayfası: Uykuyu zaman kaybı olarak gören, bu sebeple minimum vakti uykuda geçiren insandır.
2) iş/Okul dolayısıyla zaruri olarak az uyuyan tayfa: Servise/mesaiye/8:40 dersine yetişmek için saat 5-6 arasında kalkmak zorunda olan insanlardır. Sosyal hayat, TV, iş, ödev gibi sebepler dolayısıyla erken yatamaz ama yinede erken kalkarlar. Bu durum çok sevilmesede yaklaşık 2-3 haftalık bir zaman sürecinde alışılan bir durumdur.
3) Dahi tayfa: Özellikle üniversitelerde prof. olarak karşımıza çıkan, herhangi bir sanat dalıyla uğraşan tayfadır. Az uyku onlar için yeterlidir. Saygı duyulması gereken tayfadır. Genellikle kahve veya alkolle yaşar, sonunda mide rahatsızlıklarından muzdarip olurlar.
Şahsım olarak, sanırım 1 ile 2 arasında bir yerlerdeyim.
Muhteşem bir şeydir. Bir kere tattın mı, artık nescafe içirtmeyen, hatta tiksindirendir.
Gerçekten nefis kokar. Sadece koklayınca bile insan mutlu olur. Ayrıca makina çalışırken damla damla akması adeta bir görsel şölendir.
Kesinlikle uykuyu ve hatta zekayı açar. Sabaha kadar oturulan gecelerin, sabahın köründe gidilen derslerin verimli geçmesine yardımcı olan bir mucizedir.
Makbul olanı hamuru ince ve çıtır olanıdır. Üzeri taşana kadar malzemeyle doldurulmamalıdır. Konya'da Havzan, Ankara'da Konya Evi güzel örneklerini sunar.
Kuru kuru aç kalmaya oruç denilmez. Eşşeği bağlasan o da aç durur. Önemli olan nefsine hakim olmak ve en azından belirli bir süre için nefsine hakim olmaktır.
Her ölene şehit denilmez. Dini veya vatanı uğruna ölen insanlara şehit denir. Şehit olmak herkese nasip olmaz.
Sevmeye zina denilmez. Zina, helalin olmayana bakmaya/hallenmeye denir. He tabi -sevmek- yazarlara başka bir şey ifade ediyorsa o başka.
Tesbihin taşımanın kesinlikle dahil olmadığı detaylardır. Tesbih taşımak değil, sallamak kıroluk kabul edilebilir belki. Ama tesbih adabınca kullanılırsa, gayet güzeldir.
Bu şekilde ruhun bedenden daha kolay ayrılacağı söylenilir.
Ufacık bir bıçağın vücut şişmesin veya morg olmadığı zaman vücudu soğutsun diye koyulması düşünülemez. Bunun için zannımca en azından bahçe makası gerekir. Kısacası bunun bilimsel bir açıklamasının olmadığını sanıyorum.