iskender pala bu sözün hikayesini şöyle anlatıyor:
halk arasında "imam osurursa cemaat sıçarr" diye bir söz vardır. göz önünde bulunan ve örnek alınan insanların, toplumun hoşuna gitmeyecek veya onları ifsad edecek davranışlardan uzak bulunmaları gerektiğini anlatan bu söz, aslında ünlü ebced ve tarih düşürme ustası sürurî'nin bir dizesinden galattır. hikâye şöyle:
vaktiyle dini hassasiyeti olan bir köyün genç ama şişman imamı, bir öğle namazının farzını kıldırırken secdede kendine hakim olamayıp yüksek perdeden yellenmiş. o anda cemaatin tepkisini düşünüp selam vererek namaz bozmamış ve henüz cemaat secdede iken usulca aradan süzülüp evine varmış.
- hanım, demiş, pahada ağır yükte hafif ne varsa al, kaçıyoruz; gerisini yolda anlatırım.
gidiş o gidiş; yıllarca imam geri dönüp bakmamış. ama ne var ki hanımın yıldan yıla durumu artmış. çoluk cocukla birlikte kadının takazası da büyümüş:
- bey, bizim o köyde tavuğumuz, koyunumuz var idi. evimiz kim bilir ne oldu? çeyizimi senin yüzünden kaybettik, eşyalarımızı heder ettin…
imam efendinin canına tak edince bir gün,
- peki demiş, hatun, gidip şu köyü bir yoklayayım.
merkep sırtında iki günlük yoldan sonra içi titreyerek köyün yamacına varmış. hep "ya hâlâ beni tanıyan ve o günü hatırlayan var ise!?.." diye düşünüyormuş. köyü yoluna saptığında 10-12 yaşlarında bir çocuğun kuzu otlattığını görmüş. biraz istihbarat toplamak için yanına yaklaşıp selam verdikten sonra sormuş:
- sen bu köyden misin evlat?
- evet amca!
- falanca ne yapıyor?
- o mu, sizlere ömür amca, geçen yıl kaybettik?
- öyle miii? vah vah, allah rahmet eylesin (içinden de "oh oh!" diyormuş.)
- ya falanca?
- üzerinize afiyet o kötürüm oldu, evden çıkamıyor.
- sorma amca, onun da gözlerine kara su indi, kimseyi göremiyor?!
- eyvah, eyvah, eyvah!.. ne hoş insandı!
imam böyle böyle "vah vah, tüh tüh, oh oh!" diyerek bütün cemaati saymış. hepsi ya yatalak, ya göçgün, ya ama; içi rahatlamış ve "artık huzur-ı kalb ile köye gidip mallarımı isteyebilirim!" diye düşünerek çocuğa veda ederken gönlünü almak için başını okşamış ve sormuş:
- aferin sana delikanlı, kaç yaşındasın sen bakayım!?
- valla amca yaşımı bilmiyorum ama imamın os..duğu sene doğmuşum!
***
ünlü şair sürurî böyle bir vak'ayı işitir de buna tarih düşürmez mi?! hemen yapıştırmış:
kubbeyi gümletir zarta-i şişman imam
k'eylememiş secdede makadına ihtimâm
güldü müezzin dedi sürûri târihin
sı.dı cemâat yine çünki oss.du imam
bu son dizenin ebced rakamıyla karşılığı 1188 hicri tarihini veriyor. milad'i karşılığı 1777. yani sürurî'nin yaşadığı döneme (1752-1814) uyuyor. belli ki bu kıt'a halkın diline perseng olunca birileri son dizeyi deyim haline dönüştürüvermiştir
bankaya girmişsindir ,inanılmaz bir sıra vardır içten gelen ses sittin sene sıranın sana gelmeyecegini söyler ama muhakkak yapman gereken bir iş vardır, umutsuzca sıramatige dogru ilerlersin o da ne sıramatigin üstünde aldıgın fişten 30 sıra öncesini gösteren fiş sana göz kırpmaktadır.
işte o fişi almak insana tarifi imkansız bir rahatlama verir o sahipsiz fişi cebe atıp sıramatıkten aldıgınız fişide bankaya sizden sonra giren yaşlı amcalardan teyzelerden veya da hosunuza gitmiş güzel bir kıza verip tanımadıgınız birine yardımcı olmanın dayanılmaz hafifligini yaşarsınız.
chp'nin şevki yılmazıdır kendisi.
ergenekon terör örgütünün varlıgına inanmayan bir vatandaşı bile inandırabilecek derecede saçma sözler sarf eden sözde anayasa hukukçusu.
orduyu bugune kadar darbe yapmadıgı için kagıttan kaplana benzetecek kadar gözü dönmüş biri.
mehmet haberal'ı ''bu adam universite rektörü aydın bir insan ne işi olur darbe planlarıyla '' diye savunan insanlar bu adamı nasıl savunacak merak etmekteyim.
şu an için chp'nin önümüzdeki genel seçimleri kazanmasında en büyük engel kendisidir.
chp darbesiz yapamaz sözünün dogrulugunu ispatlayan chp'nin yobaz siyasetçisidir.
süheyl batum son söyledigi sözlerle tayyip erdogan'a çok güzel bir orta açtı tayyip de artık vole mi çakar, gelişine mi vurur bilinmez ama bu orta kesin gol olur
milattan önce 3.yüzyılda hazar denizi ve ural dagları arasında kalan bölgeyi istila edip eski türk kavimi iskitler'in yerini alan savaşcı halk.köklerinin nerden geldigi tam olarak aydınlanmamakla birlikte irani bir halk oldugu üstünde fikirbirligi vardır.
Sarmatlar, Neron (M.S 54-68) döneminde Cermen kabileleriyle ittifaklar kurarak Roma topraklarına girmişlerdir.zaten bu durum karal arthur filminde anlatılmıstır.
(bkz: sarmatya sovalyeleri)
amazonlar ve iskitler'in karışımı oldugunu idda edenler de vardır.bu idda sarmat kadınlarının savasta bir kişiyi öldürtükten sonra evlenmeye hak kazanmalarına dayandırılmaktadır.amazonların karadenızde yasamış kadın savascılar oldugu bilindigi için bu idda da yabana atılmamalıdır.
tunus devrimi mısırı etkiledi eger mısırda da bir devrim olursa tüm ortadogu rejımlerinin sonu geldi demektir lakin mısırdaki olayların tek dezavantajı protestocu grupların ayrı görüşten insanlarda oluşuyor olması bu durum tek yürek olmalarını engellemektedir ,dileriz ki zulme ve yoksulluga karşı tek yürek olup sömürülmeye dur desinler
korku ve gerilimin yanında baskı ve yokluk ortamında degişen insan davaranışlarını işlemesi çok güzel olan dizi.şu da var ki saf korku bekleyenleri hayal kırıklıgına ugratabilir çünkü dizi daha çok hayatta kalma mücadelesi veren insanların dramını anlatmakta.dramı daha çok islemesi az korkutacagı anlamına da gelmıyo tabıkı korku isteyenleri fazlasıyla doyuracak sahneler de yok degil.
bu lafın zıddını karşı ideolojiden biri yani başörtüsü özgürlügünü savunan akp'li bir yazar şöyle demiş olsaydı acaba nasıl bir tartışma ortamı dogacaktı:
''başörtülü olmayan kızları görünce cok üzülüyorum, keşke başlarını örtselerde daha güzel gözükseler.''
gannicus adındaki zikişgen gladyatörümüz third servile war savaşında spartacus, doctore, crixus gibi ölen köle bir komutandır ancak imdb'de 2 bölüm kalacagı gösteriliyor.ya tarih yalan söylüyor ya imdb.
özellikle türk filmlerinde yapılan kahvaltılara hiçbir zaman anlam veremedim.o hazırlanan kahvaltı sofralarında zeytinin ,peynirin ,reçelin binbir çeşidi, çay yerine taze sıkılmış portakal suyu varken masada illa bir kavga olur kavga olmazssa işine veya okuluna geç kalmış bir aile bireyi illaki bulunur ve bu bireyler bir parça ekmekle masadaki herhangi bir şeyden bir parça alıp bi fırt da çay höpürdetip evden çıkarlar.
hasılı, o güzelim kahvaltılar piç olup çıkarlar bizde oturdugumuz yerden 'lan o kahvaltı bizim evde çıkacak da ben de o kahvaltıyı annem babam bana laf soktu kafam bozuldu derdiyle bırakıp çıkacam pehhhh pehhh' diyip dururuz.
kürt sorunu karşısında devleti ve türk milleyitcilerini acımazsızca ve acıkyüreklilikle eleştiren fakat aynı tavrı kürt milliyetcileri ve pkk üzerinde göstermeyen, fikirlerine saygı duyulması ve kulak verilmesi gereken, türkiye gerceklerıni bilen ve bunlara realist çözüm onerisi getiren ,cogu kımsenın hoşlanmadıgı degerli bir yazar.kendisinden tek istedigim şey kürt sorununa daha objektif yaklaşması.
diziyi izlemeye başlamadan önce pompei halkının cinsi sapkınlıkları hakkında biraz bilgi edinmek diziyi daha anlamlı kılar.zira dizide anlatılan olayların geçtigi tarihle pompei halkının başına gelen felaket hemen hemen aynı döneme denk gelir.
zaytungdaki espirileri fazla özümsemis insanın arkadaşlarıyla yaptıgı muhabbete bu espirileri serpiştirmesi durumu.
a:hacı hadi gidek bi yemek yiyek.
b:amk hergün köfte,sosis yiyoz.at eti mi essek eti mi belli degil.
a:öyle deme hacı ugur dündar'ın at,eşşek eti kesen restoranları tespit ettigi programlar çin'de lezzet durakları adı altında yayınlanıyormus.
b:hahaha he amk çok komikmiş.
---------------------------------------------------
b:hacı sikecem ya havalar da birden sogudu küresel ısınma dedikleri bu olsa gerek.daha mont falan alacam ama para yok mınıskim.
a:öyle demi hacı tek magdur sen degilsin. barajlardaki su seviyesini cetvelle ölçen belediye personelini işten atmışlar.
b: hahaha he amk çok komikmiş.
-----------------------------------------------------
b: hacı nolacak bu galatasaray'ın hali bi tane saglam oyuncu kalmadı mınıskim.
a:duymadın mı amk sakatlanmayan 4 oyuncu takımdan ayrı çalışmış.
hepimiz burs ,yurt vs. gibi başvuruları yapmak için bu kağıdı almaya nüfus müdürlüklerine gitmişizdir.normal bir türk vatandaşı bu kağıdı almaya gittiginde eline geçen kagıt sayısı bir adettir ve bu kagıdın anca üçte biri dolmustur.kürt vatandaşlarımız içinse bu kagıt sayısı bazen ikiye çıkmaktadır malum dogurganlık oranları bir hayli yüksek bir millettir kendileri, olsun ama biz onları bu haliyle de seviyoruz.
sözlük aleminde çokca tartışılan kadın mı bayan mı tartışmasına türk medeni kanunu çok daha farklı bir gözle bakmıs ve bu durum bazı hukukçular arasında ateşli tartışmalara bile neden olmuştur.
işte o ilgili madde:
''bu suretle evlenen kimse sonradan onsekiz yaşını doldurmak suretiyle ergin olur, kısıtlı olmaktan çıkar veya karı gebe kalırsa evlenmenin iptaline karar verilemez.
romandaki can karakterinin felsefi düşünceleri üzerinden kanımca ahmet ümit kendisini anlatmıstır.ahmet ümit'in dünya görüşünü kabataslak bilen bir okuyucu bunu rahatlıkla görebilir.
sebze tezgahının elinden alınması sonucu kendini yakarak öldüren,tunus'daki ayaklanmanın fitilini ateşleyen kahraman.kısacası tunus halk devriminin simgesi.
büyük umutlarla tercih edip kaydolduğum, kendisine olan umutlarımı günden güne eriten ,yok eden bir eğitim anlayışına sahip okul.türkiyenin en eski fakültelerinden olan bir okulda hiç mi dersini koşa koşa dinlemeye gideceğin bir hoca olmaz be kardeşim.
final ve vize zamanında çalışma salonunda ders çalışmak için sabah en geç saat 9'da yer kapmak gerekiyor yoksa nah sana baklava.