yoktur. kürt özgürlük mücadelesinin dişiyle tırnağıyla kazanımları vardır (olacaktır):
*kürtçe anadilde eğitim hakkı: kürtler matematiği de biyolojiyi de vs.. kendi dilleriyle okuyacak. hastanede derdini kendi diliyle anlatacak. 8 yaşındaki bir kürt çocuğu matematik öğrenmek için türkçe öğrenmek zorunda bırakılmayacak.
*coğrafi yer isimleri kürt halkının kullanımına göre değiştirilecek.
adaletin yerini bulacağı o büyük günde; kürtlerin kendi dillerini konuşup özgürlük türküleri söyleyeceği o günde; insanlık adına zindanlarda direnenlerle birlikte anılacak adına halaylar çekilecektir. ismi şovenizm bataklığı müfredatların zehriyle yoğrulan robot yuvalarına değil bilimin gerçeği öğretildiği okullara verilecektir.
tc'nin amerikan çıkarları için mehmetçiği koreye gönderdiği zamana rastlar. o günden bu yana devletle kore türküsü yakan türk analarının ilişkisi incelenmelidir.
imkansızdır. milyonlarca kürt "biji serok apo" derken nasıl olacak ki o iş? ya öcalanı muhatap alırsın ya da kitle imha silahıyla kuzey kürdistan kürtlerini yok edersin. başka yolu yok ki
bir de şunu anlamıyorum abdullah öcalan abd'den liyakat madalyası mı almıştı faşist tosuncuklar? kimin amerikaya layık olduğu göğüslerindeki liyakat madalyalarından bellidir. koreye asker göndermiş devletin vatandaşısın. biraz tutarlı ol.
daha "de"nin nerede ayrı yazılıp nerede bitişik yazıldığını bilmeyen (türkçe ki kendi dilleridir) türklerin ayar vermeye zorladığı adam. hadi türklükten aforoz ettiniz peki sizi nereye koyacağız? cahil bir türk olmaktansa kamil bir kürt olmayı tercih ederdi de değişemiyor garibim. ulusal kimliğini inkar mı etsin?
edit: bildiği kürtçe kelime sayısı yirmiyi geçmez. kürt hareketi hakkındaki bilgisine internet kaynaklarından çok kolay ulaşılabilir.
uludağsözlüğe ilk defa gelmiştir. serendipitiyi tanımaz. ismail beşikçinin çıktığı topraklarda türklüğü niye tartışma konusu yapılır onu da bilmem. neden nickaltı çalışılır işte onu bilirim.
kişiselleştirmeye kurban edilmemesi gereken önerme.
arkadaş biraz tutarlı olun ya. kaç tane kürtten duydunuz "kürdüz bütün başlardan üstün başlarız" diye bir söz? ayıptır yahu. bir önerme ortaya atıp içini dolduramadıktan sonra tepki görüyorsun. daha sonra veryansın kişiselleştirme. "benim de kürt arkadaşlarım var" nedir yahu? banane abi senin "kürt arkadaşlar"ından. benim için söylediğinin doğruluğu önemlidir.
"bir kavram yaratacam önüne postmodern koyayım da kimse beni yargılayamasın. nasılsa "postmodern" kadar piç edilmiş başka bir kelime yok" düşüncesindeki elemanlardan çıkan yumurta. ne kürt milliyetçiliği ulan!
nerde bu kürt milliyetçiliği? kürtler türklere "ya sev ya terket" mi demiş? kürtler türklerin dilini mi yasaklamış? kürtler türklüğü inkar mı etmiş?
ne kürt milliyetçiliği! adamın dilin yasaklamışsın ulusal kimliğini yasaklamışsın adam da bunun için mücadele veriyor. deniz de mi faşist mahir de mi faşist ibo da mı faşist? kim faşist? mazlumlara işkence edenler mi faşist yoksa mazlum doğanlar mı faşist? bilmeyen bulaşmasın bu işlere. kürt tarihini bilmeyen adam kafasına göre olgulardan nesnellikten uzak tanım yapıyor. klavye 10 lira ya doğruluğun da bedelinin bu olduğunu düşünüyorlar.
sosyologların birçok deneyimden geçirdiği faşizmin karakteristiğini açıp okursun. ondan sonra kürt devrimcilerinin karşısına çıkarsın.
"postmodern cehalet"teki "postmodern" kelimesi cehaletini ne kadar gizleyebilir ki!
pkk önderliğinin kendisinin dahi kabul etmediği şey. pkk de sivil öldürmüştür. önderliğin emriyle kaç sivil öldürülmüştür kaçından ne ölçüde gerilla ne ölçüde siyasal yapı sorumludur araştırılmalıdır. ama tc'ninkiler de araştırılıp karşılaştırılmalıdır. 1000 operasyonlar sivil katliamları tc askeri ve polisi için de araştırılmalıdır. kim işkence yapmış araştırılmalıdır. silahsız insanlara sıkılan kurşunlar karşılaştırılmalıdır. bunlar haber bültenlerinde gösterilmez. gerilla kaç sivil öldürmüş devlet kaç sivil öldürmüş bunun hesabı yapılmalıdır. ama gereklilik kipi kullandığıma bakmayın bunlar mutlaka araştırılacak. o zaman televizyonların söylediği yalanlarla gaza gelen kitlenin şovenist propagandayla gaza gelen kitlenin halini görmek isterim. dün ahmet kayayı linç eden türk medyası bugün yere göğe sığdıramıyor. kimin ne kadar kaypaklaşacağı aslında az biraz belli.
sivil faşizmin yirmi beş yıllık "sabrını" anlattığı bildiri. şunu anlayamıyorum: sivil faşizm madem "vatan"ın bu kadar tehlikede olduğunu düşünüyor kandile gidemese de diyarbekire hakkariye gidebilir. bu şehirler pkk'nin siyasal ağırlığının çok fazla olduğu şehirler. bir sene öncesine kadar haber bültenlerinde buralarda yapılan mitingler gösterilmiyordu hadi bilmiyordunuz diyelim şimdi kürt halkının pkk'ye ne ölçüde destek verdiğiniz biliyorsunuz.
madem böyle bir tehlike var kuşan silahlarını git kuzey kürdistana neyi bekliyorsun? hiç savaş yüzü kan yüzü işkence yüzü görmemiş sivil faşistlerin sabırlarına bak hele. ulan ateş olsanız cürmünüz kadar yer yakarsınız. sen counter oynarken kürt çocukları barut kokusu soluyor. kendi koşulların kadar konuş. kaybedecek bir şeyleri olmayanlardan ne alabilirsin?
-asker var bize gerek yok sabrımızı taşırmasınlar
+ulan zaten asker pkk'yi bitiremedi. bu "açılım" o yüzden yapılıyor. yani ortada keyfi bir durum yok. türkiye egemen siyaseti kürtlere "aa siz de çok çektiniz hadi hakkınızı verelim" demiyor. ortada bir seçenek durumu yok zorunluluk var. kürt halkı mücadele etti. kendi dilini gasp edenlere kendi kimliğini gasp edenlere diz çöktürdü.
1990 ve sonrası kirli savaşta işkenceden geçirilen kürtleri anlatmak da beyhudedir. ki 90 süreci 80 sürecinden daha sistematiktir. daha kanlıdır. özellikle kürt sivilleri yersiz yurtsuz bırakılmıştır. açıp bütün bu gerçekliğin anlatıldığı kitapları okumayı angarya gören nesle ne anlatsak boş. onun beyninde şovenist haber bültenleri kol geziyor.
kürtlerin gözyaşlarını ne kadar gösterdi bu haber bültenleri bir sormak lazım.
"devlet herkese işkence yapıyor. devlet bizim devletimiz" diyen adamın da akıl sağlığından şüphe ederim. bu adam mazoşist değilse bildiğin süzme mal olması gerekir. işkenceci devlete niye sahip çıkayım birisi daha mantıklı açıklarsa gerçekten sevinirim. doğanın yasasıdır etki-tepki. size işkence ediliyorsa buna tepki gösterirsiniz. silahlı-silahsız o ayrı konu ama mutlaka tepki gösterirsiniz. eğer tepki göstermezseniz orada patolojik bir durum var demektir. bu bildiğin hastalıktır sosyolojiden bahsetmiyorum psikolojik bir vakadır bu.
kürtler türk yoksullarının zenginlik içinde yaşadığını düşünseydi barışta bu kadar ısrar etmezlerdi. "bunların en fakiri bile bizden daha zengin, tok açın halinden anlamaz" deyip savaşa devam ederlerdi. böyle bir güçlerinin olmadığını zannetmiyorum. barışta ısrar varsa; bütün bu yalanlara iftiralara rağmen kürt halkı barış iradesi gösteriyorsa savaşmayı ve savaşın gerçeklerini bilmediği için değil aksine çok iyi bildiği içindir. onların coğrafyasında yaşanıyor bütün bu acıların neredeyse hepsi.
kimseyi kandırma arkadaşım çocukların başına dipçikle vuran türk polisini niye savunuyorsun! savaşa karşıyım ama eğer savaş kaçınılmazsa onurlu savaştan yanayım. pkk bunu çiğnedi mi çiğnedi; ama araştırılması gerekir pkk mi daha çok çiğnedi yoksa tc mi diye. bu araştırılacak. belki şimdi durulmadı deniz ama durulunca kim ne kadar şerefli kim ne kadar şerefsiz savaşmış göreceğiz. kim kaç tane sivil öldürmüş. kim kimin kılığına girip baskınlar düzenlemiş bunları da göreceğiz. çok değil on yılı bulmaz bu. o zaman da tarihi inkar edebilecek misiniz bakalım.
hiç yapılmamıştır. hiç yapılır mı canım! ben yapılmamıştır diyorsam yapılmamıştır. tarihsel gerçekler de neymiş? ben tarihimle yüzleşirim yüzleşmem sana ne kardeşim. belki korkuyorum ben tarihle yüzleşmeye. hem herkes şöyle bir dakikalığına böyle şeylerin yaşanmadığını düşünse silebiliriz aslında tarihteki yaşanmışıkları.
kürt devrimci ve demokratları kuzey kürdistan'da siyasi ağırlıklarını korurlarsa göremeyeceğimiz savaştır. kürt özgürlük mücadelesi nesnel bir gözle bilimsel bir tavırla incelendiğinde en azından başlangıcında "benim" değil "bizim" ile şekillenme görülür. ayrıca hatırlatmakta fayda var: pkk'nin kuruluş yıllarında türkler ve ermeniler de bu partide önderlik pozisyonundaydılar.
geçmişe gelirse halklar birbirlerine kırdırılmıştır doğru. burada abdülhamitin islamı kullanarak kürt aşiretlerini ermenilerin üzerine saldığını saklamamak gerekir. işte osmanlıcı bir çözümün halkların kardeşliği ile çeliştiği nokta da tam da buradadır. türk-kürt barışı sağlanacaksa bu başlık önemli bir başlıktır.
"vatan bölünür vah vah ne yaparız asın bunları! yakın bunları! kesin bunları! vurun bunları!" mantığı sorunları çözmüş olacak ki "sözlük kapatılır ne yaparız atın bunları! bir an önce atın bunları!" ile üzerine gidilen yazar. yazdıkları tck ile çelişmez. olguları paylaşmıştır. nick altı yerine başlık altlarında görüşlerini bildirir.
kürt halkının gücenmeden etimolojiye bakmadan destek vereceği açılım. keza milliyetçi türklerin ermeni düşmanlığını kürt devrimci ve demokratlarında göremezsiniz. birileri bu "çözüm süreci"nde dahi kendi kirli düşmanlıklarını kürtlere de bulaştırmaya çalışıyorsa kürt halkının buna vereceği cevap halkların kardeşliğidir.