Kendimiz için.
Hayatta önceliğimiz hep kendimiz olduk, hep de kendimiz olacağız.
Yaşıyor olma sebebimiz tanrı, ailemiz ya da sevgilimiz olmadı, olmayacak.
Yıllar geçtikçe geliştirilmesi ve unutulmuş kelimeleri gün yüzüne çıkarılması gerekirken pörsümeye ve plaza dili denen konuşma biçiminin etkisinde kalmaya başlayan dil, dilimiz.
Öğretmeni var ise sözlükte, kendisine bir sorum olacak.
Az önce mesaj geçmişime bakarken fark ettim ki, silik olmuş.
isimlerimizi öğrenecek kadar bile muhabbetimiz olmamasına rağmen kendisini sevmiştim.
Birkaç cümlelik sohbetimizden anladığım kadarı ile, şehrin kalabalığından ve paranın kirinden bıktım deyip daha fazla kazanmak için önüne geleni savurmayan, koca yürekli bir öğretmen idi.
Umarım bir gün yine öğrencileri ile mangal yaptığı ve mutlu olduğu haberini alırım.
Yazılana göre, iett14b şoförü, Ziverbey'den geçer mi diye soran kadına hakaret ediyor, ardından olaya Damla Aygün ilter isimli hanım tepkisini gösterince, kendisine "fahişe" diyor.
Tek bir pencereden mi bakmışım olaya?
Kadın haksızdır mı demişim?
Şoför şerefsizdir, linç edelim, işinden edelim mi demişim?
Neyini eksiledin? Zaten başlığı açmakla açmamak arasında çok gelgitler yaşadım. Önümde kesin bir bilgi de bulunmadığından, dolayısı ile bir fikrim olmadığından; gördüklerimi yazdım, baştan savılmamasını temenni ettim.
Manyaklık, delilik, bipolar bozukluk, ya da adına her ne diyorsanız; sevgilinizin dudaklarınızı öpmesine, size şiirler okumasına, birlikte şarap içmenize, sessiz sinema oynamanıza engel olmaz.
Hatta belki zillere basıp kaçarsınız.
ilişki yaşanacak kişiler konusunda psikolojisi bozuk insanlardan değil, kalbi bozuk insanlardan korkmalı.
Sanırım estetiğe ve sanata düşkün, hoş beyler oluyorlar.
Oturup birbirinize şiir okuyabileceğiniz, bir fotoğraf karesi hakkında onlarca cümle kurabileceğiniz, uzun uzun susabileceğiniz beyler oluyorlar.
