Özel hemde gerçek anlamda özel hastane.Bağcılar'ın girişinde açılan bu hastahane için yol tabelaları yeniden düzenlendi.yol tabelaları hastane reklamı için kullanılıyor yani.Bu gözler daha neler görür..
Kendimden kaçmak için her yolu denedim.
Hatta Swahili dilini öğrenmeye bile kalktım,
Bu dilin herşeye karşın bana çok uzak kalacağını düşünerek..
Çalıştım,çok uğraştım ,ama boşuna...
Swahili dilinde bile kendimi anlıyordum,
Ait oluş yakamı bırakmıyordu.
Emile Ajar
insanları reklam panosuna döndüren markalardan biri. hem para verip hem kocaman marka ismiyle dolaşmak akıl karı olmasa gerek. hani bedava dağıtsalar eyvallah. geçen gördüm sahibi kıs kıs gülüyordu, promasyon için yaptığımız penyeleri, parayla alacak sazanlar buldum diye.
cumhurbaşkanlığı yapmış, kanun koymuş, kendince uygulamış birine yargılanırsam intihar ederim demek yakışmaz. ederse de kendi tercihi olur, son bakıştaki o gözler aklımızda kalmaz, yüreğimiz yanmaz.
baklagillerden, fasulyeye benzeyen bir bitkidir. zeytinyağlı ve baklagil sevenler için, kolay yapılan bir yemektir. börülceyi alın, içinde taş filan varmı bakın, yıkayın. bol miktarda suyun içine koyup, yenecek düzeye gelecek kadar haşlayın. suya siyah renk verecektir korkmayın. soğuk sudan geçirip, iyice çalkalayın. bir küçük kavanoz konserve mantarı, istediğiniz kadar taze soğan ve maydonuzu, bir avuç kornişon turşusunu küçük küçük doğrayın. tüm malzemeyi karıştırın. tuz, limon ve zeytinyağı ekleyip afiyetle yiyin.
talihsiz bir uçak kazası sonucu, çocukken düştüğü adadan evlilik çağında kurtulan erkektir. istisnadır. kazaya kurban gitmemiş olanların arasından çıkanı, takıntısının kurbanı olmuştur. bakir bakire layıktır, bakire olmayanlar birbirlerine lafları da bir o kadar gariptir, kafanın içindeki zarın ölçüsünü gösterir.
karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz. yaşamdaki asıl trajedi; yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır sözünü, milattan önce 427-347 yılları arasında söyleyen düşünür. filozof olmasına rağmen, sözünün bu kadar yıl sonra geçerli olabileceğini o da düşünmemiştir herhalde.
Oriana Fallaci'nin yazdığı, gayrimeşru bir çocuğu dünyaya getirip getirmemek arasında bocalayan bir kadının, ana rahmindeki çocuğuyla dialoğunu anlatan kitap.
--spoiler--
Senden korkuyorum. Seni hiç yokluktan zorla çekip alan, gövdeme ekleyen rastlantıdan. Seni çok beklediysem de karşılamaya asla hazır olmadım. Ama kendi kendime hep o kötü soruyu sordum: Ya doğmak hoşuna gitmezse? Ya günün birinde haykırıp suçlarsan beni: Sana kim dedi beni dünyaya getir diye ? Neden dünyaya getirdin beni, neden?
sıradan insanlar allah ile iletişime geçtiğini iddia ederse deli veya dinsiz derler. isminin yanına hoca eki eklenen insanlar ise ermiş yada hikmet sahibi olur, bir de cemaat edinirler.