çok da zor olmayan, üstelik bilinmesi halinde güncel hayatta da işe yarayacak derslerdendir. öğrencilere göre her şey zaten çok zor anasını satim, buradan zor diye tıslayacağına git otur ezber yap ve dersi geç.
o eski kadınlar tv nin yaygınlaşmasıyla evrildi, geriye biz kaldık.
- beni beğenen böyle beğensin höh!
not: la kadın ya da erkek fark etmez. herkes tv deki ikonları örnek alıyor. onlar nasıl tartışıyor nasıl trip atıyor, ne yiyor ne içiyor araştırıyor. yani gereksiz bunları tartışmak. elinizdekilerle yetinin. ukraynadan kız mı ithal edelim ne yapalım he?
bu kadar saçma konularda konuşmak artık sahiden sıkmaya başladı.
ama kimse kimseye güvenip böyle hayatı derinden etkileyen şeylerde özgürce davranmamalı. teyzelerin sık kullandığı bir söz vardır. amını koru da ne yaparsan yap. anlatabildim mi? olayı bu kadar karmaşık hale getirmeyin. siz bakire kızların elinin erkek eline değmediğini düşünürsünüz ama her bakire kız en azından memesini okşatmıştır ya da ne bilim daha da ileri gitmiştir işte , kızım sana diyorum gelinim sen anla!
açık sözlü konuşmak yaş ortalaması düşük olan bir sözlükte daha çabuk anlaşılmaya yarar. öyleyse umarım rahatsız ettim yazımla sizleri.
trolleri severim aslında. hani milleti bir galeyana getirtir, alınlarından mavi mavi damarları belirgin edecek kadar adamı sinirlendirir.
ama sözlükte artık o tarz trolleri bulmak da imkansızlaştı. ben size troll bile diyemiyorum. adam gibi yapın la trollük yapacaksınız.
bazı sitelerde nickinizi bile gizleyerek rahat rahat dertleşebilme imkanı vardır. yalnızlıktan öte, bazı kişiler dertlerini anlatmaya çekinirler. internet ortamında ise kişinin kendisini yargılamayacak birini bulması daha basittir. o yüzden iyidir tanımadığın birine a dan z ye her şeyi anlatmak. ( her şeyi anlatın dedik ama kişisel bilgileri de verin demedik...)
yabancılarla fazla iletişimde bulunmayın. ama şu yönde: sakın ola size dostça yaklaştığı için, bir yabancının evinde kalmayın. sonra böbrekler nerede olur? böbrek işi şaka maka ama istanbul büyük şehir ve kötü insanla karşılaşma riski diğer şehirlere göre çok yüksek. dikkatli olun, geceleri tek başınıza, hatta mümkünse erkeksiz gezmeyin. 3. sayfa haberleri pek sevmem. aklıma tek gelen öneriler bunlardı.
Tek bir balkan göçmeni şu başlıkta anadolu insanına laf etmemiş, fakat anadolu insanı hemen balkan göçmenine saldırmaya başlamış. Göçmen değilim, anadolu türküyüm. Fakat balkan göçmenlerinin anadolu insanına göre daha açık görüşlü ve daha modern olduğunu iddia ederim. Eksilere abanın, doğru diyeni dokuz köyden kovarlar nasıl olsa.
genelde çalıştırdığı işçilere asgari ücret verir, üstelik işçiye sigortayı da ödemek istemez. onu hesaplar aklı sıra. böyledir bu işler. zaten otorite de zengin adamdan yanadır. şimdi beni teyit edin: en az 3 çocuk.
hadi bakayım neymiş: en az 3 çocukkkkk...
sömürü vs diyoruzda. aslında at gözlüğüyle mi bakıyoruz ne..?
mesela giydiğimiz kıyafetlere bakalım. ucuz ya da dandik oluyor, giyiyorsun atıyorsun yenisini alıyorsun. ee bu sektörde çalışan insanları bir de düşün. o kıyafetleri yapmak için kaç saat çalıştırılıyorlar. zorla çalıştırılıyorlar. bunun adı angarya. angarya yasak, ama sözde yasak... aldığı maaşları ise asgari ücret genelde. fakat zengin patronları onların sigortalarına bile göz diker!
ya ayakkabı... bırak kadınları, artık erkeklerde kadınlar gibi fena. alıyorlar, koleksiyon yapıyorlar. peki o ayakkabıyı giyerken, o çalışanların nasıl çalıştığını düşündünüz mü..? al ucuz ayakkabıyı. yenisini alırsın bro.
telefon, bilgisayar gibi ürünleri hiç demeyeceğim. zaten tüketim alışankanlıklarımız değişti hemde küçükten büyüğe kadar...
yani kusura bakmayın ama, boşuna atalarımız dememiş ucuz etin yahnisi yenilmez diye. ben sana pahalı al demiyorum.kaliteli al, iyi para ver. ama uzun süre ve güzel kullan. o çalışan işçileri de düşün. sonra da sömürü vs deme.
o giydiğimiz kotlar yüzünden kot işçilerinin kanser olduğunu düşün. yok düşünmeyiz. ukala ukala sömürü sömürü deriz. at gözlüğü diyorum ya. sevgili arkadaşlarım. biz bu çarkı döndüren fareleriz. sadece kabullenemiyoruz.
en sevdiğim hayvanlardan biri örümcektir.
ama örümcek kafalı insanlara tahammülüm yoktur.
kişi kendinden bilir işi sevgili hemcinslerim... yani demekki, geçmişte bakire kızlarla anal yoldan birlikte oldunuz ki, ciddi olduğunuz kızında aynı şeyleri yaptığını düşünüyorsunuz. yoksa bu kadar bir insan neden paranoyak olsun.
sağlığa uygun olduğu için moda olmayan giyecek çeşidi... sahiden diyorum he. bunların hepsinin arkasından amerika var, onun arkasında da israil var. benden demesi. *
neden sağlığa uygun dedim onu diyim. çünkü göbek yapmaz, vücudu şekle sokar. işte bu yüzden sağlığa en uygundur.
Facebook gibi internet sitelerini kullanmayan insanın mükemmel biri olduğunu nereden biliyorsunuz? Çaya şeker atmayan insana da aynı tepkiyi veriyorsunuz ya ondan dolayı face örneği verdim. Çaya şeker atmıyorum. Bu benim evlenilecek erkek ya da kadın olduğumu, sağlığıma önem verdiğimi göstermez. Bir çok rizeli arkadaşım çayın tadını almak için şeker atmazdı. Yoksa sağlıklarına falan hiç dikkat etmezlerdi.
Yani bir insan sırf çayına şeker atmıyor diye mükemmel biri ve evlenilecek biri oluyorsa sen yokluktasın demektir. Ver bana bir fotoğraf ve profil bilgilerini, sana hemen nefes alan çayına şeker atmayan bir kız ayarlayayım. Harbi diyorum la, çok yokluktasın, ayarlayacağım.
eğer bu arabayı kazanırsam, içine kedim olan osman'ı atacağım. bir tane de isyankar şarkı açacağım. gördüğüm bütün kızlara kedim osman ile laf atıp, hiçbirini arabama almayacağım. gösteririm ama elletmem arabamı. birde arabayı çekilişte kazanmamın şerefine, kedim ile bir restorana gideceğim. kedime bir ciğer, kendime ise bir midyeli makarna ısmarlayıp bunu kutlayacağım.
canınız sıkıldığında sahiden sizi güldürecek senaryolara sahiptir, öneririm okumanızı böyle zamanlarda. bırak evi, işi sokakta ve asansörde, ya da apartman boşluklarında mı bitirenler dersiniz. sonra kuzenine, hamile kadına , yengesine sulananlar mı dersiniz, uhuuuu. genjler ya siz çok ateşlisiniz, ya da ben nedense bu tipleri pek göremiyorum çevremde. bunları yaşadığını iddia edenler ise ayrı komikler, bunu yazan insanın ruh halini de merak etmiyor değilim. ülkemizde ne kadarda ensest ilişki meraklısı varmış, ya da sübyancı... ama dediğim gibi, adamın hikayeyi abarta abarta yazması, ve işi sokakta bitirecek kadar azması/ azmaları inandırıc gelmiyor.
bir senaryodan da bahsetmek isterim. bir çift sevgili var. erkek kız arkadaşını başka bir adama satıyor. adamda bu kızı aylarca kullanıyor. ve kızda bu adama aşık oluyor. vayyy anam vayyy serhat neler dönüyor lan ...
açlık adlı kitabını okudum sadece.
beni bu hayatta en duygulandıran kitaplardan biri oldu. çünkü gerçekti. umut denilen şey... kandırmaca azizim. yok öyle bişi,yok. hayal etmeyin. umut uyuşturucudur, sizi uyutur, başka bir şey yapmaz.
günümüz yazarları, aslında yazar demek geçmiyor içimden ya neyse, daha çok fakir-zengin edebiyatı işler. ağzımızı bozmakta istemiyorum. bozmayayım da hömmmmmm. fakat, bu yazar açlık nedir bilir, zaten bu kitapta kendi hayatıyla ilgilidir, yarı gerçektir. hayat çok acımasız değil mi knut ... 21 yy. insanı seni anlayamaz bile...
en son grip oldum ve neredeyse öleceğimi düşündüm. aslında gerçekten öleceğimi düşündüm. yani her hasta olmamda öleceğimi, yine spora ilk adımı attığımda beliren kas ağrılarını hissettiğimde de o kas ağrılarının hiç geçmeyeceğini düşünen bir hastalık hastasıyım. geçtikten sonra tabi devam ediyorum hayata ara verdiğim yerden.
yani kadın hastalıklarından en hafifi başıma geldi. resmen kendimi kısır ilan etmiştim. gerçi doktor karşısındaki insanın * hastalık hastası olacağını nerden bilebilirdi ki... söylediği her sözü resmen kendi zihnimde tekrar yorumladım. öyleki hayatımdaki en büyük gaflardan birini de etmiştim ama demem. merak edin hehehe
ölü gibi hissetmek ne demek bana öğreten hastalık....
ölü gibiyim. yaşıyorum ama ne yediğimden tat alıyorum, ne de kokusunu alabiliyorum.... yiyorum ama boşa.
nefes alamıyorum, konuşamıyorum, boğaz ağrısı yaşıyorum.
ha birde hastalanınca, - bak yalan demiyorum- benim gibi abartan bir tipseniz vay geldi başınıza...
şu geçirdiğim hastalıklı 3 günün telafisini bana verebilecek misin eyy virüs!!!
2015'ten itibaren grip aşısı olacağım. yoksa böyle olmuyor. abartmıyorum lan, hastalık hastası illet bir insanın tekiyim! çekemem hastalık falan. çekemeyince de çevremdekilere çektiriyorum.
gamzeli olduğu için bir kız arkadaşa hala gamze diyorum. malesef kızı görünce ilk aklıma gamze geliyor. kendi adı aklıma gelmiyor. o da alıştı ama. hehe
gerçekte var olmayan erkekti.
çünkü o kapitalizm ürünü bir erkekti...
masallar daha çok kız çocuklarına hitap eder, kız çocuklarının iç dünyalarını şekillendirir. günümüz erkek ve kızlarının tercihleri de hep bu masallarda ki presnlere ya da tv uyarlamaları kadın ve erkeklere kaymıştır. malesef böyle.