Ayni zamanda dante'ye göre hz muhammed, bir selahaddin eyyubi değildir. Bunun yaninda o dönemin dünyasında haçlı savaslari çok popüler olup, Müslüman kötüdür, eyyubi iyidir çünkü kudüs'u aldı ama katliam yapmadı mantigi yaygındır. evet dante avrupalidir.
aynı zamanda sütlüce'den uykuluk, eyüp'ten güveç, beyoğlu'ndan çikolata, maltepe'den kokoreç, üsküdar'dan turşu diyerek sonsuza kadar sürebilen bir döngüye girilebilir.
koca bir tarihin yattığı yerdir. Söz konusu bölgedeki arazinin sahibi, ekin ekemediğini belirterek kazıların başladığı günden beri kira parasını almaktadır. hatta bu durumdan yakın zamanda vefat eden kazı başkanı klaus schmidt, kitabında ince bir sitemle bahsetmektedir.
beni ben yaratmadım adlı parçasında şöyle seslenen şahane ozan:
mahzuni damlaydı, bir sel ettiler
seli coşa coşa bir göl ettiler
bilmediğim bağda bülbül ettiler
gayrı garga gibi ötsem olmuyor
vay vay dünya
zalım dünya
geçmişte siyasi rüzgar nereden eserse orada bulunan, iş güç yüzünden politika düşünemeyen, popülerizm esareti altında ister istemez yaşayan seçmen kitlesidir. büyük ihtimalle gelecekte de bu şekilde olacaktır.
300 spartalı'da batı nasıl alabildiğine yüceltilmiş, doğu yerin dibine geçirildiyse, aynı minvalde burada da osmanlının alabildiğine yüceltildiği trt filmidir. görüldüğü üzere tarihi geçerlilik bakımdan bol bol doğaçlama, hayali ekleme bulunmaktadır. velhasıl filmi izlerken ne eline kılıç alıp avrupa'ya koşmayı düşleyenlere ne de ulen bu akp dizisi, laiklik elden gidiyor tarzı çıkarımlara he deyip geçiniz ki böyle insanlar zaten o yollara her şekilde girerler. görsel bakımdan iyidir, kara murat, kahpe bizans geyiğinden buraya nasıl gelindiyse gelecekte yeni projeler için bir merdiven teşkil eder. tüm bunların yanında o kadar para harcanarak çekilen, emek harcanan ve berbat bir iş olarak ortaya çıkan asıl proje fetih 1453 filmidir.
bülent arınç olabileceğinden şüphelendiğim er kişisi. hiç şüphe çekmiyor, en tepelerde, aynı zamanda ani ve beklenmedik çıkışlar yapabiliyor. birde son yıllarda yaşananlardan pek memnun değil gibi. unutmayınız ki keyser söze'de böyle idi.
veba salgını sebebiyle nüfusunun neredeyse yarısını kaybeden ortaçağ avrupa'sında, salgının bitmesi, nüfusun artması ve bunun sonucu ekonominin canlanmasıyla fitili kesin olarak ateşlenen dönemdir. artan nüfusla canlanan ekonomi, yeni bir sınıf ortaya çıkarmış, ticareti geliştirmiş, insanlar zenginleşmeye ve entellektüel alanlara yönelecek zaman bulabilmiştir. böylece antik yunan çalışmaları incelenmiş, hümanizm yüceltilmiş, tüm bunların üzerine matbaanın bulunmasıyla geniş kitlelere ulaşabilmiştir. tabi bunun yanında lüksün, israfın dibine vurulduğu da olmuştur. yüzeysel olarak özetlersek parayı bulan insan, çalışma harici boş zaman bulabilmiş ve düşünmeye başlayarak yeni bir dünyanın temellerini atmıştır.
mısır'da din devrimi yapan 4. amenhotep'in ölümü sonrası ortaya çıkan kargaşada yaşaması mümkün olabilen tarihi karakterdir. bilindiği üzere 4. amenhotep ya da namı değer akhenaton tek tanrılı bir inanç sistemi getirmeye çalışmış, ölümü sonrası yerine gelen firavun ülkeyi tekrar eski dine döndürmüştür. hz asiye belki firavun eşidir, kızıdır, halktan biridir yahut belkide hiç yaşamamış bile olabilir.
Asur ticaret koloni çağında karum görevi yapan nami deger kanis ya da nesa şehri. Ortaya çıkarılan tabletlere göre donemin ticaret merkezindeki en ünlü tüccar pusuken'dir. Hititlerin atalarını dayandirdiklari kussara kralı pithana oğlu anitta bu şehri fethetmistir. aynı zamanda bizlerin çeviri hatası nedeniyle etiler diye konuştuğumuz hititler aslında kendilerine nesice konuşan insanlar demektedir. Bunun kaynağı tahmin edilecegi üzere nesa sozcugunden gelir.
sezar'ın söz konusu cümleyi kurmasına sebep olan savaştaki rakibi 2. pharneke aynı zamanda romaya sefer düzenlemeyi düşünebilecek kadar güçlü pontos kralı 6. Mithridates'in oğludur.