let me sing you a waltz
112 (çevresinde sevilen sayılan)
onuncu nesil yazar 1 takipçi 17.90 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    trois couleurs bleu

    26.
  1. gece gece yerinde olmayan psikolojimi alt üst etmiş film. çok iyi çok.
    0 ...
  2. ver bana düşlerimi

    38.
  3. elephant woman

    13.
  4. dört mevsim şarkısıydı bir zamanlar. geldi geçti.
    1 ...
  5. blonde redhead

    46.
  6. unutmuşum ben bunları aklıma geldi de sevindim. özlemişim kazumu ikizlerimi. iyi oldu iyi.
    0 ...
  7. hiç unutulmayan cümleler

    20.
  8. gaza getiren şarkılar

    899.


  9. iyidir iyi.
    0 ...
  10. sevilen kişiye ait detaylar

    48.
  11. panik atakli yazar

    19.
  12. kimse bilmiyor ama o benim için çok değerli.
    3 ...
  13. hey joe

    19.
  14. 0 ...
  15. kızlardan erkeklere tavsiyeler

    1368.
  16. sözlük yazarlarının itirafları

    76937.
  17. 17 gün sonra ilk kez bu gece arkadaşlarımla buluşacağım. ağır asosyallik belirtilerim var evet.
    4 ...
  18. yaran facebook iletileri

    11041.
  19. Haddini Bilmez Gülüşlerim Var Benim ;
    Dosta Keyif , Düşmana Acı Vereninden . . !

    er kişisi 14 yaşında ağır ergen
    5 ...
  20. bol makyajlı düğün kızları

    238.
  21. bol makyajlı düğün annesi kadar enteresanlığı yoktur.
    0 ...
  22. sevgilinin her dediğini yapmak

    6.
  23. çocukken korkulan şeyler

    462.
  24. annemin cam silerken aşağı düşecek olması düşüncesi. yerden yere atardım kendimi ağlayarak annem cam silerken. kadıncağız ne zaman cam silmeye kalksa evden gönderirmiş beni hep.
    1 ...
  25. the dreamers

    49.
  26. tutku denen duygunun insanı nasıl kudurtabildiğini* gösteren en iyi filmlerden.
    0 ...
  27. eski sevgiliye söylemek istenen şeyler

    48.
  28. umarım bensiz kavuşacağına inandığın o mutluluğa bir an önce kavuşursun.
    1 ...
  29. bu yazıyı babama yazdım

    1230.
  30. babam iyi ki babamsın... varlığın öyle bir güç, öyle bir güven ki bana. olmasan ben bu kadar mutlu olmazdım.
    seni bu hayatta en çok seven benim biliyorsun.
    kafası karışık kızın...
    1 ...
  31. göz kapatıp dinlenecek şarkılar

    101.
  32. çocuklarla girilen komik diyaloglar

    895.
  33. let me sing you a waltz ın arkadaşı göz kalemi sürüyordur o arada küçün kuzen gelir ve dikkatle bakar:
    - gulşah ne yazıyon gozune?
    3 ...
  34. seni seviyorum

    1019.
  35. en sevdiğim jehan barbur şarkısı.

    2 ...
  36. nargile

    301.
  37. diğer aromalılara göre cappuccinolusu daha hoştur.
    1 ...
  38. sözlük yazarlarının tavsiyeleri

    1254.
  39. soğan doğrarken gözlerinizin yanmasını istemiyorsanız ağzınızda bir yudum suyu yutmadan tutmaya çalışın.
    0 ...
  40. sevgilinin bakire olmadığını söylediği an

    42.
  41. belli ritüelleri vardır hepsini sırası ile gerçekleştirmek gerekir. erkekliğin şanını yürütmek adına elbet.
    1 ...
  42. sözlük yazarlarının film tavsiyeleri

    1112.
  43. Harold and Maude
    Jagten
    Yaban Çilekleri
    Persona
    The Dreamers
    Life of Pie
    Cloud Atlas
    Sevmek Zamanı
    Life of Brian
    La Mome
    The Fountain
    The Man From Earth
    Babel
    Old Boy
    Bir Rüya için Ağıt
    Amadeus
    Black Swan
    Rosmary's Baby
    The Fall
    Big Fish
    City Of God
    Masumiyet
    Kader
    Paris'te Son Tango
    Olağan Şüpheliler
    The Shining
    ...
    ...
    Bitmez
    1 ...
  44. sakarya üniversitesi

    205.
  45. bundan yıllar önce gittiğimde öğrencilerin sıraya girerek minübüse bindiklerini görünce oldukça şaşırmıştım. hala öyle midir bilemem tabi. göl manzarası ise harikadır.
    0 ...
  46. cacık

    105.
  47. içine maden sodası, nane ve dereotu konduğunda içimi daha da keyifli hale gelen salatalıklı içecek.
    2 ...
  48. en yakındaki kitabın yazarı

    993.
  49. yediklim, kpss, eğitim bilimleri, ölçme ve değerlendirme soru bankası.
    yazarı içinse komisyon diyor.
    3 ...
  50. iz bırakan kitap cümleleri

    3944.
  51. 'Her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor, rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum 'Kürk Mantolu Madonna'yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum.'

    Kimi tutkular rehberimiz olur yaşam boyunca. Kollarıyla bizi sarar. Sorgulamadan peşlerinden gideriz ve hiç pişman olmayacağımızı biliriz.''


    "insanlar nedense daha ziyade ne bulacaklarını tahmin ettikleri şeyleri araştırmayı tercih ediyorlar. Dibinde bir ejderhanın yaşadığı bilinen bir kuyuya inecek bir kahraman bulmak, muhakkak ki, dibinde ne olduğu hiç bilinmeyen bir kuyuya inmek cesaretini göstecek bir insan bulmaktan daha kolaydır." (s.11)

    "insanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu." (s.12)

    "Mühimce mevkilere geçen adamların esaslı adetlerinden biri de galiba eski- ve kendilerinden geri kalmış- arkadaşlarına karşı gösterdikleri bu biraz da şuurlu dalgınlıktı. Sonra, o zamana kadar 'siz' diye hitap ettikleri dostlarına birdenbire ahbapça 'sen' diyecek kadar alçakgönüllü ve babacan oluvermek, karşısındakinin sözünü yarıda kesip rastgele manasız birşey sormak ve bunu gayet tabii olarak, hatta çok kere şefkat ve merhamet dolu bir tebessümle birlikte yapmak..." (s.14)

    "Nedense, hayatta bir müddet beraber yürüdüğümüz insanların başına bir felaket geldiğini, herhangi bir sıkıntya düştüklerini görünce bu belaları kendi başımızdan savmış gibi ferahlık duyar ve o zavallılara, sanki bize de gelebilecek belaları kendi üstlerine çektikleri için, alaka ve merhamet göstermek isteriz." (s.15)

    "insanları, kendi cinslerinden biri üzerinde kudret ve salahiyetlerini denemek kadar tatlı sarhoş eden ne vardır?" (s.20)

    "Bütün teessürlerimiz, inkisarlarımız (düş kırıklıklarımız), hiddetlerimiz, karşımıza çıkan hadiselerin anlaşılmadık, beklenmedik taraflarıdır. Her şeye hazır bulunan ve kimden ne gelebileceğini bilen bir insanı sarsmak mümkün müdür?" (s.23)

    "insanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rastgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar." (s.32)

    "Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir!... Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz? Niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçtığımız halde ilk rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatıyla öteye geçiveriyoruz?" (s.38)

    "Ben de yalnızım...Boğulacak kadar yalnızım...Hasta bir köpek kadar yalnız..." (s.77)

    "Hayatta yalnız kalmanın esas olduğunu hala kabul edemiyor musunuz? Bütün yakınlaşmalar, bütün birleşmeler yalancıdır. insanlar ancak muayyen bir hadde kadar birbirlerine sokulabilirler, üst tarafını uydururlar; ve günün birinde hatalarını anlayınca, yeislerinden herşeyi bırakıp kaçarlar. Halbuki mümkün olanla kanaat etseler, hayallerindekini hakikat zannetmekten vazgeçseler bu böyle olmaz. Herkes tabii olanı kabul ederse, ortada ne hayal sükutu, ne inkisar kalır...Bu halimizle hepimiz acınmaya layıkız; ama kendi kendimize acımalıyız. Başkasına merhamet etmek, ondan daha kuvvetli olduğunu zannetmektir ki, ne kendimizi bu kadar büyük, ne de başkasını bizden daha zavallı görmeye hakkımız yoktur." (s.93)

    "Bilhassa tahammül edemediğim bir şey, kadının erkek karşısında her zaman pasif kalmaya mecbur oluşu... Neden? Niçin daima biz kaçacağız ve siz kovalayacaksınız? Niçin daima biz teslim olacağız ve siz teslim alacaksınız?Niçin sizin yalvarışlarınızda bile bir tahakküm, bizim reddedişlerimizde bile bir aciz bulunacak?" (s.97)

    "Bu fikir yakınlığı, her noktada aynı şekilde düşünmenin neticesiydi; gerçi bunda, bir tarafın fikrini kabul edip kendisine mal etmeye diğer tarafın evvelden hazır bulunmasının da tesiri vardı. Fakat karşısındakinin her kanaatini doğru bulup benimsemek için vesile aramak da bir nevi ruh yakınlığı alameti değil miydi?" (s.105)

    "Kadınla erkek arasındaki sevgiye hakiki ismini vermemek bir nevi kendimizi aldatmaktan başka bir şey değildi." (s.107)

    "-Benim beklediğim aşk başka! O, bütün mantıkların dışında, tarifi imkansız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka, istemek, bütün ruhuyla, bütün vücuduyla, her şeyiyle istemek başka... Aşk bence bu istemektir. Mukavemet edilmez bir istemek!" (s.107)

    -Bu söylediğiniz bir an meselesidir. içinizde mevcut olan sevgi, sarih olarak bilinmeyen bazı vesilelerle, zamanı tarif edilemeyecek olan bir anda, birdenbire birikir, tekasüf eder (yoğunlaşır); nasıl tatlı tatlı ısıtan güneş ışığı bir adeseden (büyüteçten) geçtikten sonra bir noktada toplanıyor ve yakmaya başlıyorsa, kuvvetini fevkalade arttıran bu sevgi de sizi sarar ve tutuşturur. Onu dışarıdan birdenbire gelen bir şey zannetmek doğru değildir. O, içimizde zaten mevcut olan hislerin bizi şaşırtacak kadar şiddetlenivermesinden ibarettir." (s.108)

    "Bir kadının bize herşeyini verdiğini zannettiğimiz anda onun hakikatte bize hiçbir şey vermiş olmadığını görmek, bize en yakın olduğunu sandığımız sırada bizden, bütün mesafelerin ötesindeymiş kadar uzak bulunduğunu kabule mecbur olmak acı bir şey." (s.122)

    "Bu akşam anladım ki, bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş." (s.128)

    "Hayat ancak bir kere oynanan bir kumardır." (s.159)

    kürk mantolu madonna- sabahattin ali
    2 ...
  52. güvenilirliği sıfır olan kurumlar

    47.
  53. bizim mahalledeki sağlık ocağı.
    dolayısıyla aile hekimimiz olacak doktor kişisi. adam kim çıksa arkasından saydırıyor ve içeri girdiğimde mutlaka bir hastası hakkında konuşuyor oluyor.
    1 ...
  54. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük