lacivertyesil
0 (düz adam)
on birinci nesil yazar 14 takipçi 41.96 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    le petit prince

    365.
  1. Küçük Prens sarhoşun yanına gider, neden içtiğini sorar, adam unutmak için der:

    Neyi unutmak için?” diye sordu. Sarhoş başını önüne eğerek içini döktü: “Utancımı unutmak için.” “Neden utanıyorsun?” Küçük Prens ona yardım etmek istiyordu. Ama sarhoş kesin bir sessizliğe gömülerek konuyu kapadı: “içmekten utanıyorum.” Küçük Prens iyice şaşırmıştı, oradan uzaklaştı.

    Kendini beğenmişin yanına gider:

    Alkışlama ve selamlama işlemi beş dakika sürdü; Küçük Prens bu törenin tekdüzeliğinden sıkılmıştı; sordu: “Peki, şapkayı eğmek için ne yapılacak?” Kendini beğenmiş duymadı bile. Çünkü kendini beğenmişler yalnız övgüleri dinler.
    7 ...
  2. of mice and men

    138.
  3. Lennie ile Crooks'un konuşmasından:

    "Ben bu yollardan, bu çiftliklerden ne adamlar geçtiğini gördüm. Sırtlarında heybelerini, kafalarında da hep aynı saçmaları taşırlardı. Yüzlercesini gördüm ben. Gelirler, sonra iş bitince başlarını alıp giderler; herbirinin kafasında bir çiftlik vardı. Ama bir tanesi bile bu çiftliğe kavuşamamıştır. Tıpkı cennet hayali gibi. Herkes kendi toprağına sahip olmak ister... Burada ben bir sürü kitap okudum. Hiçbiri cennete girmemiştir, hiçbiri de çiftliğine sahip olamaz. Hep onun lafını ederler ama, yalnız kafalarında yeri vardır onun."

    ------

    Köle crooks'un çiftilk dediğini dünya olarak düşünürsek, Lennie de bizim gibi insanlar olsa...
    5 ...
  4. william caxton

    1.
  5. 1477'de ingiltere'de ilk matbaayı kuran kişidir.
    2 ...
  6. kayışkanat

    1.
  7. salak

    75.
  8. Anadolu'da genellikle güney anadolu'da çeltik (pirinç) tarlalarına hasat sonrası verilen addır. Bilindiği üzere pirinç bol su ister, zamanla aşırı sulamadan bataklığa döner, sanırım halk bir işe yaramadığı için bu adı vermiştir.
    1 ...
  9. yaşlılık

    27.
  10. özlediğim ölüler, özlediğim dirilerden daha çok... yoksa yaşlılığın gerçek tanımı bu mu? der fethi naci.
    1 ...
  11. xenophon

    4.
  12. bazen düşünüyorum da bizi geçmiştekilerden ayıran sadece toplum yapısının ve teknolojinin gelişmesi, özetle insan aynı insan abi.

    tanrı üzerine şöyle bir düşüncesi vardır, yazdıklarımı da destek olur niteliktedir:
    "bir habeşli, tanrı'yı siyah renkli, bir trakyalı ise mavi gözlü tasavvur eder. öküzler ve atlar da tanrı'yı hayal edebilselerdi, onlar da kendi suretlerinde düşünebilirlerdi."
    1 ...
  13. kahve

    334.
  14. katip çelebi ağacını kiraz ağacına benzetir ve kahvenin yemen dağında yaşayan dervişlerce bulunduğunu anlatır. dervişler bir ağacın üzerinde bir yemiş bulurlar kalb ve bün dedikleri taneleri dövüp yemişler ve bundan çok hoşlanmışlar. kimileri ise yemişi kavurup suyunu içmiş. üstelik şehvet kesmesi yemen halkının, şeyhlerinin ve safilerinin arasında kısa zamanda yaygınlaşmasına yol açmıştır.

    yemen halkı sabah mahmurluğunu ya da uyku sersemliğini alması için de içerlermiş. amerikan filmlerindeki gibi, biz genelde çay içeriz. simit peynir olursa da tadından yenmez.

    (bkz: kahve yemen den gelir)
    1 ...
  15. kültür

    57.
  16. kültür kelimesi latince "ekin ekmek" manasına gelirmiş. Mikrop cinsinden canlı bir varlığa muayyen bir ortam içinde çoğalmasına kültür denilir. bir ferdin veya bir milletin manevi kıymetlerinin işlenmesi , çoğalması ve geliştirilmesi de kültür adını alır. kültürlü bir insan birçok şeyi okumuş, düşünmüş ve iyice sindirmiş olan insandır. kültürlü bir millet maddi ve manevi değerlerini geliştirmiş, iptidailikten yüksek medeniyet seviyesine ulaşmış olan millettir. ister toprak gibi maddi ister sanat ve ilim manevisi olsun, işlenen ve geliştirilen her şey kültür adına toplanabilir. *

    sosyolojideki anlamı da: kültür, toplumda yasayan insanların bütün öğrendikleri ve paylaştıklarını kapsayan bir kavramdır. davranış bilimlerinin incelediği hemen her şey kültür tarafından biçimlendirilmiş. örnek olarak, yeme alışkanlıklarımız veya inanç sistemlerimiz.

    kopyala yapıştır değildir.
    1 ...
  17. saint simon

    17.
  18. saint simon'un genel düşüncesi göre her toplum düzeni mutlak surette o toplumun sahip olduğu ekonomik yapıyı belirler bu yüzden toplum bütün kuvvetleriyle sanayide toplanmalıdır der. içinde bulundukları ekonomik buhranları anlamaya çalışmıştır, gelecekteki devlet veya sistem nasıl olmalıdır nasıl olmamalıdır bunların üzerine düşünmüştür, kendisi fransız ihtilalini bir dönüm noktası olarak görür, gelecekteki hayallenen topluma sınai devlet der. değişimi yapacak sosyologlar ve sanayicilerdir diye düşünür, yanılsa da birçok düşünürü etkilemiştir.
    0 ...
  19. auguste comte

    48.
  20. -sosyolojiye, sosyal-fizik adını vermiştir, haliyle isim babası. saint simon'un öğrencisidir ayrıca.
    -sosyolojinin konu ve yöntemini özgüllüğünü belirtmeye çalışmıştır.
    -comte'ye göre toplumsal birliği oluşturan ailelerdir.

    kitapları:
    pozitif felsefe dersleri, pozitif siyaset sistemi, pozitivizm'in ruhuna dair, sosyoloji.
    0 ...
  21. eşcinselliği kim çıkardı

    6.
  22. hastalık değildir veya sonradan çıkarılmış bir şey değildir, nasıl ki heteroseksüel doğmuşsak onlar da homoseksüel doğmuştur, sapkınlıkla karıştırmamak lazım, genel olarak bu yanılgıya düşüyoruz. ayrıca belirli avantajları olduğu için binlerce yıldır aktarıldığı iddia edilir, araştırmak okumak lazım, tabi her şeyden önce hoş görü olunmalıdır. yani 70'lere kadar hastalık olduğu düşünüldüğünü ona göre ilaçların veya tedaviler üzerinde çalışıldığını, sonra eşcinsellerin belirli genlerinin farklı olduğunu başka bir yerde okudum, tabi öyle bir elin parmağı kadar az olmadığı için tırnak içinde hastalığa sebep olan genin hangisi olduğu tam bulunamamıştır.
    2 ...
  23. nurullah ataç

    40.
  24. "her yazar, kendi elinden çıkanın güzel, kendi düşündüklerinin doğru olduğuna inanır, güzelliği, o doğruluğu sezmeyenlerin de anlamadıkları anlayamayacakları kanısındadır." der.
    0 ...
  25. okumak

    68.
  26. ...onun içindir ki yazı, birçok olamamazlıkları olur yapmıştır. ölü dirilmez; yüz kuruşa amerika'ya gidilmez; her büyük adam bizimle konuşmaz. bu böyledir de, en büyük yazıcıların herhangi bir kitabını pek güzel yüz kuruşa alınır ve büyük düşünücü ile baş başa on gün, yirmi gün, bir ay oturup konuşabilirsin...

    hasan ali yücel

    ...sanat yeryüzünde kafi temellimizdir!...

    abdülhak şinasi hisar
    1 ...
  27. sünnet olmak

    29.
  28. sünnet olmanın türkçesi "etek külahının kesilmesi"dir. etek sözü erkek azasının adıdır. kadınlara anadolu'da "eksik etek" derler. o kısma ait kullanılan usturalara da etek usturası denir. zamanla etek sözünün anlamı genişlemiştir eteklik, etek öpmek, eteklemek gibi sözler yapılmıştır. sünnet olmanın arapça karşılığı "hıtandır" ve osmanlı lehçesinde sünnet düğüne "hıtan cemiyeti" denilmiştir.
    1 ...
  29. iç anadolu kürtleri

    5.
  30. kırmanci kürtçesini konuşurlar, bala'da konya kulu'da bir de haymana'da çoktur, tabi malatya gibi çevre illerde de vardır ama çok değildir. köylerde ve kasabalarda yaşayanları ankara'nın başkent olmasından önce de yine çoğunlukla saydığım yerlerde yaşıyorlarmış birçoğu 19 yüzyılın başında göçmüşler(mezar taşlarından bu sonuca vardım). sonra şehre göç başlayınca birçoğu ankaraya taşındı, maddi durumu iyi olanlar yenimahalle keçiören gibi semtlerde oturur, büyük birçoğunluğu mamak'ın üst taraflarında oturur. insandırlar.
    4 ...
  31. michel eyquem de montaigne

    85.
  32. denemelerinin yanında çok güzel sözleri, vecizeleri, olan yazar. en azından ölüm hakkındaki denemesini okumanızı tavsiye ederim.

    bir iki vecizesini paylaşmak isterim:

    -kendine dost olan, bilin ki herkese de dosttur.

    -kral da, dilenci de aynı iştahla acıkırlar.

    -kadınların süs ve aylaklıklarının bizim alın terimiz ve emeğimizle beslenmesi gülünç ve haksız bir şeydir.

    -hayatın değeri uzun yaşamasıyla değil, iyi yaşanmasıyladır.

    -ölümün bizi nere beklediği belli değil, iyisi mi biz onu her yerde bekleyelim.

    -ıssız yerlerde kendin için bir evren ol.

    internetteki sözlerden bir farkı yok diyeceksiniz, ama denemesiyle birlikte okuyunca karpuz yanına peynir gibi çok güzel tatlar bırakıyor dimağda.
    0 ...
  33. platon

    168.
  34. platon kallikles'e der ki: felsefenin fazlası zarardır. Felsefe bir kerteye kadar iyidir, hoştur; faydalı olduğu kerteyi aşacak kadar derine inerse, çileden çıkar, kötüleşiriz; herkesle doğru dürüst konuşmaya, herkes gibi dünyadan zevk almaya düşman oluruz; kimseyi yönetemeyecek, başlarına da kendimize de hayrımız dokunmayacak hale geliriz; boş yere şunun bunun sillesini yeriz.
    0 ...
  35. uludağ sözlük

    15152.
  36. nefret etmeye başladım buradan, geldim başlıkları okuyayım dedim, allah'ım bu kadar mı fuzuli bilgilerle dolu olur bir yer, komple baştan başa okudum başlıkları entry girmeye değer bir tane bile, bakın bir tane bile diyorum başlık yok, ulan böyle hepiniz üniversite okumuş ya da okuyan insanlarsınız, bu hale mi düştünüz, bize ne lan yazarların burçları hangi rengi sevdikleri, ya da ne yapalım lan ilerideki sevgilinize söyleyeceklerinizi, 25 dakikadır bakıyorum, lan bir allah'ın kulu mantıklı bir şey girer ya, ulan on üç yaşındaki çocuklara dönmüşsünüz, hani cinsel ya da aşağılayıcı bir şey söyler, arkadaşları da puha puahağğğ diye güler.
    2 ...
  37. vatan millet sakarya neden sakarya sorunsalı

    11.
  38. belirli savaşlar türkler veya türkiye için çok kritik rol oynamıştır, sırasıyla dandanakan, malazgirt (son olarak da) sakarya olduğundan olabilir.

    ayrıca sakarya savaşında halkın canını dişine takarak, ülkesi için uğraşmasından da olabilir.

    (bkz: vatan millet sakarya)

    (bkz: gaza getiren sözler)
    0 ...
  39. bezmialem

    1.
  40. bezmialem, dünya bahçesi demektir.

    gül bahçesini olduğunu da duydum.

    bezm-i-alem.
    1 ...
  41. atatürk ün cenaze namazı

    27.
  42. arkadaşlar biraz araştırın lütfen, bu tür birçok laf var, örneğin trablus'ta öldü yahudi geçti, toprak almadı, masondur...

    atatürk'ün cenaze namazı kılınmıştır, yanlış hatırlamıyorsam 18 kasım 1938'de istanbul'da, yalnız cenaze töreni türkçe yapılmıştır.

    bakın arkadaşlar, sağdan soldan duyduğunu gelip buraya yazmayın, isterseniz kaynağıyla bulurum yazdıklarımı.
    3 ...
  43. atatürk ün her gece yarım litre rakı içmesi

    396.
  44. atatürk üzerine birçok kitabı olan ali güler, günlerce içki içmediğini söyler. tamam içki içermiş inkar etmenin anlamı yok, içerse içsin, bana ya da bize ne, ilk önce bu tür şeylerin karalamadan başka bir şey olmadığını anlayın. içki içip içmemekle ahlaklı olunmuyor, ha siz içkiyi tasvip etmezsiniz orası ayrı, aynı şekilde atatürk'ü de sevmeyebilirsiniz, ama bu ülkenin bir değerine saygısızlıktan başka bir şey değil bu.

    edit: bakın arkadaşlar, siroz diyorsunuz da hayatında içki içmeyen de sirozdan ölüyor, benim babaannem hiç sigara içmedi, akciğeri iflas ettiği için öldü.
    2 ...
  45. ateizmi darwinden ibaret sanan cahil

    0.
  46. darwin'in agnostik olduğu söylenir, en temel yanlış bilim insanlarının dinsiz olacağı düşüncesidir, nedense bize sürekli öyle gösterilmiştir. halbuki din veya inanç sadece bireyi ilgilendirir.

    bu düşünce mantık siyasi düşüncelerde de kendini gösterir. tabi bunda sscb'nin dini yok etme çabası da var her neyse.
    0 ...
  47. ali güler

    6.
  48. hacettepe üniversitesinde öğretim görevlisidir, öğretmen albaydır kendisi.
    0 ...
  49. sahra hastanesi

    1.
  50. savaş, deprem, olağanüstü durumlarda kullanılan taşınabilir hastanedir, ingilizcede field hospital denilirmiş.

    kaynak: ekşi sözlük.
    0 ...
  51. mim kemal öke

    24.
  52. atatürk'ün doktorudur, döneminin büyük bilim adamları arasında olduğu söylenilir, nurhan atasoydedesi aracılığıyla tanışmıştır kendisiyle, yine nurhan atasoyun dediğine göre kendisi çok vatansever birisiymiş, sahra hastanesinde röntgen'in zararını tahmin edemediği için üç parmağını kaybetmiştir.

    torunuyla aynı ismi taşır ayrıca.
    0 ...
  53. el maquinista

    72.
  54. yazacaklarım film hakkında bilgi içerir baştan söyleyeyim.

    işte öyle bir film veya oyunculuk ki... gibi bir cümle zaten sıradanlaşmıştır, onun yerine filmden çıkardığım ya da uydurduğum şeyleri yazayım.

    muhtemelen fark edilmiştir, aslında burada insanın kendisine yabancılaşmasını anlatmıyor mu veya kendisine duyduğu aşırı nefreti. şöyle açıklarsam, filmin içerisinde sürekli "biraz daha zayıflarsan, yok olacaksın" duyarız, fark ettiyseniz christian bale pek takmaz bu duruma sanki amacına ulaşıyormuş gibi bir hali vardır.

    ayrıca bizim de sürekli yaptığımız, bir suç işlediğimiz zaman sürekli başkasında arama sevdamızı, filmin sonuna kadar hiç fark ettirmeden anlatmıyor mu.

    paranayoklaşmanın, takıntılı olmanın, ne yaptığının kendisininde farkında olmamanın ne olduğunu ya da...

    arkadaşlar filmin üzerinde biraz zaman geçtiği için şu anda bu kadar şey aklıma geldi, size tavsiyem tez vakitte izleyin.
    0 ...
  55. araba sevdası

    55.
  56. Bilindiği üzere edebiyatımız ilkleri arasında yer alan,recaizade mahmut eseridir. kitapın içeriği hakkında yazmadan bahsetmek gerekirse, aslında çağının ötesine eser denildiği zaman akla gelmesi gerekir çünkü:

    -en başta düşünmeyen ve tek kalıplaşan bireyi eleştirir.

    -sonra abartılı duygusal romanları okuyup "işte ben de sevdiceğimi böyle seviyorum" diyen kesimi eleştirir. günümüz için "a bu şarkı/film aynı beni anlatıyor" deyip aslında kendisini o kalıba sokan andavallara benzetilebilir.

    -bilgili olduğunu göstermek yabancı kelimelerle cümlenin içine etmek olmadığını söyler.

    yazdığım noktalarda cidden güzel tespitleri var. en azından o dönem yaşanan romantik patlamasını eleştirir. tek eksik noktası, yabancı kelimeleri dilde kullananları eleştirildiği halde anlatımda da sıkça yabancı kelime kullanır.
    1 ...
  57. jean jacques rousseau

    100.
  58. voltaire,hiçbir zaman salon adamı adamı olamamış ve hazır cevap olmayan ama düşüncelerinin kuvveti inkar edilemeyecek bir düşünür der.

    kendisi dağ taş demez gezermiş, kasabalardaki tüccarlarla sohbet edermiş, hayvanları incelermiş.

    hafif deli olduğu da söyleniliyor, hayatının son dönemleri ve aile ilişkileri de eleştirilir.

    toplum sözleşmesinde hiçbir hayvan türünün hemcinsinin üzerinden geçmediğini de söyler.
    0 ...
  59. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük