Seçim sonuçlarına göre kalbimden geçen senaryo AKP'nin koalisyon görüşmelerinden sonuç alamayıp gorevi iade etmesine müteakip görevi alacak CHP'nin MHP ve HDP ile görüşerek 1 yıllık bir seçim hükümeti kurma teklifi yapmasıdır.
MHP ve HDP ister koalisyon ortağı olur isterse dışardan destek verir.
Kurulan hükümetin gorevleri;
* Yolsuzluk komisyonu kurulup pisliğe bulaşmış herkesin siyasetten tasfiye etmek;
* HSYK başta olmak üzere partizanlaşmış tüm bürokrasiyi temizlemek;
* Seçim kanunu düzenleyip barajı kaldırmak
* Ülkeyi huzurlu ve temiz bir şekilde erken seçime götürmek
olmalıdır.
Aksi halde bu yapı ile tekrar seçim yapmak resmen %60'a ihanettir ve sonuçları hiç iyi olmaz.
Bir HDP türküsü tutturulmuş gidiyor. Hayırdır ülkecek Stocholm Sendromuna mı tutuldunuz? Topluca epilepsi atağı mı yaşıyorsunuz? Halüsinasyonlar mı aldı götürdü aklınızı? Celladınıza mı aşık oldunuz? Siz ne zaman unuttunuz HDP'nin PKK olduğunu? Bu ne saçma romantizm?
HDP bizzat ne dedi : HDP Abdullah Öcalan projesidir! Abdullah Öcalan kim hatırlayanınız var mı? HDP barajı geçemezse felaket olur söylemi ne çeşit bir satıştır? HDP barajı geçemezse hiç birşey olmaz!!
Peki düşündünüz mü size neden illa HDP dayatılıyor. ille bir 4. parti lazımsa neden Vatan Partisi, Millet Partisi vb barajı geçemezse felaket olur denmiyor sizi neden o yönde manüple etmiyorlar? Ya da CHP %40 almazsa felaket olur muhakkak CHP %40 almalı diye sizi ikna etmeye çalışmıyorlar?
Daha önce de söyledim ingiliz taktiği bir köpeğe hardalı nasıl yedirirsiniz? Kıçına sürersiniz yandım Allah diye kendi kıçını yalar! YALAMAYIN!
Bu fotoğrafı da alın duvarınıza asın, PKK kim terörist kim unuttukça bakarsınız!
aynı zamanda ofiste yan masamda oturan şahsın dün işe gelmemesini takiben bugün patronun odasında görüşme yapması ile başlamıştır. galiba işten ayrılıyor.
geçen yıllardaki kardeşlerine oranla sessiz sedasız gelmiştir. bu defa bu olay şu kadar bin yılda bir oluyor, sonra şöyle olur böyle olur diye saçma paylaşımlara denk gelmedim. sanırım artık 1.1.2001 ile başlayan milenyum sendromundan resmen kurtulmuş sayılabiliriz.
ama istisnai olarak nikah tarihini bugüne alan vardır kesin. *
şöyle ki; (coğrafyayı bilen bilir) kıyıdan yukarıda bulunan köylere farklı yollar ile çıkılır. sahil tarafında bulunan her yol sapağı yukarı doğru 5-6 köye çıkar. aynı yoldan aşağı inip çıkan köylüler birbirini tanır ancak yolları farklı olanlar pek tanış değildir. osmanlı zamanında bu koylerin bazısı müslüman bazısı rum köyüydü. yunan işgali sırasında silahlandırılan ve azan rumlar komşu müslüman köylerine saldırarak katliamlar yaptılar. ancak yunan ordusunun bozguna uğraması ile sıranın kendilerine geleceğini anlayan rumlar tası tarağı toplayıp katlettikleri müslümanların köylerine yerleşerek kamufle olmuşlardır. savaş sonrası tesis edilen devlet otoritesine kendilerini rumları öldürmüş müslümanlar olarak tanıtmışlar ve devletin yandaşı koruma refleksi ile konu örtbas edilmiştir.
işte bu müslüman görünümlü rumlardır itici olan trabzonlular. bazıları rumluğunu unutmuş ama genlerinden gelen kini ve nefreti atamamışlardır.
konuya uzak olanlara inandırıcı gelmeyebilir ancak hacca gitmiş olmasına rağmen vefat edince cenazesi kiliseden kaldırılsın diye istanbul'a getirilen trabzonlu öykülerini araştıranlar kolaylıkla teyit ettirebilirler.
olmadı yılda bir düzenlenen sümela manastırı ayinine katılan türbanlı ablalar ile sakallı amcalar kimdir öğrenin.
kızın kurtulur kurtulmaz polise başvurup savcılık talimatı ile doktor muayenesi yaptırması sonrasında bahse konu piçin cezaevini boylaması ile sonuçlanacaktır.
cezaevindeki abiler gereğini yapacaklardır. anlar o zaman zorla nasıl yapılıyormuş. ilk duruşmaya çıkana kadar çoktan acur'a ufak demeye başlar.
Yıkın Heykellerimi
Ey milletim
Ben Mustafa Kemal'im
Çağın gerisinde kaldıysa düşüncelerim
Hala en hakiki mürşit değilse ilim
Kurusun damağım dilim
Özür dilerim
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Özgürlük hala
En yüce değer
Değilse eğer
Prangalı kalsın diyorsanız köleler
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Yoksa çağdaş medeniyetin bir anlamı
Ortaçağa taşımak istiyorsanız zamanı
Baş tacı edebiliyorsanız
Sanatın içine tüküren adamı
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Yetmediyse acısı şiddetin savaşın
Anlamı kalmadıysa
Yurtta sulh dünyada barışın
Eğer varsa ödülü silahlanmayla yarışın
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Özlediyseniz fesi peçeyi
Aydınlığa yeğliyorsanız kara geceyi
Hala medet umuyorsanız
Şıhtan şeyhten dervişten
Şifa buluyorsanız
Muskadan üfürükçüden
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Eşit olmasın diyorsanız kadınla erkek
Karaçarşafa girsin diyorsanız
Yobazin gazabından ürkerek
Diyorsanız ki okumasın
Kadınımız kızımız
Budur bizim alın yazımız
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
Fazla geldiyse size
Hürriyet cumhuriyet
Özlemini çekiyorsanız
Saltanatın sultanın
Hala önemini anlayamadıysanız
Millet olmanın
Kul olun
Ümmet kalın
Fetvasını bekleyin şeyhülislamın
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi
RAHAT BIRAKIN BENi
akp'ye basacağım... madem ateş almış başını gidiyor bunları iktidardan indirmek mükafat olur. herşey boka batmış neden bunları sorumluluktan kurtarayım ki? esas şimdi iktidarı vereceksin ki kendi pisliklerinde boğulsunlar. yok öyle memleketi ateşe verip kaçmak!
ilk gördüğümden beri şakirt başlığı diye girip ayar vermemek için kendimi tuttuğum ancak maalesef ülkemin reis-i cumhurunun söylediğini öğrendiğim talihsiz açıklama.
şimdi uzun yazsam gg olacak o yüzden ben susayım en iyisi.
tarihin en büyük devlet soygununun ve muhtemelen türkiye'yi sevr anlaşması şartlarına sürükleyecek bir hükümetin beceriksiz icraatlarının artık savunulacak bir tarafı kalmadığı için en azından muhalif kesimin idolünü karalayarak destek olduğu siyasi hareketi ak-lamaya çalışmanın ifadesidir.
bu nasıl bir suçluluk duygusuysa arkadaş sanki bunlar iktidardan giderse o da birlikte yargılanacak yüce divan'da. korkmayın olm hepinizi assak daşşak geçecek adam kalmaz lan memlekette.
her şeyden bir şarkı çıkmaz ya
her şarkıdan da çıkılmaz ya
kalbin de ruhun da farkında
hikayen bitmemişti aslında
hakikat neye yarar göz yalansa
bilsen hiç ağlar mıydın sonunda
la olm bi akıllı olun dedirten yazarlardır. ortalıkta "garı, gıs, am, göt, meme, örf örf örf" diye sikiniz elinizde dolaştığınızı bu kadar açık etmenin ne alemi var? madem cinsel açlık içindesin kerhane diye bir yer var amk. git rahatla da buraları rahat bırak. sayenizde ortalık amele pazarına döndü lan.
insanın başına gelebilecek en masum hırsızlıktır. senin o parayı nasıl çar çur edeceğini biliyordur ve yine senin iyiliğin için o parayı senden saklamıştır. muhtemelen bir şekilde yatırıma dönüştürecek ve gerçekten ihtiyacın olduğunda getirisiyle birlikte hizmetine sunacaktır. kabullenmesi zor bir durum olabilir ancak bilinmelidir ki dünyada karşılıksız iyiliğini isteyecek tek insanla karşı karşıyasın. üzme anneyi.
görev ifadesidir. milletin amına koyanların koyarken kullanacakları bir sik kafalı tarafından söylenmiştir. bugün itibarı ile bu sözü söylediğini itiraf etmiş ve ses kayıtlarının sahte olmadığı tekrar ispatlanmıştır. ancak bunlar bazı ak-it'lerin umurunda bile değildir. çünkü kafa görseldeki gibidir. https://galeri.uludagsozluk.com/r/714698/+
(28 şubat 1939 qinghai 4 nisan 1987 halifax, nova scotia, kanada)
tibet'li budist rahip ve meditasyon öğretmeni. aynı zamanda sanatçıdır. avrupa, kanada ve abd dışında, dünya çapında pek çok meditasyon merkezleri ve naropanın adını verdiği naropa üniversitesini kurmuştur.
ülkemizde daha çok zeitgeist the movie belgeselinin açılışındaki konuşması ile tanınır.
insan ırkında bulunan bir bug. benim bildiğim en güzel açıklamasını tibetli budist rahip ve meditasyon öğretmeni chögyam trungpa rinpochezeitgeist the movie belgeselinin açılışında da bulunan bir konuşmasında yapmıştır.
--spoiler-- tinsellik özel bir terimdir ve sezgilerle baş etme anlamına gelir.
teist gelenekte (dinlerde) kelimelere yapışan bir kavram vardır.
bazı eylemleri ilahi ilkelere göre nahoş olarak, bazı eylemleri ise hoş olarak değerlendirir.
ateist gelenekte ise, bu çok doğrudandır, olayların geçmişi özel bir anlam taşımaz.
asil önemli olan şudur; "burası" ve "şimdi".
"şimdi" kesin olarak şimdidir.
biz, tam o anda ne mümkünse onu deneyimlemeye çalışırız.
bir geçmiş var olduğu için şimdi'ye sahip olduğumuzu düşünmenin bir anlamı yoktur.
bu "şimdi".
tam şu an.
gizemli bir yani yok, sadece "şimdi", çok basit, dosdoğru.
ve bu "şimdilik"ten bir şekilde her zaman bir aklın anlama yetisi doğar.
şöyle ki; gerçeklikle sürekli etkileşimdesinizdir.
teker teker.
adım adım.
sürekli.
aslında biz her zaman müthiş kesinlikte deneyimleriz.
ama "şimdi" tarafından tehdit ediliriz, bu yüzden geçmişe veya geleceğe atlarız.
hayatlarımızda var olan şeylere dikkatimizi yönelttiğimizde, öyle zengin bir hayat sürüyoruz ki, bütün o seçimler her zaman varlar, ama hiçbiri kendi başlarına kötü veya iyi değiller.
bizim yaşadıklarımız koşulsuz deneyimlerdir. onlar üzerlerinde şöyle etiketlerle gelmezler; "bu kötü olarak değerlendirilir" veya "bu iyidir".
biz onları deneyimleriz ama aslında onlara doğru dürüst önem vermeyiz. aslında bir yerlere varacakmışız gibi düşünmeyiz. bir mücadele gibi düşünürüz.
ölmeyi bekleriz.
işte sorun da bu,
bu "şimdilik"e hakkıyla güvenmemektir.
aslında şimdide deneyimlediğimiz şey pek çok kuvvetli şey içerir.
o kadar güçlü ki onunla yüzleşemeyiz.
bu sebeple her zaman geçmişten ödünç alır ve geleceği davet ederiz.
haklıdır. ancak kendi yazdığı şiiri okuma hatasına düşmemesi gerekir. afili bir sürü şair var. şiiri ezbereleyin ama. kitaptan okuma olmuyor. okurken doğruca gözlere bakılınca daha etkili oluyor. bir de önceden okuma provası yapın.
cumhurbaşkanımızın zeytinyağı gibi üste çıkma çabasının son örneğidir. ancak bundan önce "ne istediler de vermedik" dememiş olaydı iyiydi. şimdi sormazlar mı madem onlar istedi sen verdin bu nasıl çalma diye?
ha akp fanatikleri bunu da görmezden gelecek ve cumhurbaşkanımız için kefen giymeye devam edecekler. şüphemiz yok. ancak ben artık olanı biteni anlamayan kaldığına inanmıyorum. sadece görmezden geliyorlar. ya şahsi menfaatleri onu gerektiriyor ya da sonunda iyi olacağına inanıyorlar. iki şekilde de demokrasi, özgürlük, cumhuriyet veya bağımsızlık önemli değil hiçbiri için. tek ònemsedikleri çorba kaynasın bir de başlarında fıtrat, bakara makara diye onları avutanlar olsun. mesele yolsuzluk filan değil anlamadınız mı hâlâ?
benim esas anlamadığım bu insanları 100 yıl öncesinden daha örümcek kafalı hale nasıl getirdiğimiz. kimse kusura bakmasın ama bu halimizin tek suçlusu halkının ne hale geldiğini göremeyen eğitimli kesimdir. biz bunca bencil olmasak ülke bu hale gelmezdi.