ilişkinin sevgili olunmadan önceki arkadaşlıktan öte halini yaşadığınız, hayvan gibi fiziği olan hoşlanılan erkeğin sizi kahreden ince sigarayı içmesi durumudur.
hoşlanılan erkek kişisi 190 boyunda 90 kilo olunca daha da göze batmaktadır. o oturan boğa tavrına karşın çıkarıp bir de utanmadan yaktığı ince sigara sizi de içten içe yakar.. ses çıkaramazsınız, sessiz sessiz ağlarsınız..
siyasi iktidarlar/hırslar/rantlar yüzünden olan olayların siyasete bağlanmasının nesi yanlış?
10 denetlemede 66 defa kusurlu bulunan maden yeniden açılıyorsa ve bu açılışın altından maden sahibinin iktidarla ilişkisi çıkıyorsa bunu nasıl siyasete bağlamayacaksın?
bu kazada ben kimi suçlayacağım peki?
tabi ki çalışma bakanı, enerji bakanı suçlu. tabi ki görevlerini doğru yapmadıkları için istifalarını isteyeceğim.
sallayacaksanız da doğru sallayın aq, bunu bile beceremiyorsunuz.
bir ekmeğin bedelinin canla ödendiği, ölenlerin ardından uyduruk bir yas ilanı, bir namaz kılındığı, sonra herkesin o canları unuttuğu, ve her seferinde ekmeğin bir cana mal olduğu ülkedir.
uzak diyarlarda nefret edilesi ülkedir.
büyük taraftar grubu çarşıdan bir sosyal sorumluluk projesi daha.
çarşı tüm türkiye'deki toplam 35 okulda eğitim gören otizmli kardeşlerimizin ihtiyaçlarını karşılıyor.
sol frame üzerinde göz gezdiren herkesin açıkça görebileceği durumdur.
sürekli x yazarla y yazarın aşkı, x yazar ve y yazar birlikteliği başlıkları dönüp duruyor.
eğer sözlükte bir yerlerde sevgili bul butonu varsa ve bana haber vermediyseniz çok üzülürüm.
--spoiler--
Seçemedikleriniz... Ömrünün yirmi sekizinci mayısını yaşayan genç bir kadın... Alınyazısının seçimiyle şekillenen hayatı...
Bu romanında Tezvaran satırlarıyla sizi "Tüm zamanlarda insan olma" bilincine taşıyor.
Doğum tarihiniz, doğum yeriniz, adınız, aileniz sizin seçiminiz miydi? Başka bir yerde, başka bir zamanda doğsaydınız yaşamınız nasıl olacaktı? Kendinizden bir parça olarak gördüğünüz diliniz, ırkınız, vatanınız ve hatta dininiz... Ne kadar sizin parçanız?
"Ama o benden değil!" dedikleriniz; elinizin tersiyle bir kenara ittikleriniz siz olabilir miydiniz? Irkını, rengini, dinini beğendikleriniz... Onlardan olmamak sizin üstünlüğünüz mü; yoksa hayata başlarken yanınızda buluverdiklerinizin mi?
--spoiler--
sabahları su daha bir güzel oluyor düşüncesi etrafında birleşip, sabah 6 sularında göbeğinin üstüne kadar çıkan mayosu, omzuna attığı havlusu ve naylon terlikleriyle denize giden, çoğunluğu emeklilerden oluşan, bu yüzden yazlık mekanlarda emekli tayfa diye adlandırılan tayfadır.
herkesin daha yeni uyandığı saatlerde yüzmesini bitirip, bakkaldan gazetelerini alır, balkonda algida şemsiyesi altında oturup gazetelerini okur. araba yıkayanlara, gürültülü konuşan gençlere, top oynayan çocuklara ve her aradığında yerinde bulmak istediği kapıcıya günün her saati söylenebilme potansiyeli vardır.
genellikle akdeniz ve ege bölgesinde sıklıkla görülüp, en sevdiği yiyecek karpuzdur.
diyarbakır'da, roboski'de ölenler için yapılan anıttır.
--spoiler--
ŞIRNAKın Uludere ilçesi Irak sınırında düzenlenen hava operasyonunda ölen 34 kişi için Diyarbakıra yaptırılan Roboski Anıtı törenle açıldı. 8 füze maketi, ağıt yakan kadın heykeli ve ölen 34 kişinin isimlerinin yazılı olduğu anıtın açılışında ölenlerin yakınları gözyaşları döktü.
--spoiler--
Van'da soğuktan ölen/ölmekte olan insanlar için soyunan insanlara, dikkat çekmeye çalışıyorsunuz, şov yaptınız falan gibi iğrenç cümlelerle destek olacağına köstek olan ensonhaber.com sitesinin son haberidir.
o insanlar, diyarbakır'da, şırnak'ta, hakkari'de bir şekilde van'ı gündeme getirebilmek için soyunsunlar, sen gel böyle haber yap.
afedersin ama s*kerler öyle haberi de habercilik anlayışını da.
ulan en çok zoruma giden de, femen ya da femen'e destek için soyunan kadınları falan görünce ağızlarından salya akıta akıta en çok bakanlar da bunlar.
vicdanınızı, insanlığınızı s*keyim.
inci aralın maraş olaylarını yaşayan kişilerin hikayelerini anlattığı ince kitap.
ilk hikaye şerife omay isimli bir kadını anlatıyor, en sevdiğim hikaye de o oldu.
mutlaka okunmalı.
7 aralık 2013 tarihinde süleyman seba spor salonunda oynanacak hentbol maçıdır.
saat 15.30 da başlayacak karşılaşma, tüm iç saha maçları gibi ücretsiz.
ismi açıklanmayan bir ortadoğu prensi imiş.
efendim bu geri zekalı adam, ya da prens, Toronto Film Festivali sırasında kristen stewart ile 15 dakika konuşmuş. bu kısa sohbetin ardından da 500.000 doları nakit olarak ödemiş.
dikkat çekerim, sevişme öpüşme falan yok. sadece 15 dakika konuşmuşlar.
hanım kızımız da bu parayı geçen sene New York ve New Jerseyde yaşanan fırtınanın kurbanlarına yardım amaçlı Robin Hood Vakfına bağışlamış.
gezi direnişinde başına yediği gaz kapsülü ile 24 gün komada kalan lobna allamii için düzenlenen hoşgeldin konseridir.
13 aralık 2013 cuma günü garaj istanbul'da yapılacak konserin giriş fiyatı 40 lira.
konsere katılacak sanatçılar:
- can bonom0
- teoman
- mor ve ötesi
- kardeş türküler
- kaan sezyum
- yavru
- göksel
- büyük ev ablukada
- mehmet erdem
- sarp maden
- hakan vreskala
- mert tünay
oylamak istediği entrylerin yanında fazla oylama yaptın yazısını gördükçe sinirlenen yazarın isyanıdır.
toplasan 20 entry falan oylamışımdır, bu zımbırtı gelip bana sürekli uyarı veriyor.
bir de insan siz diye konuşur dimi terbiyesiz!
1) Biz sizi ararız dediklerinde
2) Devlet dairesine işin düştüğünde
3) Sohbet sarmayınca
4) Otobüste, yan koltuktaki teyze lafa tuttuğunda
5) Cumartesi akşamı evde tıkılmak zorunda kaldığında
6) Artık yaşlandığını anladığında
7) Son otobüsü kaçırınca
8) Diyeti bozunca
9) Sevgilin, sorun sende değil bende dediğinde
10) Akşam haberlerine dayanamadığında
11) Tavuk mu yumurtadan; yumurta mı tavuktan diye işin içinden çıkamadığınız zaman..
Kısacası hayatın her alanında kalkıp kendinize çay koyabilirsiniz.
Çay, hayattır.
gerek karşı cinse hava atarken, gerek gereğinden entel gözüken arkadaşlarınızın ağzının payını vermeniz gereken durumlarda, gerekse benim beynim nasılsa boş bari bunları bileyim dediğiniz anda aşağıda gördüğünüz link sayesinde kolayca amacınıza ulaşabileceksiniz.
ressamların eserlerinde vazgeçemedikleri ayrıntıları öğrenin ve kolayından siz de entel olun!
ismet inönü üzerinden sosyal medyada çığ gibi büyüyen bir akım.
peşinen söylüyorum, fena dalga geçiliyor, saygısızlık sayacaklar hiç bakmasın daha iyi.
Gidiyorsun demek...
şunu iyi bil kızım
ben elimi sallasam...
ben elimi sallasam,
küçük bir rüzgardan
başka hiçbir şey olmaz.
ben elimi sallasam,
saçlarına takılır.
ben elimi sallasam...
ancak sen giderken
arkandan sallarım.
güle güle demek için.
kimse 4 maç sonunda şampiyonuz demiyor zaten.
yıllardır kötü giden, hatta ligin ilk yarısında havlu atan beşiktaş 4te 4 yaparak kötü günleri geride bıraktığını gösteren bir futbol oynuyor, bu futbol da geleceğe dair umut veriyor ve insanlar bu şekilde devam edersek şampiyon oluruz diyor.
galatasaray real madrid'i yendi de ne oldu ayrıca?
ben de 3 geldi 4 gelir diye beklemiş, umutlanmıştım da yenmekle olmuyor o işler.
lise sınav kağıdı mı bu gidiş yoluna puan verilsin.
sezon sonunda beşiktaş şampiyon olamazsa geçersin dalganı, ne oldu şampiyon olacağız diyordunuz dersin.
ama daha ilk aydan bence o kadar da emin konuşup, her beşiktaş galibiyetinden sonra da böyle kuyruk acısı belirten başlıklar açmayın.
31 mayıs 2013 tarihinde fiili olarak başlayan gezi direnişinde ve sonrasında yerleşik düzende gezi parkında bulunan gerek tarlabaşından gelen gerekse taksim civarında sokaklarda yaşayan çocuklardır.
gezi direnişinde atıp tuttuk hepimiz, bu çocukları seviyoruz, bakarız bilmem ne diye.
ne oldu o çocuklar?
ben dahil birimiz hatırlatıp, evimize aldık mı?
bir kişi çıkıp yemek yedirdi mi?
niye unuttuk o çocukları? gösteriş peşinde miydik..?
Papa Francesco'nun beyanı.
Papa cennete gitmek için, tanrıya inanmak gerekmediğini ve vicdanı olan inançsız insanların da tanrı tarafından affedileceğini belirtmiş.