Bu kızların salak olduğuna inanıyorum. Şahsen benim arkadaşlarım sadece cinsel ilişki için kızlara yaklaşıp işleri bittikten sonra siktirediyorlar. Nasıl bu kadar salak oluyorsunuz kızlar anlamıyorum. Ve acımıyorum size.
Migros’un düzenlediği bir kampanya ile 5 ocakta kedi ve köpek mamaları %50 indirime giriyor. Sokak hayvanlarını beslemek isteyen hayırsever yazarlara duyrulur.
Önerileri olacaktı karekter sınırına takıldık. Bir süredir kendimi eve kapattım , can sıkıntımı götürecek mt2 , veya legend tarzı oyun arıyorum . Tavsiyeler dikkate alınacaktır.
Bir tanesi asosyal ve serseri , ben felsefe bölümü bitirdim komiser yardımcılığı sınavına hazırlanıyorum , diğer arkadaş ısı yalıtım işiyle uğraşıyor , en sonuncuda makine mühendisliği okuyor , şu an 6. yılı
Eğer burada ben kendimi geliştirmek istiyorum diyen varsa gitsin felsefe okusun. Felsefe çok şey katar insana , bir kere düşünce ve Hayata bakışınız baştan aşağı değişir.
Hiç unutmuyorum askeri okulda okurken , yemek için sıra bekliyordum. O sırada bizimle birlikte sıranın yanında duran kediyi gördüm. Hemen yanımdaki kaldırma oturdum ve kediyi sevmeye başladım. Kediyi biraz sevdikten sonra , yemek kuyruğu azalıyordu. tam ayağa kalkayım derken ayağımdaki postallarla kediciğin patisine basmıştım bilmeyerek. Hayvan öyle bir bağırmıştı ki üstünden kaç zaman geçti hala o ses kulaklarımı tırmalar. Öyle bir vicdan azabı yaşamıştım ki hiç unutamıyorum. O ses sürekli beynimde çınladı haftalarca. Neyseki kediciğin ayağına bişey olmamıştı da içim rahat etti. işte benim en acımasız ses hikayem budur.
Evet evet ibadullah örneklerini daha önce çok görmüştüm. Bu günde tip olarak maymun hüsnü’ye benzeyen , kaypak ve bir o kadarda yavşak bir arkadaşın , bir içim su mu desem ? Güzellik abidesimi desem bir sevgili yaptığını gördüm. Kızlar Allah aşkına söyleyin ne buluyorsunuz bu adamlarda ? Yada sizi nasıl kandırıyorlar? Hayır bu arkadaş zenginde değil.
Ufak bir not: Kıskandım evet. Çünkü kız Victoria secret mankenlerine benziyor , bizim arkadaş maymun Hüsnü’ye :(
4-5 gün önce buraya kulaklarımın küçük olmasını seviyorum yazmıştım. Şimdi vazgeçtim sırf doğuştan gelen bu kusurdan dolayı , 4 gündür çok yakın olduğum bi kızın bana bakışı değişti. Bilmiyorum , söyleyecek hiçbirşey yok.
Doğuştan kulaklarım küçük. Seviyorum ama lan küçük olmalarını.. Kışın soğukta çok az üşüyor , birde arkadan gelip parmak hareketiyle kulağınıza vuramıyorlar malum küçücük :)
Yaşım 26 ve 15 yaşından bu yana cebimde düzenli olarak paket bulunur. Bu zamana kadar 2 defa bıraktım. ilkinde 3 ay içmedim , ikincisinde 1 ay içmedim. Ama ben şuna kanaat getirdim ki ;
bırakmak isteyen her türlü bırakır. inanın hiç zor bir yanı yok bırakmanın. Sen neden geri başladın diye sorarsanız , ben sigarayı seviyorum arkadaşlar. Gerçekten seviyorum, evet sağlığa acayip şekilde zararı var , ama ben yinede içiyorum . Belki bir gün çok sevdiğim bi insanla evlenirsem onun da çabalarıyla bırakırım sigarayı...
Çişimin gelme korkusudur açık ve net. Normal bir zamanda normal aralılarla idrara çıkarken , otobüs yolculuğu sırasında bu aralıklar 2 saatte 1 e kadar düşüyor. 15 saatlik bi yola gittiğim zaman en aşşağı 8-10 tl tuvalet parası veriyorum varın siz anlayın gari!
Benim diyen babayiğidin yazamayacağı bir şiirdir. Dünyada emsali yoktur. Buyrunuz ;
"Vak'a Halkalı Zira: at Mektebi' nde geçmişti"
- Bence Doktor, onu siz soyarak dinleyiniz;
Hastalık çünkü değil öyle ehemmiyetsiz.
Sade bir nezle-i sadriyyemi illet? Nerede?
Çocuğun hali fenalaştı son günlerde,
Ameliyata çıkarken sınıf on gün evvel,
Bu da gelmez mi? Dedim 'Kim dedi, oğlum sana gel?
Nöbet üstünde adam kaçmalı yorgunluktan;
Hadi yavrum, hadi söz dinle de bir parça uzan.'
O zamandan beridir za'fi terakki ediyor;
Görünen: bir daha kalkınması artık pek zor;
Uyku yokmuş; gece hep öksürüyormuş; ateşin
Oluyormuş biraz dindiği
- Ben zaten işin,
Bir ay evvel biliyordum ne vahim olduğunu
Bana ihtara ne hacet, a beyim. Simdi bunu?
Maamafih yeniden bakalım dikkatle:
Hükmü kat' i verelim, etmeye gelmez acele.
- Çağırın hastayı gelsin.
- Kapının perdesini,
Açarak girdi o esnada düzeltip fesini,
Bir uzun boylu çocuk.. Lakin o bir levha idi..!
Öyle bir levha-i rikkat ki unutmam ebedi,
Rengi uçmuş yüzünün, gözleri çökmüş içeri.
Elmacıklar iki baştan çıkıvermiş ileri.
O şakaklar göçerek cepheyi yandan sıkmış;
Fırlamış alnı, damarlarla beraber çıkmış,
Bet-beniz kül gibi olmuş uçarak nur-i şebâb;
O yanaklar iki solgun güle dönmüş, bitâb!
O dudaklar morarıp kavlamış artık derisi;
Uzamış saç gibi kirpiklerinin her birisi!
Kafa yük gibi kesilip boynuna, çökmüş bağrı;
iki değnek gibi yükselmiş omuzlar yukarı.
- Otur oğlum seni dikkatlice bir dinleyelim …
Soyun evvelce, fakat …
- Siz soyunuz yok halim!
Soydu bîçâreyi üç-beş kişi birden, o zaman
Aldı bir heykeli uryân-i sefalet meydan
Yok bu kemik külçesinin dinlenecek bir ciheti:
' Bakmasak hastayı nevmid ederiz belki ' diye;
Çocuğun göğsüne yaklaştım biraz dinlemeye:
Öksür Oğlum … Nefes al…Oldu, giyin;
Bakayım nabzına... A’ la... Sana yavrum, kodein
Yazayım, öksürüyorsun, O, keser, pek iyidir…
Arsenik hapları al, söylerim eczacı verir.
Hadi git, kendine iyi bak…
- Nasıl ettin doktor?
- Edecek yok, çocuk artık yola girmiş, gidiyor!
Sol taraftan rienin zirvesi tekmil çürümüş;
Hastalık seyr-i tabiisini almış yürümüş.
Devri salisteki asarı o mel'un marazin Var tamamıyle, değil hiçbir eksik arazin.
Bütün a'raz, sehikiyle, zefiriyle…
- Yeter!
Hastanın çehresi meydan da! insanda meğer
Olmasın his denilen şey.. O değil, lakin biz
Bunu ' Tebdil-i hava ' derde nasıl göndeririz?
Surda üç-beş günü var.. Gönderelim Yolda ölür….
' Git! ' demek, hem, düşünürsek ne büyük bir zuldür!
Hadi göndermeyelim.. Var mı fakat imkanı?
Kime dert anlatırız? Bulsan a derdi anlayanı!
- Sözünüz doğru, Müdür bey; ne yapıp yapmalı; tek
Bu çocuk gitmelidir. Çünkü eminim, pek pek,
Daha bir hafta yasar, sonra sirayet de olur;
Böyle bir hastayı gönderse de mektep ma'zur.
- Bir mübaşşir çağırın.
- Buyrun efendim.
- Bana bak:
Hastanın gitmesi herhalde muvafık olacak.
' Sana tebdil-i hava tavsiye etmiş doktor.
Gezmiş olsan açılırsın..' diye bir fikrini sor.
' istemem! ' de o fakat dinleme, iknaa çalış;
Kim bilir, belki de biçare çocuk anlamamış?
- Şimdi tebdil-i hava var mı benim istediğim?
Bırakın halime artık beni, rahat öleyim!
Üç buçuk yıl bana katlandı bu mektep, üç gün
Daha katlansa kıyamet mi kopar? Hem ne içün
Beni yıllarca barındırmış olan bir yerden.
' Öleceksin! ' diye koğmak? Bu koğulmaktır. Ben,
Kimsesiz bir çocuğum nerde gider yer bulurum?
Etmeyin sokaklarda perişan olurum!
Anam ölmüş babamın bilmiyorum hiç yüzünü;
Sanki atideki mevhum refahım giderek,
Onu çalkandığı hüsranlar, içinden çekecek!
Kardeşim kurduğun amali devirmekte ölüm;
Beni göm hurfe-i nisyana, ben artık öldüm!
Hangi bir derdim için ağlıyayım, bilmiyorum.
Döktüğüm yaşları çok görmeyiniz; mağdurum!
O kadar sa'y-i beliğin bu sefalet mi sonu?
Biri evvelce eğer söylemiş olsaydı bunu,
Çalışıp ömrümü çılgınca heba etmezdim,
Ben bu müstakbele mazimi feda etmezdim!
Merhamet bilmeyen insanlara bak, Yarabbi,
Koğuyorlar beni bir sail-i avere gibi!
- Seni bir kerre koğan yok, bu sözün pek haksız.
' istemem yollamayın ' dersen eğer, kal, yalnız..
Hastasın..
- Hem Verem'im! Söyle, ne var saklayacak!
- Yok canim, öyle değil…
- Öyle ya herkes ahmak,
Bırakırlar mi, eğer gitmemiş olsam acaba?
Doğrudur gitmeliyim.. Koşturunuz bir araba.
Son sınıftan iki vicdanlı refikin koluna
Dayanıp çıktı o biçare, sefalet yoluna.
Atarak arkaya bir lemba-i lebriz-i elem, Onu teb'id edecek paytona yaklaştı ' Verem'!
Tuttu bindirdi çocuklar sararak her yerini,
Öptüler girye-i matem dökerek gözlerini;
- Çekiver doğruca istasyona ….
- Yok, yok, beni ta,
Götür istanbul’a bir yerde bırak ki; guraba,
- Kimsenin onlara aldırmadığı bir sırada -
Uzanıp ölmeye bir şilte bulurlar orada!
Her sabah olduğu gibi bu sabahda işsiz güçsüz bir şekilde uyandım ve gece yatarken komidinin üzerine koyduğum sigaramı alıp iç ettiğini öğrendim. Neden böyle yapıyorsun gerçekten anlamıyorum.Hayır kendimi keriz gibi hissediyorumda.. Ohh neyse rahatladım. (bkz: adamsan yüzüme söylesene lan)
insana çok şey katar. Felsefe bölümünü bitirmiş olduğunuzda anlayacaksınız size kattıklarını. insana başka bir ruh ve bakış açısı kazandırır. Severek gitmekte fayda var. Ben sonunu düşünmeden mesleği düşünmeden sadece sevdiğim için okumuştum. bilinç düzeyinin yukselmesinden korkmayınız. Şöylede güzel bir yanı vardır , dört farklı gelişim dönemine ayrılır:
birinci sınıf...filozof gibi adamım ben, bu bağlamda saçımı sakalımı da kesmem artık. herkes bana çok saygı duyuyor.
ikinci sınıf...filozof değilim ama felsefeciyim. saçım sakalım da güzel oldu. başkalarına da saygı duyuyorlar, ne tuhaf.
üçüncü sınıf... felsefeci değilim ama biraz felsefe biliyorum. sakalım kaşınıyor. bana duydukları şey gerçekten saygı mı?
dördüncü sınıf...bir bok değilim. saçı sakalı da kesiyorum. kimse beni siklemiyor.
Sevgilisi olan bir kadına aşık olmakla aynı şey. Yıllar önce sevgilisi olan bir kıza aşık olmuştum. Sevgilisi ile tam 5 yıldır beraberlermiş , ben bunu duyduğumda nasıl bir imkansızın içinde olduğumu anlayıp kendimi kızdan soğutmaya başlamıştım. Zor oldu ama unuttum.. Çok zor bi durum uzak durun bence.