anne olmanın içgüdüsel olduğu varsayılırken, babalığın olmanın sonradan öğrenilen bir davranış bütünü olduğu söylenir. eğer babalık da içgüdüsel olsaymış, anne ile pek çok kez çatışmaya gireceği teorisi üzerinde durulur.
bursa maçın başından beri oyunu kitlemek için tüm tehlikeli pozisyonlarda nasıl olsa iddiamız yok deyip sert girdiler. biçtiler beşiktaşı. avrupada hakemler bu çirkin tuzağa asla izin vermezler. beşiktaş akıllı oynayarak şut çekmekten aciz bursayı iyi yendi.
Klasik gitarın babası sayılabilecek andres segovia ile birlikte bu enstrümanın gelişmesinde önemli katkıları olan öncü isimlerden. Birçok uyarlamaya ve anonim derlemeye imza atmıştır. yanlış hatırlamıyorsam hepimizin bildiği "romance" adlı eseri üne kavuşturan kişidir.
mağlup oluştur ama yenilmemiştir. tutsak edilmiştir ama asla esir olmamıştır*. rus istilasına karşı kafkasya'daki imam hareketinin son bayraktarıdır. özgürlük mücadelesi verenler için her zaman ilham vericidir.
doğrudan irade ile ilgili olan bir mesele değildir. kimisi erken uyanmakta zorluk çeker kimisi bunu hiç zorlanmadan başarır. zorlandığı halde erken uyananla tüy gibi hafif bir şekilde erken saatte uyananı bir tutmamak gerekir. özellikle uyku bozukluğu olan kişiler için hangi saatte uyumuş olurlarsa olsunlar öğleden önce uyanmak oldukça güçtür.
Yanlış önermedir. Devlet suçlu olmaz, olamaz. zira devlet bir mekanizmadır. onu gereğince işletmesi gereken irade hükümettir.
suçluya gelince: olayın faili bir terör organizasyonudur *; ancak bu katliamı engellemeyen, daha önceki eylemleri de önlemeyip üstünü kapatmayı sorun çözmek sayan, yayın yasağı koyan hükümet kesinlikle suçludur ve tarih bunu açıkça ortaya koyacaktır.
eğer maksat ülkeyi bayındır hale getirmek, huzura kavuşturmak olsaydı, bu denli bir iktidar gücüyle kolaylıkla başarılabilirdi. ancak iktidarı elinde tutmak için bile terörü azdıran bir hükümetten bahsediyoruz. şu an ülkemizi yönetenlerin amaçları, kimin yanında oldukları şüphelidir. kime düşman oldukları ise bellidir.
türkiye'de insanların tükürdüklerini yaladıkları konuları sıralayacak olsak herhalde zekeriya öz* bu konular arasında ilk 5 e girer. adı zihnimde sahte dijital belgeler ve unutulmayacak hukuksuzluklarla özdeşleşen kişi. devleti mahveden paylaşma savaşlarında hükümetin karşısındaki safta yani cemaat tarafında kalmıştır. kendisini baş tacı yapan güçlerin ansızın onu bitirmeye çalışmaları; hizmet ettiği kişiler, yaptıkları ve bulunduğu taraf ile ilgili beynindeki elektriklenmede bir artışa neden olmuş mudur acaba?
yargıdaki sızma eyleminin önemli aktörlerinden biri olup "Artık yargıya bir kemalist bile giremez" demiş kişi.
ayrıca deniz güçer'le röportajından bir alıntı yapmak istiyorum:
"- Ergenekon ve Balyoz davalarının kumpas olduğuna inanıyor musunuz?
Etiketler önemli değil. işin özü meşru olmayan yollarla önemli devlet kurumlarını ele geçirmek suretiyle siyaseti dizayn etme ve demokrasi ve sosyal barış ihtimalini ortadan kaldırma faaliyeti ile karşı karşıyayız."
Dün nerdeydiniz ve ne işle meşguldünüz diye sorabilir miyim sayın profesör?*
Zeyid Aslan'a gösterilen tepkinin haklı bir dışavurumudur. Ancak bildiğimiz gibi ülkemizin yönetiminde olup bölücü ve aşırı dinci terörü destekleme, hırsızlık, emperyalizme hizmet gibi çok daha ağır suçlar işlemiş ve işlemekte olan kişilerden daha aşırı bir tepkiyle karşılanması üzücüdür. Zeyid Aslan'a gelene kadar hapse girmekten çok daha ötesini haketmiş olan onlarca yöneticiye sahibiz.
Hangi görüşten olursak olalım, bu hepimizin utancıdır.
yakın zamanda "devlete sızmak suç mu?" diye bir tweet atmış today's zaman gazetesi yazarı. ulan sen devletin kurumlarında maksatlı ve örgütlü olarak kadrolaş ve o devleti hiç olmayacak durumlara sok, ondan sonrada sor: "aa suç muydu, bilmiyoduk valla" diye. Oldu canım!
Kemal Sunal'ın bir filmde ilyas Salman'a sorduğu soru aklıma geldi.