ya burada saçma sapan yorum yapanlar; gerçekten düşünebiliyorlar mı yoksa akılları bu kadar basit bir olayı anlamaya mı yetmiyor? adam ne zaman doktora veya ilaca ya da hastaneye karşı olduğunu söyledi? dua okuyun derken sadece dua okuyun mu dedi yoksa sebeplerle birlikte dua da okuyun mu dedi?
duanı okursun allah seni korur, ama bazen yine hasta olursun. eğer okumasaydın hastalığın daha fazlası gelecekti ne biliyorsun.
deyimlerimizden birisi de; 'verilmiş sadakam varmış, edilmiş duam varmış' değil midir.
allah kendisine şifa versin, onun düşmanlarına da akıl versin.
hakkında şimdiden önlem alınması gereken kişidir, yoksa ikinci bir fethullah olma yolunda. bu sefer şiacı bir takiyyecimiz olacak ki ülkemizi allah korusun.
ulan herkes sizin gibi çatalını göstermeden iş yapamayacak mı bu memlekette?
yorumlara bak ya, sarıklı olunca teknisyenliğe yakışmıyormuş da yok efendim sarıkla iş yapılırmıymış. bal gibi de yapılır çok da iyi olur güzel olur. usturuplu, adam gibi.
imanla alakalı konulara saçmalık denemez, çünkü inanan onda illa mantık aramaz. imanın özü olduğu gibi inanmaktır.
asıl saçma olan şey imansız birinin bu gibi konulara saçma diyerek yorum yapmasıdır.
gelelim nesih ve mensuh olayına; kuran-ı kerim peyderpey indirilen bir kitap olduğu için bazı ayetler duruma göre gelmiş sonra o durum değişince yeni duruma göre ayet inmiştir.
bugün ayetler sıradan okununca neden böyle diye akıla gelmesi de bunun bilincinde olunmadığındandır. gerçi müslümanlar bundan şüphe duymuyor, ama şu ateistceğizlere ne oluyor bilmem.
benim de gönlümden koptu verdim oyumu, ama aklıma takılan bir şey var. şimdi bu oylamada bizim oyumuz yani buradaki adayların performansı ve havacılık uçuş vs hakkında hiç bir bilgiye sahip olmayan bizlerin oyları kale alınıp bu adaylara şans veriliyor öyle mi? eğer öyleyse tamamen şansa, veya tanıdık çokluğuna kalmiş bir iş ve çok saçma.
yani oy isteyen kişiye değil sözüm, sözüm oylamayı bu şekilde yapan kuruma.
tanıdığı çok olana şans verilmesi hiç mantıklı değil.
herşeyin yerli yerince olmasını düşünen insanın zihniyetidir.
peygamber efendimizi her zaman analım ama doğum gününün vaktini değiştirip senede iki kere doğum günü yaptırıp insanlara ikrah getirtmeyelim.
bir zaman sonra ramazan nisan ayına denk gelecek o zaman da kutlu doğum yapacak mısınız, efendimiz aleyhisselam ramazan da doğdu mu diyeceksiniz? hani rebiulevvel 12 nerede kaldı?
ayrıca bunu dayatıp duranlar kandil günlerine bidat derler, böyle uydurmasyonlara da sarılırlar. kendi sakat zihniyetlerini düzelteceklerine gerçek kandillerle uğraşırlar.
ve biz bunların amacının ne olduğunu de çok iyi biliyoruz, ikiyüzlüler.
nisanda kutlu doğum haftası diye bir şey yoktur, dininize sahip çıkın bu uydurmasyon organizasyonlara katılmayın. esas gün mevlid kandili olan rebiulevvel ayının onikinci günüdür.
borç alınabilir verilebilir ama verilen ve alınan paranın karşılığının hizmet ve en nihayetinde altın gibi bir değere dayanması gerekmektedir.
yoksa bugün amerikanın yaptığı gibi sadece dolar basıp bunu diğer devletlere dağıtıp o devletleri kendine borçlandıracak, ama verdiği banknotun gerisi bir değere dayanmayacak. bu dünyaya hainlik yapmaktır. çalışanların boşa çalışması demektir, alınterine düşünceye üretmeye haksızlıktır.
nikahta kadının erkek tarafından aldığı mehirde anlaşma sağlanırsa kadın mehrinin bir kısmını veya tamamını kocasını bağışlayabilir.
anlatılmak istenen bu.
yani bugün nasıl ki erkekler hanımlarından bileziklerini vs. istiyor herhangi bir iş kurmak veya borçlarını ödemek üzere aynen öyle.
tabii kadına asla psikolojik veya darp şiddeti yapılmayacak, kendi isterse kocasına mehrini verir istemezse vermez.
arapça bilmeyen arapça hocaları vardır ki insan bu ne diyor.
bir de sünnet karşıtı hadis inkarcısı vehhabi, selefi, irancı hocalar yuvalanmışlardır bu okullara, onun için sahihliğini yitirmiştir artık.
imam keçi çaldı türü bir haber.
her tarafta cinayet oluyor insanlar öldürülüyor kimse kimsenin hayat tarzına göre yorum yapmıyor, ama dinle alakalı ufak bir detay bulununca akbaba gibi üzerine atlıyor bu pislik yiyiciler. beslendikleri gibi de pislik saçıyorlar işte böyle etrafa.
bugün dahi kılıçdaroğlu 'pkk neden silah bıraksın diyorsa', 'pkk bir özgürlük hareketidir' diyorsa karalama değil malumu ilandır.
yine pkk geçen günkü chp kurultayı hakkında kendince açıklamalar yorumlar yaptı. bu da gösteriyor ki aynı iran ile Amerika gibi danışıklı bir dövüş içerisindeler.
iddiayı ortaya atanlardan Müslüman diye bahsedilmiş ancak bir detay var ki bidat ehli Müslümanlardır bunlar. sözlerine itibar edilmez. şia zehrini yalayıp yutmuş adam ancak kendi başının belası olur örnekte olduğu gibi..
ya olursa ya tutarsa diye sonu belli olmayan bir maceraya insanları sürüklemek yine kendilerinin inanmadığı dinlere nasıl inanıyorsunuz diye Müslümanları paylamalarıyla eşdeğer bile tutulamaz, çünkü dinin inançlıları doyurucu ve vaadedilenleri sunucu argümanları vardır, ancak ölümsüzlük vaadinin henüz ne bir netliği ne de bir bilindik sonucu vardır. dolayısıyla din gibi yaradılışa her yönden denk düşen bir anlayışla ölümsüzlük vaadi gibi yaradılışın gayesini öteleyen ve insanın hem aklına hem ruhuna uymayan bir anlayış kıyas dahi kabul etmez.
ölümsüzlüğün bulunabilmesi ihtimali vardır ve bu islam inancına da ters düşmez. ancak bunun islam nezninde hiç bir değeri yoktur çünkü ölümsüzlük gibi bir gaye Müslümanın gayesi değildir. zaten bulunsa dahi kıyametin kopmasıyla bir işe yaramaz.
ben bir Müslüman olarak ölümsüzlüğe islam ekseninden baktığımda saçmalıktan başka bir şey göremiyorum, çünkü dünya hayatı insan onuruna ters bir biçimde işliyor. ilk ve en evvel örnek olarak hz. adem'in cennetten uzaklaştırılıp karnını doyurmak için buğday yetiştirmek zorunda kalmasıyla insanoğlu ölümsüzlüğü değil direkt cennete dönüşü amaçlamıştır.
ölümsüzlük bulunursa dinlerin gayesi kalmaz, ama ölümsüzlük gibi bir gayesi olmayan islam için de bunun manası olmaz.
pkk'nın vicdan hortumlamasına kurban gitmiş adamdır.
çocuklar ölmesin, katil devlet, masum vatandaşlar ölüyor gibi bir sürü yalan yanlış empozelerle zeytinyağı gibi üstü çıkma çalışmalarıyla beyazıt gibilerin aklını hipnoz etmişlerdir. ama Allahtan bu adam erken ayıldı.
bir kısım akademisyen geçinenler ise hala hipnoz halinde. ne zaman pkk onların da canını yakacak o zaman ayılacaklar.
bu sefer akl-ı selim kısmından konuşmuş, takdir ettim;
''devlet yıkılırsa ne adaletten, ne gelecekten, ne refahtan, ne insan haklarından ne de aydınlık bir gelecekten söz edebiliriz"
"bu noktada kanlı terör örgütü pkk'ya bir cümlecik dahi aleyhte konuşmadan sürekli türkiye cumhuriyetine söz söyleyenleri, mütareke döneminin işgal altındaki istanbul'unun sözde aydınlarının kalıntıları olarak nitelendiriyorum''
zaten her yer laiklik, cumhuriyet caddesi, Atatürk bulvarı, kemal paşa dönemeci vs dolu yani her yer bu dernek gibi. ayrı bir dernek açmaya ne gerek var yahu.
biraz da çıkın bakın dışarıda neler oluyor, hayat güzel mi filan..