kimilerinin okul bittikten sonra girmek için uğraştıkları kimilerinin okul devam ederken girdikleri dünya.
ben hem okuyup hem çalışanlardanım. buna bir çok insan tanıdığım için sevinmeli miyim yoksa itle köpekle uğraşmaktan sıtkım sıyrıldığı için maalesef mi demeliyim bilmiyorum.
iş dünyasında insanlar çeşitlere ayrılır ancak bu yazımızda bir kısmına değinebileceğiz. sonuçta iş dünyasında sözlüklere vakit ayırmanın yeri yok. a ha patron arkanda!
alçakgönüllü iş dünyası insanları ve ukala iş dünyası insanları olarak ikiye ayırarak inceleyecek olursak;
- alçakgönüllü insanlar ya çok ufak görünen ama sekteye uğradığı zaman hayati önem taşıdığını anladığımız işler yapmaktadırlar ya da çok üst düzeylerde olurlar, üst düzeylere gelinceye kadar yaşadıkları onlara çok şey öğretmiş olabilir. henüz kendileriyle şahane dostluklar kuramadım.
- yazının bir kısmında osbu çocuğu olarak nitelendireceklerimiz ise ukaladırlar, orta kesimdir. bunlar iş yapmaz, oturdukları yerden ahkam keserler zira hiçbir iş bilmemektedirler. hani mahallede "abi arabayı itmeye yardım eder misin?" dediğinde gömleğim kirlenir diyerek terso yapanlar var ya, hah işte iş dünyasında onlardan çok var. en çok kullandıkları sözcük saçmadır. kendilerinin mantıklı bir yol bulamamalarından kaynaklanan bu saçma kelimesinin türkçe'de çok daha güzel kullanım yerleri vardır. mesela alıp bunları makatlarına sokabiliriz. *ben çok iyi birisiyim havası vermeye çalışan kişi gibi bunlar da ben çok çalışkan birisiyim havası verirler. bunların müdürleri de bu havayı yerler. (bkz: göt müdür sorunsalı)
velhasıl kelam ülkemizde işsizlik sorunu varsa bunun kaynaklarından biri istihdam alanı yaratılamaması, diğeri de iş dünyasının götlerle dolu olmasıdır.
acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir avuntusuyla çalışmaya devam.
çocukluğunu izmi'rde yaşamış bünyelerin en az bir defa annesinin elinden fırlayıp kaybolduğu, 80'lerde çocuk olanların bildiği gibi girişinde boğazı delik amcanın düdük üflediği, eskiden ticaret merkezi olmasından mütevellit eski rum binalarının bulunduğu, sosyete pazarlarının açılması nedeniyle kıvranan esnafıyla hakkaten de yaşayanın bileceği şu sıralar nefes darlığı çeken yer.
yağmur kızılok'un küçüklük görüntülerinin de yerleştirildiği bir klibe sahip şarkı. nedir efendim, yağmurcuğum tekneden denize atlar, gülümser babasına, şirinlik muskası şeklinde arz-ı endam eder. fikret kızılok'un son albümüne de konmuştur.
Abdülmecid devrinde Osmanlı, Fransız ve ingiliz devletlerin Rusya'ya karşı yaptıkları savaş. Sultan Abdülmecid'in Osmanlı imparatorluğunu diriltmek amacıyla giriştiği reformlar, kendini "hasta adam"ın varisi sayan Rus çarı Nikolay I'i memnun etmemişti. Bu yüzden, Türkiye'deki bütün ortadoksların himayesine verilmesini istedi ve padişahın ret cevabı üzerine Eflak Boğdan eyaletlerini işgal etti ve bir Rus donanması Sinop şehrini bombalayarak Osman Paşa kumandasındaki Türk donanmasını batırdı.
aslında stand up yapması gerekirken seyircinin anlattığı hiçbir şeye gülmemesi ve ardından sahneye domates kabak allah ne verdiyse yağdırmasıyla meşhurdur. kulaklarını hareket ettirebilen nadir karakterlerdendir. şapkasız çıkmam abi ilkesini benimsemiştir.
ufuk ercan ikilisinin de zikrettiği şarkı. o zamanlar türk pop müziği grup vitamin gibi esprili sözler üzerine müzik yapmak üzerine kuruluydu. tarkan'ın kıl oldum abi'sini düşünün. evet evet. tarkan da onlardandı. sonra evrimi başlatan nokta ne oldu bilen bana da söylesin.
şarkıda türkçenin bozulmasına karşı bir isyan vardı. tarih tekerrürden ibaret. bu şarkı tüm emo'lara gelsin. *
genelde yirmili yaşlarda en çok kafaya takılan şey mevcut sevgililik müessesi olduğu için bunun üzerinden açıklayacak olursak; sevdicek adını verdiğimiz, hep yanımızda olsun, aman allah ayrılmasın diz dibi mesafemizden kişisinin bize yaşattığı duygu sellerinin arasında lodosa yakalanmış bir balıkçı teknesi misali alabora olma ihtimali nedeniyle yaşattığı kötü hissiyat ve "ya rüzgar dinerse" umudunun da beraberinde getirdiği mutluluk adını verdiğimiz geçici delilik halinin bir arada duyumsanmasıdır ki bünyeyi bok eden kapasite tanım evreninde başka bir kavram üzerinde de yoktur.
olmadı mı? bir de şöyle deneyelim...
dar alanda kısa paslaşırken şahsi beceriksizliklerimizin oyunu piç etmesi nedeniyle düşülen karamsarlığın yüzdeki ifadedeki izdüşümünün "ananı skrm lan"a dönüşmesi fakat aynı zamanda da bu beceriksizliklerin komik hatta gülünç olması nedeniyle yine aynı yüzde oluşan ifadenin "ehehe" tadında gevrekleşmesidir.
bana bunun resmini çizebilir misin dersen burda yapılmışı var (bkz: mona lisa)
sözlükte olmadığı için rahatça atıp tutabilirim diye bana tüyo veren sözlüğümüze sevgilerimle başlıyorum.
suyun üstünde batmadan durabildiğini görüp kulaç atma mefhumunu suyu tokatlamak zanneden kişidir bu. mal değildir. iç anadoluludur, denizi sadece tv'de görmüştür falan.
çapına (türkiye, dünya, kainat) göre değişen güzellikler. göreceli olma hususunda çözüm getiremedim, aym sori bradırs.
genel özellikleri tacını eğik takmak ve kraliçeliği ele geçirince sevinçten ağlamaktır. bunun herkesin bildiği tek istisnası Hülya Avşar'dır. kendisi tüm kraliçelerin aksine seçildiğini öğrendiği an ağlamak yerine tepinerek sevinç çığlıkları atmıştır. Gerçi kocası kendisini aldatınca da erkektir yapar demiştir, 3 maymun demiştir, beni benden almıştır.
benim bütün rüyalarım seninle
her sabah uyanırsın benimle
sen beni hatırlarsın
şarkılar yazardı dersin
seneler sonra yine
benim bütün rüyalarım seninle
her sabah uyanırsın benimle
sen beni hatırlarsın
şarkılar yazardı dersin
aklında öyle kalsın
sevenin yolu açık olsun sevgilim
biz aşkı aşktan daha çok sevdik sevgilim
uzun sahille rboyunca
yürüsem sessiz usulca
sığınacağım liman yok
sevgilim senden başka
benim bütün rüyalarım seninle
ah unutmak ne yalan kelime
sen beni hatırlarsın
şarkılar yazardı dersin
aklında öyle kalsın
sevenin yolu açık olsun sevgilim
biz aşkı aşktan daha çok sevdik sevgilim
ben ne sahiller dolaştım
denizler fırtınalarda
ve bir sahile ulaştım
kimse yok benden başka
benim bütün dualarım seninle
her sabah uyanırsın benimle
bir kitap sesi duyarsın
aklında öyle kalsın
aranjman ekolünün ülkemizde fırtına gibi estiği yıllarda carlos eleta almaran'ın müziği ve sezen cumhur önal'ın sözleriyle ertan anapa'nın seslendirdiği bir şarkıdır. ertan anapa bu şarkıyı orijinal müziğiyle yorumlamıştır, eğip bükmeden. birkaç yıl önce de yaşar benim bütün rüyalarım seninle adıyla ve farklı sözlerle, müziğin temposunu da oldukça düşürerek yorumlamıştır. kim kimden daha güzel söyler, kim söylerken kimin eline verir objektif yargılar olsa da şarkının her halinin güzel olduğunu düşünen kitle oldukça büyüktür.
benim bütün dualarım seninle
sen bir ömür mesut olasın diye
yalvarırım gündüz gece
hayalin gözlerimde
mesut olasın diye
benim bütün dualarım seninle
biliyorum doyamadın sevgiye
sen beni duymasan bile
hatıralar senelerce
bir tesellidir bize
dünyada sevmiş
sevecek kim varsa
hep duyarlar,
hep ağlarlar
bütün ıssız kumsallarda
ve o karlı dağlarda
onlar duyarlar bu aşkı
hep kendi ruhlarında
uzatmadan historia de un amor'un türkçe aranjmanı diyerek kestirip atmak istemedim.
bir başlıkları dahi olmayan, sözlükteki x'ler kalıbında öksüz kalmış yazarcanlar. ama n'aptım, açtım ben onlara başlık, toplaşsınlar burda, memleketcilik yapsınlar, tatillerde buluşup zirvelensinler.
vandal mimar ve beter bocek ile birlikte sözlük desteğiyle kuracağımız grubun adı. amaç, gurubun adından da anlaşılacağı üzere tüm sanal sözlüklerde fake nick alıp kendi nicki altına methiye düzüp kendi entrylerine oy verenlerle mücadele etmek.
atari salonları bizim çocukluğumuzda ebeveynler tarafından zamanımızı harcadığı düşünülen, yaşıtlarımızın ise ileriki yıllarda playstation denen nane için tecrübe kazandıkları cazibe merkezleridir. o zamanın en meşhur oyunu street fighter, seçiyoruz ken'i seçiyoruz ryu'yu. bunlar popüler karakterler, güç her zaman her statüdeki insan için çekicidir zira. öyle bir hareket var ki herifçioğlu hem dönüyor hem yumruğu alttan koymak suretiyle apartkatı yapıştırıyor, aynı anda da ağzından aduuuket diye bi laf çıkıyor. turnuvalar yapıyoruz jetonuna, kazanan herkesten 15 jeton alıyor, deli para lan! onla kaç oyun oynanır. tek kol, iki düğme kombinasyonuyla zor yapılan bir şey aduket çekmek, herkesin harcı değil. o zamanlar acayip fors sağlıyordu yeminlen. okulda parmakla gösteriyorlardı, dün atari salonunda aduket çekti diye
80'lerde çocuk olup da ilk gençliğini bizim gibi türkçe rock müziğin yeni yeni şekillenmeye başladığı dönemlerde dinlemeye başlayan güruhun ilk dergisidir. haftalık olup pazartesileri çıkardı fakat yoksunluk falan derken her pazartesi bulunmazdı. yaa yaa
çatlak vokalli the darkness'ın klibinde şebeklikte sınır tanımadıkları şarkıları
can't explain all the feelings that you're making me feel
my heart's in overdrive and you're behind the steering wheel
touching you, touching me
touching you, god you're touching me
i believe in a thing called love
just listen to the rhythm of my heart
there's a chance we could make it now
we'll be rocking 'til the sun goes down
i believe in a thing called love
ooh!
i wanna kiss you every minute, every hour, every day
you got me in a spin but everything is ok!
touching you, touching me
touching you, god you're touching me
i believe in a thing called love
just listen to the rhythm of my heart
there's a chance we could make it now
we'll be rocking 'til the sun goes down
i believe in a thing called love
ooh! guitar!
touching you, touching me
touching you, god you're touching me
i believe in a thing called love
just listen to the rhythm of my heart
there's a chance we could make it now
we'll be rocking 'til the sun goes down
i believe in a thing called love
en bi nefret ettiğim söz olan huyum kurusun'a ithafen isviçreli bilimadamlarıyla 12 dakika önce elele vererek icat çalışmalarına başladığımız krem. ne menem bir şeydir, ne işe yarar konusuna gelince huy denen istenmeyen şeye derinlemesine nufüz edip kurutur. karşınızdakinde istemediğiniz huyların kökünü kurutur. kullanımı uygulanacak kişi üzerinde dairesel hareketlerle deriye yedirmek şeklinde vukuu bulur.
bana bu fikri veren "periyodik olarak, olmaması gereken kişilere aşık olan kız arkadaşlarım"a teşekkür ediyorum.
ilk olarak bir zamanlar BJK forması giymiş nouma ile başlamış diskoya götür ekolü. noumanın gece hayatını sevmesi sonucu yaratıcı beşiktaş taraftarından üretilmiştir.
günlerdir kullanmaktayım ben bu cümleyi. alınan cevaplar da oldukça ilginç, kişilerle aradaki samimiyeti ölçüyor resmen