dün akşam spurs ve sacramento arasında oynanılan maçta resmen salona giren yarasayı bloklamıstır. tokat attı da diyebilirsiniz. fakat öyle böyle değil. sağlam bir mide de ister aynı zamanda.
--alıntı--
ingiltere premier leauge'inde sunderland ve liverpool arasında oynanılan maçta bir gol atmıştır. evet golü atan cisim kırmızı bir balondur. hem de kaleciyi ters köşeye yatırmıştır. buyrunuz bakınız;
uzun bir dönemden sonra mustafa denizli'nin kesin 3 puan ile tanışacağı, dolaylı yoldan besiktas'ın 3 puan ile tanısacağı maç olacaktır. eminim besiktas bu maçı 3 gol ile alacaktır. hatta 0-3 şeklinde bahis oynayın. parayı basın, katlı ve misli şekilde geri kazanın. gerçekten büyük bir maç olacak. besiktas 3 gol ve 3 puan ile istanbul'a döner.
ben güzel bulmuyorum mesela. sonucta onu güzel bulanlar tipik türk erkeği ise bulmayanlar da s.kik türk erkeği olacak değil yani. o yüzden gelin güzel bulmayalım.
başlığını bile gördüğüm zaman ağzına sıçma hissi uyandıran kız'dır. o raddede tüylerim tiken diken oluyor. heyy gidi ilk öğretim, lise derken çok görmüştük bu sümüklülerden.
sevdiği yemek: fish and chips.
en çok sevildiği ülke: fenerbahçe cumhuriyeti.
hobileri: tombala çekmek, 5 dakikada çıkarmadan ikilemek.
uzunluğu: portatif
dil seçenekleri: evrensel.
kendini yenileme süresi: her 90 dakika.
garanti kapsamı: 50 bin kişi üzerinde daha sorun çıkmadı.
örnek var mı örnek: pascal nouma, blaise nkufo, shabani nonda, muhtemelen yakında keita.
hımm haklısın sanırım... haklı değilim. doğruları söylüyorum.
isviçreli bilim adamlarınca onay verilmiş önermedir. son delilleri ise; 17 eylül 2009 fenerbahce fc twente maçı'dır.
bu arada en son seviştikleri zenci 34'lüktür. bari ramazan'da biraz dursaydınız ulan. neyse önünüzdeki maçlara bakın. ha bir de aklıma gelmişken söyleyeyim; iyi ki afrika takımları giremiyorum gruplara. o zaman ne olurdu haliniz yahu? boy farkı çok fazla azizim... neyse hollanda'dan surinam'dan devam edebilirsiniz.
#6080707 nolu yazısı fenerbahçeli holiganlar tarafından taşa tutulmuştur. fekat aynı zamanda olaya duhul olarak müdahale etme gereksinimi duyan duyarlı ve bilinçli vatandaşlar journal kişisini koruyup kollayarak ortamdan uzaklaştırmış ve ağzından salya saçarak zenci kovalayan fenerli tayfasından uzaklaşmışlardır. mizahı seven ve karmadan korkmayan bir insan olarak ( ki ayrıca ekliyorum karmam 71'dir. ve 71'den aşağı olan karmalarla mesajlaşmıyorum bile. eheh) twente'li zenci kardeşimize selamlar saygılar diliyorum. ha bu arada zenciyi sevenler için gelsin... ben demiştim ama olmadı; #6080636 neyse artık yeni bir başarıya yelken açarsınız. beni özleyin anacım. iki haftada bir sözlüğe ugruyorum. iki hafta sonra gelince yine görüsürüz. (totem yapıyorum ondan böyle iki haftada 1)
eğer bu gece başarabilirlerse twente'yi yenmek olacaktır. hemi de papazın çayırında. hemi de kendi seyircisi önünde. bence en büyük başarılarına bunu da eklemek için çok az süreleri kaldı. haydi bakayım abisi. göster hünerlerini...
çıplak ayaklarıyla kocaman ve ahşap fıçıda üzümleri güzel mi güzel ezen kadınlarıdır. aynı zamanda onlar eğer ingilizce konuşmaya kalkışırlarsa lütfen hiç bölmeyin. çünkü çok şirin oluyorlar.
tez konumdu o ve türk sineması. sayesinde geçivermiştim almam gereken not ile beraber. ilham olmuştu bana. allah rahmet eylesin. nurlar içinde yatsın inşallah.
o da bir şey mi ki yahu? sevgilim olmasını istediğim bir güzel vardı vaktiyle. aynı kampüsü paylaşırdık bu hanfendiyle. her gün abartısız her gördüğümde kendime çeki düzen verirdim. hiç bir kanala yönelmez ona ulaşacak en kısa yolu arardım. bu böyle devam etti biraz. dedim ki kendi kendime;
'' - journal napıyorsun evladım? bu genç yaşında bağlanmak mı? hah o da nereden çıktı azizim? git dolaş biraz kendine gel. daha gençsin körpesin. başkalarına bakmamakta ne oluyor yani? bakacaksın aslanım bakacaksın. göreceksin güzelim göreceksin. güzel olan ne varsa tadacaksın tabii ki. haydi abicim şimdi makul miktarda nefes al ve sonra ver. daha da sonra kampüs dışına çık. araban varsa bin, aç mp3 çaları. sun roof'un varsa şahane. aç onu da. gel kendine. vurma prangaları. ben arkandan su dökerim. haydi yolun açık olsun.''
işte böylesine bir diyalogumuz olmustu içimdeki birinci ve ikinci tekil şahıslar ile... ben olan ben sanki benden daha büyükmüşcesine öğütler veriyordu. ilk istişarede; '' haha hasbama bak'' desem de, 5 dk sonra beni etkilemişti kurduğu cümlelerle. içimdeki ikinci tekil şahısa baş kaldıramadım, sözünü dinledim ve göçüp gittim. dediklerini uyguladım ilk zamanlar ve çok hoşuma gitmişti. ohh ne de güzel diyordum. ''hayatın tadı da buymuş bee'' diyerek kendimi tatmin ediyordum. çok geçti üzerinden ve şunu anladım; bana öğüt veren ben, yani sen beni kandırmıştın. ve onu da kendine saklamıştın. beni uyutup sevdiğim güzeli kollarına almıştın. nefret ediyordum ben olan benden ben...