Türkiye'de Türk Dili ve Edebiyatı, Almanya'da Atatürk'ün bursu ile felsefe okumuş, almanca ve fransızcası anadili gibi olmasına rağmen 60 yaşından sonra ingilizcesini geliştirmeye çalışmış,karşılıklı konuştuğunuzda sizi derin bir deryaya çeken Türkiye'nin ilk kadın filozoflarındandır.Bir ara Notre Dame de Sion okulunda fransızca öğretmenliği de yapmıştır.Her sefer evine gittiğimde saat kaç olursa olsun, elbisesi ve ayakkabıları ile sanki dışarı çıkacakmış gibi oturmaktaydı.Baybiçe isimli bir kitabı vardır ki, bulanların okumasını tavsiye ederim, bu kitapta Şaziye Berin'in ne kadar ileri görüşlü olduğunu anlarız.
Aslında toplum sağlığı merkezleri ile ayrı kurumlardır, şöylee ki; TSM ler halk sağlığı müdürlüğünün alt birimidir, ilçe sağlık ise il sağlık müdürlüğünün. Nüfusu 50000 den fazla olan ilçelerde ilçe sağlık müdürlüğü ve TSM ayrı iki kurumdur.Bir anlamda eski sağlık grup başkanlığının modifiye halidir.
harika eğitmen kadrosu ile, işini ciddi yapan, tiyatro eğitimine önem verip, laylay lom a izin vermeyeni disiplinli eğitim kurumu. ilk sınıfı bitirince ikinci sınıfa sınav ile geçilmekte olup, sınavda başarısız olanların geçmesi mümkün değildir.Derslerde teorik ve pratik eğitim yapılmaktadır.Teorik eğitimde tiyatro kuramlarına önem verilmektedir.Kaçınılmaz bir benzetme ile konservatuarın ufak hali denebilir.
ps: eksileyen arkadaş , anlatım mı kötü? ben anlamadım memnuniyetsizliğinizi.
verilen diyette yenmemesi gerekenler ibaresi yerine ; komşuya verilecekler, tavuk eti betimlemesinde ise ; doğada gezen serbest tavuklar yazan kardiyoloji profesörünün diyeti.
artan olmadığı için israf da olması mümkün değildir.Bir de bunun zengin öğrenci evi modeli vardır ki, orda bazen talebenın okula gitmesi bile zaman israfı olmaktadır.
kasım ayında birinci senesini kutlayacağımız aile hekimliği sisteminde kullanılan, sağlık ocağı yerine geçen, aile sağılı merkezinin kısaltılmış halidir.
-on sene önce olsa senin gibi kaç kişiyi ipe dizerdim.
-senin ağzını burnunu kırardım ama başımın belaya girmesine değmezsin.
-tutmayın küçük enişteyi.
klasik kumar sahnelerinden biridir.Buğulu sigara dumanının ardında göz altları çökmüş, kravatanını iyice gevşeten ve sık sık boynunu, başını oğuşturan takım elbisesinin ceketi koltuğa asılı çökmüş bir insan profili düşünün.Her kaybedişinde kendini geriye doğru atıp koltuğa yaslanan , artık bitti diye kalkacağı yerde cebinden sürekli birşeyler çıkaran, arabasının anahtarını koyan, o da yetmeyince kısa bir müsaade alıp mekanın müdürü ile görüşüp kredi açtıran en sonunda hep kaybeden hep kaybeden insanlar profilidir.Kaybettin hırslanma,kalk.. hırs felakettir..
kahvaltı etmez böylece hem formda kalır hem makyaja zamanı olur. Ama sabahın o köründe yataktan bile kalkmak zor gelirken eğlenmeye gidiyormuş gibi hazırlanmak nasıl bir ruh hali ile olur yapanları kutlarım...
sıvı (su-bira-kola-vodka).
yiyecek (konserve -cips-kuruyemiş).
eğlencelik (radyo-mp3-mizah dergisi ve bunları okumak için fener).
tuvalet kağıdı.
vuvuzella.
ilk yayınlandığı zamanlarda ilgi ile izlenen ama daha sonralarda yarışmayı uzatmak için sunucunun çok fazla sohbet etmesi ile sıkıcı bir hal alıp, upuzun muhabbetin sonunda soru neydi acaba diye yarışmadan koparan format sunucunun bazen çok gereksiz konuları dakikalarca irdelemesi ile kendinden soğutan yarışma.
çiçek taksi çok sürdüğünden heralde isim değişkliğine gidip akasya durağı olmuş dizi.her bölüm birbirine benzer, birinin başı derttedir ve duraktakiler en sonunda kurtulur.
80 lerden yeni çıkmış gençliği taklit etmeye çalışmaktır.
amerikan traşı yapılır, herkesin istanbul'a yakın yerlerde yazlığı vardır, olmayanlar ise arkadaşlarda yazı geçirmek için aileye dil dökerler...
süper babayı cuma akşmaları izlerler ve bizimkileri pazar akşamı.
teneke meşrubat kapaklarını engelli sandalyesi almak için biriktirirler..
yaşı tutmadığı halde barlara girmek için sakal bırakır, makyaj yaparlar. o zamanlar gece klubü değil bardır heryer.
gitar dersi alıp sahillerde toplanıp bira içerler, gitarı çalan ergenimiz ise grubun en havalı kızını tavlamaya adaydır.
en gözde posterler dergilerden biriktirilir, arka yüzünde de sevilen sanatçı varsa çift dergi alınır,duvar zedelenmesin diye de diş macunu ile yapıştırılır.
genç kızlar ya Tarkan'a ya da Burak Kut'a aşıktır.
kolejlere ya da yabancı dille eğitim veren anadolu liselerine gidenler mutlaka yabancı bir dergiye abone yapılır, imkanı olan aileler de yazın yurtdışına yollarlar.