izmir'e tek yönlü sürgün bileti kesen yıl.
iblis ya da azazil olarak da bilinen varlık.
En çok borcu bana olan izmir'in ilçesi.
Kısasta hayat vardır. Hukuk kuralları içinde aftan değil diyetten yanayım. Zarar veren bedelini ödemeli, geçmişte kalamaz, kalmayacak.
Bir insanın "kötü bir insana dönüşmesine" neden olacak bir kötülüğü zalimce yapmak.
Ömrümün kalanında ay aşırı gitmek zorunda olacağım şehir... izmir'e ilk gidişimin böylesi bir mecburiyetin başlangıcı olacak olması üzücü.
"Başkalarının aşklarıyla başlıyor hayatımız
Kaybettirir.
Dünya sana da kalmadı dediğim banknot.
Sihir ve büyü ile uğraşmamaları tebliğinde bulunurdum.
Yalanlarıyla aylar boyunca merhametinizi ve vicdanınızı sömüren bir insanın aslında şeytani bir kalbe sahip olduğunu fark ettiğinizde anlıyorsunuz.
Bir tanesi an itibariyle cafede, çapraz masada dişiyi etkilemek için aksiyon anıları anlatıyor.
bekleyen
Bir iftirasıyla linç edilir, yaşarsanız da mahpus damlarında sürünürsünüz. Bence de korkun.
Etkileniyorsa dini bütün değildir.
Kantin bile yok, bankta oturuyoruz. Bina eski ve bakımsız.
Keşke yenilseydik de sakatlanmasaydın.
Orta çağ kafasıymış, mide bulandırıcıymış. kendinden önce eşi olacak kadının bir başka adamın yatağına girmiş olmasını "çağdaşlık" diye pazarlayanlara aldanmayınız.
Bizim takımın en büyük sıkıntısı tarihi farka gidebileceği maçlarda bunu bir türlü başaramaması. Bu maçta öylesi bir maça dönüştü.
Şirin gider de ona buna...
daha fazla entry yükleniyor...
