türkiye sunucusunun tez vakitte kapatılmasını temenni ettiğim oyun. oyuncu kitlesinin primatlardan aşağı kalır yanı yok. ktü'de yazılım okuyan ama türkçe bilmeyen ve haltmış gibi lobi spamlayan andavalın teki (bkz: dennis) mi dersin, işsiz gibi 4 tane hesap alıp lobi trolleyen hayatsızı mı dersin (bkz: sayukalamukala), her allahın günü ban yemesine rağmen üşenmeyip hesap açanı mı dersin (bkz: oliveralvereldo), oyun oynamayı bilmemesine rağmen oynamakta ısrarcı olanı mı dersin (bkz: urhan). ne ararsan var. cidden türkiye'nin sanal ortamda dışavurumu gibi bir kitlesi var oyunun. yüzüne tükürmeyeceğin adamlarla muhatap oluyorsun.
artık girersem anca arkadaşlarımla aynı lobide giriyorum aksi türlü hiç çekilmiyor. oynayacaksanız ya sağlamından 15 kişi bulun ya da paşa paşa türkiye sunucusundan topuklayın. zaten rol listesinin de içine ettiler. urhan naber annem? sittin sene toparlanmaz daha.
çocukluğumdan beridir neredeyse her günümde içimde dolanan ve akabinde gecelerimi zehir eden histir. her bir zerremle nefret ediyorum bu amına koyduğumun hissinden.
dünyanın en overrated dizisi olabilir, friends'ten bile overrated hatta. ted'in robin'e babet köpekliği yapmasını 8 sezon anlatıp da tracy'e ayıra ayıra bir sezon ayırmaları takdire şayandı gerçekten. keşke başlamadan önce birileri uyarsaydı da günlerimi izlemeye devam ederek çöp etmeseydim.
zürih'in içinde yer alan winterthur'da kaldığım aralıkta bulunduğum ev 120 metrekare, evin kirası da 1700 franktı. bahsi geçen ev muhtemelen merkezde kalıyor, zira zürih caddelerinde nefes almak dahi pahalı. ama su beleş.
muazzam iyi bir repci abimiz. asmis olan son albumunde kendi babasiyla, will smith’le falan dueti var. bi yarim saatinizi ayirip dinleyin, her saniyesinde kendisinin aslinda kesinlikle beyaz degil biracial oldugunun farkina varacaksiniz.
spoiler alert. kafayı yiyen bir insanın karalamasıdır.
oda aylar önce wano arc’ı bittiğinde serinin %80’inin tamamlanacağını söylemişti. bir yandan üzülüyorum çünkü çocukluğumu geçirdiğim seriye veda etmek koyuyor, bir yandan da bitsin istiyorum zira seri bayağı boka sardı.
animeden takip etmeyi ta 600lü bölümlerde bırakmıştım, dayanamadım mangaya geçtim yine de bir halt değişmedi. bir manga nasıl filler bölümle dolu olabilir abi ya, aklım almıyor hiç. bazen aylar boyu okumayıp bölüm biriktiriyorum ileride bakınca olan bitene şaşırırım diye, seri yerinde saymaya devam ediyor, yanlışlıkla aynı bölümü dört defa okumuş gibi hissediyorum yer yer. iki bölümde bir “haftaya bölüm yok” yazısını görüyorum zaten, bir de ona sinirlerim bozuk.
big mom ve tayfasıyla olan savaşta tayfanın yarısını göremedim bile. ‘ulan zoro’yu görseydim bi’ diyorum, hz. oda ‘buyur gel’ diyor, ‘wano diye bir samuray adası var, kılıç mılıç hani belki zoro ile ilgili birkaç şey yazarım.’ wano arc başlıyor ve kim yok, elbette zoro. kardeşim, arc başladı başlayalı caribou’yu zoro’dan çok gördü bu gözler. sen kimi yiyorsun?
900 bölüm boyunca luffy’i hypelayıp babayiğit karakterleri harcadınız, serinin bitmesine belki de birkaç yıl kalmış adam hala malum kişiden tek yiyor amk. jinbei aralarına katıldı mı katılmadı hala haberim yok mesela. tayfada franky hariç hayalini kimse gerçekleştiremedi adam akıllı. son yüz bölümde yüzümü güldüren tek şey kapak hikayeleri. arada eustass kidd falan çıkıyor ortaya, ona biraz seviniyorum.
hayatım boyunca izlediğim hiçbir anime beni one piece kadar etkilemedi ve sinirlerimi de bu raddede bozmadı. birkaç aya ruh hastası olacağım, eğer sevgili oda yerinde saymaya devam ederse.