müzikal harikalar yaratan, tool ve a perfect circle dinleyenlerin büyük çoğunluğunun sıkılmadan dinleyebileceği hatta birçoğunun hastası olabileceği rishloo adlı grubun 2004 tarihli albümü. grubun bir bu kadar hoş olan ikinci albümü için (bkz: eidolon)
eshefle kınıyorum seni sözlük. harvie krumpet ki, "hayat bir sigaradır sonuna kadar için" aforizmasının sahibi, oyun hamurundan stop motion animasyon karakteri. adam elliot'ın oscar ödüllü kısa filmi dir efendim harvie krumpet.
oscarlı kısa film harvie krumpet'ın yaratıcısı adam elliot'ın yepisyeni sıpsıcak, üzgün mü üzgün ama komik mi de komik filmi. tabi çok kafa patlatılabilir film üzerine. günümüz insanının iletişimsizliği, yalnızlığı, vs. yok efendim o new yorkun griliği çok manalı falan denilebilir. boşverin ama. hiç filmin samimi havasını bozmaya gerek yok. izleyin işte, izleyin, üzülün, gülün, filmin sıcaklığına elleşmeyin, izlendiği, yaşandığıyla kalsın. emin olun her şey daha güzel olacak o zaman.
1930 doğumlu ingiliz yazar, felsefeci. daha çok felsefe akımlarını ve filozofları kolay, anlaşılır bir dille anlattığı kitaplarıyla tanınır. zamanın birçok önemli filozofuyla yaptığı konuşmalardan oluşan derlemeler de oldukça önemli kaynaklardır. youtube'da 1970li yıllarda bbc için hazırladığı programın kayıtlarına ulaşılabilir.
metis yayınlarından çıkmış roland barthes kitabı. aşk kavramının kendisinden çok aşık özne ve onun halleri ile ilgili bazen bir paragraflık bazen bir iki sayfalık değiniler. bunun yanında göstergebilimle, anlam, yazın, dilbilim kuramları ile hem ilgili hem değil. ki barthes, eline neyi alırsa, onun felsefesini yapmaktan çok o şeyin ona düşündürdüklerini yazmaktan başkaca bir şey yapmıyor çoğu zaman. zor bir metin değil yine de aşk söyleninden parçalar. ancak goethe'nin genç werther'in acıları'na bolca gönderme var kitapta. bir de bu metin bana, yıllar önce okuduğum hala ara sıra elime alıp kurcaladığım oruç aruoba'nın ile'sinden çok daha fazla şey düşündürdü, duyurdu. onu alan bunu da alabilir sonuç olarak.
kanadalı bir bağyan. dinlenesi şarkıların sahibi kedi ses. soğuk iklimlerden bir singer-songwriter vakası daha. bir de pek tatlı bir burun, soğuktan üşümüş kırmızı...
badly drawn boy'un dinlemeye doyulmayan, buram buram ada, sakinlik, samimiyet kokan akustik ağırlıklı albümü. the shining, say it again, epitaph şarkılarına özellikle kulak kesilmeli.
1- take my hand
2- wicked man
3- where could i go
4- church house steps
5- 11th commandment
6- well well well
7- picture of jesus
8- satisfied mind
9- mother pray
10- there will be a light
11- church on time
12- give a man a home
çağdaş türk edebiyatının atlanmaması, üzerinde olabildiğine durulması gereken ismi.
Türker Armaner (1968) Istanbul'da doğdu. Kıyısız (1997), Taş Hücre (2000) ve Dalgakıran (2003) adlı öykü kitapları ile Tahta Saplı Bıçak (2007) adlı ilk romanı Metis Yayınları'ndan çıktı. 2002 yılında Paris 8 Üniversitesi Felsefe Bölümü'nden doktora derecesi almış, Fichte üzerine yazdığı doktora tezi 2004'te Fransa'da ANRT tarafından basılmıştır. Halen Galatasaray Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde öğretim üyesi olan Türker Armaner, LAPSUS dergisinin kurucusu ve genel yayın yönetmenlerindendir.
madan sarup'un baki güçlü çevirisiyle yayımlanan kitabı. foucoult, derrida, lacan, baudrillard gibi düşünürlerin görüşleri yanısıra postmodernizm ve postyapısalcılık kavramlarının kökenlerini araştıran, konuya ilgili kimseler için yararlı olabilecek bir kaynak kitap.
ben ne güzel işerim güneşe karşı
arkamda medrese duvarı önümde çarşı
bir sürekli kaşınmadır yaşadığım
törelere ve alışkanlığa karşı
geldim gittim geldim bir şey bulamadım
üzüldüğüme ve yorulduğuma karşı
ah aklıma her şey gelir, her şey gelir
doğan güne karşı batan güne karşı
sözde kirlettiğimiz bütün her şey duruyor
bak ne diyorum sana, ele güne karşı
biz duralım bir sürekliyiz duralım
durukluğa, tüberkiloza ve uranyuma karşı
durduk, ateş besledi, kuşları sürekledi
arkamız medrese duvarı önümüz çarşı
güneşe güneşe karşı
bir kış gecesi eğer bir yolcu'nun yazarı italo calvino'nun türkçe'ye ilk kez çevrilen yky'den çıkan kitabı. yazarın ölümünden sonra basılan kitap, calvino'nun hiç yayımlanmamış ve dergilerde kalan öykülerinden oluşuyor.
