şu aralar tv de, gazetede, sosyal medyada vb her yerde duyulan söylem. insanlar özel sektörde çalışıyor ayrıca insanların parası yok 10 gün tatil yapsın. haberlerde yazıyor 10 gün tatil, turizmi canlandırıyor diye, neyin turizmi, neyin tatili arkadaş.. herkes mi memurmuş bu ülkede anlamadım..
her yiğidin harcı olmayan eylemdir. iş yaptığınız sırada patronunuz yanınıza gelir ve yapmak zorunda olmadığınız bir işi size yüklemek ister, bilir de kendisini, emredemez o durumda, şirin bir ifade takınır ve 'lütfen' der. (yersen) duymamazlıktan gelirsiniz..
Kardeşimin bir takım elbisesinin pantolonu var, ne zaman giyse kötü birşey oluyor valla bak. ilk giydi ve kuzenimin düğününe gittik şimdi ilişkileri sallantıda. Sonra bir daha giydi diğer kuzenin düğününe gittik onlar boşandı. Benim nişanımda da giydi o pantalonu adam beni terketti. Geçen ütüleyip yatağımın başucuna koydu pantalonu "şu uğursuz şeyi başına koyayım abla dedi" 3 gündür kimse almıyor onu ordan. bugün o pantolona bir bakış atıp işe gittim. Kovuldum lan. Kovuldum olm. O pantalonun allah cezasını versin..hakikaten kovuldum asabım bozuk.
Not: arkadaş bu entry neden eksilenir anlamıyorum başımdan geçen olayı anlattım.komik olsun diye yazmadım.
250 tl verilip alındıktan 2 gün sonra bozulan kulaklıktır.
edit: 10-20 gün içerisinde değişim yapmaları markanın da güzelliğidir.
not: e hayvanlık yapıp bas amfisine bağlarsan watt ı fazla gelip yakarsın, deneme bunu
doom oynamayı seven yazarlar dikkat! türkiyede bir oyun için hazırlanan ilk ve tek kitap olan doom kitabı mart 2017 yılında 1000 adet olarak sınırlı sayıda * çıkmıştır. Kitapta yapımcı yorumları ve kitap için bizzat yazdıkları yazılar da bulunmakta, tavsiye ederim, okuyunuz. [Edit: kitapla ilgilenen mesaj atabilir.] http://thepack.com.tr/mah...bi-hakkinda-sohbet-ettik/
baslarını çalması süper keyifli olan parçadır, bambaşka yere gidersin. eskilerden. vokalin ses tonu çok iyi. elektro solosu da şahane..6,31 den sonrası zaten aldı başını gitti bak..dinle..
(bkz: orphaned land)
önem verdiğin ya da takipte olduğun birisi tarafından kullanıldığını anladığında bu, çok derin nefret ve kontrolsüzlük hissettirir insana ve bunun en iyi örneğini dexter ın miguel prada tarafından kullanıldığını anladığında hissettiği kontrolsüzlük örneğiyle tam olarak yansıttığına inanıyorum. öyle ki insanda hayranlık uyandırıyor. of hele o cama yumruklarını geçirme sahnesi yok mu.. fena.. *
eminim aramızda bu sinirlenme anını 1 kere -hatta birkaç kere- yaşayanlar bulunmakta. https://youtu.be/W10zjQmN1iE
bir sitede aşağıdaki gibi sıralanmış olan yerlerdir (ilginçtir ki çoğu ABD de), aslında tam da tek başına gitmek isteyebileceğin yerlerdir, sessiz sakin işte; yanından ruh geçse, kafana canavar osursa, kıçını zombi ısırsa dönüp bakar mısın allasen. hayır böyle bir sıralama yapmanın gereği nedir, ayriyetten neden bu konu başlık yapılır bilemedim. *
Poveglia Adası – Venice, italya
Doğu Eyalet Hapishanesi- Philadelphia, ABD
Hoia Baciu Ormanı – Napoca, Romanya
Stanley Oteli – Kolorado, ABD
Loftus Hall – Wexford, irlanda
Bobby Mackey’s – Wilder, Kentucky, ABD
Preston Kalesi – Ione, Kaliforniya, ABD
Villisca Axe Cinayet Evi – Villisca, Iowa, ABD
Edinburgh Mahzenleri – Edinburgh, iskoçya
Dammasch Hastanesi- Wilsonville, Oregon
Lemp Mansion – St.Louis
Bekar Koru Mezarlığı – Bremen, Illinois
Banff Springs Hotel – Alberta, Kanada
Myrtles Çiftliği – St.Fransciville, Louisiana
vikings dizisinde wessex in zeki, kurnaz, maceracı ve aydın kralı. karakteri canlandıran aktörün ses tonu da bir ayrı karizmadır.
(bkz: Linus Roache)
(bkz: hbo)
sözlük yazarlarının mesleklerle ilgili verdiği tavsiyelerdir.
veteriner: 'insan olun, para tuzağına düşürmeyin insanları, gelmedi daha o kedi aşısının günü'
the white buffalo şaheseri. özellikle vokalin 3.24 saniyedeki çıkışı insanı alıp götürür. şöyle ki 'bir hata yapayım da şu parçayı bağıra çağıra söyleyebileyim' diye insanı saçmalatır. vokalin ses tonu çok iyi.. *
ataşehir'de palladiumun yanında yer alan sitenin ismi. bu sitenin adını koyarlarken, çok merak ediyorum acaba battlestar galacticadan mı esinlenilmiştir? (şeymiş mesela, asansörle yukarıya çıkarken kısık sesle all along the watchtower çalıyormuş ..gibi)
3194 sayılı imar kanunun 18. maddesi'nde yer almaktadır. belli bir bölgenin imar planı revize edilirken; örneğin 10 adet parsel var. bu parsellerin eğitim, dini tesis, rekreasyon alanı vb altyapı ihtiyaçları karşılanacak şekilde toplam alan hesaplanır. 10 adet parselin yüz ölçümünden çıkartılır. geriye kalan alan 10a bölünür. böylece ortalama parsel büyüklüğü oluşturulur; önceden sizin olan parsel daha büyümüş ya da daha küçülmüş olabilir. dop, bu düzenleme yapılırken sizin parselinizden kamulaştırma yapmak için alınabilecek miktar, orandır. en fazla parselinizin yüzölçümünün %40ı kadar alan, 18.madde uygulamasına girebilir. gibi gibi.
metronun içinde, ayaktayken ya da otururken görebileceğiniz, 1,5cm çapında pembe etiketlerdir. sağda solda tavanda yapıştırılmış bu sticker'ların üzerinde ne idiğü belirsiz olan sayılar yazmaktadır. düşünmeden edemez insan. kim yazdı onları? belli bir sıraya göre mi gidiyorlar? amaç?
boğaziçi öngörünüm bölgesinde kalan bazı özel alanların dosyasının incelenebildiği ya da imar durumunun alınabildiği tek yerdir. ücretini öder dosyaya bakarsınız. ancak halen arşivi digital ortama aktarılamamıştır.
hadım edilmiş olması yüzünden insanların adam yerine koymadığı ancak gizliden gizliye sağlam çevresel bağlantıları ve herşeyi bilmesinden ötürü ondan korktukları, her daim sakin olan game of thrones karakteri. petyr baelish ile geçen diyologları çok tehlikeliydi hatırlarsanız. https://galeri.uludagsozluk.com/r/283199/+
insanı sinir eder. şöyle ki ne zaman belediyeye gitseniz leş gibi kokan, bakımsız insanlar vardır. çalışanlardan bahsetmiyorum, ve her zaman tıklım tıklım dolu olan bir belediyedir. orada çalışanlara allah yardımcı olsun diyorum.
öğle tatili 12.30-13.00 arası olmasına rağmen, saat 14.10'da bile hiçbir işlem yapılamayan belediye. imar durumu bürosu ve arşivde çalışan insanların 'cuma'ya gittiler bu yüzden birimler kapalı' gibi saçma, garip bir çalışma prensipleri var. şunu soruyorum kadınlar da mı cuma namazına gidiyor? ayrıca kimseye namaza gitme demiyorum ama çalışma saatleri içerisinde bu ne densizlik? çalışma saatlerini değiştirsinler ya da başka bir çözüm bulsunlar ama onlarca insanı saçma sapan bir şekilde işlerinden alıkoymasınlar. hayır bir de zemin katta kocaman harflerle; 'biz milletin efendisi olmaya değil, hizmetkarı olmaya geldik. R.T.erdogan' yazısı bulunmakta.
Not: cuma gunu saat 14.10'da bu durumu şikayet etmek gereken birim de kapalıydı.
tapu binasının hemen arkasında yer alıyor. sanki bina gibi içinde çalışan insanlar da ayrı bir özen göstermiş giyimine kuşamına. binaya girdiğinizde herşey çok yeni geliyor insana. harç yatırarak imar biriminde istediğiniz dosyaya bakabiliyorsunuz.