türkiye futbol liginde oynamış/oynayan bütün oyuncuların en yeteneklisi ile fenerbahçenin hali hazırda oynamaya devam eden en önemli yabancı futbolcusu arasındaki karşılaştırma.
ayrıca bir beşiktaşlı olarak sanırım takımım hakkımda gururla söz edebileceğim tek bahis konusudur sergen yalçın. bir de uefa kupasında çeyrek final oynamıştık zamanında, lazio'ya elenmiştik. arada sırada hatırlayan olursa ondan da bahsediyorum.
kendisinin, rıdvan dilmen'in yanında ağzına tıkılan bütün fikirlerini, kendisinden daha az kıdemli kanal çalışanlarıyla yaptığı program ve konuşmalarda o daha az kıdemli kanal çalışanlarının sözünü keserek patlattığını düşündüğüm spiker.
istanbul üniversitesi felsefe profesörü ve felsefe tarihi ana bilidim dalı başkanıdır. ayrıca mimar sinan üniversitesi felsefe bölümünde de konuk öğretim görevlisi olarak iş tutmaktadır. bir elin parmaklarını geçecek kadar dil bilmekte olup sahip olduğu bilgi engin denizler kadardır. amma ve lakin derslerinde epey sıkılmak olası bir durumdur. azıcık kekeliyordu onu da aştı zannediyorum. oldukça tutarsız bir kişiliğe sahip olduğunu belirtmeden de geçemeyeceğim.
"okul" filminden sonra merakla araştırdığım ancak bulamadığım; filmde anlatılan, yayından kaldırılmasının sebebi olan ve "hugo'nun da senin de amına koyim" diyen çocuğun varlığını bir türlü öğrenemediğim çocuk programıdır kendisi. var mı lan böyle bi çocuk?
istanbul üniversitesi felsefe bölümü profesör'üdür.
ziyadesiyle kendisiyle ilgilenir, bakımlıdır. harikulede bir retorik kullanır ve dersinde söylediği her şey (burun "kıh"lamaları hariç ki zaten onlar "söylemek" sayılmaz) sanki bir şiir gibi akar gider. derse hazırlanıp gelmesi de her daim önünde birkaç parça not bulundurmasının da bu duruma epey yardımı olduğu söylenebilir. uzun yıllar sonra profesör'lük unvanını almış olsa da derslerinden keyif alacağınız bir hocadır. amma ve lakin soru sormaya kalkıştığınızda tokat gibi cevaplar ve rencide edici "cevapsızlıklar" alabilirsiniz. unutmadan, efenim derse geç kalmayınız, kalırsanız lütfen "çıkınız".