Sorun çözmek yerine anca kavga eden, küfür eden, bir birine laf yetiştirmekten başka zanaatı olmayan insanlar topluluğunun bir çatı altında toplanmasına verilen isim.
Hani aslında içinde bilmem kaç milletvekili olması gerekmez. Boş da olsa inanın aynı sonucu verir.
Buna rağmen oluşmasına katkıda bulunan milletvekillerinin (bence milletin değil keyiflerinin vekilleri) en düşük maaşı hayat kurtaran bir doktordan, hayat kurmaya yarayan bir öğretmenden kat kat fazla maaş alır.
Neyse kısa keseyim. Sözlükte orada burada vatanı kurtaracak değilim,sevmiyorum buralarda ahkam kesmeyi.
Bugün haberleri izlerken gördüm. Bu çatı altındaki keyifvekilleri yine ayaklanmış, kavgaya girirmişlerdi. O an aklıma bir şey geldi. Bobiler montesi gibi resmen. Bu meclisteki yerleri tirübün, tirübün yapsınlar . Aralarına ve önlerini de tel ile çevirsinler.
Tribünde kavga gürültü çıkaran milletimden farkı maaş almaları. Sonuç değişmiyor zira.
Anca çok iyi gaz vermeyi becerebilen antrenör. Onun dışında teknik deha olduğunu düşünmüyorum. Çok sevgili teknik dehalarımız(!) neden yurt dışında yapamayıp dönüp dolaşıp kürkçü dükkanına dönüyor sanıyorsunuz!? Sadece buradakiler gazla çalışır. Yurtdışındakiler teknik ister, beceri ister.
Yoksa vatan millet Sakarya ayakları da yalandır. Ne oldu? Milli takımda? Ne yapabildi. ? Ama milyarlar cukka hop.
Evet çok düz basit bir eleştiri benimki.
He bu arada son günlerde haksızlık var diye maçlarda yaptıkları taşkınlık, saygısızlıklar bile bir nevi sahadaki oyunculara ve Taraftara gaz vermek içindir. Beceriyor da. Ne diyordum, çok iyi gaz verir.
Uzun zamandır sözlükte yoktum.
Çok şeyler oldu tabi ama yazmayacağım şimdi. Üşendim.
O değil de geri dönüşümün şerefine en büyük itirafımı yapıyorum sözlük,
Yaklaşık bir yıldır cinsel istek denen bir şey kalmadı. Hiç bir erkeğe bir şey hissedemiyorum. Hayır hoşlanıyorum , seviyorum, heyecanlanıyorum. Belki istiyorum bile ama yatağa girince tık yok arkadaş. Orgazm olamıyorum. Tık yok. Herşey zoraki oluyor şahsım adına. Çok kötü bir şey bu. Uzun zamandır hayatımdaki sorunların ortaya çıkardığı bir psikolojik durum olduğunu düşünüyorum. Doktora gideceğim ama nasıl yapacağım bilmiyorum. Belki düzelir diyorum zamanla ama tamamen de kaybolur mu ki diye de düşünmeden edemiyorum.
şahsıma göre çekici gelen erkek. özellikle dudakları ve dişleri güzelse. öpmemek için kendimi zor tutarım.
belirli bir tip yok kafamda. birbirinden çok farklı erkekler de çekici gelebiliyor. bazen 20 yaşındaki bazen 40 yaşındaki, bazen sarışın bazen esmer olanı. ama eğer bana çekici geldiyse, acayip bir zaaf oluşuyor bende. ama farkettirmem genelde. yokmuş hiç bir şey gibi davranabiliyorum. ama kendi içimde fırtınalar kopuyor.
aşık olmak ya da sevmek değil bu. geçici bir şey oluyor genelde. hani tek isteğim onla geçici bir şey yaşamak oluyor, yoğun isteğim de öpüşmek oluyor. belli bir süre engel olabilirsem kendime. atlatabiliyorum.
eğer farkederse üstüme gelebilir ve ben zaafıma yenik düşebilirim. düşsem de benim açımdan bir şey fark etmez ama karşımdaki ciddi bir şeyler bekler, sürekli devamını ister diye belli etmiyorum genelde. zira eminim ki benim bu zaafım karşıma bir başkası çıkınca da olacak ve bir diğeri bunu kendince yanlış yorumlayabilecek.
olay aslında çok basit ama türk anlayışında başka yerlere gidiyormuş gibi duruyor. biliyorum. bazen acaba bu bir hastalık mı diye düşünebiliyorum.
ilşki yaşayacağı kişiye ve ilişkisine bir isim koymadan da mutlu olabilen insandır. sevgili sıfatını alırsın ve işte orada başlar sıkıntılar; sorumluluk, sadakat, alışkanlık, kıskançlık, kavga, monotonluk, ıvır zıvır bir sürü gereksiz can sıkıcı eylem.
görevini yaparken canından olabilecek polistir. panzerin üstüne çıkan kız nasıl hakları uğruna bir şeyler yapmaya çalışıyor ise o da görevini yapıyordur. kısacası bu olaylar iki ucu boklu değnektir.
herhangi bir entrye yorum şeklinde başlayıp adın ne? ile devam eder. ya da gidip direkt nickaltına bir şeyler karalanır.
hani sözlükten bir kadına istediği kadar asılabilir bir erkek. kadın ve erkek söz konusuysa cinsellik her zaman vardır.
sağlık ve formda kalmak için gidilen spor salonunda bile gözler fıldır fıldırdır. bir aleti kullanmayı bilmiyor musun? hemen yanınızda hocalar dışında müşteri olan bir erkek. yardımdan sonra "yeni misiniz?" diye sorar. sonra ismini sorup sizinkini sorar. doğanın bir kanunu bu.ekosistem hatta.* herkekler hayatta kalabilmek için kadınları yerler.
neyse konumuza dönelim. istediği kadar asılabilir, sohbet edilebilir. sakıncası olmayan eylem bir erkeğin kadın yazara asılması. en fazla kendini oradan tatmin eder. kadın sözlük dışında bir şey yaşamaya meyilli değilse.
- en son üç ay önce yazmışım sözlüğe, arada gelip baktım ama yazamadım.
- çok yoğun günler geçirdim, şimdi biraz daha sakin etraf. şsshhh!
- daha önce yazmıştım, ben birine bağlı kalamam, aşık olamam diye, (bkz: #9522310)
*yine öyle düşünüyorum, ama yaklaşık iki aydır biriyle birlikteyim. aşık mıyım, sanırım hayır. ama aldığım çekim gücü çok fazla, hayır diyemiyorum. "sana geliyorum" diyo, hayır diyemiyorum. "şurdayım gel" diyor, gidiyorum. biraz köpek olmuşum gibi geliyor ama şunun da farkındayım, istediğim an bitecek. bitene kadar tadını çıkarıyorum.
neyse, o da bana aşık değil, sanmıyorum. olmamasını söyledim zaten en başında. durdu durdu "peki" dedi.
ilişkide abuk subuk felsefi sözler söylemeyi sevmiyorum. neyse ne, yaşayacaksan yaşa.olursa ekime olmazsa ....
neyse işte bu aralar bir telefon olayına sardık. birlikte geçirdiğimiz anlar yetmiyor olmalı.
akşam şöyle bir mesaj attı, "sabah seni ne nasıl uyandırmamı istersin?"
cevabım,
"bacaklarımın arasında ol, nasıl olduğu önemli değil."
sanırım sadece cinsel gözle baksın istiyorum bana.