ghostjournalist
166 (çikita muz)
sekizinci nesil yazar 6 takipçi 58.87 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    akp ve fetö yıllarca beraberdi diyen kara cahil

    3.
  1. Kara cahil diye bok atmadan önce önünü arkasını araştırıp okusanız keşke!

    Zaten adamların kucağına koştura koştura zıplayan da benim (!) Ünlü davanın savcısıyım diye savunan da (!)

    Öncelikle genel kurmay başkanına değil de kuvvet komutanlarına bir bakın! Yani Karar alınmış ama...

    Buyurun: (özellikle Ömer dinçer'in itiraflarına dikkat!)

    "Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök'ün Meclis 15 Temmuz Darbesini Araştırma Komisyonunda anlattıkları, 2004 tarihli MGK kararını yeniden gündeme getirdi.

    Özkök’ün anlatımları hem, “TSK gerekli uyarıyı yapmış, ama iktidar duymazdan gelmiş” diye değerlendirildi, hem de “FETÖ'cülük suçunun” başlama tarihinin Erdoğan'ın belirlediği gibi, 17/25 Aralık 2013 değil, 2004 olması gerektiği şeklinde yorumlandı.

    Bilindiği gibi, iktidar ve cemaatin arasının bozulmasından sonra Taraf Gazetesi 2004 MGK kararlarını yayınlamış, dönemin Hükümet Sözcüsü Yalçın Akdoğan da, “O karar yok hükmündedir” demişti.

    Özkök'ün Meclis'teki açıklamalarından sonra Yalçın Akdoğan bugün Star Gazetesi'ndeki köşesinde bir kez daha 2004 MGK kararını yazıp, “O dönemde irtica yaygarasıyla hükümetin etkisizleştirilmeye çalışıldığını ve FETÖ'nün burada sadece irtica bağlamında bir başlık” olduğunu savunurken, yine askeri suçladı.

    Akdoğan, o döneme yönelik değerlendirmelerin “zamanı ve bağlamıyla birlikte ele alınmasını” (Cumhuriyet tarihini, 'zamanı ve bağlamıyla' ele almayıp, bugünün anlayış ve şartlarıyla bakarak, her Allah'ın günü yerden yere vuranların 2004 MGK'sı için bunu söylemesi ilginç) da istedi.

    Yalçın Akdoğan'ın siyasete girişi 2011. O yüzden biz en iyisi 2004'ü bizzat yaşayan bir başka AKP'linin tanıklığına başvurup, ne olup bittiğini anlayalım.

    Bu kişi uzun yıllar Başbakanlık Müsteşarlığı yapan, 2004'te de bu görevde ve aynı zamanda irticayla mücadeleyi takiple sorumlu Başbakanlık Uygulamayı Takip ve Koordinasyon Kurulu (BUTKK)'nun başkanı olan Ömer Dinçer.

    Dinçer geçen Aralık'ta çıkan “Türkiye'de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor?” isimli kitabında o günleri de enine boyuna anlatıyor. Özetleyelim:

    - BUTKK 28 Kasım 1997'de Mesut Yılmaz hükümeti tarafından kurulur. Kurulun görevi MGK'nın 28 Şubat'ta aldığı kararların uygulanmasının takibini ve koordinasyonunu yapmaktır.

    - Kurul, faaliyetlerini daha sistematik olarak yürütmek üzere bir stratejik plan hazırlar. Bu planın, 28 Nisan 2000 tarihinde yapılan MGK toplantısında hükümete tavsiye edilmesi kararlaştırılır.

    - 18 Mayıs 2000'de de “irticai (Siyasal islam) Faaliyetlere Karşı Yürütülecek Mücadele Stratejisi” Ecevit hükümeti tarafından Bakanlar Kurulu kararı haline getirilir.

    - 28 Şubat'taki karara ek olarak belirlenen “Rejim Aleyhtarı irticai Faaliyetlere Karşı Alınması Gereken Tedbirler” 18 başlıkta toplanmıştır. Bunlar arasında, “Radikal dinci kesimin kamu kuruluşlarına sızmalarının önlenmesi” şeklinde bir başlık da vardır.

    - 27 Haziran 2000'de dönemin Başbakanlık Müsteşarı tarafından bir genelge yayınlanır ve strateji gereğince alınacak tedbirler liste halinde kurumlara gönderilip, tedbirlere göre yapılan uygulamanın her ay sonunda BUTKK'a rapor edilmesi talimatı verilir.

    - 18 ana başlık altında toplanan bu tedbirlerin uygulanabilmesi için daha sonraki süreçte 18 yasal değişiklik veya düzenleme yapılır. Ayrıca 1 tüzük, 12 yönetmelik, 7 genelge ve 1 tebliğ çıkarılır. Ancak bütün mevzuat Aralık 2010'da yürürlükten kaldırılır ve BUTKK'un görevine de son verilir.

    DiNÇER iÇiN BUTKK NEYDi?

    Ekim 2003'te BUTKK'na başkanlık yapmaya başlayan Dinçer'e göre, “Bu stratejiyle, dini inanç ve ibadetlerinde hassas davranın ve başını örten tüm kamu görevlileri, dindar insanların veya grup ve cemaatlerin kurduğu vakıf, dernek ve şirketler, imam hatip okulları ve Kur'an kursları sıkı bir takip ve denetime tabi tutuluyor, en küçük bir fırsatta bu kişi ve kurumlara en ağır yaptırımlar uygulanması isteniyor”du.

    Dinçer, “Askeri vesayetin somut ve görünür bir cisme büründüğü BUTKK toplantıları, benim için tarif edilemez bir sıkıntı ve gerginlik demekti. Toplantı yapılmadan bir gün önce içine düştüğüm gerginlik hali, toplantı gününde de devam ediyor ve etkisinden ancak bir iki gün sonra kurtulabiliyordum” diyor.

    Devamında ise yaklaşık 2 yıl askerlerin getirdiği bilgilerle ilgili nasıl “oyun” oynadıklarını anlatıp, şunu söylüyor:

    “Ama hiçbir zaman konuya muhatap olan kişilere veya kurumlara yönelik yaptırım yapılmasına izin vermedik. Yutkunduk, derdimizi kimseyle paylaşmadan içimize attık, baskıları sabırla göğüsledik.”

    Dinçer, askerden korudukları vakıf, dernek ve toplantıları örneklendirirken, şimdilerde “suçlu” ilan edilen “Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı”nın adını verip, “Bu Vakfın Washington'da düzenlediği Abant platformu için tedbir alınması taleplerini nasıl geri çevirdiğini” de anlatıyor.

    ERBAKAN’IN HATASINA DÜŞMEYiP, DOSYAYA KALDIRMIŞLAR

    2004 MGK kararına gelince; işte Ömer Dinçer'in kaleminden o olay:

    “MGK, 28 Şubat kararları ve buna bağlı stratejilerin uygulanmasını titizlikle takip ediyordu. Bu çabaları pekiştirmek ve daha da derinleştirmek için Ağustos ayında yeni bir hamle daha yaptı. AK Parti iktidarını reform çabalarından uzaklaştırmak ve köşeye sıkıştırmak amacıyla Fethullah Gülen Cemaatine yönelik yeni bir mücadele planını devreye sokmak istedi. MGK 24 Ağustos 2004 tarihinde yaptığı toplantıda, '24 Haziran 2004 tarihli MGK toplantısının ana gündem maddelerinden biri olan 'Türkiye'deki Nurculuk Faaliyetleri ve Fethullah Gülen' konusu gündeme gelmiş, yurtiçi ve yurtdışı faaliyelerine karşı bir eylem planı hazırlanması uygun görülmüş ve bu konudaki tavsiye kararının Hükümete bildirilmesi...' şeklinde bir karar verdi.”

    Demek ki, o plan tüm cemaatlere değil, sadece Gülen Cemaatine yönelikmiş!..

    Peki sonrasında ne olmuş? Dinçer şöyle devam ediyor:

    “Tavsiye kararı Başbakanlığa bildirildikten sonra konuyu Başbakanımıza açtım ve gelen yazıyı 'dosyasına' kaldırmaya karar verdik. Bu karar metni Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılmadı ve hakkında hiçbir işlem yapılmadı. MGK'nın 1997 yılında irticayla mücadele kararında yapılan hata burada tekrarlanmamıştı. Konudan MGK toplantısına katılan bakanlar dışında kimsenin haberi olmadı ve onları endişeye sevk edecek bir sonucun doğmamasına özen gösterildi. Bütün toplumsal ve siyasi riski hükümet adına Sayın Başbakanımız, hukuki riski ise ben üstlenmiştim. Darbe söylentileriyle büyük bir baskı altında olsak da bize güvenen insanları sıkıntıya sokacak bir adım atmamıştık. Nitekim ülkede bütün vatandaşlarımız rahatça ve huzur içinde günlük hayatlarına devam etme imkanı buldu. Hükümet kapalı kapılar ardında kendisine yöneltilen baskılara dağ gibi göğüs germişti. Bu tavrın bir bedeli vardı. Bu bedel, Ergenekon çetesinin tuzakları ve merkez medyanın karalama çabalarıyla ödendi.”

    Cemaat “dost kuvvet” sayılırken, mücadele isteyen askerlerin “düşman kuvvet” görüldüğü nasıl da ortada!..

    Netice; “Rahatça ve huzur içinde tüm kılcal damarlara” girip, devleti alaşağı ettiler!.."

    (bkz:
    http://odatv.com/yalcin-a...diyecek-2210161200_m.html )
    6 ...
  2. türkiye halkı ve devleti kaybetmeye mahkumdur

    1.
  3. Fazla söze gerek yok ne yazık ki.

    Buyurun: (en son cümleye dikkat!)

    https://youtu.be/dUKM_TMUpC8
    0 ...
  4. alevilerin sünnilere kız vermemesi

    3.
  5. Anlayabilmekte zorlanıyor insan.

    Özünde insan olmaktır önemli olan. Fakat bu durumun değişik versiyonları söz konusu.

    Alevilerin sünnilere, sünnilerin alevilere kız vermemesi ya da almaması vb.

    Hatta bu konunun birkaç basamak üzeri olaylarla da karşılaşabiliyor insan.

    Akrabalarım arasında romanlarla evlenilemeyeceğini kız alınıp verilmeyeceğini iddia edenler de gördüm. Niye diye sorduğum sorunun cevabı ise:

    "Çingeneler yerin 7 kat altından çıkıp gelmişler!Cavurlar onlardan daha yakın bizlere!"

    Tarzında beni benden alan, beyin yakan bir cevaptı.

    Özünde insanız. Gerçekten seven insanlara mani olmamaya çalışmalıyız.

    Doğarken; ben şu, ben bu, ben o, ben bu, ben şunlardan, ben bunlardan, ben onlardan olayım diyerek; cinsiyet, ırk, soy, sop, mezhep seçe(bile)n 1 tane insan gösterin! Ondan sonra istediğiniz kadar bu konularda ayrımcılık yapın! Gözünün üstünde kaşın var diyerek kız vermeyin, almayın. Ne halt isterseniz onu yapın!
    2 ...
  6. anadolu çomarı

    333.
  7. Çomar değil de, "çobanlık yapmayı bilmeyen insanları yönetemez!" tarzı ilgili kişi tarafından yapılan resmi(!) açıklamadan sonra daha çok davar sözü uyumlu gibi geliyor!

    Davarlar, çoban ve davarları çobanın direktifleri doğrultusunda yönlendiren Çomar!

    Bilin bakalım o zaman gerçek Çomar kim oluyor?
    1 ...
  8. 70ler 80ler 90lar

    1.
  9. An itibarı ile Ege Tv de yayınlanan, Radyo Ege stüdyolarından ortak yayınla ekranda olan program.

    70 80 ve 90 lı yıllara ait kaliteli şarkılar klipler eşliğinde yayınlanıyor.

    Uydudan yayın yapan yerel kanallarda kaliteli programlara rastlamak güzel şey.
    0 ...
  10. zuhal topal la ahmet

    15.
  11. Geçenlerde (geçen hafta filan olsa gerek) yine Zuhal Topal'a çıkıp kusura bakmayın filan demişti. Sonra yine kaybolmuş galiba.
    Yaptıklarım gereksizdi filan dedi.

    https://youtu.be/PmO131uAWrQ

    Millet eleştirince de yorgunluk ve baş ağrısının arkasına sığınmak zorunda kalmış anlaşılan
    0 ...
  12. insan hafızası 24 saat olsaydı olacaklar

    20.
  13. Felaket olurdu. Dünya diye bir yer bile kalmazdı.
    Eğitim, öğretim gibi şeyler olmazdı. Olsa da en ilkel şeyler olurdu öğretilenler malum 24 saat.
    Ha uçak araba bisiklet ulaşım filan geçtim onlar bile üretilemezdi.
    24 saat olduğunu bildiğimiz için de o 24 saatte dünyanın ve insanların ... sonra hiçbir şey olmamış gibi tekrar ederdik. Haliyle kalmazdı dünya filan. Buna hangi dünya dayansın
    0 ...
  14. başka erkeğin altında inlemiş kadınla evlenmek

    424.
  15. Ptüüüiii. inci sözlükçüler basmış bu başlığı.

    Pornoları azaltın! insanları insan olarak görmeye çalışın!

    Kadınlar yürüyen vajinalar değil bunu da iyice öğrenene kadar tekrarlayın, sindirin!

    Ondan sonra da cevap verin. Yürüyen vajina olarak gördüğünüz eli bırak göz bile değmemiş karınızla evlendiniz. Ve bir süre sonra ayrıldınız! Bu sefer Şans bu ya kendiniz gibi evlenip ayrılmış birisi ile yeniden evlenmek zorunda kaldınız!

    Noldu? Yine inlemiş kadınla evlenmediniz mi darraaamm!

    O yüzden önce insan olabilmek...
    3 ...
  16. 2030 da ortadan kalkan meslekler

    2.
  17. Sosyal medya hızı ve ilkokul mezunlarının bile rahatlıkla yapması nedeniyle (!) Bir de gazetecilik ekleyelim şuraya.

    (bkz: gazetecilik)

    iletişim fakülteleri kapatılsın. Başkaları yanmasın!
    8 ...
  18. akıcı konuşabilen insan

    18.
  19. Çok iyi bir şeydir orası kesin. Fakat yerel uydu kanallarında Türkçe'yi katlederek konuşup, bir de kendisini spiker, sunucu sanan kişiler var ki aman yarabbim!

    O nedenle Akıcı ve düzgün konuşan şeklinde değiştirsek daha iyi galiba.
    1 ...
  20. kadın mı daha azgın erkek mi

    11.
  21. Göster oğlum teyzelere pipini hey maşallah tomtomları bile 5 okka hey yavrum hey diyerek yetiştirilen erkekler ve ört kız bacaklarını kırarım kafanı diye yetiştirilen kadınlar Eee haliyle sonuçta böyle bir toplum meydana geliyor ve böyle sorular ortaya çıkıyor!

    Sonra da kadınlar neden Kezban,erkekler neden abaza?

    Düşün bakalım bir neden acaba (!)

    Ha bir de bu olay hormonlar, genler gibi birçok faktöre bağlıdır. O nedenle kişisine göre değişir!

    Fakat yukarıda anlattığım şeylerden ötürü, erkeklerin her zaman hazır asker olarak bekledikleri, kadınlarınsa cinselliği tü kaka olarak gördükleri düşünülür.
    3 ...
  22. sözlük erkeklerinin penisleri

    8.
  23. "Sana kaçlık lazımdı?" gibi sorular akla getirenler!
    1 ...
  24. isteyen istediği yaşta biriyle evlenir

    8.
  25. Ne 18 i be evlilik yaşı 21 olmalı 21. Çünkü 18 de bile bildiğin atarlı giderli Ergen oluyor insan.

    21 den sonra ancak dank etmeye başlıyor bazı şeyler!

    inanmayan 18-21 yaş arasındaki günlerini hatalarını filan düşünsün bir zahmet!

    Eee 21 olamayacağına göre bari en azından +18 olsun da çocuklara, ergenlere yazık olmasın! ileride pişmanlıklar yaşanmasın. Şimdiki aklım ya da cezaiehliyetim olsaydı denilmesin!
    0 ...
  26. cumhurbaşkanlığı sistemi

    8.
  27. Adı Cumhurbaşkanlığı,içi bildiğin başkanlık!

    Tabi kamuoyu yoklamalarında ve anketlerde yüzde 41 i geçemeyince başkanlık sistemi,el mecbur oldu size cumhurbaşkanlığı sistemi!
    0 ...
  28. atatürk e saygı duyma zorunluluğu

    22.
  29. eskiden zıçtı şakirt bez getir! diyorduk.

    Ne ara düşman oldular da zıçtı döt kılı tez yıka! demeye başladık :s

    Böyle böyle nabız yoklamalar, trollük yapmalar. Zana mecliste yemin etme adabının içine etti. Sonra bakanlıklar yapmış bir adam şahin! gibi yetişti imdadına biz de karşıyız tarzında.

    Bu nasıl danışıklı dövüştür, at izleri it izlerine hangi ara bu kadar çok karıştı?

    Ve 7 Haziran'da ki milli iradeyi yok sayan milli iradeciler ile sözüm ona muhalefet(!) (ki herkes koltuğundan da mevkisinden de, seçim sonuçlarından da gayet memnun! Bakmayın liderlik, genel başkanlık konularında yaşanan kayıkçı kavgalarına.)

    el ele hep birlikte özerklikle ilgili koydukları şerhleri kaldırıp, özerkliğin önünü açacaklar yerinden yönetim, yerelde güçlü yönetim diyerek! kaç kişinin haberi var?

    Özerklikten sonra sırayla neler geliyor? Kaç kişi biliyor?

    Sonra neymiş? Atatürk'e saygı duyma zorunluluğu var mı, yok mu? Biz de yedik trollüklerinizi! Nabız yoklamalarınızı!

    Atatürk'ü koruma kanunu çıkaran devamıyız diye övündüğünüz AP (Adalet Partisi) denilince kaldırsalarmış demeyi biliyorsunuz!

    Atatürk bu ülkenin temel taşlarından birisi! Ve bir temel taşını kurulmuş binanın altından çekince neler olduğunu tahmin edersiniz!

    Haa yok ben bilmiyorum. Ya da ibineliğine, yavşaklığına o taşı çekmek istiyorum diyorsanız buyurun bakalım hodri meydan! O taş çekilince yıkılan binanın altından yara almadan, etkilenmeden çıkabilecek olan var mı? (Tabi sağ salim çıkılabilirse!)
    0 ...
  30. atatürk ü sev mi yo rum

    22.
  31. tüh yapma beee! çok üzülmüştür(!) ama şimdi atam.

    Kimse kimseyi sevmek zorunda değil.

    Önemli olan;

    saygı da kusur et me men!
    hakaret et me men!
    resmi tarih yalandır diyerek; ne idüğü belirsiz, her dönem iktidarda olanların çanaklarından yalamaya çalışan aydın(!)lara körü körüne inanmak yerine, belgeye dayalı gerçekleri öğ ren men! a raş tır man! o ku man!

    tarih dediğin belgeler üzerinden okunur, belgeler üzerinden yürür! kıçlarından uydurdukları yorumlarla hani bunun belgesi deyince kem küm eden atatürk ve cumhuriyet düşmanlarına i nan ma man!

    Bunları başarabilirsen eğer, zaten saygı duyarsın kendiliğinden. Eee o saygıyı duyduktan sonra, sen sev me arkadaşım. senin onu sevmen ya da sev me men, onun bu milletin kalbindeki yerini, sevgisini, saygısını değiştir(e)mez!
    2 ...
  32. roboskide provokasyon var

    4.
  33. (kazan - kazan) mantığı ile sözde kavgalı (bildiğin kayıkçı kavgası!) seçimlere giden akp, hdp ikilisinin oy devşirme çalışmaları gibi görünen ilginç durum!

    Aylarca güvenlik güçlerinin elini kolunu bağlayıp, yapılan her türlü terör olayını görmezden gelip, seçimler yaklaşınca bu neyin operasyonu(!) diye sormazlar mı adama?

    öteki tarafta da seçimde alacağı oyun ne olacağı belli olmayan ve o nedenle (barajı aşmak uğruna her yol mubahtır diyebilecek) barajı aşma derdinde olan hdp var. Onlar da oy vermek istemeyenlere gözdağı vermek istiyor olabilirler. ya da buna benzer durumlar ve art niyetler söz konusu olabilir!

    akp-hdp ikilisinin, türkiye'ye ve 7 haziran seçimlerine yönelik kışkırtmaları (provakasyonu) gibi duruyor.

    Allah Türkiye'nin yardımcısı olsun!
    0 ...
  34. cevapsız kalmasın

    1.
  35. TRT Haber kanalında dün başlayan ve hafta içi her gün 00.30-01.00 arasında yayınlanan Gazeteci ilkay Buharalı'nın sunduğu programdır.

    belirlenen bir konu ve 2 konukla gerçekleşen programın bugünkü konusu "evlilik" ti!

    Yormadan sorulan sorular ve uzmanlarından cevaplar.

    Biraz daha erken saatte olsa daha iyi olacak gibi.
    0 ...
  36. atatürk ü çok zeki bir insan sanmak

    8.
  37. eskiden olsa sadece;

    "zıçtı şakirt bez getir(!)" derdik. Ama;

    artık döt kılı olduklarını canlı yayınlarda beyan edenlerle şakirtler, güç kavgası sonucu ayrılıp kendi aralarında da kavgaya girdiler.

    O nedenle;

    "zıçtı şakirt bez getir! boka bulandı döt kılı tez yıka!"

    Gerçek kur'an öğrencisi olan kardeşlerimize saygımız sonsuz. Bizim şakirtler kendisini bilir(!)
    1 ...
  38. kemalizm in sonu

    145.
  39. 3. entryden başlayarak 160 entryde kemalizmin sonu geldi, geliyor, eli kulağında, biz yaparız biz diyen gariban bir pıtırcık tek başına kemalizmin sonu gelmez diyenlere kafa tutmaya çalışmış yazık laa!

    Sevgili pıtırcık önce okumak, araştırmak gerekiyor. Kulaktan dolma bilgilerle padişahım çok yaşa(!) deyince kimse kaale almıyor. Cevap bile vermiyor farkındasın!
    1 ...
  40. sırf meraktan penis yalayan erkek

    1.
  41. Okşan abla olma yolunda ilerleyen Harun abinin durumudur!

    Merakında sınırı olmalı dedirtir ayrıca.

    Malum ne demişler?

    "Adamın başına ne gelirse ya meraktan, ya taraktan!"
    0 ...
  42. sevgiliniz görmese aldatır mısınız sorusu

    27.
  43. eskiler dermiş ki;

    "insanların sütüne havale!" (Haram süt emmemişse yanlış ve kötü şeyler yapmaz anlamında sanırım!)

    Bir de annemin; rahmetli babaannesinin bir sözü vardı:

    "2 ayaklılar güdülmez(!)" şeklinde. (Hayvanlar 4 ayaklı güdersin ama 2 ayaklı insanı güdemezsin. Sen kıçını da yırtsan, demir zincirlere de vursan istedikren sonra ve içinde varsa ne isterse yapar! şeklinde de açıklaması var.

    Demek ki neymiş? Karakter ve kişilik meselesiymiş nokta.

    O değil de bu zamanda 2 ayaklılarda güdülür oldu(!) bu da ayrı bir siyaset başlığı konusu tabi!
    0 ...
  44. akp seçmeni yolsuzluklara inanmadı

    17.
  45. şunları şunları da yapmışlar... e ama yol yaptılar.

    bunlar bunlar da olmuş... e ama yol yaptılar.

    bir de bunlar var bak belgeli... e ama yoolll...

    Hayır birisi de çıkıp demiyor ki, gelişmişlik göstergesi duble yollar değil demirağlardır. Her bir yanı demir ağlarla örsünler. Araç trafiği azalsın. Araç satışları azalsın. Bu sayede de hava daha temiz hale gelsin de biz de diyelim e ama demiryolu yaptılar filan...

    Haa bir de canlı şahit olunmuş durum var. Yerel seçimlerde Büyükşehirlerden birisine aday olmuş bir milletvekili basın mensuplarıyla birlikte gezerken ziyaret edilen esnaflardan birisi eline kapanır, öpmeye çalışır ve anamın ak sütü gibi helal olsun der.

    Aday şoka girer. Nasıl yaa filan derken adam yine anamın ak sütü gibi helal olsun demeye başlar. Bu sefer hafiften kızar Büyükşehir belediye başkan adayı. Yok öyle bir şey tarzında.

    Esnaf hemen çark eder! "Eğer varsa, olduysa (tabi yolsuzluk filan demez. Adını koy(a)maz!) helali hoş olsun anamın ak sütü gibi" sözünü de Sonuna ekler.

    "Başbakanımız (şu anki cumhurbaşkanı); sayesinde sokakta başı dik geziyorum. Bu milletin başını kaldırdı. Eskiden başımız eğik geziyorduk!" diyerek helal etmesinin sebebini açıklar kendisince!

    Tabi önümüzde haberlik konular cereyan eder ama çalışılan kurum es geçeceği ve çöpe atacağı için mecburen görmezden gelinir.

    Vayyy beee! demekten başka elden bir şey gelmez.

    Zaten başkan adayı hızla oradan uzaklaşır. başka basın mensupları gelir de özellikle ajanslarda haber olursa diye düşünerek!

    Mecburen biz de peşinden!

    O esnafa; "ne konuda başın dik geziyorsun?" diye soramadım ya, hala aklımı kurcalar bazen düşününce!

    Bir de bu ilimiz Türkiye'nin aydınlık yüzü olarak bilinen, en modern şehirlerinden birisidir de aynı zamanda!
    0 ...
  46. orgazm olan hatundan korkup hastaneyi aramak

    0.
  47. yokluk zor zanaat vesselam(!)

    Alışır alışır. Zamanla...
    0 ...
  48. gerilla savaşı

    32.
  49. güldürmeyin insanı! Savaş eşit seviyede bulunan taraflar arasında olur!

    Sen vur-kaç taktiği yap. Adı savaş olsun(!)

    Önce savaşın yazılı olmayan (ve ülkelere, milletlere göre değişebilen) kurallarını okuyarak başlamalısın gerillanın savaştığını sanan insan!
    1 ...
  50. kendinden daha güzel kız görmüş kızın davranışları

    5.
  51. Bir de bunların gerçekten güzel olupta, kendisinden daha da güzelini görenleri bilenleri vardır ki genelde duymazlıktan, görmezlikten gelirler.

    ( Eee tabi o kadar pohpohlanmaya alışınca haliyle benden güzeli olamaz tavırları )

    - Aylin de güzel kızmış be Gonca

    + Kiimm Aylin mi? Yok bee! Onun şurası şöyle, burası böyle!

    Eğer görüntüye bok atamıyorsa,

    + Yaa o çok çirkindi. Estetik mucizesi diyorlar!

    ya da

    + Ama onun içi kötüüü!
    1 ...
  52. türkiye cumhuriyeti

    303.
  53. Biz biliriz biz diyerek, kişisel hırslarla, yandaş ve yalaka gazlarıyla hızla ortasına incir ağacı dikilmesi yolunda ilerleyen cumhuriyetimizdir
    0 ...
  54. türkiye nin süper güç olacağı günler

    12.
  55. Süper filan olmasa bile, 29 Ekim 1923 ile 10 Kasım 1938 arası olan dönemdir! Güçlüydük, dünyada saygı görüyorduk. Tam bağımsızdık. Kimseden emir almıyor ve komşularımızın içişlerine müdahale etmiyorduk!

    Evet fakirdik, yaralıydık, yorgunduk ama başımız dikti ve mutluyduk!

    Ziktir edin süperi müperi 29 Ekim 10 Kasım arasındaki düşüncelere, maneviyata, birlik ve beraberliğe dönebilsek o da yeter!
    3 ...
  56. sözlükte yakışıklı erkek yoktur varsa mesaj atsın

    13.
  57. Harun abiii boş ver be abiii! Kılıç, kalkan mı oynamak istiyorsun gece gece!

    Harun abilere yoktur tabi ki!
    0 ...
  58. ömür defteri

    4.
  59. an itibarı ile kanal 58 ve tv 58 denilen sivas'ın uydudan yayın yapan yerel kanalında yayınlanan programdır!

    trt ekranlarından aşina olduğumuz ömür dediğin isimli programın birebir kopyası denilebilecek tarzda ki
    programdır.

    genelde yaşlı çiftlerin konuk edildiği programda ortam ışıkları kamera ve projektör ışıklarıyla sağlanmışa benziyor

    hepsine eyvallah denilse bile insan program ismini bari değiştirip orijinal bir isim bulur!

    program bitti yazıp kaydedene kadar
    0 ...
  60. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük