adına neden entry girilmediğine şaşırdığım, bağımlılık yaratan disney oyunu. telefon üzerinden oynanan oyunların en güzellerinden biri. oyunda amaç; kahramanımız olan timsaha toprağı kazarak suyu ulaştırıp yıkanmasını sağlamak. 350'den fazla bölümü var ve buna rağmen kendini tekrar etmiyor. tuvalette zaman geçirmek için de birebir. oyun, 0.99$'a satışa sunulmuş.
modern family'nin birinci sezonunda dylan'ın, evin kızı haley'e yazdığı şarkı. aile bireyleri ilk başta haklı olarak garip karşılasalar da sonrasında hiçbirinin dilinden düşmez.
sözleri de şöyledir:
the stars are falling from the sky
and youre the reason why
the moon is shining on your face
and i finally think it found its place
cuz maybe baby
i just wanna do you, do you
do you wanna do me, do me?
underneath the moonlight, moonlight
and now were hiding in my car
i let you see my scars
escape the dark for just one night
your heart makes me explode with light
baby maybe
maybe i will steal you, steal you
just so i can feel you, feel you
maybe that will heal you, heal you
on the inside
underneath the willow tree
wearing nothing else but me...
izlemeyenlere böyle harika bir diziyi kaçırdıkları için gerçekten ama gerçekten üzülüyorum. dizinin her karakteri öyküyü tek başına sürükleyebilecek kalitede. izlemeye başladıktan bir süre sonra kimin başrol kimin yan rol olduğunu anlayamıyorsunuz. adı üzerinde "aile" dizisi. dizinin içerisinde size "ıyy" dedirteceğini düşündüğünüz eşcinsel bir çift, "off taş" dedirteceğiniz inanılmaz bir hatun var * ama buna rağmen hiç erotik sahne yok. diziyi izlediğiniz her an kendinizden bir parça buluyorsunuz. izleyecek adam gibi dizi arıyorsanız benden size tavsiye. (yavaş yavaş tüketin gözünüzü seveyim) Ayrıca emmy ödüllerinde 10 kategoride 14 adayla yarışacaktır.
küçükken, futbolda top taç çizgisinin arkasındaki reklamlara çarpıp geri döndüğünde oyunun duraklamadan devam ettiğini zanneder, böyle olduğunda topu eline alan futbolculara hakemin neden kırmızı kart göstermediğini ekrana mal mal bakarak anlamaya çalışırdım.
Kalem pili gibi olan kollarıyla oradan oraya savrulmaktan oyununu bir türlü oynayamayan, survivor'un begüm'den bile *güçsüz, kıllardan neye benzediğini * fark edemediğim yarışmacısı. Öyle ki denge konusunda da üstüne yok. Misal, dünkü denge oyununda nihat almış başını giderken hayim hala oralarda savsak savsak nihat'a yetişmeye * çalışıyor. Sonuç olarak düştü, eğlendik; ama bugün cevher'in elenip hayim'in kaldığı gerçeğini göz önünde bulundurursak türk halkı sayesinde finale bile çıkabileceğini düşünüyorum.