efendim araştırdım buldum. pedro lovell isimli bu abimiz, 1967 senesinde rocky serisinin 1. filminde spider rico rolüyle ufacık, mini minnacık bir rol oynamıştır. daha sonra da kariyerini zirvede bırakmayı planlamış ve bunu yapmıştır da. ama seneler 2006'ya geldiğinde bu pedro abimiz, Sylvester Stallone abimizin büyük ısrarlarına dayanamamış ve rocky balboa filminde de ufak bir rolle boy göstermiştir. ve böylece 40 yılda bir 1 filmde oynamış olmuştur.
aslında "torrente düşen vizyon filmlerinin sol frame de daha çok görünmesi" olması gereken bir başlıktı ancak karakter sınırlamasına takılınca böyle yapmak zorunda kaldık.
şimdi konumuza gelirsek;
uludağ sözlükte 8 aydır yazarım, bu 8 ayın öncesinde de fazladan bi 1 sene daha ekşi sözlükte takılmışlığım vardır. yani yaklaşık olarak 2 senelik sürede gözlemlediğim bu tespit;
ne zaman bi film sinemalarda yerini alsa sözlükte o filmin başlığına, o film torrente düşene kadar yani ortalama 1,5-2 aylık bir süreçte, 25x5=125 entry girilir. daha sonraları film torrente düştükten sonraki ortalama 2 aylık süreçte ise o filmin başlığına rahat bi 300 entry girilmişliği vardır.
bu da demek oluyor ki sözlük kullanan kişilerin, yasadışı olması, ezikçe görünmesi nedeni vb. nedenlerle torrent kullandığını inkar etmesine rağmen torrent kullanımı çok yaygındır.
işte bu da böyle bir tespitimdi. amacım neydi bilmiyorum...
efendim araştırdım buldum. (bkz: pedro lovell) isimli bu abimiz, 1967 senesinde (bkz: rocky) serisinin 1. filminde (bkz: spider rico) rolüyle ufacık, mini minnacık bir rol oynamıştır. daha sonra da kariyerini zirvede bırakmayı planlamış ve bunu yapmıştır da. ama seneler 2006'ya geldiğinde bu pedro abimiz, (bkz: Sylvester Stallone) abimizin büyük ısrarlarına dayanamamış ve (bkz: rocky balboa) filminde de ufak bir rolle boy göstermiştir. ve böylece deyimin hakkını vermiş ve kelimenin tam anlamıyla 40 yılda bir 1 filmde oynamış olmuştur.
2-3 defa başıma geldi. insanı sözlük kullanmaktan soğutan bir durum. ayrıca "hssktr şimdi nolcak lan acaba?" düşüncesi de adamı yer bitirir orası ayrı bir konu... şimdi olayı anlatmak gerekirse;
başlık açılıyor, ben o başlığa entry girerken modlardan biri o başlığa siliyor, ben de tam o sırada girdiğim entry'yi gönderiyorum. ama benim gönderdiğim entry silinmiş başlığa gidiyor. böylece o başlık yeniden açılmış oluyor hem de benim tarafımdan. adamı deli eder !
" 'açacağım' başlığı sikeyim ben gidiyorum!" dedirtiyor.
ortada bir yuvarlak(wheel) var. en üstte sizin heabınız... yuvarlağın kenarlarında da sizin tweetlerinizi favlayan ve rt'leyen kişiler.
bu kişilerin fotoğraflarının altındaki küçük yuvarlağa tıklayınca o kişi sizin hangi tweetinizi, ne zaman rt'lemiş-favlamış gösteriyor. eğer tasarım açısından kendilerini geliştirirlerse tutacak bir uygulama gibi duruyor.
bu kişinin resim çalışmaları tumblr'da karşıma çok çıkıyor. resim sanatçısı gibim bişey. çokzel twitter arka planlık kolaj resimleri var. google images'a colin johnson yazmak yeterli.
kafamda birçok senaryo olmasıyla beraber netleşen bi şey var ki; bu transferler spor toto süper lig için değil şampiyonlar ligi içindir.
neden mi? çünkü son netleşen kadroyla şampiyonlar ligi ikinci turda büyük ihtimal shalke 04'ü geçeceğiz.
geriye kalan 2. tur eşlemelerine baktığımızda ise ;
Milan-Barcelona,
Arsenal-B. Münih,
r. madrid-manu ve
celtic-juventus
eşleşmelerinde 4 önemli takım elenecek. biz de eğer çeyrek final'de r.madrid ve barcelona ile karşılaşmazsak yarı finali zorlayacağız.
işte bu kadronun amacı bu; şampiyonlar ligi'nde yükselebildiği kadar yükselip, hem kasasını doldurmak hem de avrupa'da adını duyurmak.
bunun sonucunda şöyle bir sorun çıkıyor. eğer ilk 11 şampiyonlar ligi temposunda yorulup lige geri geldiğinde toparlanamaz ve yedek oyuncu varyasyonları da yetersiz kalırsa(ki o da zor ihtimal) ligde şampiyonluk son haftalara kalır. bu da takımın ve yöneticilerin üstüne büyük bir yük bindirir. "biz bu kadar transfer yaptık hala ligde şampiyon olamadık" gibisinden... ancak şampiyonlar ligi'nde bu kadar ilerledikten sonra takım merak etmesin biz o kadar da hoşgörü gösteririz.
1- Mikroplar, bakteriler, virüsler, bulaşıcı hastalıklar..
2- Elementler, atomlar
3- Atmosfer, hava, mevsimler, yaz-kış-bahar yok.
4- Kar, dolu, buz, don, kırağı, sis,
5- Galaksiler, gezegenler
6- Dünyanın küresel bir gezegen olduğu,
7- Dünyanın kendi ve güneşin etrafında döndüğü,
8- Ayın dünyanın uydusu olduğu ve etrafında döndüğü,
9- Ay ve güneş tutulmaları,
10- Şimşek, yıldırım ve gök gürültüsünün sebepleri,
11- Kalpten çok bahsedilir de beyinden hiç bahsedilmez.
12- Sabun vb. temizlik maddeleri,
13- Kürtaj ya da doğum kontrolünün yasak olduğu,
14- Gelişmeden, üretimden, uygarlıktan bahis yok.
15- Hastalık var ama ilaçtan hiç bahis yok, doktor yok.
16- Dinozorlar, mamutlar ve diğer nesli tükenen hayvanlar yok.
17- En büyük keşif olan tekerlek yok.
18- Kurandan binlerce sene önce kullanılan tekerlekli at arabaları yok.
19- Lale yok, gül yok. Kuranda doğanın süsü çiçeğin çsi yok.
20- Doğanın olmazsa olmazı orman yok, ormanların korunması yok.
21- Sevgi yok, aşk yok.
22- Sanat yok.
23- Kuranda tarih yok.
24- Yanardağ, volkanik patlama yok.
25- Piramitler ve diğer dünya harikaları yok.
26- Fındık, fıstık, ceviz vs. yiyecekler.
27- Karpuz, kavun, portakal, mandalina, limon ve daha birçok meyva yok.
28- 5 vakit namaz, teravih namazı, bayram namazı yok.
29- Sünnet, (Kuranda yok-Tevrat ve incilde var)
30- Kabir azabı, Münkir-Nekir melekleri,
31- Sırat Köprüsü,
32- Recm, (Kuranda yok- Tevratta var)
33- Ramazan ve kurban bayramları,
34- Mevlit, ilahi, müzik, resim, heykel, sanat yok.
35- Havva, Ali, Amine, Abdullah, Ömer, Ebubekir yok. Zeyd ve Ebu Leheb var.
36- Türkler, başka milletlerden peygamberler,
37- Uzayda yaşam,
38- Mehdi, deccal,
39- Azrail yok. Ölüm meleği var.
40- Muhammedin ilk yaratılan ruh olduğu,
41- Satranç, tavla vs. oyunların günah olduğu,
42- Tarikatlar, mezhepler, şeyhler, muritler,
43- Başka dinlerden olanların ebedi cehennemlik olduğu,
44- Türban, Çarşaf, peçe, saçın görünmesinin günah olduğu,
45- Kadından yönetici, devlet başkanı vs. olamayacağı yok.
46- Adet zamanı kadına namazın, orucun yasak olduğu,
47- Cuma namazlarının erkekler için olduğu,
48- Evde dahi başı açık namaz kılınamayacağı,
49- Erkeklere altın yüzük vb. takının yasak olduğu,
50- Midye, karidesi istakoz gibi deniz ürünlerinin yasak olduğu,
51- Mastrubasyonun yasak olduğu,
52- Sakal bırakmanın sevap, kesmenin günah olduğu,
53- Ölünün ardından 7si, 40ı, 52si, senesi mevlitleri,
54- Hacda şeytan taşlamak,
55- incil veya Tevratın tahrif edildiğinden bahis yok.
56- Cennet dilinin Arapça olduğu yok.
57- Allahın 99 tane Arap ismi olduğunu yazmıyor.
58- Namazda ne okunacağı bilgisi yok.
59- Kul hakkı,
60- Kıyametin ne zaman kopacağı ve alametleri yok.
61- irade yok. Cüzisi de yok, özgürü de.
62- Ezan yok, müezzin-imam yok.
63. Tespih çekmek yok.
Temizlenme işine gelince, üç kerpiç parçasını yahut düzeltilmiş üç taşı büyük abdestten önce alır. Kaza-yı hacet (sıçmak) bitince sol eliyle alır ve necaset (kirli) olmayan yerden başlayıp necaset olan yere sürer ve orada dondurur ve necaseti bulaştırmadan kaldırır. Böylece üç taşı kullanır.
Eğer temizlenmezse iki taş daha kullanır. Böylece kullanılan taş sayısının tek olmasına dikkat eder. Sonra düz bir taşı sag eline alır, zekerini (erkeklik organını) sol eliyle tutar, o taş üzerine üç defa sürer, yahut duvara üç ayrı yere sürer. Sol eli hareket eder sağ eli değil. Fakat en iyisi taştan sonra su ile de yıkanmaktır. Suyu kullanmak istediği zaman sağ eliyle su döker sol eliyle temizlenir. Hiç necaset kalmadığını anlayıncaya kadar devam eder. Bunun gibi küçük abdestten sonra temizlenirken, elini üç defa zekerin altına koyup sallar ve üç adım yürür, üç defa öksürür. Bundan daha fazla kendine eziyet vermemelidir. Yoksa şüpheye vesveseye düşer.
erzurumlu ibrahim hakkı'nın marifetname adlı eserinde geçen derslerdir. okuyalım bakalım islamiyete göre nasıl cinsel birliktelik yapmalıymışız.
dikkat +18.
1-sikişirken öpüşenin çocuğu sağır doğar.
2-erkek de kadın da iç gömleği hariç diğer bütün elbiselerini soyacak. sikiş esnasında konuşma veya öpüşme olmayacak. olursa çocuk sağır veya dilsiz oğar.
3-öğleden sonra yapılan sikişin ürünü olan çocuk şaşı gözlü doğar.
4-pazartesi gecesi yapılan sikişin ürünü olan çocuk kuran hafızı olur.
5-perşembe gecesi yapılan sikişin ürünü olan çocuk alim olur.
6-cuma namazından önce yapılan sikişin ürünü olan çocuk mutlu ve şehit olur. (ne alakaysa amk)
7-kadına tecavüz edilerek yapılan çocuk ahmak olur.
8-yeni ayın ilk gecesi, 15. veya son gecesi yapılan sikişin ürünü olan çocuk deli olur. (bu önermelere göre bu beyamca yeni ayın ilk gecesi, 15. veya son gecesi yapılmış olmalı)
9-pazar gecesi yapılan sikişin ürünü olan çocuk yol kesici olur.
10-çarşaba gecesi yapılan sikişin ürünü oan çocuk öldürmeye meyilli olur.
11-sikiş ayakta yapılırsa (tüh benim de en sevdiğim pozisyondu) çocuk uykuda yatağına işer.
12-erkek, karısı yerine yanlışlıkla baldızıyla sikişirse, bu sikişin ürünü olan çocuk hem erkek hem de dişi alameti olan (kısaca top olur, oğlan olur, şöyle-böyle olur demek istiyo) biri olur.
13- sikiş meyva ağacının altında yapılırsa bu sikişin ürünü olan çocuk cani olur.
abdullah öcalan'ın hücresine tv bağlatılmasıyla izleyebilceği kanallardır. bunlar;
Atv,
Samanyolu,
TRT1,
NTV,
Show Tv,
Kanal 24,
Kanal D,
CNN Turk,
Kanal 7.
edit: tamam öcanlan düşmanısınız, öcalan'ı sevmiyosunuz -keza ben de öyle- anladım ama neden beni eksiliyorsunuz ki? ben sadece sizi gündemle ilgili bilgilendiriyorum.
amacı nedir, kârı nedir bilinmez ama yapmıştır. belki de neden yaptığını bile bilmez ama yapar ve yapmaya devam edeceklerdir.
bu videoyu izleyince karl marx'ın "din kitlelerin afyonudur" aklıma geldi. din ile kafayı o kadar bozmuşlar ki demekki... artık beyinleri bile tam işlemez olmuş.
korkarım ki yakında bu iğrenerek izlediğimiz görüntüleri ülkemizde de göreceğiz.
kimine göre aksilik kimine göre bahanedir ama mutlaka bizi ders çalışmaktan alıkoyar ve bu bizi mutlu eder. bu 'aksilik-bahane' bizim içimizde kısa süreli bir rahatlama yaratsa da uzun süreye yayıldığında bağımlılık yapar ve kişi hiç ders çalışmak istemez.
işte bu rahatlamanın sonucunda da vize-final haftaları fotokopiciler zengin olur ve öğrenciler bi anda bünyeye yüklenip sabahlara kadar ders çalışmak zorunda kalır.
örneğin benim başıma da az önce bir 'aksilik' gelmiştir. Oturayım biraz ders çalışayım dedim, Almanya'daki halamın damadının görümcesinin kuzeni vefat etmiş. Kötü oldum, çalışamayacağımı anladım ve kitaplarımın başından kalktım.