Ich hab' mich irgendwie verlaufen
Hab' keinen Plan, wohin ich geh'
Steh' mit meinem kleinen Koffer
Hier auf der Champs-Élysées
Auf einmal sprichst du mich an
„Salut, qu'est-ce que vous cherchez?“
Ich sag': „Pardon, es tut mir leid
Ich kann dich leider nicht verstehen!“
Doch du redest immer weiter
Ich find's irgendwie charmant
Und male zwei Tassen Kaffee
Mit 'nem Stift auf deine Hand
Je ne parle pas français
Aber bitte red weiter
Alles, was du so erzählst
Hört sich irgendwie nice an
Und die Zeit bleibt einfach stehen
Ich wünscht', ich könnte dich verstehen
Je ne parle pas français
Aber bitte red weiter
Oh la la la la la la la la la
Oh la la la la la la la la la
Bir ince pusudayım
Yolumun üstü engerek
Bir garip akşamdayım
Sırtımı gözler tüfek
Ben senin sokağına
Ulaşamam, dardayım
O mazlum gözlerine
Bakamam, firardayım
Oysa ben bu gece yüreğim elimde
Sana bir sırrımı söyleyecek idim
Şu mermi içimi delmeseydi eğer
Seni alıp götürecektim
Beni vur, beni onlara verme
Külümü al, uzak yollara savur
Dağılsın dağlara, dağılsın bu sevdamız
Ama sen ağlama, dur
Beni vur, beni onlara verme
Külümü al, uzak yollara savur
Dağılsın dağlara, dağılsın bu öykümüz
Ama sen ağlama dur
Bir ince pusudayım
Bu gece zehir zemberek
Bir yolun sonundayım
Sessizce tükenerek
Ah, senin ellerine
Uzanamam, yerdeyim
O masum hayallere
Varamam, ölmekteyim
Oysa ben bu gece yüreğim elimde
Sana bir..
Bırak uyusun şu deniz kanatlarımın altında
Gel gezmelere gidelim biz bulutların asfaltında
Hiç yaşamamışız gibi olacak sonunda
Ben kendi yoluma gideceğim güneş kendi yoluna..
insanın özgürlüğü: istediği her şeyi yapabilmesinde değil, istemediği hiçbir şeyi yapmak zorunda olmamasındadır. Başörtü takma zorunluluğu başörtü takmak istemeyen insanların özgürlüğünü kısıtlar. Başörtü yasağı da takmak isteyen insanların özgürlüğünü kısıtlar.
Bunu anlamak bu kadar zor olmamalı.
“Tanrım bana değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etme gücü, değiştirebileceğim şeyleri değiştirme cesareti ve bu ikisi arasındaki farkı anlayabilme sağduyusu ver.”
bir insanın nasıl biri olduğunu anlamak iyi biri olup olmadığını anlamaktan daha önemlidir. çünkü her insan biraz iyi biraz kötüdür. Diğer insanları nasıl gördüğü insanın kim olduğunu gösterir biraz. Karşıdakinin yalan söyleme ihtimalını var sayan biri biraz yalancı, kötü kalpli biri olduğunu düşünen biraz kötü kalplidir. Karşıdaki kişinin kötü bir hareketini dahi iyiye yorabilen insan özünde hala masum kalmıştır.
Çok zevklidir. Mutluluk verir. insanın rahatlamasını sağlar. Eğer iki-üç kişi beraber bisiklet sürüyorsa daha da zevklidir. Yalnız sürerken de müzik ve rüzgar eşliğinde.
Anneyle gidilen alışverişte annenin kendine seçtiklerini sen ödediğinde büyüdüğünü anlarsın. Sen küçükken sana alınan kıyafetlere mutlu olduğun gibi annenin gözlerindeki mutluluğu görünce büyüdüğünden emin olursun.
Yıllar önce bir tatlı yemiştim. daha önce hiç tatmadığım bir tatlı. Çok beğenmiştim. Tadı damağımda kalmıştı. Markette hazırını görüp almak istedim çok uzun bir süre. Her gördüğümde o günkü tadı geliyordu aklıma. Bugün ilk defa alıp tekrar yedim. Anladım ki bazı şeyler aklımızda, dilimizde kaldığı tadıyla daha güzelmiş. Tekrar yediğime pişman oldum. Hayalım de kaldığı kadar da olağan üstü değilmiş. Büyü bozuldu. Belki de geçmişimizde bıraktığımız kendimizce çok kıymetli insanlar da böyledir. Tekrarı büyüyü bozacak, kıymetini kaçıracaktır.