bazı şeyler öğrenilir, bazı şeyleri de insanlar ya da durumlar öğretir. güvenmeme öğrenilecek bir şey değil zamanla yaşanılan kötü tecrübelerden ötürü geliştirilen bir savunma mekanizmasıdır. insana, sevmediklerinden ziyade en sevdikleri zarar verirler. Güvenmeme duygusu en sevdiklerinizden size kötü bir hediyedir.
Sn Cumhurbaşkanı ne anlatıyor, oradaki insanlar neler soruyor anlamış değilim. Bunlarla ben ayrı ülkelerde mi yaşıyorum acaba? Oradaki genç dedikleri ile benim gelecek kaygılarım çok farklı. Benim orada olsam soracağım sorular eminim onların akıllarına bile gelmiyordur. Daha şimdiden bırakmışlar kendilerini politika denen çıkar havuzunun kirli sularına.
girilen bu entryde karşıtlığın muhalifliğin bokunun çıkarıldığının göstergesidir. Unutulmamalıdır ki bu ülke de inançsızlar ve tayyipçiler yok. inançlı olan ve tayyibi sevmeyen insanlar da var. bok yemeyin özgürlüğümüze sahip çıkalım ama dini değerlere de saygı gösterelim diye uyarma gereği duyduğum entrydir.
kurtarmak gerekir. hem içine düştüğü ateşten, hem de içine düştüğü diğer ateşten. aslında acınası, üzülesi bir durumdur. Neye hizmet ettiğini bile bilmez. Mantık yak dediler yaktım. Yak diyenler yanmadıkça her ölüme üzülmeli.
kafamı karıştıran bir önermedir. sadece öğrenciler mi kızlı erkekli kalamazlar acaba? okula kayıt yaptırmasak ya da mezun olsak kalabilir miyiz? okumasak mı acaba? ya da ünlü mü olsak, zengin mi olsak, sizler gibi imam nikahı kıyıp çok eşli mi olsak, nasıl etsek bilemedim ki.
Sayın başbakanım acil dönüşleriniz rica,
bir zamanlar terkedebilmek için yalanlar söylediğim kıza, şimdi aşığım. ama şimdi de o beni istemiyor, çünkü sevmiyor. haklı bıktı çünkü benim gelgitlerimden. meğer ben ne kadar şımartılmışım şimdiye dek. bi halt olmadığımı ben de anladım. aşk da bi halt olmak bi halta zaten yaramazmış. meğer ne kadar sıradansan o kadar mutlu olurmuşsun.
isterdim ki güzel bir anlamı ve uzunca bir hikayesi olsun. ama yok! herşey dedemin isminin bana da koyulmasıyla başlamış. daha sonra tarafımdan, gençliğimizde meydana gelen türkçe katliamına uğramış, biraz cmylmz vari bi nick işte.
normal günlerde telefonunu sessize alıp bir kenara koyan, bazen telefonun ne işe yaradığını bile unutan ama bayram v.b günlerde telefonunun sesini sonuna kadar açıp en ulu orta yere koyan, mesajların daha kimden geldiğine bile bakmadan sevinen garip insandır.
öyle birşey yoktur. şu kürt türkçe konuşsa da dinlesek diyen birini duydunuz mu hiç ya da konuş ulan kürt konuş türkçe konuş diye hükmeden birini. istemiyorsa konuşmasın efendim.
işte o benim efendim. telefonumda 3g yok, ama telefonun önünde kamera var. kendi resmimi çekmeyeceksem öndeki kamera ne işe yarıyor sormak lazım. belki de bu telefonu yapanlar da cahildir. bu ne lan hepimiz cahiliz o zaman.
gözde bir erkeksen bir hatunu ayarladığında duyacağın ilk bikaç cümleden bir tanesi budur. hani o herkesten farklıdırya kendince, sizi tehdit ediyordur. aslında tehdit de değildir bu. ben seni çok seviyorum - ya da seveceğim, sen de bana yetiş emi sen de beni çok sev gibisinden yakarış cümlesidir.
itiraf ediyorum. bugün anladım ki ben hep haketmediğim şeyleri istediğim için kaybediyormuşum. en azından ben kaybettiğimi zannediyormuşum. aslında kaybettiğimi düşünmemde benim yaptığım ikinci büyük yanlışımmış. kaybetmek, uğrunda çaba gösterip de amacına ulaşamamak, sahip olamamaktır. bugün anladım ki ben aslında zannettiğim kadar büyük, değerli ve vazgeçilmez değilmişim. büyük olmak için birşeyler yapmak gerekirmiş. ama hala çok geç değil.