2. dünya savaşında müttefik kuvvetlerce kullanılan hafif makinalı tüfek, bir şarjöründe 30 adet 10mm lik mermi bulunur, bir sürede türk ordusunda kullanılmıştır.
gece gece facebook hesabında ne düşünüyorsun kısmına "Beethoven ve Mozart ezgileri eşliklerinde uyuklamanın verdiği huzur ve mutluluk." yazan dangoz ile aynıdır efendim.
yol, köprü vs diye kendı memleketlerıne peşkeş yaptılar sende bişeyler yapılıyor sandın. evet yapıldı kendı akrabaları zengin oldu sen yine ortada kaldın. e artık şaşırt be halkım.
www.kızılyıldız.org'un yaşanan polis saldırıları üstüne yazdığı makale
Bir şeyler oluyor, hem de korkunç bir şeyler. insanın gözünü kapasa bile göreceği, kulağını kapasa bile duyacağı şeyler oluyor.
insanlar çığlık çığlığa bağırıyor. Metin Lokumcu;nun katillerinden hesap sorulsun diye. Medyanın utanmaz yandaşlık yapanları dışındakiler Metin Lokumcu;nun ölümüne şöyle bir bakıp geçtiler de Hopa;da neler oluyor, niye Hopa;da yasalar rafa kaldırıldı, sıkıyönetim zamanındaki gibi.
Tek kelime etmiyorlar.
Uyanın. Bu ülkede Artık Yeter! diyenler var. Onlar da sizin gibi aile sahibi, geçim derdiyle uğraşan insanlar. Aynı sizin gibi yaşamaya, geçinmeye çalışıyorlar ve diyorlar ki Artık Yeter! Bu düzen böyle daha nereye kadar gidecek.
Daha ne kadar kirli çıkarlar şirketi olmuş partilerin saltanatı sürecek.
Daha ne kadar yaşamımızı yalanlarla, soygunlarla karartacaklar.
Daha ne kadar tek ses çıkaranı gözaltına alıp işkence etmeye devam edecekler.
Daha ne kadar yoksulları, emekçileri itip kamaya devam edecekler. Artık Yeter! Demekteler.
Medyanın her kanalı her gazetesi olanları ya hiç olmamış gibi davranıyor ya da olayları ufaltıp sıradanlaştırarak veriyor. Yer verenlerin birçoğu ise, Artık Yeter! Diyenleri yalanlarla kapkara propagandalarla ya eşkıya, ya terörist ilan ediyor.
Sokaklara çıkıp Metin Lokumcu;nun katilleri bulunsun Hopa halkı üzerindeki sıkıyönetim kaldırılsın diyenlere imamın Ordusu TOMA;larla, örtülü ödenekle alınan gaz bombalarıyla, jopla, gözaltılarla, tutuklamalarla, Özel Yetkili Mahkemelerle saldırıyor.
Kirli çıkarlar şirketi olmuş düzen partilerinin daha ne kadar peşinde gideceksiniz daha ne kadar gözlerinizi, kulaklarınızı kapatıp Metin Lokumcu;nun, Hopalıların çığlığını duymayacaksınız! Tamam, Kürtler öldürülürken yılların zehirli propagandasına inandınız ses etmediniz. Size bölüneceğiz diyerek anlatılan masallara inandınız ve bölünmeyelim diye her türlü baskıya boyun eğdiniz. Kürtler hala öldürülüyor, hala baskı altında, hala her yerde kimin nerden yapacağı belli olmayan saldırılarla karşı karşıyalar. Ama sadece onlar değil herkes saldırı altında, alkışçı, yalaka olmayıp sesini çıkaran herkes. Artık sesini çıkarmayan ya kirli çıkarlar şirketi olmuş partilerde nemalanan parazitlerden olmuş veya olma hevesinde olanlardır, ya da korkudan gözü kararmış olanlar
Korkunuzu yenin, zulme boyun eğip koyunlar gibi kaval dinleyerek kasabın satırına gitmekten usanmadınız mı?
Sokaklarda Artık Yeter! Diyenler senin sesindir.
Sokaklara çıkıp Metin Lokumcu;nun katillerinden hesap sorulsun, Hopa;da sıkıyönetime son verilsin diyenler senin derdini dert edinenlerdir.
Sesiniz çıksın, zulme boyun eğmek utanılacak bir şeydir. Zulme karşı koymayan, zulmün ortağıdır.
2011 yılında halen olmaları kadar anlamsız başka hiçbir şeyin olmadığı, 50 yıl öncesinden kalan salak saçma görüntü ve ses kirliliğine sebep olan saçmalıklar.
bu otobüslerden gelen cızırtılı sesleri dinletip yada birbirlerine mani gibi şarkı besteletip okuttukları salak şarkıları dinletip oy almayı düşünen bir zihniyet yönetecek bizleri.
bugün saat 4 sıralarında 34 mte 95 plakalı gri ford focus içinden çıkıp bakırköy incirli caddesi üzerinde bir "siyasi" parti aracının üzerine boş kafaları kadar kocaman taşlarla saldıran 5 adet cücük beyinliden oluşan topluluk.
vicdan ve ahlak sahibi kişilerin katılabileceği facebookta protesto grubu
Batman'da kendisine sorunlarını anlatan görme engelli vatandaş Nurullah Memetoğlu'na tepki gösteren ve "iş bulmuşsun daha ne istiyorsun" diyen Recep Akdağ'ın saygısızlığı atlanacak birşey değildir.
vicdan ve ahlak sahıbı kımsenın telaffuz edemeyeceği bu sözlerin arkasında sayın bakanın "insan"lara bakış açısı yatmaktadır. engelli vatandaşlarımızı "ÇALIŞTIRMAK ZORUNDA" bırakan bu bozuk düzende ÇALIŞTIRILMAK ZORUNDA bırakıldıkları için "ÖZÜR DiLENMESi" gerekirken bakanın bu tavrı istifasının gerektiğini gösterir.
12-15 mayıs 2011 tarihleri arasında taksim ve çevre sokaklarında düzenlenecek. karnaval, stand-uplar yarışmalar,tiyatrolar ve sohbetlerin içinde olacağı festivalin adıdır.
bu yapılanları mantıklı bulanların yakında "soyunun" emri ile canla başla üstünü başını yırtacakalrından şüphe edilmeyecektir.
mantık.
evet biraz iyi gelir.
aylık geliri 750 lira olan bir halk
kira bedeli 500 lira olan evler
dünyanın en pahalı benzini kullanan bir halk.
açlık sınırının tavan, gelirin taban yaptığı ülke.
damarı geçelim.
toplu taşımaya verilen 2,5 lira
istanbul da bir yerden bir yere gitmek için harcanan tam 2 saat.
metrobüslerin çektirdiği çile
bir başbakan
bizim adımıza karar alan bize sormadan ( ki hiçbir seçim toplamın tamamı değildir)
bizim adımıza avrupaya kabadayı taklidi yapan.
evinden edecek kişilere kahve de arkadaşı ile konuşurmuş gibi " valla oradan çıkacaksın" diyen.
halkın gerçek ihtiyaçları ile hiçbir zaman ilgilenmeyen.
karlı çıkacaklar (kuşkusuz)
ali ağaoğlu
tayyip erdoğan ve yandaşları
cemaat
türbanlılar
karlı çıkamayacaklar
aldığı emir ile soyunan koyunlar.
malesef ki bir bok yiyemeyen bizim gibiler
taksim de görevli yunus polisidir.
rutin kimlik kontrolünde arkadaşımın bileğinde ki "atatürk" yazılı saati görünce,
- kokrmuyor musun bunu takmaktan ? diye sormuştur.
+ neden korkucam ki. cevabını alınca
- bence bir mahsuru yok etrafta sevmeyen çok var onlar birşey yapmasın diye seni düşündüğümden söylüyorum. demiştir.
geçen ay meydana gelen bu olayı yazasım yoktu (bkz: sokak müzisyenlerine ceza kesen polis) olayını görünce ipin ucu biraz kaçtı sanırım diyerek yazmak istedim.
devlet tiyatrosu oyuncularının kültür bakanı ertuğrul günay'ın yaptığı "Devlet, tiyatroları daha fazla taşımak zorunda değil" yorumuna karşı sert duruş, haklı protestosudur.
muhalefet partisi liderinin hükümet liderine "küfür" ederek seçimlerden önce verdği gol pasıdır.
evet resmen ve alenen tayyib'e gol pası vermiştir. tayyib'i düştüğü bu argo batağın da yalnız bırakmamış "küfür"ü meşrulaştırmıştır.
ben chp'li değil, akp'li asla değilim. siyasi görüş yoktur bence ahlak vardır. ve ülkenin iki büyük siyasi parti lideri "ahlaksız" olduklarını afiş etmişlerdir.