Çok sevilir. Parmaklarının arasında bastırıp bırakırsın nasıl bir mucize dersin. O sırada kedinin bakışlarında "gerizekalı bu ya" ifadesini görsen de bırakamazsın.
bursaya gidip anca lahana çekmiş kızın fotoğrafları olmalı bence. lahana olmayabilir de. bilemiyorum. art niyet aramaya gerek yok kuzum. "lahana" gibi ortada.
teröristmiş şöyleymiş böyleymiş.
yahu siz "o sana vurursa sen de ona vur" diyen anne babalar mı olacaksınız? bu savaş değil ki, o kız elinde bombalar varken ölmedi, o kız birkaç kez uyarılıp teslim olmadığı için ölmedi.
yürekler biraz olsun bile sızlamıyorsa oturup sakince düşünün.
"they gonna feel pretty stupid when they find out" rick abimiz dediydi bunu "neyyy?" dediydim bende sonra açıkladıydı "They're screwing with the wrong people" diye "vöeeeeeee" dedim sonra. (bkz: the walking dead)
sınıf öğretmenlerinin arasında tek branş öğretmeni olursan kendinden soğutan meslektir.
"aa bak benim öğrettiğim dersten beş yanlış yapmış ama ingilizceden iki tane bile yapmamalı, nasıl öğretemedin!" derler.sözüm burdaki -sözlükteki -sınıf öğretmenlerinden dışarı. saygılar.
yoksa öğrenciler benim sevimli miniklerim, yaşamaya olan umudu, hevesi oluveriyorlar insanın.
her meslek baş ağrıtır illa çalışmak yorar insanı. fakat sana bakan onlarca gözde saf sevgiyi görmek, seni çıkarsızca sevdiklerini hissetmek paha biçilemez.
"öğretmenim ben dün seni gördüm biliyor musun?" "aa nerde gördün bakalım?" "okulda. merdivenlerden çıkmıştın."
"öğretmenim ben dün sana sarılmıştım!" "öğretmenim seni görünce vallaha galbime bi çizıh atıliyı!"
öğretmen olmak hayatta yaptığım en doğru seçimdir. öptüm.
duygularıyla hareket etmek aptallıksa aptaldır.
hee duygularıyla hareket etmeye aptallık demek ne kadar zekanın parıltısır, bunu yeni bir başlık açıp tartışmak gerekir. ama üşeniyorum. al bak fiziksel durumuma göre hareket ettim. ben şimdi neyim .s.s
maaşını biriktir düğün parası olsun diye iki güne bir arayıp öğüt vermesi.
ben araba almak istiyorum deyince de o zaman sonra satar düğün yaparsın demesi.
kendisine meşgale bulmak gerek.
allahın cezası şehir.
ceza çünkü bir daha hiç bir şehri o kadar çok sevemeyeceğim. bursa, istanbul, izmir çok güzel şehirler lakin ankara ya bağlanmak var. ankara nın sokaklarında gezerken huzuru bulmak var. havası kötü ama o havayı soluyup mutlu olmak var.
bu farklı, anlatılmaz bir şey. hep oturup ankara ya bir şeyler yazmak ister insan ama yazılmıyor kardeşim. bilenler bilir, metro altını bile özler mi insan, beşevlerden kızılaya mal mal yürümeyi özler mi.
ankara da olanlar, size sesleniyorum, konur sokakta köşedeki büfe salep satar, ordan salep alın için benim için, ama sokakta oturun için. size vasiyetim olsun.öptüm.
(#22021625) bu entrysini okuyup mantıklı bir açıklama yapacakken dur bakayım başka neler yazmış dediğim ve (#22028951) bu entrysini görünce "onurdan bahsetmek senin haddine düşmez" dediğim yazar.
her öğretmenin değil, bazılarının günü.
az önce bir öğrencim aradı. 4. sınıf. kutladı günümü.
sınıf öğretmenimi arayamıyorum çünkü öğretmenler gününde telefonunu kapatır dedi. onun günü kutlu olmasın mesela.
ben çok seviniyorum acaba ben de mi sorun var. telefonuma bakıyorum sürekli, veliler öğrenciler arıyor kendimi mutlu hissediyorum. öğrencilerimin sümüklerini silince de mutlu oluyorum ben. velhasıl güzel bi şey, ağlayasım geldi şu an bak.
derslerden çalmayan, hak yemeyen, el kaldırmayan, bu yola baş koyanların günü kutlu olsun.
çıraklara iş öğreten ustaların,acemi elemanlara mesleği öğreten patronların, çocuğuna ahlak öğreten anne babaların, kısacası gönlüyle bir şeyler öğreten herkesin günü kutlu olsun.