Bu tarz insanlık ile alakalı durumları şahsi pencereden bakıp anlamak ve yorumlamak mümkün değildir. Kendisini çok önemli bir şey zanneden insancığın düşünceleri olabilir ancak. insan ırkı için aslolan insanlığın ilerlemesi olmalıdır. Senin güçsüz olduğun için ölümün veya insan ırkının çoğunun güçsüz olduğu için ölümü, insanlık için zararlı değil yararlıdır.
Esas tehlike ilerlemenin durduğu vakittir. Çünkü o zaman, yok olacağımız kesinleşecektir.
paranoyaklaşmamak en doğrusudur. çok merak ediliyorsa whatseen gibi uygulamalar ile takip edilip emin olunabilecek durumdur. bir kurt içe düştü mü gerisi gelecektir.
akp destekçisi olmayan neredeyse herkes batmış; akp destekçisi olanlardan küçük olanlar batmaya başlamış; ordu dağıtılmış; tersaneler başka devletlerin eline geçmiş; önemli şirketlerinin neredeyse tamamını yabancılar yönetir olmuş; ülke bilfiil işgal altında; üstelik dibimizde, çok yakında bize atlaması beklenilen savaşlar dönüyor, hala akp diyorsunuz!
giden akp, chp değil, fetö değil, mhp değil; giden ülke! çok net ve ortada olan bir gerçek artık bu! götünüze don alacak paranız(değeriniz, ederiniz) kalmadı veya yakında kalmayacak, hala bir umut adamların götünü yalamaya devam ediyorsunuz üç kuruş para için. adım adım, sizi de sikecekler, ayılın! aklınız ne kadar geç kendine gelirse, o kadar kötüye gidecek her şey...
Elinizde silah olmadan, silahlı adamları; elinizde teknoloji olmadan robotları yenemezsiniz, haberiniz olsun. Sonra size, karınıza, kızınıza, oğlunuza tecavüz edildiğinde; işkenceden işkenceye günleriniz geçtiğinde; çığlıklar atmanıza rağmen kimse size yardım etmediğinde; yanınızda ne akp bulunacak, ne chp bulunacak, ne ordu bulunacak, ne şirketler bulunacak; ne götünü yaladığınız beş para etmez şeref yoksunları olacak.
Bir gün ülkeden kazandığınız kara paralarla kaçtığınız ülkeler, sırf Türkiye vatandaşısınız diye sizi atarlarsa da hiç şaşırmayın! O işler ülkeden kaçmakla bitmiyor. Ülkenin saygınlığı bittiğinde, senin geçmişin seni takip ediyor...
Ya o yatırımları, örgütlenmeyi, önce kendimizi, sonra ülkemizi kalkındırmayı biz başaracağız; yada başkaları bu ülkeyi kaldırıp götürmeye devam edecek...
ihtiyaç hissetmiş olmalı. baştan bildirecek kudreti vardı da, işte olay olması için sonradan bildirdi...
ne bileyim volkan falan patlattı kimine göre kızınca yada kurak bıraktı verimli toprakları. bazı insanları taş yaptı, çünkü kendi yarattığına kızmıştı, bunu yapacağını zaten bilmiyormuş gibi...
sahi, duyular sadece insana mahsus zannediyordum, tanrı acaba zaman zaman insan mı oluyor? çünkü bazı zamanlarda tanrı kadını diline dolamış, erkeklere öğüt veriyor.
putlar varmış bir dönem, görülmeyen tanrılarla iletişim için insan eliyle üretilen. şimdi de geniş ve pahalı binalar var, tanrıyla iletişim için insan eliyle üretilen. hele ki bir tanesi var, kendisi pahalı olmasa da çevresi epey pahalı, tabii tanrıyla iletişim için tümü. Çünkü tanrı insanı duymak için pahalı binalara ihtiyaç duyarken, aynı zamanda her yerde olmayı becerebilendi. sahi putlar kötüydü madem, bu putlaşma nasıl devam etti?
insan farklıydı ve ölümsüz kalmalıydı, "neden?" diye sormadı çoğu insan, çünkü ölürse bütün yaptıkları boşaydı, kabul edemedi. üstün olmalıydı, güçlü olmalıydı, kaybetmemeliydi. toprağa gömüldü bazen, bazen yakıldı öldükten sonra, bazen kıyafet giydirildi, bazıları tanrılar kızmasın diye volkanlardan atıldı bir yemek gibi, bazen değerli madenler ile gömüldü sanki tekrar dönecekmiş gibi... büyük çoğunluğunun ismi bile unutuldu, en güçlü insanların bile. sahi, burada yaşıyorken, şuanı yaşamaktan aciz kalarak, ölümden sonrasını düşünmek neden? ulu tanrıların güçleri yetersiz miydi herkesi mutlu yapmaya? yoksa mutsuzluk şart mıydı bir çok insan için?
peki ya senden öncekilerin bilmedikleri? peki ya senden sonrakilerin yeni bilecekleri?
Önce oruçluların kendi inançlarına saygıları olsun.
Oruç, başkası karşında yemek yerken de orucunu tutabildiğinde, günah işlemediğinde oruçtur. Sen bu duruma karşı adam dövmeye, küfür etmeye başladıysan, boşuna o orucu tutma, zira bir boka yaramaz.
Senin inancının kitabında yazanı, ateist senden daha iyi biliyor.
masallarla gerçekleri ayırabilecek kadar zeka sahibi bir kişi, bir dine inanmayacağı gibi, bu tarz masallara da inanmayacaktır. dünya üzerinde yüksek iq'ya sahip insanlar azınlıktadır.
bu dünyadaki tüm yapıtları normal insan yaptı. insan üstü gözüken masallarda veya hikayelerde her zaman bir aldatmaca mevcuttur.
mesela bu anlatılan konu, hikaye olsa bile, anlatıldığı gibi her hayvandan ikişer adet gemiye koymayla mümkün olabilecek bir şey değildir. belki muhtelif evcil hayvanları kapsıyor olabilir. bu ilk aldatmaca.
aynı masalda, nuh isimli kişinin 550 yıl yaşadığından bahsedilmektedir. buyrun size bir aldatmaca daha. dahası da var, ama yeterli uğraşı sarf ettim bile.
vikinglerden ragnar lothbrok'un da dev olduğu falan düşünülmekteymiş kazandığı savaşların ardından. halbuki bildiğin normal ebatlarda insan. çokta şeyapmamak lazım.
bu gönderideki zeka, hakaret olarak kullanılmamıştır.
kendisini, yaşamı boyunca gezse dahi ulaşamayacağı kainatın, zerre kadar yerini kaplamıyor olsa dahi, tüm bunların yaratıldığını söyleyen bir kişi ve onu fanatizm seviyesinde inançla destekleyen yandaşları tarafından en büyük, tek ve ölümsüz olduğunu zannetmesi durumunun tezahürü sonucunda kainat ile onun yaratıcısının karşılaştırılabileceğini zanneden şahısların sordukları sorudur.
mesela aynı şahıs, az önce okuduğunun ne anlama geldiğini de anlayamayabilir. bu sebeple o yazıyı yazan kişiye cahil vb. ithamlarında bulunması hatta öfkelenmesi ihtimaller dahilindedir.
hindistana, afrikaya ve bilimum sömürge ülkeye bakıp, ne olacağını açık bir şekilde görebilirsin.
hatta atatürk oldu, yine de o duruma geldik esas üzen kısım bu.
böyle düşünen veya bunları buraya yazabilen kişiler ile aynı havayı solumak bile sinirimin atmasına sebep oluyor.
bunları görmemek için, yaşasın donuzlanmış kişilerin başlıklarının solda gözükmemesi.
mesela televizyonda yardım topluyoruz demek gösteriş değil midir?
yada "biz ramazan çadırı kuruyoruz fakirler, gelin de iki lokma gırtlağınızdan bir şey geçsin." demek gösteriş değil midir?
hangi gösterişten bahsediyorsunuz siz? her şey ayan beyan ortada. türbanlı kadın ve jipi diye bir kavram var. bütün işlediğiniz suçları başkalarına atmak konusunda çok başarılısınız.
cennet ve cehenneme inanmayan insanların, bu icraatları medyaya yansıyorsa, bu hareketin yaygınlaşması içindir. sizin gibi gösteriş yapmak için değil.
kendinize gelin, böyle bir olaya bile bok atacak kadar düşmeyin.
michael sikkofield isimli komplo teoristi de şöyle demiş: "Bir ateistin yaptığı her iyilikte; bir manevi tatmin ödülü, prestij ödülü, vicdani çıkar ödülü beklentisi vardır." bu nasıl bir beyin yoksunluğudur?
dinciler en ufak yaptıkları iyilikleri bile, yaptıkları iyiliklerin kat ve kat üzerinde şaşalı törenlerle tanıtıyor gençler. kral çıplak, biraz insaf.
düşüncelerini söyleyen insanların kötü olduğunu düşünmekten dolayı zannedilendir. birileri gibi kavga ile değil, cümlelerle derdimizi anlatırız, bu da birilerine ağır gelir.
kendini bu kainattaki tüm varlıklardan üstün gören insanlarla dalga geçilmesi ise, işin normal tarafıdır. zira bu kadar beyin kullanma yetisinden mahrum olmak, herhangi bir zihinsel hastalığı olmayan insana yakışmayan davranıştır. bu kısmın ise din ile alakası yoktur, fakat dincilerin bolca yaptığı bir harekettir.
Kanıtlanabilen bir gerçeğe, yalan derken ve uydurmalara kesin doğru gözüyle bakarken, tartışılabilecek bir durum ortada bırakmıyorsunuz. en azından kanıtlara baksanız zaten tartışma bitecek, ama yalanın savunucusu halini alıyorsunuz. kısacası kendinizi ezik ve alçak görüyor ve bu sebeple karşınızdakini kendinizi gördüğünüz noktaya çekmek istiyorsunuz. böyle bir olayda alay konusu olmanız çok abartı olmasa gerek.
bunun birde hem kendini kainattaki en üstün varlık olarak gören, hemde gerçeklere karşı yalan savunucusu olan versiyonu vardır. buna da ikiyüzlü deniyor. siz ikiyüzlü olan arkadaşlarınızla dalga geçmiyor musunuz?
ne diyelim yani? "sizi insan yerine koyanda kabahat" mı diyelim?
arkadaş bir şeyleri kötülemeyi ne kadar çok seviyorsunuz. eline ne geçti nutellayı karalayınca? satış rakamları mı düştü? seni mi yüceltti? içini mi rahatlattı?
nutella bir şirket arkadaş, ilk şunu bir anla. sevgiline trip atarmış gibi trip atamazsın. karşındaki insan değil. elbetteki satışa odaklı reklamlar yapacak. şirketlerin en önemli amacı kazancını arttırmaktır. ne bekliyorsun, reklam yapmamasını mı?
şirketin gavuru olmaması içindir laiklik, sen ona da karşı değil miydin? neye karşı olup, neye olmadığını da anlayamıyorsun sanırım?
işiniz gücünüz yapılan işlere bok atıp, kendi hayatlarınızda hiç bir şey becerememiş insanlar olarak hayatınıza devam etmek. çıkın daha iyisini yapın, ondan sonra başkalarının kaşıklarına laf edin.
gerçi evrim yoktur diyen biyoloji profesörlerinin bulunduğu bir coğrafyada böyle insanların bolca olması normal, sanırım benim artık alışmam lazım bu insanlara.