içimde tarifi imkansız bir kırgınlık vardı. Beni bırakışı, başkasını sevmesi, evden ayrılması anlatılabilir gibi değildi. Cüzdanımda bir resmî vardı her gün bakardım, öperdim. Onu öylesine özlerken onun başkasının kolunda nefes aldığını düşündükçe kahrolurdum. Hayatın her zerresi bana manasız gelirdi. Ölmeyi isteyip ölememek gibi bir acı.
intikam kötü bir şey Mathilda unutmak en iyisi. intikam almaya çalışınca insanı vicdan azabı yok ediyor o yüzden intikama hiç gerek yok. Sevdiysek mutlu olmasını da ne kadar zor olsa da istemek lazım.
Allah yazdıysa bozsun. Çok acıdır. insanın içini kemirtir. Hele de aynı evde yaşamışsanız, aynı yatağı paylaşmışsanız gözünüzün önünden hiç gitmez o kareler. Çıldırır hale gelirsiniz ama yapabileceğiniz hiç bir şey yok. Bilmem kaçıncı kez kurduğunuz cümleyi tekrarlarsınız yapacak hiç bir şey yok ve ben nefes alamıyorum. Umarım nefes almazsınız sonrası çok daha acıdır. Aldığınız nefes ciğerinizi parçalayacaktır.
Eski sevgilim yardım isterse iki elim kanda da olsa yardım ederim. Onunla yaşadığımız güzel vakitler var. Tekrarlanamayacağını bildiğin şeylerin kendisinden bağımsız değeri vardır. O yüzden yanındayım her zaman çünkü o benim bir zamanlar ömrüm idi.
Bir ayrılık yaşadım ömrümden 10 yıl gitti. Bir sabah uyandığımda ayrılığın 76. günüydü çenemdeki bir tel sakalım beyazlamıştı. O gün dedim ki ayrılık beni öyle bir yaşlandırdı ki bir de üzdü.
Bir kızı çok beğenmiştim. Öyle ilk gördüğümde çarpılmıştım. ismini öğrenmek için öylece bekledim. Sonra formu doldururken ismini öğrendim. Günlerce sosyal medyadan aradım bulamadım. Twitterdan birini buldum, sırtı dönük o mu değil mi emin olamadım. Ben onu ekledim o da kabul etmedi.
Uykuda öpülüp öpülmediğimi hiç bilmiyorum ama; sevgilimi(şimdi eski oldu) uykusunda kirpiklerinden usulca öpmediğim hiç bir gece yoktu. Usulca kirpiklerinden öper üstünü örterdim. Dünyanın en mutlu insanı şüphesiz ben olurdum.
gözlerin gözlerime değince
felâketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım
çöp gibi bir oğlan ipince
hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karşımda görsem
öldüreceğimden korkardım
felâketim olurdu ağlardım.
ne vakit maçka'dan geçsem
limanda hep gemiler olurdu
ağaçlar kuş gibi gülerdi
bir rüzgâr aklımı alırdı
sessizce bir cıgara yakardın
parmaklarımın ucunu yakardın
kirpiklerini eğerdin bakardın
üşürdüm içim ürperirdi
felâketim olurdu ağlardım
akşamlar bir roman gibi biterdi
jezabel kan içinde yatardı
limandan bir gemi giderdi
sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mü cenazeye benzerdi
hele seni kollarına aldı mı
felâketim olurdu ağlardım