olayın rockla alakası yoktur. genel olarak populer kültür gençliğinin yetişmesinden kaynaklanan bir durumdur. eğer rock dinleyen kesime "uu baba solo yeaaa" yakıştırması yapılıyorsa, pop dinleyenlere "petek dinçöz,demet akalın özentisi, 'uufff kankimmm bni terkettii yhaaa'" ya da ne bileyim arabesk dinleyene "kurtlar vadisi kırosu" , trance dinleyene "kıçımın eroinmanı" muamelesi de yapılabilir.
görüldüğü gibi bir müzik türüne bok atmak çok kolaydır, kolay, çok.**
'odtu ayrıcalıklı bir yerdir , ankaranın kokuşmuş devlet binalarına benzemez, "cahil beyinlerin kızılayda cirit atmaktan başka bi ugraşı olmayan mahalle kabadayılarının yerleşkesi" nden çok çok daha farklıdır. türkiyenin uyutulmuş populer kültür gençlerinin pohpohlandıgı, apolitik, "satılık diploma" verilen kurumlardan farklıdır, 50yıllık bir geçmişi, üniversitesinin kendi misyonunu asimile olmadan yürütmeye çalışan ve bu yöneticilerle bu anlamda belki de en başarılı oluşumdur.
odtü, mühendislik binası değildir.
rektörlük, kkm, yurt, konukevi hiç değildir.
odtü bi düşünce ağacı ve o agacın yetiştirdiği bireylerden, ağaçla birlikte gelişen öğretim üyelerinden, bu ruhu sahiplenebilme ayrıcalıgına erişmiş tüm bu aileden ibarettir.
odtüyü yıkmaya kalkışan, beyin fonksiyonlarından bile şüphe duyulacak yanlış kodlanmış ve ucuz kuklalar eğer bu yıkma planını hayata geçirmeye kalkarlarsa, gerçek odtüyü yıkabilmeleri için 100.000 kişilik bir katliama girişmelidirler.
ne kadar rahatsız olursanız olun, biz burdayız. canınızı acıtıyor ama "karşı çıkıyoruz." daha kötüsü de var, "üretebiliyoruz."
en kötüsünü duymak isterseniz,
biz, "düşünebiliyoruz."' diye haykıracagı platform.
vasat bir konserdi. en büyük süprizse johnny cash-hurt coverı oldu. "yaa bu hurt deil mi? i hurt myselff todayyy die giresim geldi, ama deildir ya ne alaka" şeklinde düşünürken vincent "i huurt mysellf todayyy" şeklinde şahane bir giriş yaptı. afferin size dedim içimden, gerçekten de afferindi.*
"dinle ve agla" şeklinde özetlenebilecek şarkı. bu kombinasyonu yüzlerce defa uygulama hissi uyandıran şarkı, vokallerine ölünesi şarkı.
yalnızsan ve her taraf karanlıksa kesinlikle dinleyip aglamalısın, sonra da bundan zevk almalı... böyle bir şey bu parça işte...
"when shadows grow longer and the sun sets for the forthcoming night;our sorrow is stronger
as darkness and death are now near by our side" diyeceğine çekip vursaydın daha iyiydi demek istediğim birçok gruba esin kaynagı olmuş, şahane grup.
eger Osman Güneş çıkıp şu malum şaraplı pilav hakkında "bu benim seçimim ve demokratik bir ülkede yaşıyorsak herkesin düşüncelerime saygı duymasını bekliyorum" diyebiliyorsa, ataturk un alkol ile iliskisini sorgulayan yaşam formları da bu insanları destekliyorsa sorarım size bu nasıl bir çifte standart?
gerçi biz bunları yadırgamıyoruz artık, demokrasi sözcüğü "nereye çekersen oraya" konseptine büründü çünkü.
ayrıca,
(bkz: yargılamak bize mi düştü)
It feels so warm when you are near
You are all I want to feel
Tell me now, is this for real?
Its hard to breathe
We are all lost and travelled high, cannot find my peace of mind
When the sun will rise again, we'll fly away
Take the stairs to the stars
Wander long, travel far
Someday
A summer breeze makes all of our winters freeze
Autumn leaves
There's no chance for spring's romance
We linger on but leave the past behind us
Old lovers live it all anew
But chances are so few
Windows open up to life
Put your worries all aside
Sacred silence closes doors for opened eyes
Take the stairs to the stars
Wander long, travel far
Someday
Always
A summer breeze makes all of our winters freeze
Autumn leaves
There's no chance for spring's romance
We linger on but leave the past behind us
Old lovers live it all anew
But chances are so few
And choices are so true...
harika bir şarkı. bu kadar hüzün verip aynı zamanda bu kadar neşeli olabilen bi şarkı var mıdır acaba başka?
"i'll never get into your heart
i'm just happy to hang around" bölümüyle öldürür, süründürür.
kesinlikle dinlenmeli...
dünya ne garip di mi sözlük, birileri çıkıyor böyle çalışıyor didiniyor falan; en iyi türk rock müzisyenlerinin en başta aradığı klavyeci falan oluyor; sonra geliyor bi "dümbülü" çıkıyor emi liiiyy falan diyor... garip; çok garip.
ayrıca "haykoya karşılık amy lee yi öneren arkadaşlar" bana özel mesaj atabilir tabi, doktor değil "evanescence'in her live performance'ında sıçması" konseptli herhangi bir video önerecegim.
anca "evanescence" altyapısıyla "hayko cepkin"in altyapısını kıyaslayarak yorum yapma olgunluguna, zekasına * sahip olamayan populer kültür kuklasının sarf edebileceği düşünce kırıntılarından oluşan başlık. tabi allah için amy lee'nin kıçı falan çok güzel yani sözlük, doğruya dogru.
ayrıca küçük bir ipucu:
(bkz: alternative rock)