"Şahsım" tarafından coverlanmış Yuotube'a yüklenmiş, özel olarak ayrı bir sevdiğim parçadır.2010-2011 Grammy,akademi vb. birçok dalda müzik ödüllerini toplamış soundtrack.https://youtu.be/mi1QhXoVV2Q
Küçük diktatör Viktor Orban'ın geçenlerde açık açık "bize doktor, öğretmen lazım değil " dediği ve tüm kaynakları yeni stadyumlara yatırdığı problemli ülke. Lakabı Küçük Rusya. Hala sosyalizmin derin alışkanlıkları ile AB özentiliği arasında bocalayan ülke.
T.C tarihinin gelecek 20-25 yılını maddi manevi anlamda çalmıştır. Gerçeklere döndüğümüzde kara kaplı defterler açıldığında oy verenleri "yemin ederim ben hiç oy vermedim" diye kaçışacaklardır. Tıpkı Fetö'cü ortakları gibi.
Gayet yerinde bir uygulamadır. Yurtdışında da belediyede bir kurul tarafından yeterli görünürseniz o izni alabilirsniz, ona göre de saatler ,süre ve bölge tespit edilir. Belli bir kalite, yaratıcılık kriteri aranır, gürültü kirliliğine izin verilmez.
Aralık 2019'da yeni açılan Cappadoccia Török Kavezo'da her daim demleme çay,Türk kahvesi,çay çeşitleri,Türk kahvaltısı,tatlıları vs. dışında harika Türkçe Canlı müzik oluyor. Gitarla kaliteli , sağlam müzik yapan bir sanatçı abi var. Denk geldik, adeta ortam Ortaköy , Bodrum geceleri gibiydi. Türkiye'de ciddi müzik kariyerinden sonra yeni taşınmış oralara (Bkz: Ufuk Hastoprak). Mutlaka dinleyin.Mekan küçük ama çok şirin.XIII. Bölge Hegedüs Gyula Utca 28'de. Ayrıca mekan Facebook'tan takip edilebilir.
uzun süre yaşadığım bir ülkedir. Burda abuk sabuk "kardeşlerimiz" diye yorum yapanlara biraz gerçekleri yazalım. 87 evsiz soğuklardan ölürken, evsizlere barınma imkanı sağlamak yerine onlara ceza kesen orospu çocuğu bir sistemi olan Viktor Orban çiftliği. Hala köhne sosyalist esintili kompleksli yapısı, karmaşık bürokrasisi, herşeyi zorlaştırmak isteyen işleyişi, zırt pırt tatil ayağına hemen ortalıktan arazi olan, biraz hödük insanların ülkesi. Her alanda aşırı bir milliyetçilik. Ülkeden kaçan kaçana ama hala "Büyük Macaristan" zırvalarıyla oyalanıyorlar. Çok tanıdık geldi di mi. Zaten bizim diktatörün kankası olur yiyici, hırsız Orban. Güzel yanlarına gelirsek. Eğer bekarsanız, cebinize euroyu koyup tatile gelip, o paraya kıyarsanız sağlam bir deşarj olabilirsiniz. Balaton Siofok kıyıları, termal tesisleri güzeldir, trenle Viyana'ya geçmesi kolay ve zevklidir. Sebze, meyvesi, et yemekleri lezzetlidir.
Birkaç yıldır yaşadığım memleketlerine dair söyleyecek çok şeyim var. Öncelikle cins taraflarından bahsedeyim. Özellikle kış ayları geldi mi her taraftan hayvan gibi "en çok höykürme sesini ben çıkaracağım" yarışına girmişçesine sümkürmek gibi mide bulandıran bir özellikleri vardır. Asla diğer insanları rahatsız etmeyeyim, mideleri bulanmasın diye düşünmek gibi bir alışkanlıkları yoktur. Metroda, duraklarda mendili sararlar burunlarına ve en güçlü sesten, sonuna dek asılırlar sümkürmenin. Küfürü basarsınız siktiğimin hayvanları diye.
Bir diğeri bu milletin karıları, kızları tırnak yaptırma manyağıdır. jel, protez, french vs. her tipten tırnak takıntıları var. Yedikleri keki elle yerler ve parmaklarına bulaşan o krema, şeker, jöle üzerindeki neyse parmaklarına bulaştıysa, asla ıslak mendille ellerini silip temizlemez, lavaboda yıkamaz, kendilerini sempatik yaptığını sanarak hemen şap şup yalanarak temizleme yoluna giderler. Aile temizlik adaplarında sorun olduğunu gördüğüm bir millet.
Dünyanın en çabuk ortalıktan kaybolan, arazi olan milletidir. Bul bulabilirsen. Şehir boşalır, köyleri zaten boştur. Kaytarmaya bu kadar meraklı, tatil oldu mu bırakın ekstra çalışmayı, anında hayalet olmayı beceren de bir millettir. Türk oldukları konusuna gelince... Nedense bizim yurtdışı görmemiş, her türlü millete bunlar bizden demeye meraklı arkadaşların çok hoşuna giden bir konudur ama macar'ların bundan haberi bile yoktur hatta uyuz olurlar böyle muhabbetlere. 150 sene orda yaşamış olmamıza rağmen Türk'lerin "şükran" "salam" gibi arapça kelimeler kullandığını,Arap'ça bildiğimizi düşünen gerzek de bir millettir. Hayatlarından ve memleketlerinden nefret ederler ve bu huysuzluklarını hissettirirler. Çok tuhaf insanlardır.20 sene turizmde çalışmış biri olarak söyleyebileceğim kapalı,cins,analiz edilmesi zor bir millettir.
Birkaç yıldır yaşadığım memleketlerine dair söyleyecek çok şeyim var. Öncelikle cins taraflarından bahsedeyim. Özellikle ış ayları geldi mi her taraftan hayvan gibi "en çok sesi ben çıkaracağım" yarışına girmişçesine sümkürmek gibi mide bulandıran bir özellikleri olan millettir. Asla ya diğer insanları rahatsız etmeyeyim, mideleri bulanmasın demek gibi bir alışkanlıkları yoktur. Metroda, duraklarda mendili sararlar burunlarına ve en güçlü sesten, sonuna dek asılırlar sümkürmenin. Küfürü basarsınız siktiğimin hayvanları diye.
Bir diğeri bu milletin karıları, kızları tırnak yaptırma manyağıdır. jel, protez, french vs. her tipten tırnak takıntıları var. Yedikleri keki elle yerler ve parmaklarına bulaşan o krema, şeker, jöle üzerindeki neyse parmaklarına bulaştıysa, asla ıslak mendille ellerini silip temizlemez, lavaboda yıkamaz, kendilerini sempatik yaptığını sanarak hemen şap şup yalanarak temizleme yoluna giderler. Aile temizlik adaplarında sorun olduğunu gördüğüm bir millet.
Dünyanın en çabuk ortalıktan kaybolan, arazi olan milletidir. Bul bulabilirsen. Şehir boşalır, köyleri zaten boştur. Kaytarmaya bu kadar meraklı, tatil oldu mu bırakın ekstra çalışmayı, anında hayalet olmayı beceren de bir millettir. Türk oldukları konusu nedense bizim yurtdışı görmemiş, her tarafa bunlar bizden demeye meraklı arkadaşların çok hoşuna gitmekte ama macar'ların bundan haberi bile yoktur hatta uyuz olurlar böyle muhabbetlere. Türk'lerin "şükran" "salam" gibi arapça kelimeler kullandığını,Arap'ça bildiğimizi düşünen gerzek de bir millettir.
türkiye'de her kış geldiğinde kafa siken şu "donduran soğuklar geliyor, donacağız, alarm şu bu" tantanası. Ulan bu ne mızmızlık, bu ne abartı.Hiç mi görmedin, yaşamadın, duymadın daha şu Edirne'yi geçince bile insanlar kışın sık sık -20'leri görüyor, Karadeniz'in hemen öbür yakasında bundan daha beter soğuklarla yaşamaya alışmış milletler var. Senin ülken tropik bir coğrafyada değil bilmez misin be beyinsiz, bu neyin yaygarası bu kadar.
kadınlarında şöyle enteresan pis bir huy vardır. başka bir dişinin yanında erkeği varsa, onu elinden almak için daha da bir cüretkar ve meydan okuyucu olurlar.
ilk yarı itibariyle berbat bir maç. onca goy goya, akıtılan paralara yazık. Mıy mıy Rıza'nın ve Trabzon'un kendi sahasında artistliğinin ancak gs.ya geçtiğini bir kez daha görüyoruz. kaleye gidemeden il yarıyı bitirdiler. nerde o çirkef Olcay.
hakemler eliyle özellikle bu sezon bayağı bir ittirilen takım. top yarım metre çıkar, devam denir gol olur. adebayor denen dallama elle gol atar devam. ofsayttan gol iptal olmaz. çift sarı kart asla çıkıp, kırmızıya döndürülmez.
Yirmili yaşlarımda hatta otuzlarımın ortasına kadar, boşa tatava yapma rusa bas geç oyunu derdim. lakin yaşadığım ilişkiler, tecrübelerim ve geçen yıllar ibreyi kültürlü, bakımlı, yurtdışı görmüş bir Türk kızına döndürdü.
yakın zamana kadar 20 yıl müşterisi olduğum ama son birkaç yılda düşen hizmet kalitesi ve ardı arkası kesilmeyen güvenlik skandalları nedeniyle tüm ilişkimi kestiğim banka. geçen yıl kare kod güvenlik açığıyla binlerce müşterisini hırsızlara kurban etmiş, zararı karşılamak şöyle dursun mağdurlarla kavga eden, iletişim yollarını kapatarak konuyu unutturma yolunu seçen, hakem heyeti kararlarını bile saymayan tefeci bankacıdır. ali koç yiyim senin muhalifliğini, her daim atatürk tezgahını! git önce şu bankanın içinden dışarı bilgi sızdıran fareleri bul, garibanların parasına çökme.