ingiliz asıllı şarkıcı ve oyuncu. şimdilerde radyolarda son single'ı olan New York parçası sıklıkla çalınmakta. özellikle sesi ve tarzı ile dinlenesi ses.
tayvanlı far üreticisi firma. özellikle angel eyes farları ülkemizde çok tutulmuştur. Ancak farların kronik problemi; xenon farlar açıldığında 3.kattaki komşuları rahatsız edebilmenizdir. Artık trafikteki sürücüleri siz düşünün.
5-9 mayıs 2008 tarihleri arasında yapılacak olan şenliktir. Şenliklerdeki konser programı ise 7 mayıs - Nev , 8 mayıs - Feridun Düzağaç , 9 mayıs - Pinhani şeklinde oluşmaktadır. Geçen senelere göre daha iyi isimlerin gelmesi bizi sevindirirken, hemen yanıbaşımızdaki Mersin Üniversitesi'nin Teoman, Şebnem Ferah, Vega ve Hayko Cepkin'i getirdiği düşünülürse yine sönük bir şenlik olacaktır.
aynı sektörde faaliyet gösteren firmaların ürünlerini sergilemesi ve hedef kitleye ulaşması için düzenlenen fuarlara katılımcı olarak katılmaktır. fuarlara katılmanın firma açısından tanınabilirliğini arttırmak ve rakip firmaların yeni ürünleri ve fiyatları hakkında bilgi sahibi olması açısından faydası büyüktür. eğer ki bu fuarlarda çalışan kişilerdenseniz standlardaki mankenlerle ve ajansa bağlı çalışanlarla tanışma fırsatınızın olması artı yönlerdenken, autoshow gibi fuarlara katılmışsanız ve yanınızda 24 saat aralıksız aynı reklamı gösteren bir firma ve onun yanında da ses sistemleri üreten bir firma varsa bu fuar size sadece baş ağrısı ve acı verecektir.
team associated firmasının ürettiği efsanevi r/c araba. nitro yakıtla çalışan, bağımsız süspansiyona sahip, 2 vitesli, sürekli 4 çeker sistemi ile saatte 90-100 km hıza ulaşabilen uzaktan kumandalı araba.
evlilik yıldönümünün 4 yılda bir olması ile her yıl hediye alma olayından kurtaran mucize çözüm. buna karşı çıkan sevgiliye 'ama 29 şubat'ta özel bir güüüün' denilerek şans denenmelidir*.
bu bakkal tipi başlıkta da olduğu gibi ısrarla kendi istediği ikame ürünleri yollar. en yaygın örneği ise az önce bir kez daha yaşanmış olan pepsi-coca cola siparişlerinde yaşanır. adamı ararsınız dersiniz 'usta bana iki tane bir litrelik pepsi', adam da yazarken tekrar eder 'iki tane bir litrelik cola' diye sora siz başınıza geleceği bildiğinizden uyarırsınız 'yok abi cola değil pepsi' diye o da 'abi zaten ben genel olarak dedim colayi' der bir de size laf oyunu yapmaya çalışır. peki dersiniz beklersiniz sonuçta tahmin edilebileceği gibi iki tane coca cola gelir ve arayıp bakkala söversiniz.
hayattan beklentilerini bulamamış kişinin serzenişidir.
formata aykırı olacak ama kendimce de birşeyler yazmak istiyorum sözlük. bu hayat benim ısmarladığım hayat değil sözlük. onca yıl çalıştım ne için üniversiteye girelim de rahat edelim diye. girdik noldu ? ne değişti hayatımda ? hala en çok aradığım arkadaşlarım olan lise arkadaşlarımı bunun için mi terk ettim ben ? aileme yük olmayayım diye adana'da kalmayı bunun için mi seçtim ? sıkıldım be sözlük. hergün aynı şeyleri yapmaktan sıkıldım. sabah kalk okula git, derse gir veya girme 2 saat sonra okuldan da sıkıl, sınıf arkadaşalarının hepsi mal olsun, siktir dediğinde anasına sövmüşşün gibi baksınlar, ayıplasınlar seni.. bunun için mi yaptım ben herşeyi ? kız arkadaş desen ya ben beğenmem benim beğendiğim beni beğenmez 10 dk önce canım der sora bir bakarsın ayrılalım der.. bunlar için miydi ?
insanın en çok zevk alacağı yer olması gereken üniversite çabucak bitsin istiyorum sözlük. bitsin bitsin de bir daha gelmeyeyim şu koyduğumun okuluna. gidim çalışim daha çok zevk alırım heralde hayattan o zaman.
geçen de hocanın biri 'üniversitenin size kazandırdıklarını yazın' dedi 20 dk boyunca hiçbir şey yazamadım sözlük. sonunda boş kağıt verebildim. ne yazabilirim ki ? üniversitenin bana tek kattığı şey sigaraya başlamak oldu, o da kazanç mı kayıp mı belli değil.
işte böyle sözlük uzun lafın kısası bu hayat benim ısmarladığım hayat değil be sözlük...
doğa isimli, güzel sesli şarkıcının hoş bir müziğe ve güzel sözlere sahip klip parçası.
Senin hüznün benim mutluluğum olacaksa
Sözler başladığımız yerde kalacaksa
Kalp verdiklerinin hesabını tutacaksa
Yok istemem
Sakın sevme beni
Senin kanununda aşkla ölmek yasaksa
Gün gelir yüreğin benide unutacaksa
Senden yadigar bir resim kalacaksa
Yok istemem sakın sevme beni
Alışmalı
Alışmalı
Yıkılıp yeniden kalkmaya
Kabullenip sana düşeni dünyaya bırakmaya
Yüklenip tüm acılarını kendine yaslanmaya
Kimsesizliğin hesabını istanbul'dan sormaya
bir crowded house şarkısı. james blunt'un da yorumladığı ve o sesi ile harikalar yarattığı şarkı.
i'm really close tonight
and i feel like i'm moving inside her
lying in the dark
i think that i'm beginning to know her
let it go
i'll be there when you call
whenever i fall at your feet
and do let your tears rain down on me
whenever i touch your slow turning pain
you're hiding from me now
there's something in the way that you're talking
the words don't sound right
but i hear them all moving inside you
go, i'll be waiting when you call
whenever i fall at your feet
and you let your tears rain down on me
whenever i touch your slow turning pain
the finger of blame has turned upon itself
and i'm more than willing to offer myself
do you want my presence or need my help
who knows where that might lead
i fall at your feet
and do let your tears rain down on me
whenever i fall
adana'da istasyon civarında bulunan pub. biranızı yudumlarken satranç da oynayabildiğiniz** mekan. satranç turnuvaları bile düzenlenir her yıl ve kazananların isimleri duvarlara çakılır plakalar halinde.
işletmelerin bir yıllık veya daha uzun dönemleri kapsayan bilanço, gelir tablosu vs. incelenmesi ile ilgili derstir. karşılaştırmalı, yüzdeli ve trend olmak üzere 3 çeşidi bulunmaktadır bu analizin. her çeşidin belirli maddeleri vardır.*** sonuç olarak şirketin likidite durumu, karlılığı, imkanları kullanabilmesi ile ilgili yorumlar yapılır.
adana'da bulunan bir otobüs firmasıdır. otobüsleri yeni**, fiyatları makul, hostesleri ise bir o kadar krodur. seyahat esnasında size vizyon filmleri izletir***, ancak sabahın 5inde mola çıkışı kemal sunal'ın tarzan rıfkısını da koyabilen ve filmi size zorla izletmek için sesin kulaklıktan değil dahili hoparlörden gelmesi ile sizi delirtebilen bir firmadır.
adana'da özel çukurova bilfen okulları bünyesinde bulunan fen lisesi. binasının ayrı olması sebebi ile normal ve süper lise ile asla yıldızı barışmayan okuldur. hergün 8 saat ders görmek zorunda olduğunuz o da yetmezmiş gibi bir de üstüne 7.ders çıkışı tüm okulun servislere binip gitmesini doya doya izleyesiniz diye o teneffüs daha da uzun tutulmuştur diğerlerinden. hafızalarda hem sayı açısından hem de iyi hatırlanma açısından çok anı bırakmıştır o ayrı.
bülent karpat'la başlayan ve günümüzde hala devam eden hadise. hadi bülent karpat'ı biliyorduk juventus'u da yazıldığı gibi okurdu. hınçal uluç gibi entel takılan, olimpiyatlara giden bir kişinin de aynı olayı tekrarlamasında kişinin kendinden şüphe etmesine yol açan hadise. (bkz: acaba biz mi yanılıyoruz)
italyan futbolcu marco materazzi'nin 2006 dünya kupası finali'nde zidane'ın attığı kafanın ve olayların gelişimini anlattığı kitap. içinde olaydan sonra dünya çapında ortaya atılan 249 iddianın yer aldığı ve 10 euro ya satılan kitap. geliri unicef'e bağışlanacakmış.
mehmet ağar'ın pkk üyelerine af çıkması önerisinde kullandığı cümle.insanın aklına 'zaten bu milletin başına ne geldiyse aftan gelmedi mi' sorusunu getiriyor. (bkz: rahşan affı)
nip/tuck un bu haftaki bölümünde konusu geçen mevzu bahis. konuya göre,çetede eğer bir yanlışınız ortaya çıkarsa sizi bir buzdolabına koyuyorlar ve birkaç el ateş ediyorlar. ordan sağ çıkarsanız eyvallah,diğer seçenekte ise geçmiş olsun. (bkz: deli misiniz lan)
bir bankada gişe görevlisi olarak çalışıyorsanız kesinlikle yapmanız gereken eylem. aksi takdir de başka bir çalışanın verdiği paralarda bir sorun çıkması halinde (bkz: yırtık para) (bkz: sahte para) hiç bir hak iddia edemeyeceğiniz ve paşa paşa ödeyeceğiniz bir durumla karşılaşabilirsiniz. tabi yazı denildiğinde akla 'bunu yazan tosun okuyana kosun' türünden cümleler gelmemelidir. kisa,siz olduğunuzu anlatacak ve göze batmayacak şekilde yazılmalıdır. (bkz: stajın faydaları)
efsanevi the connels şarkısı. insanı her dinlediğinde geçmişe götüren, o günlerin aslında ne kadar özlendiğini hatırlatan müthiş bir şarkı. klibinde lise yıllığındaki genç ve gülen resimler ile o resimlerdeki kişilerin yıllar sonraki halleri gösterilir, insani derinden etkiler.
sözlerini de yazayım tam olsun:
Got no reason for coming to me in the rain running down.
There's no reason.
And the same voice coming to me like it's all slowin down.
And believe me -
I was the one who let you know
I was your sorry-ever-after. '74-'75.
It's not easy, nothing to say 'cause it's already said.
It's never easy.
When I look on your eyes then I find that I'll do fine.
When I look on your eyes then I'll do better.
I was the one who let you know
I was your sorry-ever-after. '74-'75.
Giving me more and I'll defy
'Cause you're really only after '74-'75.
Got no reason for coming to me in the rain running down.
There's no reason.
When I look on your eyes then I find that I'll do fine.
When I look on your eyes then I'll do better.
I was the one who let you know
I was your sorry-ever-after. '74-'75.
Giving me more and I'll defy
'Cause you're really only after '74-'75.
I was the one who let you know
I was your sorry-ever-after. '74-'75.
Giving me more and I'll defy
'Cause you're really only after '74-'75.