ümit ünalın şahane, başlayıp lezize devam eden ama sonra filmin güzelliğine tezat; ucuz biten film. belki de bakın bunlar hepinizin başına gelebilir demek istedi. ancak böyle dediyse anlamlı gelebiliyor bana yaptığı.
ama filmdeki dialogları ıskalamayın derim, sıkı filmdi.
istanbulun ruhunu bir yerinden, diplerinde bir yerinden yakalamış yapım.
yatağımızın konforundan şikayet edip en ordopetiğinin peşinden koşarken biz; müziğini sokağa, müziğini doğrudan insana yapanların hikayesi bir nevi. kanadalı bir kadına basma etek giydirebiliyor müzik.
kürtler türklerle, türkler kürtlerle evlenirlerse hatta kürtler lazlarla, gürcülerle, çerkezlerle, zencilerle, finlerle; türkler farslarla, mısrilerle, çeçenlerle, çinlerle, japonlarla kısacası falanlar filanlarla evlenir ve çocuklar yaparlarsa, ırkların da üstünde bir şey çıkar ortaya. doğacak çocukların nesiller geçtikçe ırkı mırkı kalmaz, tek üst kimliği* insan olmak olan bu çocuklar sayesinde, kürt sorunu, kızılderili sorunu x sorunu y sorunu falan kalmaz.