hatalı olan bir beyandır. bence asıl inatla yaşamaya tutunan büyükşehir insanıdır. git yaşa bakayım bir ay bir anadolu köyünde bir derdin sıkıntın kalıyor mu?
Jose Ferreira dos Santos Carlinhos isimli 53 yaşındaki medyum tarafından tahmin edilmesiyle kazandığı ünvandır.
Carlinhos, "Bir futbol takımının tamamı uçak kazasında ölecek. Bunu not edin, bu dediğim bir buçuk yıl içinde gerçekleşecek" demişti. Aynı dayı 2014 Dünya Kupası öncesi maçları öncesi yaptığı tahminlerle ünlenmiş. (bkz: brezilya 1 almanya 7)
hugodur.
bizim telsiz bir telefon vardı. hugo'yu arıyorum, tek hayalim hattı düşürebilmek. fark ettim ki bir tuş var son numarayı gösteriyor, numara gelince basıyorsun "ara" tuşuna arıyor hemen. bunu fark ettiğim ilk gün düşürdüm yani bağlandım telefon numarası gibi bilgiler istediler, verdim. arayan olmadı. ikinci gün dedim ki herhalde düşürenler arasında kura çekiyorlar. aradım da aradım. onlarca kez bıraktım numaramı arayacaklar umuduyla. olmadı. sonraki gün daha fazla bıraktım. daha sonraki gün daha da fazla. ay sonunda sağlam bir fatura gelmişti, peder sağlam bir fırça çekti. "0"lı numaralara aramaya kapattı telefonu, hala var mı "0"lı numaralara kapatmak bilmiyorum. ilk aklıma bu geldi.
Ayda bir yaptığımız liseden yaklaşık 20 arkadaşın katıldığı zirvedir.
Mayıs ayında lisedeki arkadaşlarla geçmişi yad etme zirvesinin 21’incisini gerçekleştirdik. Zirvede 16 arkadaş vardı. Kadıköy’deki bir kafede buluşma kararı almıştık. Zirveye ben 1 saat rötarlı katıldım. Geldiğimde herkes yüzüme garip garip gülerek bakıyordu. Bu gülme şekli anlatılmaz yaşanır, hani böyle dalga geçiyor gibi de değil, “aaa bir seyler yazar’da gelmiş ne güzel” der gibi de değildi. Garson geldi “lipton ice tea şeftalili” istedim, farklı bir markadaki buzlu çay olduğunu öğrenince su istedim. O bakışlara o kadar uyuz olmuştum ki hırsımı garson kızdan çıkartmıştım adeta. Sonra lisedeyken samimi olduğumuz Beyza’nın bana whatsap’dan yazdığını farkettim. Baktım ki “:D” yazmış. iyicene sinirlendim. Beyza dedim sert bir şekilde. “Efendim?” dedi.
- Hayırdır, gülücükler falan atmışsın.
- Ne oldu senin gelmene sevindim.
- Neden?
- Neden sevinmiyim?
- iyi. Ben kalkıyorum. (O kadar sinirlenmiştim ki)
- Kalkma lütfen.
- Neden?
- Sana söyleyeceğim şeyler var.
- Senin mi, hepinizin mi?
- Sadece benim .
- Tamam o zaman.
Sustum ve gelen hamidiye suyumu yudumlarken “Ne diyecek bu?” diye düşünmeye başladım. Bu arada milletin bana bakıp gülüşmeleri devam ediyor. Yaklaşık 20 dakika sonra Beyza bana seslendi.
- Evet.
- Hatırlıyor musun 19 Mayıs gösterilerinde seninle eş olmuştuk.
- Evet.
- Gösteri sabahı seninle buluşmuştuk.
- Evet.
- Sonra bir pastaneye gidip kahvaltı yapalım demiştim.
- Evet.
- Kahvaltıda gösteride giyineceğin pantoluna çay dökmüştüm. Sonra sana mağaza mağaza lacivert kumaş pantolon aramıştık, bulmuştuk.
- Evet.
- Bilerek dökmüştüm.
- Neden?
- Poponda kocaman bir yırtık vardı da ondan.
dün youtube'da ufo videoları izlerken denk geldiğim adamdır.
21.08.2014'de uzaylılar tarafından kaçırıldığını iddia ediyor. bu arkadaşı koydukları odadaki bilgisayarın sadece youtube'a girdiğini söylüyor. o yüzden youtube üzerinden bizimle iletişime geçiyormuş.
yazıları yazan kişinin şizofren olduğunu düşündüğüm blogumsu site.
sümer kolçak isimli arkadaş muhtemelen ailesiyle amerika'da yaşıyordu. bilgisayar kurdu olan sümer, kuvvetle muhtemel ki bilgisayar üzerine de bir bölümde okuyordu. youtube'un yeni yeni popüler olduğu 2006-2007 yıllarında motiono.com isimli video sitesini kuruyor.( http://web.archive.org/we...8/http://www.motiono.com/ ) site kısa zamanda popüler oluyor. ancak sümer'in başı fbi ve cia'eyle derde giriyor.(ya vergi konusunda, ya da youtube'dan doğrudan video çektiği için. bunun üzerine ailesi sümer'i türkiye'ye gönderiyor ve sümer'de psikolojik sorunlar baş gösteriyor.
tam da bu sıralarda bu siteyi kuruyor sümer. şizofren damgası yediği için çevresindekiler hayali yaşadıkları gibi gerçek yaşadıklarına da inanmamaya başlıyor. işte bu site sümer için yaşadıklarını kanıtlama alanı bir bakıma. fotoğraflarla ve videolarla yaşadıklarının arşivini oluşturuyor.
şu videoyuyu dikkatle izlerseniz son paragrafta anlattığım teoriyi sizde sindireceksiniz: http://vimeo.com/99635271
sevgilinin baş harfini ya da ismini vücuduna dövme yaptırmaktan çok daha mantıklı olan eylemdir. dudak sonuçta bu ayrılsan bile yeni sevgilinin dudağıyla eskisi arasında ne kadar fark olabilir ki?