emekçi çocuğu olmaktır. üretenin yönettiği sistemi savunmaktır. alın terinin farkında olmaktır. babasının veya annesinin nasırlı ellerine alışmaktır. yıllarca çekilen çilenin üç kuruş emekli maaşıyla son bulmayacağını küçük yaşta anlamaktır. eğer hakikatlı ise ailesiyle gurur duymaktır.
Her şey yolunda giderken senin içinde nedenini bilmediğin bir huzursuzluk vardır. iş, okul, günlük işler, yapılması gerekenler derken hep bir yerde tıkanırsın ve aşamaz sın bir türlü. kısa kısa flörtler amaçsız görüşmeler sonucunun nereye gittiğini ilk anda anladığın boş randevular. hayalini kurduğun bir şey var ama korkuların ağır basmakta. çok kez canın yandı çünkü artık daha temkinli davranmalısın senin çaba sarf edecek gücün kalmadı belkide artık bir adım ondan gelmeli her sokakta bindiğin metroda girdiğin yeni ortamda beklemektesin onun geleceğine inandın bir kere ama ne zaman diye sorarsın kendine böyle bir şey gibidir ''doğru kişiyi beklemek''
iki gün önce kabataş-taksim hattında denk geldim. önce baya bi inceledim eli yüzü pek bi düzgün sonra bana dönüp sırıtınca kafamı çevirdim bidahada bakmadım hiç boyuda pek bi kısaymış ayrıca.
inatla dizi izlemeyen biri olarak bugün izlediğim dizidir üç dört sahnede gözlerim doldu bir kaçında ise hıçkırarak ağladım. Bir şeylerin acısını hissetmek için yaşamak gerekmez bazen o çocukların gerçekten tüm bunları yaşıyor olmaları yeterlidir. Hala karanlık kalmış şeyler var korkulduğu için aydınlatılamayan. Dizide cesurca bahsedilen de bu umarım arkasında dururlar tipik bir aşk dizisine dönüşmeden bunları yaşayan insanların yalnız olmadıklarını asıl suçun onlara olmadıklarını hissetirirler. Tüm bunların dışında Ahmet Kaya çalmasıyla ekrana kitlenmeme sebep olmuştur. Hiç bir şarkı böyle güzel anlatamazdı.
bundan on sene önce bilim çocuk dergisinin verdiği bir çıkartma vardı o yıllarda annem çalışma masamın üstüne asmıştı zeki insan olmanın 5 özelliği diye aklım da kalan ise sadece; herşeyi çabuk kabullenmeme sorgulama özelliğine sahip olma.
öyle güzel kaldın ki aklımda daha kötüsün belki diye korkuyorum gelmeye yanına.
hafızanda yalancı diye geçse de adım bilirim her gece yine seninle sabahlarım.
son üç yıldır babamla denk getirip izlemeye çalıştığımız şeffaf odanın sunucusudur. gelen konukların geneli birbiriyle bağlantılı işler yapmaktadır ve programda en az bir adet şarkıcı sıfatlı bir konuk bulunur, güneri bey mizahi tavrıyla diğer ciddi konuğun işlerinden bahsederken konuyu çevirip diğer konuğun şarkısına getirmeyi programın formatı olarak kaydetmiştir. başladığı her konu mutlaka diğerinde biter.
hakkında az entry girildiğine şaşırdığım dizidir. tek kelimeyle mükemmel. olaylar akıcı her bölüm yeni bir konu eskiye sağdık fakat eski bölüm üstünden gitmeyen muazzam bir dizidir. zamanında az reytinglerden dolayı bitmeside beni ayrı üzmüştür. sadace 18 bölüm çekilmiştir bu sebeple. eminim şimdi başlasanız en fazla iki gün içinde bütün bölümleri hiç sıkılmadan izleyebilirsiniz. bir emin olduğum şeyde tadı damağınızda kalıcaktır. üstelik dizi bitiminde bütün oyuncuların son hallerine şu sayfadan bakmanız eğlenceli olabilir. http://www.imdb.com/title/tt0193676/
bu arada imdb puanı 9.2.
