Fosforlu plastik yıldızlar astım tavana. Zifiri karanlıkta beni çocukluğuma götürüyor. Her gece günün yorgunlugunda bogulmadan once ona bakıyorum, benim çocukluğum abimdi ama onu manevi olarak kaybettim. Tesekkurler karaktersiz yenge.
Merhaba, napiyosunuz lan. Ben yatakta uzanmış sigara içiyorum, mesaiye kalan sevdicegimin dönmesini bekliyorum. Gelince ıslak odunla dovcem de...şaka şaka. Gelip beni opmesini, yerini bildigi nesneleri sorarken göbeğiyle oynamasını bekliyorum. Size de bize de iyi geceler bebekler.
Tek eşlilik sıkıcı gelmeye başladı. Pervasız insanlar yüzünden. Bir şeyler yanlış, onların yanlışını fırsat mi belliyorum yoksa normalde böyle biriydim de bunu hep bastırdım mi bilemedim.
Biraz sabredin. Zekasıyla, karakteriyle ve güzelliğiyle sizi etkileyecek biri çıkacaktır karşınıza. Ya ben nasıl insanlarla muhatap olmuşum diye de sorgulattiracak bu bebek insanlar.
Bu yazara bi şekilde sempatim var.
Sanki msn ilk çıktığı zaman o ağ üzerinden edindiğim bi arkadaşti da sonra onu kaybetmişim gibi, bunu uç aşağı beş yukarı sözlük arkadaşlıklarından da bilirsiniz.
Sanki istanbulun yoğun kalabalığında bir yerlerde gözüme çarpmış gibi. Bence iyi biri.
Biseksullige olan eğilimi bundan bi sekiz ay önce fark ettim. Öyle sanıldığı gibi oh ne güzel, iki tarafin da tadına bak mantığı değildir. Etkilendiysen, o kişinin aurasinin içinde kaldiysan sevişmek bi kere daha anlamlı kılıyor kendini.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1040480/+
Adı Nazlı.
Kamulaştırma sınırında şeftali tarlası var dedesini ve bir de sarı kamyoneti dodge marka. Kamyonetin dorsesinde küçük bi oyun alanı var. Birlikte sulu boya resimler yaptık. Bebeğinin adı güççük bebek çünkü gocuman bebeği de var. Bana hediye etmek istedi güççük bebeği çünkü köye gelen oyuncak arabasından uç liraya aynısindan alabilirmiş ama ben köylü olmadığım için alamazmisim.
Tanrım, ellerine sağlık bu çocuklar çok güzel.
Dün gece uzun uzun sarhoş olan sevgilimi izledim neşeli bi kalabalığın ortasında.
Herkese laf yetiştirip sonrasında bana dönüp "gel bi opeyim" nidaları atıp gidince doya doya öpmesi, koltuğunun koluna oturdugumda dönüşümlü bira içip şen kahkahalar atmamız, ondan önce uyudugumda gelip omzumdaki dövmelerden öpüp beni sıkıca sarmalayip üzerimizi örtmesi.
Sabah saçını yıkarken kıçına şaplak attığm için beni duş başlığıyla yikamasi, benim hazırlanmami beklerken işe geç kaldığı halde evden benle birlikte çıkması, sabahın altısında iki işe giden sevdixek olarak herkesi kıskandıran ve bazen rahatsız eden neşemiz.
Ulan şu adamı hayatıma girmesinde vesile olan herkese canım feda.
Ortalama iki aydır güzel bir projenin içinde yer alıyorum, iş yerime ve alt üst ilişkilerine çalışma tempoma alıştım fakat üstlerime nasıl davranmam gerektiğini hala ogrenemedim.
Herkes bana yavsiyor demiyorum ama arada çıkan bu tek tük tipler tedirgin edici. Terslesen ayrı dert, hoş davransan gönül razı değil. Mertebe kullanıp yavsak davranan insanlardan nefret ediyorum, tacizci serefsizler.
Resmen burnumda tütüyorsun, iş seyahatim ve beş günlük hasretimiz bu hafta sona eriyor. Ellerinin sıcaklığını, burnunun çirkinliğini ve dudaklarını çok özledim palmiyem.
Az önce, yarınki sinavla ilgili konusurken bir annenin çocuğu sınav doneminde diye kanser olduğunu herkesten gizledigini öğrendim.
Yemekten saç çıkıyor diye kiziyormus annesine.
Çok tuhaf ya. Bu annelik nasıl bir sey ya, bu nasıl bi cefakarlik.
Kanım dondu, tüylerim diken diken oldu.