kadının fotografını koyup güzelmiş çirkinmiş muhabbeti mi yapılacak? ne biçim insanlarsınız lan siz!
yaptığı görev ile alakalı yorumun varsa gir yoksa sana ne güzelliğinden çirkinliğinden davar!
yaşları 20 -25 civarı olan yazarlar tarafından, haklarında en ufak bir bilgiye sahip olmadan sadece faşist büyüklerinden duyduklarıyla bu mecrada saçma sapan bir şekilde eleştirilen ve türlü suçlamalarda bulunulan "büyük ırk."
geçenlerde bir çocukcağız ermenileri "dünyanın en hain" milleti olmakla yaftalamış. ben de dayanamayıp sordum dedim ki "ne biliyorsun ermeniler hakkında ve kaç tane ermeni tanıdın hayatında?" bana verdiği cevap "5-6" oldu. ona göre yeterliymiş. üşendim sormaya daha ne geçti aranızda diye ama muhtemelen ya tasosunu keptiler ya da topunu dama kaçırdılar. o da bundan sebep "dünyanın en hain milleti" demiş bunun üzerine. ulan gülsem mi ağlasam mı!?
ermeniler, malazgirtten önce anadoluda türk milleti yok iken asuriler, süryaniler ve rumlar ile birlikte bu topraklarda var olan milletlerden biridir.
ermeniler, 1909'da 1. adana katliamına ardından da 1915'te soykırıma uğramış bir millettir. osmanlı kayıtlarında da mevcuttur.
sadece sivasta 212.000 kişilik bir nüfusa, onlarca kiliseye ve okula sahip iken ne oluyorsa bir anda buhar olmuşlardır malum soykırım yok ya!
19’uncu yüzyılda istanbul’un çehresini ve yönünü değiştiren binaların hemen hemen hepsinde ermeni mimarların imzası vardır. hani ayıla bayıla baktığınız binalar var ya işte onlar. sadece bir örnek valide sultan camii garabet balyan tarafından yapılmıştır.
karabağ meselesinde ise vakti zamanında azeriler ve ermeiler karabağda birlik içerisinde yaşarken yapılan bir refendumda karabağ halkı ermenistan'a bağlı yaşamak istediğini söylüyor ama nedense kabul görmeyip araya nifak tohumları seriliyor. son davalarda ise saldıran ermenistan değil!
lafın özü; "yok akıllanmaları gerekiyormuş" yok bilmemneymiş diye sikim sülfat şeyler yazıp çizeceğinize bu topraklarda onlardan kalan miraslar var diyerek sevinin ve etrafınızda yaşayan ermeniler varsa dost olun ki birşeyler öğrenebilin.
gerek ali babacan gerek ise de ahmet davutoğlu, bu soru ikisine de.
bu adamlar şöyle kötü, böyle kötü işler yaptılar peki neden o zaman bunları görüp istifa edip hemen akabinde bu durumu dile getirmediniz. o dakika istifa etseydiniz.
kusura bakmayın ama bu söylemleriniz pek inandırıcı ve samimi gelmiyor.
dizinin şu vakte kadar beğenmediğim bir tarafı olmadı ama ben bu tarz işleri çok kıllayıp "şurası da şöyle"cilerden değilim. bence insanların her yerde birbirilerine karşı yaptıkları saygısızlıklar güzel göze sokuluyor.
lafın özü başarılı buldum. dilerim bozmadan devam eder.
içinde bulunduğumuz dönemden ötürü "kötü" olarak cevaplayabileceğim soru türü.
otuzlu yaşların tam ortasındayım ve kendimi inanılmaz yorgun hissediyorum.
her gün sabah uyandığımda "acaba bugün başımıza neler gelecek" diye düşünmekten bıktım artık. elalem sadece pandemi ile uğraşırken biz ülkemizde pandemi, deprem, ekonomik kriz, siyasal kriz gibi bir sürü problem ile uğraşıyoruz. kimilerinin çocukları sadece babalarının önemli tanıdıkları olduğundan sebep bolluk bereket içinde yüzerken ben ve benim gibiler köpek gibi çalışsak da bir haltın sahibi olamıyoruz. umut namına hiçbir şey besleyemiyorum içimde çünkü birtakım şeylerin değişmeyeceğini biliyorum...
biz seksenler nesli sanki biraz harcanmış nesiliz gibime geliyor.
normal şartlarda yaşayabilmemiz adına olmasını umduğumdur.
normal şartlardan kasıt şu ki malumunuz biz tamamı ile dışa bağımlı bir ülkeyiz. aldığımız nefes bile döviz üzerinden ücretlendirilmekte dolayısı ile de dolar ne kadar düşük olur ise biz de o kadar rahat nefes alırız burası tamam.
ancak anlayamadığım şey şu; dolar 8.60 kuruşu gördü ve şu an 7.61 bandına düştü. soruyorum ne oldu da kur bir anda bu kadar düştü?
ekonomi mi düzeldi? hayır, dışarıdan yatırımcı mı gelir oldu? hayır, hukukta bir iyileşme mi var? hayır,
peki fabrikalar açıldı da üretim mi başladı? hayır, turizm patladı da ülkeye döviz mi girmeye başladı? hayır...
dikkat ederseniz tüm soruların cevabı hayır.
peki sormazlar mı adama, madem bu böyle 2-3 günde bu kadar dizginlenebiliyordu neden daha önce yapmadınız?!
ayrıca kimin kaçak ve ne şekilde çalıştığının konumuz ile alakası nedir ki?
kaçak çalışan özbeki, tatarı, azerisi de vardır. siz önce kaçak köçek çalışan yurt içerisindeki vatandaşlarınıza bir çare bulun yabancısı geri dursun. memlekette nereden baksan tutarsızlık almış yürümüşken buna mı takılıyorsunuz.
bir gidip görün bakalım ajan diye sizi taşlıyorlar mı, taşlamıyorlar mı...
ermenistan'da oldukça fazla türk vatandaşı hem yaşamakta hem de iş yapmaktadır. kimsenin arasına nifak tohumu falan de ekmezler sadece hakları olanı isterler ve zamanı gelince de alacaklardır.
ayrıca burada bir ülke diğer bir ülkenin başına dert olacaksa o ermenistan değil azerbaycan olur -gerçi dert bile olamaz-