Cicişler ve Paris Hilton arasındaki bir karşılaştırmadır. Ayıptır.
Şahsen ben, ne kadar şımarık zengin kızı olsa da paçalarından karizma akan Paris'i, AVM sarışını cicişlerle karşılaştırmaya utanırım ama magazin medyası cicişleri sık sık paris hilton'a benzetmeye başladığı için bu densizliğe artık bir dur! demek için olaya müdahil oldum.
binlerce yıllık şu insanlık tarihinde, yapılacak ne varsa daha önce birilerinin yapmış olmasından mütevellit, asla orijinal olamayan tekliflerdir.
ancak çok acıklı biçimde klişe de olurlar ki, klişenin dip noktası, herkesin ortasında, bütün halka göstere göstere, gösteriş yapa yapa evlilik teklif etmektir. çünkü hanımkızlarımızın kraliçe egosunun okşanması gerekir. yoksa sizinle evlenmezler.
buyrun, yaşanmış gerçek örneklerle, bir erkeği kendinden utandıracak evlilik teklifleri:
Görüntülerden anladığımız kadarıyla, önceki Battlestar'ı bile aşmış bir bilimkurgu dizisi hazırlamışlar ki, önceki BattleStar, dünyanın en mükemmel TV dizisi seçilmişti ve oyuncuları konuşma yapmaları için Birleşmiş Milletler'e davet edilmişti.
zenginliğin mutluluk getirip getirmediğini tespit etmeye çalışan bir ölçüm çalışmasıdır.
Dünyada daha yeni bir araştırma yapmışlar, bugün haber bültenleri de konudan bahsedince, bu mesele hakkındaki teorim aklıma geldi, uzun uzun yazdım.
Teorik olarak, zenginlik mutluluk sağlar, evet, ancak mutluluğun derecesini kültür seviyesi belirler. Ve bu denklemde mutluluk eğrisinin bir üst sınırı vardır. O sınıra ulaştıktan sonra, dünyanın bütün zenginliğine ulaşsanız da zenginlik artık daha fazla mutluluk sağlamaz.
Önemli olan, kültür düzeyi/bilgi birikimi ve zenginlik düzeyi arasındaki bu optimal dengeyi sağlayabilecek bir hayat sürmektir. Yoksa, "mutlu yaşadım" diyemeyeceğiniz bir hayat sizi bekler.