kimi gün öylesine yalnızdım
derdimi annemin fotoğrafına anlattım.
annem
ki beyaz bir kadındır.
ölüsünü şiirle yıkadım.
bir gölgeyi sevmek ne demektir
bilmezsiniz siz bayım
öldüğü gece terliklerindeki izleri
okşadım.
kimi gün öylesine yalnızdım
derdimi annemin fotoğrafına anlattım.
annem
ki beyaz bir kadındır.
ölüsünü şiirle yıkadım.
bir gölgeyi sevmek ne demektir
bilmezsiniz siz bayım
öldüğü gece terliklerindeki izleri
okşadım.
zavallıların dalga geçerek üzerinden mastürbasyon yaptığı kızdır. gidin porno izleyin orospu çocukları zira insanların boyları mastürbasyon malzemesi olamaz.
Köklüdür. 1000 yıllık şaman geleneğinin izlerini taşır. islamiyet sonrası ise aşık şiiri ve dini-tasavvufi halk şiiri ile birlikte türk halk edebiyatını besleyen ana damardır.
sivasta, maraşta, çorumda yaktığı canların aksine, dağ başında buz tutarak gebermiştir. eceliyle ölmediğine sevindiğim nadir insanlardan biridir. mekanı cennet falan olmasın. neden bu kadar sevildiğine de anlam veremediğim biridir de ayrıca.
esrik yitişlerde eprimiş bir sarkaçtı kösnüllüğüm
ne renkti aidiyet açmazının sarmalları
rigor mortis kadar apaydınlık
ve büsbütün ayrıksı bir antoloji
çok yanlış yapan gençliktir. kurgunun allahı kurandadır çünkü. bilim kurgu, korku, gerilim, aşk, entrika, savaş, tarih,dram ne ararsanız vardır. adeta hepsi tek bir kitapta toplanmıştır. kaç bin yıldır best seller olmasına şaşmamalı.
buz tadı var telefonda sesinde
bir ben taşıyamadım seni hamallar ülkesinde
tek arzum şimdi son defa görmek seni
son bir mevsim güneşli
öyle hatırla beni
ciddi bir gerekliliktir. cami ve cemevi sayısı eşit olmalıdır bu nedenle camilerin yarıdan çoğu kapatılmalı ve skorlar böylece eşitlenmelidir. yeni cemevleri yapmak saçmalıktır zira.
yumulu avucunda bir korku:düşer para..
az ekmek,bir tutam çay, sonra küçük bir şişe
yakacak ispirto şişede parmak kadar
ve çok yaşlı bakkal,sabah,kenar mahalle.
annesinin herhalde bir gaz ocağında
kaynatıvereceği.. ve katıksız ekmek..
içecek sevinerek okula yetişecek
biraz çay soğuklarda.. ne kadar acı şu dünya
bir zamanı yeniler, bir gün o da bize benzer
kalır uzaklarda o dertli anne.
neden bazı şeyleri pek çabuk unuturuz
çünkü o apartmanlar o evlerin yerinde.