Bir şarkı bir insanı bu kadar derinden etkiler mi ?
Evet internet aşkım Ceren'in şarkısı.
Sonra Veren olmuş adı ama olsun.
O şarkı da o kaşara harcansın.
Birde hümanist ibneler var amk. Orospu çocuklarının insan sevgisi polis ve askere işlemiyor. Sanki polis asker insan değil. Bu hümanist geçinen ibnelerin götüne jop sokacan amk evlatları
59.Topçu Eğitim Tugayı'nda sıradan benim ise hayatımın en değişik günlerinden biriydi. Sürekli sert esen rüzgar, durmadan yağan kar ve biz acemi askerler. Daha üstümüzü bile giymemişken 20 kişilik gruplarla oradan oraya sürüklenen, usta askerlerin koyun muammelesi yaptığı ve o an için kendini dünyanın en mazlum insanı sanan 20 kişilik gruplar...Kısa dönem olmamız nedeniyle bizden 6-7 yaş küçük sakalları daha yeni yeni çıkan bu usta askerlerin bizi görünce ''vay yeni civcivler gelmiş'' tarzı saçma muhabbetleri arasında 48 numara bot ve içine benim gibi 4-5 kişinin sığabileceği genişlikteki kamuflajla en unutulmaz günler arasında yerini alan askerliğin ilk günü.
Van'da memur olarak çalışıyoruz o dönem. Haliyle klasik memur muhabbeti bizim gibi batıdan gelen bir tane öğretmen tavlama üzerine çalışmalar yapmışız ve meyvesini yeme dönemleri gelirken benim tayinim çıkıyor. Kız duygusal modda fakat ben hayatımda hiç o kadar mutlu olmamıştım. Neyse sadede geliyorum. Gitmeden son gece beni ilk ve son kez akşam yemeği için evine davet etti. Gittim. Heyecanlıydım çünkü ilkkez evine gidiyordum ve onla sevişmek istiyordum. Yemekten önce mercimek çorbası yapmış onu içiyoruz. Allah'ın gücüne gitmesin bir çorba bu kadar mı kötü yapılır. Hiç mi çorba yapmadın sen ömründe kız. Bu nedir Allah cezanı vermesin dedim içimden. Güç bela suyla ekmekle yutkunmaya çalışırken anladı sanırım çünkü kendi de yiyemedi. Gel yemeğe geçelim dedi. Kavurmalı bişey yapmış ki hayatımda kavurma yemişliğim yanından geçmişliğim yoktur. Şansıma ağlayacaktım. Onu kırmak istemiyordum ve zor bela hayatımda hiç sevmediğim kavurmayı yedim. Sonra ne mi oldu ? Evet sabahlara kadar seviştik.
umarım beşiktaşımıza hayırlı olur. Gerçi bize minimum düzeyde yan top bilgisi olan , kalede durmayı bilen, yeri geldiğinde açılabilen asgari beklentileri karşılayacak kaleci yeterdi. Çünkü o bile yoktu