bugün

Bi Gurbetçi olarak sıkça cevaplamak zorunda kaldığım soru.
akabinde "orala mı güzel burala mı güzel" şeklinde soru sorulması muhtemel soru.
(bkz: yedigin ictigin senin olsun)*
yalının son şarkısı:
önce dakikalara kırgın
sonra saatlere ve günlere dargın
mide ağrıları yerini hayal bozukluklarına bırakırken
biliyordum biliyordum
sonu sessizlik sonu özlem
sonunu sevmeyeceğimi de
biliyordum git derken
ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
sadede gelebilirim
isıtıyor mu kalbini benim kadar
ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
artık söyleyebilirim
seni baş tacı eden haklı sonuna kadar
elden gittiği gibi kolay
gitmiyormuş ki kalpten
o bir kelime
dudaktan hemen kurtulmayı başarıyorken.
uzaktaki sevgili* farklı ildeki bir üniversiteyi kazanınca sorulan iç burkucu sorudur.
gün icinde süphesiz 20 kez dinledigim..
aklima uzaktaki eski sevgilimi getiren,
ve " acaba dinlediginde oda beni hatirlarmi .." sorusunu aklima getiren
guzel parca.
an itibariyle olimpos'a gitmiş, orayı görmüş sözlük yazarlarına sormak istediğim cümle. hadi yazarlar, parmaklarınıza zahmet.
uzakta sevgilisi, eski sevgilisi olanlar için en anlamlı parça. üst üstede dinlenebilir.
yalının kafası iyiyken ortaya çıkardığı parça. art arda dinlenebilen bir şarkı.*
yalın'ın pek güzel şarkısının adı.
sonu sessizlik sonu özlem
sonunu sevmeyeceğimi de
biliyordum git derken
ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
sadede gelebilirim
isıtıyor mu kalbini benim kadar..

yalın'ın aştığı şarkıdır.
klasik yalın melodisi... ancak sözler şahane... son zamanlarımın favori şarkısı... itinayla dinlenir, dinletilir!...

--spoiler--
biliyordum biliyordum
sonu sessizlik sonu özlem
sonunu sevmeyeceğimi de
biliyordum git derken
ne yapıyorsun, anlat güzel mi oralar?
--spoiler--
son günlerde fazlasıyla dinlediğim çok güzel yalın şarkısı belki de en güzeli.
hasretiyle yanıp tutuşan kimselerin, uzak diyalardan gelen diğer bir kimseye gözleri ışıldayarak sorduğu sorudur. Bir yandan içinden yeni soru hazırlarken diğer yandan anlatılanlar beyinde bir çok tablo haline gelir.
sonunu sevmeyeceğimi de biliyordum, git derken.
şuanda ihtiycım olan ama kuramadığım cümlelerin daha önceden kurulmuş olduğunu görüp gülümsememe neden olan şarkı.
e anlat güzel mi oralar.*
fena sayılmaz, keyif çatıyorum denilesidir.
sevgili yalın'ın harika mı harika şarkısı, hatta bence en güzel şarkısı.

"elden gittiği gibi kolay gitmiyormuş ki kalpten
o bir kelime dudaktan hemen kurtulmayı başarıyorken
biliyordum, sonu sessizlik sonu özlem
sonunu sevmeyeceğimi de biliyordum
git derken."

gibi çok güzel sözleri vardır. Yalın dinlemeyen beni yalın hayranı yapıp bütün şarkılarını ezberletmiştir bana bu şarkı.
yalının güzel parçalarından biridir . sözleri ise şöyledir:

önce dakikalara kırgın sonra saatlere
ve günlere dargın
mide ağırıları yerine
hayal bozukluklarına bırakırken
biliyordum, biliyordum
sonu sessizlik, sonu özlem
sonunu sevmeyeceğimi de biliyordum, git derken

ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
sadede gelebilirim
isıtıyor mu kalbini benim kadar
ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
artık söyleyebilirim
seni baş tacı eden haklı sonuna kadar

elden gittiği gibi kolay gitmiyormuş ki kalpten
o bir kelime dudaktan hemen kurtulmayı başarıyorken
biliyordum, biliyordum
sonu sessizlik sonu özlem
sonunu sevmeyeceğimi de biliyordum, git derken

ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
sadede gelebilirim
isıtıyor mu kalbini benim kadar
ne yapıyorsun anlat güzel mi oralar
artık söyleyebilirim
seni baş tacı eden haklı sonuna kadar .
http://fizy.com/s/3hceet
yalın'ın bir şarkıyla özlem bu kadar mı güzel anlatılır dedirten şarkısıdır. klibiyle birlikte dinlendiğinde şarkının yazılış amacı ve konusu daha iyi anlaşılabilir. **http://www.youtube.com/wa...v=sSpUgf_w7tk&ob=av3n
sonunu sevmeyeceğimi de biliyordum, git derken ! der yalın.

nedne yapar insan bilmem, neden bile bile kendi canına kast eder. kızgınlıklar, kırgınlıklar. hırçınlıklar çokça. sonra pişmanlıklar, pişmanlıklar.

köpek gibi yalnızlıklar.
ağlaya ağlaya ağlayamamalar.
azıcık onu andırıyor diye, saçma sapan bir insana katlanmalar.
telefonu eline almalar, yazmalar yazmalar ve yazmalar. ama asla gönderememeler.
boğazın düğümlenmesi, ciğerin parelenmesi, küçük burnun üşümesi ama asla kimse tarafından öpülmemesi.
acı her hafiflediğinde, bir çift bakış, bir tek hatıra ile közlenmesi, acıması, çok acıması.

ne oldu ne bitti bilemeden, bittiği yerde beklerken hala, onun hayatına devam etmesi.

devam etmekle kalmayıp, yerinize birini koyabilmesi ve size eski günlerin sıcaklığı, ayrılığın soğukluğu ile arkadaştan bozma bakışları.

siz bakmaya bile kıyamazken, kırmaya, onun belki de hiç değmeyecek, onu "o kadar da" sevmeyen birini baştacı etmesi.

sadede gelebilirim;

ısıtıyor mu kalbini, sizin kadar?
yalın’ın acıtan şarkısı...

bunu dinleyen her insan içinde kendine ait bir şeyler bulabilir...
bu eylülden sonra sık sık soracağım soru.
--spoiler--
elden gittiği kadar kolay
gitmiyormuş ki kalpten
--spoiler--

çok güzel ve samimi şarkı ya.
devamında "kalbini ısıtıyor mu benim kadar?" diyerek iç burkar.
evet. biliyordum. sonunu sevmeyeceğimiz bir sorudur.