Evet maalesef kitap yayınlamak ciddi bir para gerektiriyor, işin en kötü kısmı bu, edebiyatın gelişimi açısından bir darbe... para talep etmeden kitap yayınlayan yayınevi neredeyse kalmadı diyebilirim, ben de kitaplarımı yayınlarken ücret ödedim, memnun muyum evet memnunum ama yine de insan kendini kötü hissediyor, yani bu işler her para verenin kitap yayınlayabildiiği bir durum olmamalı.
tarihin gördüğü en ürkek padişah. ömrünü sarayında geçirmiş, hani kalkayım bi edirneye gideyim, bi konyaya gideyim falan yok, istanbulda bile gezmemiş adam.
haklılar, çanakkale zaferi nasıl antiemperyalizm olsun? Her iki taraf da sömürgeci ve sömürge paylaşımı için savaşıyor. Bir kıza tecavüz etmek için iki tecavüzcü birbirine girse biri ötekini öldürse bu sefer öldürene tecavüzcü öldüren kahraman mı diyeceğiz? siz kafayı mı yediniz? Osmanlı o dönem almanya ile birlikte elalemin topraklarını zaptetme derdindeydi ama gücü yetmedi kendi toprakları gitti. bulgarın yunanın toprağını 500 yıl kılıç zoruyla yönettin diye senin tapulu malın olmuyor o topraklar.
çanakkale geçilmez mevzusu da ayrı bir komedi, nasıl geçilmez? 3 yıl sonra istanbula gelen ingiliz fransız gemileri nereden gelmişler amk, uyanın artık uyanın, bırakın bu masalları, dünyayı kendinize güldürmeyin.
osmanlı son 300 yıl bedavadan yaşamıştır. ingilizin, fransızın, almanın çıkar çatışmaları neticesinde yaşamıştır, yoksa bu büyük devletler karışmasa sadece rus çarlığı bile on defa son vermişti osmanlı imparatorluğuna.
arkadaşlar çok sık sorulduğu için yazıyorum, kitap yayınlamak para kazandıran bir durum değil çoğu zaman, yani yatıracağınız parayı büyük ihtimalle satışlardan çıkartamayacaksınız.
Arkadaşlar başlık "kitap yayınlamak" ve anlattığım şeyler kitap yayınlamak isteyenler için oldukça faydalı, bakın soranlar da var, telif soran var, sözleşme soran var,
türkçe dersi verme girişiminizin de nasıl hüsranla sonuçlandığını gördük, artık uzatmayalım değil mi? Türkçe dersi vermeye çalışan kişinin öncelikle dersini vermeye çalıştığı şeyi iyi öğrenmesi gerekir.
Parantez ile ilgili bilgilerin fena halde hatalı. ama artık uzatmak istemiyorum.
"Kardeşim"den sonraki virgül koymama hatana hiç değinmemişsin bile, buradan da kabul ettiğini anladık.
Türkçe dersi vermeye çalıştığın bir yazıdaki cümlenin sonuna noktalama işareti koymamanı öylece bırakmanı da hala açıklamadın, tabi bir açıklaması varsa.
aslında var, bizim en baştan yaptığımız açıklama, yani forumda yazıyor olmanın dikkatsizliği.
Bu arada ki bağlacını paranteze almanı da anlattım, ona da değinmemişsin...
uzun lafın kısası iyisin hoşsun, Türkçeyi koruma çaban güzel takdire şayan ama bir yere kadar hocam, senin de haddini bilmen gerekiyor, güzellikle anlatsan eyvallah deriz de kimsenin burada artisliği ukalalığı kaldıracak hali yok, üstelik bir de ukalalık yaptığı konuyu bilmeyen birinin ukalalığını
doğrusu: kardeş, tartışmayı uzatmak istemiyorum. Okurken bile yarım nefes bekliyorsun, değil mi? Peki yazarken niçin virgül koymuyorsun, yani bizim kardeş tartışmalarımız var da sen o ikiz, kardeş tartışmaları mı uzatmak istemiyorsun yoksa kardeş diye bana mı sesleniyorsun?
(ki aynı zamanda ingilizce'yi, tarihi, matematiği de bilmiyorlar)
yukarıdaki senin cümlen, parantez içinde yazılan cümlelerin tamamı ama tamamı mutlaka bir noktalama işareti ile bitirilir. ilaveten parantez içine aldığın cümle mantık olarak da yanlış, normalde bu cümleyi paranteze alman gerekmez. ki bağlacını kullanmışsın madem, cümleyi yazarsın "bilmiyorlar" dan sonra da virgül koyar ve diğer kısma devam edersin, eğer paranteze alacaksan da ki bağlacını kullanmadan alırsın. yani (aynı zamanda. ... bilmiyorlar) diyerek
gördüğün gibi senin de bir hayli hatan var.
Eh bir büyüklük gösterip özür dilersin artık.
Konuyu bağlamından koparmadım, sen kitap yazan birini eleştirmiyorsun. Parayla kitap yayınlayan birini eleştiriyorsun. Mesel tam da bu. Dolayısıyla fenerbahçe örneği doğru. Kitap yazan diye eleştirebilirsin, ama kitabı yazdıktan sonra para ile bastırmak veya parasız bastırmanın türkçe ile dil bilgisi ile bağlamı ne?
Burası sözlük değil, forum. Uludağ Sözlük yazması buranın sözlük olduğunu göstermez, sol taraf bak, "Cumaya gidin iki rekat namaz kılın ulan" diye başlık var, sen klasik anlamda bir sözlükte böyle bir başlık görebilir misin?
Sözlüğün kelime anlamını bir sözlüğe bak öğren. Ondan sonra konuş.
Forumda bile yazmanın kuralları var demişsin evet var tabi, ben de diyorum ki sen o kurallara uymuyorsun, cümleni nokta ile bitirmiyorsun. Eee daha ne öyleyse? Dinime küfreden bari müslüman olsa. Bak yukarıda da virgül hatanı yazdım.
Bu durumda imalı olarak bana söylediğin gibi ben de senin ne kadar cahil, ne kadar dikkatsiz, ne kadar türkçe katili olduğundan falan mı bahsedeyim. Çok genel yorum yapıyorsun, insanlar sokağa çıkarken çıplak çıkmaz kıyafet giyer diyerek bir genelleştirme yapıp sonra her ortamın kıyafetinin aynı olduğunu söyleyebilir miyiz?
düğüne giderken ayrı giyinirsin, spora giderken ayrı, plaja giderken ayrı...
forumda ayrı yazarsın, resmi işlemde ayrı, facebook'ta ayrı, romanda ayrı.
sen ciddi bir yazı yazıyor olsaydın, kitap yazıyor olsaydın ya da öğrencilerine sınav kağıdı hazırlıyor olsaydın, cümlenin sonundaki noktayı unutur muydun? unutmazdın tabi, ama forumun rahatlığı ile dikkat etmedin, işte tam da bunu söylüyoruz, yani sen de dikkat etmiyorsun, eee öyleyse niye başkasını darlıyorsun.
ağabey olduğunu ben de biliyorum.
Bunun dışında söylediklerinde epeyce doğru şey de var tabi, lakin bu eleştiriyi biraz daha yumuşak bir üslupla yapsan daha hoş olurdu. Bir de kendinin hatasız olduğunu düşünmeden yapsan...
sözlüğün işleyişini biliyorum, sadece en temel bir şeyin bile uygulanamadığını göstermek istedim,
ikinci eleştirime değinmemişsin bile,
cümleni niçin nokta ile veya uygun bulduğun bir noktalama işareti ile bitirmedin?
gördüğün gibi senin yaptığın da yanlış, hani dinime küfreden bari müslüman olsa derler ya, onun gibi bir durum.
burası bir forum değerli arkadaşım, o kadar da dikkat etmiyoruz, tabi eleştirilebilir ama bu eleştiriyi bir şeye bağlamak gereksiz,
- fenerbahçelisin sen işte ancak bu kadar olur, noktalamaya bile dikkat etmiyorsun
ya da
- marmara üniversitesi mezunu da ancak bu kadar olur işte bak virgül yerine noktalı virgül kullanmış,
gibi gibi gibi
yani saçma bağlamalar,
herhangi bir aidiyetimden dolayı değil, sadece dikkat etmediğim için dikkat etmiyorum,
ve sen de dikkat etmiyorsun. etsen cümleni nokta ile bitirirsin.
insanlara yerlere çop atmayın ayıp oluyor dedikten sonra cebindeki kağıt parçasını yere fırlatmak gibi bir şey yaptığın. evet eleştirdiğin şey doğru, belki de forumda bile olsa dikkat etmeliyiz noktalama işaretlerine ama sen de etmiyorsun, çelişki burada.
kitap yayınladım ve deneyimlerimi paylaşıyorum, sizin ilginizi çekmeyebilir ama eminim kitap yayınlamak isteyen ve daha önce yayınlamış birilerinden öneri almak isteyen bir çok insan var.
Bence az bile hata yapmışım. Ben de senin hatalarını bulayım:
özet: parayla kitap basarsan yazım yanlışlarının olması çok normal (demişsin)
1- Cümle küçük harf ile başlamaz. Özet olması gerekirdi.
2- Cümle sonu mutlaka bir noktalama işareti ile biter. Senin cümlen öyle kalmış. Nokta ve ünlem olmalıydı.
Yok abi ya, söylediklerinde doğru şeyler olsa da katılmadığım noktalar da var.
Orhan Pamuk güzel örnek vermişsin ama biz orhan pamuk değiliz ki?
Bir de şu var, dünya çapında şöhret olmuş ve ilk kitabını kendi parasıyla bastırmış sürüsüne bereket yazar var abi,
sonra bizim yayınevinde de var abi, ilk kitabını sokak kitapları yayınları ile para ödeyerek çıkartıp sonra destek yayınlarına geçen, doğan yayınlarına geçen, timaş yayınlarına geçen yazarlar var, mesela benim yazar arkadaşım uğur gökbulut ilk kitabını sokak kitapları ile para ödeyerek çıkardı, o kitap 8. baskıyı gördü sonra uğur'a destek yayınlarından teklif geldi oraya geçti,
yani oluyor böyle şeyler.
yine kendisi yakın arkadaşım olur, Işıl Parlakyıldız, ilk kitabını sokak kitapları ile yayınladı, zaten ben getirdim yayınevine, ondan sonra ışıl müptela yayınlarına geçti, oradan indigo yayınlarına geçti, şimdi kitapyurdu.com'a gir bak, çıkardığı kitap bir hafta içinde 1000 adeti sadece kitapyurdu.com 'da gördü, toplamda on binlerce satılıyor,
yani uzun lafın kısası,
söylediğin şeylerde haklılık payı var ama sen edebiyatı sadece piramidin tepesi olarak görmüşsün, orhan pamuk falan eyvalla, ama velevki benim orhan pamuk olma hedefim yok, hobi olarak yapıyorum ki öyle zaten, işim gücüm var, yani bu durumda da benim para ödeyerek kitap yayınlamam niye kötü olsun ki
ihtiyaç meselesi bu,
ama yine de tabi yazdıklarında haklılık payı yüksek.
6 yılda üç kitap yayınlamış bir yazar olarak buraya tecrübelerimi aktarayım ki kitap yayınlamak isteyen şairler yazarlar faydalansın,
Efendim öncelikle bir kitap yazıyorsunuz ve son noktayı koyup yayınevi aramaya başlıyorsunuz. Tabi ilk akla gelen, Can Yayınları, Doğan Yayınları gibi büyük firmalar, ama orada kitap yayınlatmak öyle kolay şey değil, bu yayınevleri sadece prestijli yazarlarla çalışıyor, öyle her önüne gelen Can Yayınları'ndan kitap çıkarmış olsa Can Yayınları Can olur muydu? Olmazdı tabi.
Peki ne yapacağız diyorsunuz?
Ne yapacağınızı söyleyeyim, PARA'yla kitap bastıracaksınız!
Evet yanlış okumadınız, bastıracaksınız parayı basacaklar kitabınız *
Bu konuda size iki yayınevi tavsiye edeceğim
Biri benim de 6 yıldır kitaplarımı yayınladığım SOKAK KiTAPLARI YAYINLARI
diğeri yeni bir yayınevi ROMEO YAYINLARI
aha bu da linkleri
her ikisi de iyi yayınevi.
Şimdi biraz yayın deneyimimi anlatayım da faydalananın.
Öncelikle sokak kitapları yayınlarını internetten buldum, sitelerini inceledim falan fıstık, mail ile irtibat kurdum, derken eserimi gönderdim, sayfa sayısı hesaplandı, bir bütçe belirlendi ve pazarlık şu bu derken 3 bin liraya anlaştık. Tabi 6 yıl önce.
1000 lirasını peşin verdim, sonra editörlük yapıldı ve kapak tasarımı yapıldı. Editörlük de kapak tasarımı da on numara yapıldı allahları var şimdi.
sonra örnek kitap aşamasına geldik ve örnek kitap basıldı. ben baktım beğendim ve işte budur dedim.
Örnek kitabı beğendikten sonra 1000 lira daha ödedim, onu da aldıktan sonra asıl baskıyı yaptılar. biz 1000 adet anlaşmıştık. Asıl baskı bittikten sonra beni depoya çağırdılar, gittim kitaplarımı gördüm, saydım baktım 1000 tane evet. son kalan parayı da o zaman ödedim.
derken efendim dağıtım süreci başladı, D&R mağazaları falan her yere dağıttılar kitabımı, ondan da çok memnun kaldım, 6 ayda bir de bana Telif ödediler, telif etiket fiyatının % 40'ı oluyor, bu zaten standart birşeymiş.
böyle yani, parasız kitap bastırmak zor iş, parayla bastıracaksanız da sokak kitapları yayınları iyi yer, zaten sahibi olan uğur ziya şimşek de genç bir yazar. 30'lu yaşlarda, yedi tane kitabı var, güzel adam, bir kere izmir fuarında aynı saatte imza günü yaptık, eğlenceli biri.
tabi gönül ister ki biz de can yayınlarından falan parasız kitap çıkartalım ama nerdeeeee
Arkadaşlar ben 3 farklı kitap yayınlamış bir yazar olarak kısaca belirteyim, Bir kere ücretsiz kitap bastırmak diye bir şey yok abicim, her kitap parayla basılır, bu parayı ya yayınevi öder ya da sen ödersin, şimdi düşün sen tanınmış bir yazar değilsen yayınevi senin kitabının masrafını niye ödesin,
Eğer Parayla kitap bastıracaksan SOKAK KiTAPLARI YAYINLARI tercih et derim... Ben 6 yıldır kendileriyle çalışıyorum ve 3 farklı kitap yayınladım, güzel yer abicim.
Yazar bebeler kitap yayınlayacaksanız paracıkları hazırlayın, öyle bedava kitap yok artık, yakında memlekette hava almak bile parayla olacak,
şimdi bi abimiz sordu, telif ücreti nedir diye, %40 efendim. %60'ı da kitapçılar alıyor, mesela D&R da satılıyor ya işte o %60ı D&R alıyor, yani işin kaymağını D&R yiyor abi
Kitap Bastırmak isteyen Yazarlara Tavsiyem SOKAK KiTAPLARI YAYINLARI ile çalışmalarıdır. Ben kendilerinden 3 farklı kitap yayınladım. iki roman bir de öykü kitabı, her birinde de çok memnun kaldım. Kitap yayınlamak zorlu bir süreç, can sıkıcı yönleri var, ama bir yazar olan uğur ziya şimşek tarafından kurulmuş Sokak Kitapları bu işi biliyor abicim, güzel insanlar. Tavsiye ederim.
Sokak Kitapları Yayınları isimli başarılı yayınevinin kurucusu ve patronu. 2007 yılında kurulmuş olan yayınevi şuan 950 yazara ulaşmış. Müthiş bir rakam. Tebrikler...
Bir arkadaşımın kitabını yayınlayan ve Uğur Ziya Şimşek isimli kendisi de yazar olan genç bir girişimci tarafından 2007 yılında kurulan yayınevi. Farklı bir yayıncılık tarzları var. Buradan kitap yayınlayan yazarlar yayın ücretini kendileri karşılıyor. Dolayısıyla satılmama riskini yayınevi değil yazar üstleniyor. Benim arkadaşımın kitabı 4. baskısını yaptı, yayın ücretini fazla fazla çıkardı ama bildiğim kadarıyla bir çok kitap hiç satılmıyor. Sanırım bu da ülkemizin okuma alışkanlığının olmaması ile ilgili.
Kitap listelerine baktığımda 950 kitap gördüm. Müthiş bir rakam, meğer ülkemizde ne kadar çok yazar varmış da haberimiz yok.
Başarılı bir yayınevi, umarım bu çizgilerini korumayı başarırlar...
Son zamanların en dikkat çeken kitaplarını yazan adam. Her iki kitabını da okudum. Şok eden gerçekler ve ülkemizin bir ihanet çetesi tarafından nasıl kıskaca alındığının fotoğrafı.
Bu toprakların yetiştirdiği en muhteşem yazarlardan biridir. Edebiyattan anlamayanların hakkında mal mal konuştuğu kişidir. "ermoni soykripomi dedü diye nobol verduleer" diyen hanzoların bol olarak yaşadığı ülkemizin yaşanılabilir olmasını sağlayan nadir unsurlarından biridir yazdığı kitaplar...