Alis volat propris
100 (enerjik)
altıncı nesil yazar 1 takipçi 3.40 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    divan edebiyatı

    39.
  1. adı üstünde, divan da yapılan edebiyat türüdür. 13. yüzyıl' da bir grup âlim'in katıldığı ''divan'da yapılabilecekler'' konulu bir sohbet sırasında, divan'da otururlarken, mevzu aşk'tan açılıp, karı kız muhabbetine kadar gitmiş. derken aralarından biri tartışmanın şevk'i ile coşup iki beyit seslendirir.
    diğerleri de geri kalır mı? onlar da kendi divan tecrübeleri sonrasında ki hislerini sırası ile şiirsi bir dille sözlere dökerler ve böylece divan edebiyatı doğmuş olur.

    tarihsel süreç içerisinde bu bir akıma dönüşür ve kadın, erkek bir çok şair tarafından benimsenir.
    *
    divan edebiyatından bazı beyit örnekleri:

    fuzulî
    aşk derdiyle hoşem terk-i nasîhat kıl refîk
    ben ki tiryâkî mizâcem zehr kâr etmez bana.

    fuzulî
    beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı?
    felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı?

    nev'izade atayi
    kıldı bizi kâfile-bend-i hayâl,
    dâhil-i ma'mûre-i şehr-i misâl.

    zeynep hatun
    Zeyneb ko meyli zinet-i dunyaya zen gibi,
    Merdane var Sade-dil ol terk-i ziver it.

    alis volat propris
    şevk üle dalayüm kaygan-u delüğün'e
    ab-ı hayat zevk üle aksün klitorisine.
    failatün failatün falan filan...
    1 ...
  2. alın verin ekonomiye can verin

    37.
  3. nedense veriş hep bizden, hani alış? diye sorulması gereken bir durumdur.
    2 ...
  4. yoksul mahallelerinde iftar yapan başbakan

    23.
  5. devlet'in yoksullaştırma ve yoksuzlaştırma politikası'nın işlerliğini
    denetleme eylemidir. aynı zamanda devletin, yoksullar'ın perişan halini görerek kendi egosunu tamin etmesidir. ramazanda garibanlara iftara gitme eylemi geçmişte de yapıldı, bugünde yapılıyor, böyle giderse daha bir çok ramazanlarda yapılacak olan eylemdir.
    2 ...
  6. tosbağa

    2.
  7. kaplumbağa hayvanı'nın halk dilinde ki adıdır. tosbağalar, tavşanlara karşı kazandıkları zaferleri ile
    masal aleminde sıkça karşımıza çıkar. insanlarımız bu hayvan cinsi ile o kadar özdeşleşmiştir ki birbirlerine allahsız tosbağa olarak seslenen kişiler bile bulunmaktadır. ayrıca alman otomobil markalarından olan ''vw''
    tosbağa modelinde bir araba üreterek yeni bir ekol yaratmıştır. tosbağalar'a yaşamızı verdikleri
    ilhamdan ötürü teşekkürü bir borç biliyoruz.
    1 ...
  8. sigarayı bırakan vekil

    1.
  9. akp'li vekil dediğini yaptı ve sigarayı bıraktı. puro'nun cazibesine yenilmesi sonucu sigarayı bırakarak puro'ya başladı. onunla gurur duyuyoruz. *
    1 ...
  10. ülkücüleri dağda kurt kapması

    10.
  11. ya teslim olacaklardı ya da direneceklerdi. ansızın içlerinden biri çantasından çıkardığı dansöz kıyafetini giyinerek ortaya atıldı ve oynamaya başladı.
    diğer asenalar da ona eşlik etmeye başlamışlardı.
    börteçine yeri göğü inteleten sesi ile haykırdı ve şöyle dedi.

    - siz ne yemeye ne de mikilmeye değmezsiniz, azıcık gururunuz olsa
    böyle kıvırmazdınız, intikam için savarşırdınız. kurt olmak düz ova' ulumak
    değildir. ayrıca söyleyin o başbuğunuza bizim ne şeklimizi ne de ismimizi siyuasete malzeme etmesin. biz onuruyla yaşayan hayvanlarız!

    ve son.
    3 ...
  12. kürtçe

    236.
  13. kürt halkı'nın anadili dir. bugüne kadar yaşayan dört lehçesi bulunuyor.
    bunlar; kurmanci,zazaki,sorani ve gorani lehçeleri dir. türkiye'de yaşayan kürtler genellikle kurmanci ve zazaki lehçeleri ile konuşurlar.
    1 ...
  14. ibadet aşkı

    1.
  15. göğüsleri iman dolu insanlarımızın ramazan ay'ının gelişi ile birlikte kabaran dini duyguları, onları camiilerde yatar kalkar hale getirmiş durumda. beş vakit namaz farz'ını eksiksiz yarine getirmek için evlerindeki sıcak ortamdan bile bunalmış durumdalar. camiiler'in, ruhlarını ferahlatan ''klima'' serinliği ile koyun koyuna yatarken huzur bulmaktadırlar.
    2 ...
  16. ülkücüleri dağda kurt kapması

    9.
  17. dağ'da reisleri'nin kurtlar tarafından kapıldığını duyan asenalar intikam yemini ederek dumanlı dağlar'a doğru yol aldılar. az gittiler, uz gittiler, dere tepe düz gittiler.
    dağların doruklarına yaklaşırlarken bir grup börteçine tarafından fark edildiler.
    asenalar havada yayılan testosteron'un kokusu ile birlikte dehşete düşerek geri kaçmaya başladılar. ama nafile idi bu kaçış. kurtlar pozisyonları almışlardı. asenalar kendi taktikleri ile kapana kısılmışlardı. *
    3 ...
  18. müslüman burjuvazi

    4.
  19. kendine müslüman olan burjuvazi. müslüman olanlara dahi faydaları yoktur.
    0 ...
  20. donla denize girmek

    16.
  21. giren'in cinsiyetine bağlı olarak değerlendirilmesi gereken eylem.
    0 ...
  22. mal varlığı

    9.
  23. züğürt'ün çenesini yoran varlık.
    0 ...
  24. türklere özgü davranışlar

    574.
  25. televizyona çıktığında selam yollamak veya telefonla konuşarak el sallamak.
    2 ...
  26. türklere özgü davranışlar

    573.
  27. acımasız gerçekler

    19.
  28. kapitalim'in birgün tarihin çöplüğünde yerini alacağı gerçeği.
    2 ...
  29. islami bar

    6.
  30. dans yerine zikir yapılan, votka yerine zemzem suyu içilen, allı morlu ışıklar yerine yeşil ve turkuaz tonlu ışıklarla bezenmiş sevaphane.
    3 ...
  31. oturma pozisyonunu kusursuz uygulayan kadın

    4.
  32. neye oturduğu'nun bilincinde olan kadındır.
    0 ...
  33. göz çapkınlığı

    5.
  34. zemini'ni, ''güzele bakmak sevaptır'' felsefesi oluşturmuştur. cennete girmenin yollarından biri olmakla beraber, çoğunlukla erkeklerin yaptığı bir çapkınlık türüdür.
    0 ...
  35. ebelemek

    1.
  36. çocuk oyunlarında ''ebe'' olan velet'in nihai hedefi.
    hadi sen kaç ben seni ebeleyeyim şeklinde gelişen eylem.

    ayrıca

    Yeni bir kızla tanışan erkeğin dolaylı sevişme tekliflerindendir.
    + Seni ebeleyebilir miyim?
    - Nasıl yani?
    + Sen kaçacaksın,ben ebeleyeceğim...(burada erkek kişinin yüzünde,genellikle coşkun vari bir gülüş hakimdir.)
    - Hadi o zaman ben kaçtım...
    0 ...
  37. tarihsel materyalizm

    4.
  38. marxist felsefe'nin temel noktalarından biri olup, marksist felsefenin tarihsel gelişmelere yaklaşım tarzıdır.
    marx der ki; ''insanların varlığını belirleyen şey bilinç değil, toplumsal varlıklarıdır.
    ayrıca marx, tarihsel materyalizm'den bahsederken; tarih'in sınıflar'ın mücadelesinden
    ibaret olduğu tez'ini de savunur.

    tüm bunlardan hareketle durumu kısaca şöyle özetleyebiliriz.
    tarihsel süreç içerisinde, bir çok sistem, yönetim biçimi vb. yapılanmalar kurulup, yıkılmıştır. buna neden olan
    durum ise toplumsal ilişkilerdeki çelişkilerin varlığıdır. işte bu çelişkiler insan bilincini belirler ve bir savaşım
    içerisine girer.bu çelişkiler sonlanmadıkça toplumsal savaşım, değişim ve gelişim devam edecektir.
    1 ...
  39. clara zetkin

    6.
  40. 1857'de saksonya'da doğdu. genç yaşlarında tanıştığı devrimci sosyalist hareket'in kısa dönem içerisinde tanınan isimlerinden oldu.
    rosa luxemburg'un yakın arkadaşıydı. clara zetkin, aynı zamanda sıkı bir kadın hakları savunucusuydu.
    8 mart 1857'de tekstil fabrikasında çıkan yangın sonucu yaşamını yitiren kadınların anısına 1910'da 2. enternasyonale
    bağlı kadın toplantısında 8 mart'ın dünya emekçi kadınlar günü olarak kutlanması teklifinde bulundu.bu teklif yaşama geçirildi.
    yaşamı mücadeleler ile geçen zetkin, geçirdiği kalp kriri sonucu 1933'te moskova'da yaşama veda etti.
    1 ...
  41. ahmet kaya

    720.
  42. zihinleri kuşatan sesi ile asla unutulmayacak olan toplum ile özdeşleşmeyi başarmış olan sanatçı. erken gidişiyle sevenlerini yalnız bıraktı.
    2 ...
  43. güler zere

    39.
  44. fatalizm

    7.
  45. insanların olup biten olaylara hükmedemeyeceğini savunan felsefi akım. buna göre kader önceden belirlenmiştir ve bunun önüne geçilemez.
    olaylara insan üzerinde bulunan irade yön verir.insan istediği kadar mücadele etsin hep kaybedecektir düşüncesi, bu akım'ın temelini oluşturan unsurlardandır.
    0 ...
  46. ülkücüleri dağda kurt kapması

    1.
  47. başbuğlarından aldıkları feyz sonucu, takım elbise ve sivri burunlu ayakkabılarını giyerek bir hışımla dağ'a çıkan ocak mensubu bir grub'un dağda kurtlar tarafından yenmesi.
    dağ'da karşılaştıkları kurtlar'ı ''bunlar bizim simgemizdir'' diyerek selamlayan ülkücüler'i kurtlar'ın turan taktiği uygulayarak avlaması.
    12 ...
  48. tek cumleyle dunyayi anlatmak

    48.
  49. rte ye söylenecek şarkılar

    3.
  50. edinilmiş karakter

    1.
  51. evrimsel bir grup içerisinde bazı soyların veya bireylerin kazanmış oldukları özellik. ilkel karakter karşıtı bir durumdur.
    0 ...
  52. evrim teorisi

    839.
  53. Evrim düşüncesini değil ama geçerliliğini bugün de sürdüren evrim kuramını Charles Darwin'e (1809 - 1882) borçluyuz. Fizik ve astronomide Galileo ile Newton'un yeri ne ise Darwin'in biyolojideki konumu odur. Kısaca demek gerekirse, Darwin'in evrim kuramı birbirini tamamlayan iki öğe içermektedir: (1) Canlı dünyada değişik biçim ve türlerin ortak bir kökten kaynaklanarak geliştiği; (2) Canlılar arasında yaşam savaşımı ve en uyumlunun ayıklanmaktan kurtulması diye dile getirilen evrimin gerçekleşme düzeneği. Ayrıntılı açıklamayı ileriki bölümlere bırakarak, şimdi genel bir belirlemeyle yetineceğiz.

    Darwin canlıların ortak bir kökten kaynaklandığı savını ilk ortaya atan kişi olmamakla birlikte, bu savı doğrulayan çok sayıda değişik gözlemsel kanıt ortaya koymuştur. Böylece söz konusu sav salt bir tahmin ya da hipotez olmaktan çıkmış, bilimsel bir önerme niteliği kazanmıştır. ikinci noktaya gelince, evrim sürecinin düzeneğini oluşturan doğal seleksiyon ilkesi Darwin'in asıl önemli katkısı olarak bilinir. Doğal seleksiyonun anlamı nedir, nasıl işlemektedir?

    Tüm gözlemler canlıların (bitkiler ve hayvanlar) doğanın besleyemeyeceği sayı ve hızda çoğaldığını göstermektedir. Öyle ki, her kuşakta bireylerin pek çoğu erginlik çağına ulaşmadan yok olmaktan kurtulamaz. Bir türdeki bireylerden hangilerinin yaşamı sürdüreceği, hangilerinin yok olup gideceği nasıl belirlenmektedir? Canlılar dünyasında bir eleme düzeneği işlemektedir. Bu elemede rastlantı ya da şansın rolü yok değildir. Ama asıl neden bireysel farklar (kalıtsal varyasyonlar) ve bu farkların çevresel koşullara uyum sağlamadaki rolüdür, denebilir. Canlılar aynı türden de olsalar birbirlerinden çeşitli yönlerden farklılıklar gösterir. Hatta aynı ana-babadan olan kardeşler arasında bile gözlenebilir farklar vardır. Belli bir çevrede aynı türden olan ama özelliklerinde az ya da çok farklar gösteren bireyler sınırlı olanaklar için yarışmak, yaşam savaşımı vermek zorundadırlar. Bu savaşımda çevre koşullarına uyum kurma (adaptasyon) bakımından özellikleri daha elverişli olanların üstünlük sağlaması, diğerlerinin yenik düşüp elenmesi kaçınılmazdır. Sözgelimi, görecel olarak daha hızlı koşan tavşan ve geyiklerin düşmandan kurtulma, daha çevik kedilerin avlarını yakalama, aslan ve kaplanlardan daha güçlü olanların çiftleşip döl verme, boynu daha uzun zürafaların beslenme olanakları daha fazladır kuşkusuz. Milyonlarca yıllık süreler düşünüldüğünde yaşam savaşımı veren birey veya toplulukların özelliklerindeki farkların nasıl yeni ya da daha gelişmiş türlere yol açtığı kolayca anlaşılır. Darwin canlıların kalıtsal olan özellikleri arasındaki farkları işleyen doğal seleksiyon düzeneğinin amipten insana uzanan evrim sürecini yeterince açıkladığı inancındaydı. Ne var ki, doğal seleksiyon kimi yönleriyle ne ilk ortaya atıldığında ne de bugün tartışma konusu olmaktan kurtulamamıştır. Teologlar bir yana, kimi biyologların da evrimi açıklamada bu düzeneği yeterince doyurucu bulmadıklarını biliyoruz.
    1 ...
  54. foseptikteki hami

    1.
  55. Bu kişiler,genellikle bulundukları yer ve konum hakkında bilgi sahibi değildirler.Kalın bir tabaka gözlerini perdelemiştir.
    Onlara göre bulundukları yer dünyanın merkezidir.Herşeye kadir onlardır.Yaptıkları hiçbirşeyden dolayı yargılanmazlar.
    Ama günün birinde emekli olurlar tabiki.Foseptiklerinde inzivaya çekilirler.Zaman zaman resim yaparlar,kendilerinden genç hatunları kucaklarına oturtmayı maharet sayarlar.Yağcılarının bolluğunun yanı sıra sevmeyenleri de azımsanmayacak sayıdadır.
    Korkuyla yaşarlar.Günün birinde fosptiklerine bir vidanjör yanaşırda onları çeker diye.Ama o vidanjör bir türlü gitmez.
    Ortalığı keskin bir koku almıştır halbuki.Mide bulandırnaya devam ederler.
    1 ...
  56. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük