akademibuzcocuk
953 (uçarı)
on birinci nesil silik 245 takipçi 1642.90 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    uludağ sözlük

    18310.
  1. Artık gitme vakti geldi sözlük. Tat vermiyorsun.
    Elveda dostlarım, elveda sana sözlük.
    5 ...
  2. sonbaharın akla getirdikleri

    15.
  3. Kırmızı fuları da düşercesine boynunda
    kehribar rengini giyinmiş bir yaprak
    derken;
    bir rüzgar dokundu narin kırılgan güzel saçlarına
    düştü olduğu yere, bir yağmur damlası gibi
    5 ...
  4. mri

    1.
  5. Manyetik rezonans görüntüleme (MRI), aynı zamanda nükleer manyetik rezonans görüntüleme olarak da bilinir.
    insan vücudunun ayrıntılı görüntülerini oluşturmak için kullanılan bir tarama tekniğidir.

    Manyetik rezonans görüntüleme (MRI) testi genellikle bir MRI teknisyeni tarafından yapılır.
    Resimler genellikle bir radyolog tarafından yorumlanır. Bir radyolog görüntülere bakar
    ve test sonuçlarınızla birlikte doktorunuza bir rapor gönderir.
    Ancak kendini yetiştirmiş bazı doktor da bir MRI taramasını yorumlayabilir.

    Taramada, vücudun X-ışınları, BT taramaları veya ultrason ile iyi görülemeyen kısımların
    görüntülerini oluşturmak için güçlü bir manyetik alan ve radyo dalgaları kullanır.

    doktorlar, tarama ile eklemlerin, kıkırdakların, ligamanların, kasların ve tendonların içini görme olanağı yakalar.
    bu sebeple bu tarama tekniği spor sakatlıklarını tespit etmede doktorlara büyük kolaylıklar sağlar.
    MRI ayrıca, iç vücut yapılarını inceleme, inme, tümör, anevrizma, omurilik yaralanmaları,
    multipl skleroz, göz veya iç kulak problemleri gibi çeşitli bozuklukları teşhis etmek için de kullanılır.
    Ayrıca, beyin yapısını ve fonksiyonunu ölçmek için araştırmada da yaygın şekilde kullanılmaktadır.

    New York'ta, North Shore Üniversitesi Hastanesi'nde radyolog olan
    Dr. C. Filippi, MR'ı o güçlü kılan şeyin, aşırı yumuşak doku ve anatomik ayrıntıları görüntülemesinden ileri geldiğini bildirmiş olup ayrıca MR görüntülemenin en büyük yararının diğer görüntüleme teknikleriyle karşılaştırıldığında
    (CT taramaları ve x-ışınları gibi), radyasyona maruz kalma riskinin söz konusu olmadığını da belirtmiştir.

    Bir MRI sırasında, vücudun belirli bir bölümünün taranması için makinenin halka şeklini andıran
    deliğine kayan hareketli bir masanın üzerine mrı çekilecek olan bir kişinin uzanması istenir. makinenin
    kendisi kişi etrafında güçlü bir manyetik alan oluşturur ve radyo dalgalarını bireyin vücuduna yönlendirir.
    Bu esnada kişi manyetik alanı veya radyo dalgalarını hissetmeyecektir, bu nedenle prosedürün kendisi ağrısızdır.

    insan vücudu çoğunlukla sudur.
    Su molekülleri (H2O), manyetik alanda hizalanan hidrojen çekirdeği (protonlar) içerir.
    Bir MRI tarayıcısı, proton "spinleri" hizalayan çok güçlü bir manyetik alan (yaklaşık 0,2 ila 3 teslalık, ya da tipik
    bir buzdolabı mıknatısı gücünden yaklaşık bin kat daha fazla) uygular.

    Tarayıcı ayrıca, değişen bir manyetik alan yaratan bir radyo frekansı akımı üretir.
    Protonlar manyetik alanın enerjisini emer ve spinlerini ters çevirirler.
    manyetik Alan kapatıldığında, protonlar devinim olarak adlandırılan bu süreçte, normal dönüş hızlarına yavaş yavaş geri dönerler.
    dönüş işlemi tarayıcıdaki alıcılar tarafından ölçülebilen ve bir görüntüye dönüştürülebilen bir radyo sinyali de üretir.
    yani bu süreç içerisinde ölçülebilen bir enerji yayılır; bu şekilde farklı dokuların haritası çıkarılır ve insan vücudunu görüntülenebilir.

    Farklı vücut dokularındaki protonlar farklı hızlardaki normal dönüşlerine geri döndüğü zaman, tarayıcı çeşitli doku türleri arasındaki ayrımı yapabilir.
    Farklı vücut dokuları arasında kontrast üretmek için tarayıcı ayarları değiştirilebilir.
    Farklı açılardan görülebilen 3 boyutlu görüntüler üretmek için ilave manyetik alanlar kullanılabilir.

    Bununla birlikte, tarama sırasında çok yüksek bir ses çıkabilir (tıpkı bir balyozun sesini andıran gürültülü bir ses)
    çünkü Manyetik alanların sürekli olarak ters çevrilmesi, yüksek tıklama veya bip sesleri üretir;
    bu yüzden insanlara genellikle müzik dinlemek için kulaklıklar verilir
    veya şiddetli sesin azaltılmasına yardımcı olabilecek kulak tıkayıcıları verilebilir.


    Kapalı yerlerde klostrofobik hisseden insanlar ve küçük çocukların, tarama sırasında rahatlaması veya uykuya dalması için onlara sakinleştirici ilaçlar verilebilir, net görüntü elde etmek için mümkün olduğunca sessiz ve hareketsiz kalmak önemli bir husustur. aksi halde Hareket etmek görüntüleri bulanıklaştırabilir.

    Bazı hastanelerde, geleneksel bir makinede bulunan tünel benzeri tüp yerine yan bölmeleri açık olan bir MRI makinesi olabilir. Bu yan bölmeleri açık olan tarayıcı makinalar, kapalı ve baskılanmış alanlardan korkan insanlar için yararlı bir alternatif olabilir. ancak Açık bir MRG'den alınan resimler, standart bir MRI makinesinin alacağı resimlerden daha iyi olmayabilir.

    Amerikan Aile Hekimleri Akademisine göre, taramanın kendisi ortalama olarak 30 ila 60 dakika sürebilir. pek görülmese de bu süre bazı hallerde 120 dakikaya da çıkabilir.

    Manyetik rezonans görüntülemenin birçok yöntemi vardır, ancak bu görüntüleme yöntemleri içerisinde en yaygın olanlar difüzyon MR ve fonksiyonel MR (fMRI) yöntemleridir.

    Difüzyon MRG

    Diffusion MRG'nin yaklaşık 15-20 yıl civarında bir kullanım geçmişi vardır.
    Bu MR görüntüsü, su moleküllerinin vücut dokuları boyunca nasıl dağıldığını ölçer.
    belirli hastalık süreçleri - felç veya tümör gibi- bu yayılımı kısıtlayabilir.
    bu nedenle difüzyon mrg yöntemi bu hastalıkları teşhis etmek için sıklıkla kullanılır.

    Fonksiyonel MR

    Yapısal görüntülemeye ek olarak, MR da beynin fonksiyonel aktivitesini görselleştirmek için kullanılabilir.
    Fonksiyonel MR veya fMRI, beynin farklı bölümlerindeki kan akışı değişimlerini ölçer.

    Beyin yapılarını gözlemlemek ve beynin hangi bölümlerinin kritik işlevlere sahip olduğunu belirlemek için kullanılır.
    Fonksiyonel MRG, bir kafa travması veya Alzheimer hastalığından gelen hasarı değerlendirmek için de kullanılabilir.
    FMRI nörobilimde özellikle kullanışlıdır, Beyni nasıl çalıştığını öğrenerek gerçekten devrim yaratır.

    MRG güvenliği

    Bugüne kadar, 150 milyondan fazla hastada MR muayenesi yapılmıştır.
    Her yıl yaklaşık 10 milyon hasta MRG prosedürüne tabi tutulmaktadır.
    Uygun güvenlik tedbirleri alındığı sürece MRG'nin son derece güvenli olduğu belirtilmiştir.
    Genel olarak, MRI prosedürü ağrı oluşturmaz ve herhangi bir türde bilinen kısa süreli veya uzun vadeli doku hasarına neden olmaz.

    Röntgen veya CT taramaları gibi diğer görüntüleme yöntemlerinin aksine, MRI iyonize radyasyonu kullanmaz.
    MRG gebelik sırasında fetusu görüntülemek için gittikçe artan bir şekilde kullanılıyor.
    ve fetüs üzerinde herhangi bir olumsuz etki göstermediği belirtilmiştir.

    Yine de prosedürün riskleri olabilir ve sağlık kuruluşları MR'ın, tanının ilk aşamasında kullanılmasını önermemektedir.

    Çünkü MR'da güçlü mıknatıslar kullandığı için; kalp pili, yapay eklemler, yapay kalp kapakları,
    koklear implantlar, metal plakalar, vidalar veya çubuklar gibi her türlü metal implant için tehlike teşkil eder.
    implant manyetik alanda hareket edebilir veya ısınabilir.

    geçmiş yıllarda Kalp piliyle MRI taramasından geçen bazı hastalar ölmüştür. hastalara tarama yapılmadan
    önce vücudunda implant bulunup bulunmadığının sorulması gerekir.

    Tarayıcının güçlü manyetik alanı, "ferromanyetik" nesneler olarak bilinen bazı metalik nesneleri çekebilir
    ve böylece MR sisteminin merkezine doğru nesnelerin büyük bir kuvvetle ani hareket etmelerini sağlar.
    Bu durum hastlaar için bir risk oluşturabilir, Bu nedenle ferromanyetik nesnelerin MR sistem odasına girmesini önlemek için büyük özen gösterilmelidir.
    Saatler, takılar ve metalik ipler veya tutturucular içeren kıyafetler de dahil
    olmak üzere metalik nesneleri bir MRI testinden önce üzerinizden çıkarılması önemlidir.
    6 ...
  6. anın görüntüsü

    19915.
  7. charles bukowski

    936.
  8. Bir keresinde bir akıl hastanesine gittim, ziyaret için.
    Oradaki hastalardan biri tanıdı beni. " Charles Bukowski' sin sen, değil mi ? " diye sordu. Kitaplarımı okumuştu. Bu yüzden oradaydı belki.
    11 ...
  9. anın fotoğrafı

    22.
  10. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1492812/+

    Hava kapalı ve yağmur yağacak gibiydi. Duvarda bir yazı vardı, uzakta da birisi.
    işte o anın fotoğrafını çektim.
    Hüzünlüydü...
    17 ...
  11. anın görüntüsü

    17523.
  12. cyclobenzaprine

    1.
  13. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1430526/+

    cyclobenzaprin hidroklorür; (Flexeril adı ile bilinen reçeteyle satılan bir ilaç) kas spazmları, burkulmalar ve diğer kas hasarlarıyla ilgili ağrı ve rahatsızlığı gidermek için üretilen, beyindeki merkezi sinir yapılarından kimyasal norepinefrinin salınmasını arttırarak çalışan bir iskelet kas gevşeticidir.
    ilaç – Flexeril- genellikle fizik tedavi ile birlikte kullanılır.

    Lenox Hill Hastanesi'ndeki ağrı uzmanı Dr. Kiran Patel, siklobenzaprin’in uzun süreli kullanım için tasarlanmadığını dile getirdi ve ekledi: Bu ilaç yalnızca bir kas spazmına ya da gerginlik hissinin yatışmasına yardımcı olabilecek bir kas gevşeticidir.

    cyclobenzaprin ilacı; kas spazmları ya da sırtta belirgin sıkılığı olan veya sırtını tıpkı kilitli gibi hisseden hastalara doktorlar tarafından reçete ile yazılır. Aynı zamanda kas zorlanmalarını tedavi etmek için de reçete ile yazılabilen bir ilaç olma özelliğini taşımaktadır.

    ilaç, Bir tablet veya uzatılmış salınımlı kapsül (marka ticari adı Amrix) olarak alınabilir.
    Normal tabletin günlük dozajı iki ila dört kez alınabilmesine karşın, uzatılmış salınım kapsülü günde bir ila iki defa alınır.
    Kısa süreli kullanım için tasarlanan tabletler 5, 7.5 ve 10 mg dozlarında verilir.
    ilaç Uygulama idaresi'ne göre, olağan başlangıç dozu günde üç kez 5 mg'dır.
    Önerilen maksimum doz, günde üç kez 10 mg'dır. ilacı düzenli olarak kullanan hastalar 10 gün içerisinde kendilerini daha iyi hisseder.
    Eğer bu ilacı kullanan hastaların mide rahatsızlığı varsa, mide tahrişini azaltması adına ilacı yiyecekler ile beraber almasında yarar vardır.

    Gıda ve ilaç Dairesine göre, hastalar siklobenzaprin kullanımından sonraki 14 gün içinde monoamin oksidaz (MAO) (bkz: monoamin oksidaz) inhibitörlerinin kullanımından kaçınmalıdır.
    Bunlara Marplan, Nardil, Parnate ve Matulane de dahildir.
    MAO inhibitörü ilaçlarla siklobenzaprin veya diğer yapısal olarak benzer trisiklik antidepresanları kullanan hastalarda nöbet ve hatta ölüm gerçekleşebilir.

    Bu ilacın kimler tarafından alınabileceği konusunda bazı kısıtlamalar vardır.
    Gıda ve ilaç idaresi; üriner retansiyon, glokom ya da diğer göz problemleri bulunan hastalarda cyclobenzaprinin dikkatle kullanılmasını önermektedir.

    (bkz: glokom)

    ilacın hamile annelere yönelik herhangi bir soruna neden olduğunu gösteren hiçbir kanıt bulunmamaktadır (farelerde, sıçanlarda ve tavşanlarra yapılan araştırma sonuçlarına göre), ancak hamile kadınlarda henüz yeterli düzeyde ve iyi kontrollü, kapsamlı herhangi bir çalışma da pek mevcut değildir.

    Sonuç olarak, gıda ve ilaç idaresi; gebelik esnasında anne adaylarının veya bebek emziren annelerin bu ilaca ihtiyaç duyması halinde kullanımına dikkat etmeleri gerektiğini bildiriyor.
    Bebek emziren annelerin sütlerine siklobenzaprinin geçtiğini bilemeyecek. Bu durum ise bebek sağlığının riske girmesine neden olacaktır.

    cyclobenzaprin, 15 yaşından küçük pediatrik hastalarda test edilmemiştir.
    Halüsinasyon, konfüzyon, kardiyaklı ve ilaç etkileşimleri gibi negatif durumlarla iç içe olan yaşlı insanlar daha yüksek bir risk altındadır.
    Gıda ve ilaç idaresine göre, yaşlılarda cyclobenzaprinin plazma konsantrasyonu artar, bu nedenle ilaç açıkça gerekli olması halinde doktorlar tarafından yaşlı hastalara reçete edilmelidir.
    Önce 5 mg'lık bir doz ile başlanmalı ve doktor gözetimi altında bu doz seviyesi arttırılabilir.

    ilacın görülen bazı yan etkileri; uyku hali, ağız kuruluğu, baş dönmesi, yorgunluk veya mide bozulmasıdır.
    Bu yan etkiler şiddetli hale gelir veya günlük yaşamınızda sorunlara neden olursa, doktorunuza başvurmanız önerilir.

    Şiddetli deri döküntüsü, yüz veya dilde şişlik, solunum ya da yutma güçlüğü, düzensiz kalp atış hızı, göğüs ağrısı, ateş ya da nöbetler geçirenlerin ise derhal bir sağlık kuruluşuna başvurması önerilir.

    Uzun süreli kullanımın aniden sona ermesi de bulantı, baş ağrısı ve halsizlik gibi yan etkilere neden olabilir. Bununla birlikte gözlenen bu yan etkiler hastalarda kalıcı değildir.

    cyclobenzaprin; alkol, barbitüratlar, benzodiazepinler ve narkotikler gibi diğer merkezi sinir sistemi depresanlarının etkilerini artırabilir.

    ilaç uygulama idaresine göre; ilacı kötüye kullananlar, genellikle psikoaktif etkileri üretmek veya geliştirmek için siklooksintaprin ile bu depresanları birleştiriyor.
    Kontrollü bir madde olmasa da , mutluluktan uçma hissi ve gevşeme etkisi yaratmak için de kullanıldığı sağlık kuruluşlarının raporlarında kaydedilmiştir.

    Nadir de olsa, özellikle çoklu ilaç alımında siklobenzaprin aşırı dozundan ölümler meydana gelebilir.
    ilaç ile ilgili bireylerin ölümcül olabilecek vakalarında mevcut durumun karmaşıklığından dolayı, doktorların aşırı doz tedavisi ile ilgili mevcut bilgiler için bir zehir kontrol merkezine başvurmaları öneriliyor.
    Doz aşımı ile ilişkili en yaygın bulgular uyuşukluk ve anormal derecede hızlı bir kalp hızıdır (taşikardi).

    (bkz: taşikardi)

    Daha az yaygın etkiler arasında vücut titreme (tremor), vücut hareketlerinin kontrolü kaybı (ataksi), hipertansiyon, ajitasyon, bulaşma, bulantı, karışıklık, baş dönmesi, halüsinasyon, kusma ve komadır.
    Nadir fakat kritik etkiler arasında ise; kardiyak arrest, göğüs ağrısı ve nöbetler bulunmaktadır.

    Savaşa bağlı travma sonrası stres bozukluğunu tedavi etmek için bir siklobenzaprin formülasyonu test ediliyor. Halen ilaç testinin üçüncü uygulamasında bir askeri personelin üzerinde deneniyor.
    Araştırma sonucu ise şimdiye kadar, ilacın Post tramvatik stres bozukluğu olan kişinin daha iyi uyku çekmesine ve daha az kabus görmesine yardımcı olduğunu rapor etmiştir.

    Romatoloji (bkz: romatoloji) dergisi (The Journal of Rheumatology) tarafından yayınlanan, çift kör, randomize, plasebo kontrollü bir 2011 araştırması; ilacın fibromiyalji (bkz: fibromiyalji) uykusunun daha iyi tedavi edilmesinde de yararlı olabileceğini ortaya koymuştur. Ancak Fibromiyaljinin tedavisinde siklobenzaprinin mevcut formu gıda ve ilaç idaresi tarafından onaylanmamıştır.
    5 ...
  14. tetrahidrokannabinol

    2.
  15. tetrahidrokannabinol ya da kısa adıyla THC, esrar maddesinin psikolojik etkilerinin çoğundan sorumlu olan kimyasal bir maddedir.

    Uyuşturucu istismarı Ulusal Enstitüsüne (NIDA) göre; thc, vücut tarafından doğal olarak üretilen kannabinoid kimyasallarına çok benzer bir davranış gösterir.

    Kanabinoid reseptörleri bellek, zevk, koordinasyon ve zaman algısı ile ilişkili beynin belirli alanlarında yoğunlaşmaktadır.
    THC, bu reseptörlere bağlanır ve onları harekete geçirir ve NIDA'ya göre kişinin hafızasını, zevkini, hareketlerini, düşünce, konsantrasyon, koordinasyon ve duyusal ve zaman algılamasını etkiler.

    THC, haşhaş bitkisinin özelleşmiş bölgeleri tarafından salgılanan reçinede bulunan birçok bileşikten sadece bir tanesidir. Bu özelleşen yapıların çoğu, bitkinin üreme organlarının çevresinde bulunur.

    Esrar maddesine özgü cannabinoidler de bu reçinede mevcuttur. Bir cannabinoid olan CBD, Biyoteknoloji Enformasyon Ulusal Merkezi'ne göre, psikoaktif olmayan ve aslında THC’yi bloke eden bir özellik taşımaktadır.

    NIDA'ya göre; thc, beyindeki hücrelere dopamin salınmasını sağlıyor. Bu da insanlara mutluluktan uçma hissi yaratıyor. Ayrıca, bilgilerin hipokampusta nasıl işlendiğine de müdahale eder.

    THc halüsinasyonlara neden olabilir, düşünceyi değiştirip yanılgılara neden olabilir.
    Ortalama olarak etkiler yaklaşık iki saat sürer ve madde yutulduktan sonraki 10 ila 30 dakika içerisinde etkisini gösterir. Bununla birlikte, algılanan yüksek şiddet durduktan sonra psikomotor bozukluk devam edebilir.
    Yerel tarım ve tıbbi kenevir üzerine yoğunlaşmış bir California tarım şirketi olan Terra Tech Corp'da esrar kimyası uzmanı olan Fabrizio'ya göre, Bazı vakalarda THC'nin bildirilen etkileri; haz, kaygı, taşikardi, kısa süreli hafızayı hatırlama gibi sorunlar, sedasyon (yatıştırma), gevşeme ve ağrıyı kesmesiymiş.

    Bununla birlikte, ingiliz Farmakoloji Dergisi'nde (British Journal of Pharmacology) yapılan bir araştırma, bazı kannabinoid türlerinin yanı sıra terpenlerin (bitkilerde lezzet ve koku üreten bileşimlerin) de thc’nin bu negatif etkilerini modüle edip, azaltabileceğini rapor etti.

    Yan etkileri, zihinsel sağlık ile de ilgilidir.
    NIDA'ya göre THC, şizofreni belirtilerinde nüksetmeye neden olabilir.
    THC'yi tüketmenin muhtemel bir başka riski de motor becerilerinde meydana gelen bozulmalarmış.
    Esrar, tüketimden sonra yaklaşık üç saat araç sürüş veya benzer görevleri engelleyebilirmiş ve Ulusal Otoyol Trafik Güvenliği idaresi tarafından rapor edilen bir bilgiye göre; esrar, alkolden sonra sürücülerde bulunan ikinci en yaygın psiko-aktif maddeymiş.

    Cliffside Malibu Tedavi Merkezi tıbbi direktörü Dr. Damon, THC'nin bazı yan etkileri, özellikle genç insanlarda IQ, bellek ve bilince bir düşüş getirdiğini ifade etti ve ekledi; kadınlarda doğurganlığa zarar verebileceği ve canlının solunum yollarını tehlikeye atabileceği yönünde bazı spekülasyonlar da yapılmaktadır, ancak bu konu üzerine yapılan çalışmalar halen devam etmektedir.

    Uyuşturucu istismarı Ulusal Enstitüsüne (NIDA); hayvanlarda bile thc'nin etkisine dikkat çekmek istedi.
    Sıçanlarda yapılan bir araştırma sonucu; doğumdan hemen önce, doğumdan sonra veya çok genç çağındayken THC'ye maruz bırakılan sıçanların yaşamının ilerleyen dönemlerinde spesifik öğrenme ve bellek görevleri ile ilgili problemleri olduğunu rapor etmiştir.

    Diğer yandan hayvanlar üzerinde yapılan başka bir çalışma, THC'nin uygun şekilde kullanıldığında ek tıbbi yararlar sağladığına dair kanıtlar da sunmaktadır.
    Örneğin, 2016 yılında fareler üzerinde yapılan bir araştırmada, THC az bir dozda alındığında farelerin hafızasını iyileştirdiği bulgularına erişilmiştir.

    Ulusal Kanser Enstitüsüne göre esrar bitkisi, 3.000 yıldan beri tıbbi amaçlı kullanılmıştır.
    2017 yılının başından itibaren Birleşik Devletler eyaletlerinin yarısından fazlası tıbbi esrar kullanımını yasalaştırdı.
    Birçok eyalet uyuşturucu kullanımını eğlence amaçlı olarak yasalaştırdı.

    insanlar marihuanayı (esrar bitkisi) reçeteli haplardan daha iyi bir ilaç olarak değerlendiriyor.
    Nedeni ise marihuananın tamamen doğa ortamda yetişmesidir. Elbette ki Bu doğru olmayan bir yaklaşımdır. Bir şeyin doğal ortamında yetişmesi, onun canlılar için sağlıklı olduğu anlamına gelmiyor.

    THC havaya maruz kaldığında, kendine has psikolojik etkileri olan bir kanabinoid olan cannabinole dönüşür. THC konsantrasyonu ayrıca, Kenevir sativa L. bilimsel adıya bilinen esrar bitkisinin ekimine bağlıdır.

    Kuzey Amerika Endüstriyel Hemp (Kenevir) Konseyi'ne göre, THC'nin minimum miktarı % 0.5'e kadar kenevir türünü içerir. Kenevir, endüstriyel ve tıbbi amaçlar için kullanılır.

    Bazı kenevir türleri ağırlıkça yüzde 0,3 kadar THC'ye sahip olabilir. Diğer soylarda THC, bir numunede ağırlığın yüzde 20'sini oluşturabilir.
    Ulusal Karayolu Trafik Güvenliği idaresi esrar maddesindeki ortalama THC konsantrasyonunun yüzde 1 ila 5 olduğunu bildiriyor.
    Haşhaş olarak thc konsantrasyonu; yüzde 5-15, haşhaş yağı olarak ise ortalama yüzde 20 seviyelerindedir.
    16 ...
  16. sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar

    3438.
  17. heliconius erato

    1.
  18. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1428018/+

    Heliconius erato; genellikle kırmızı-krem renkli veya mavi- krem çizgileri ve lekeleri içeren basit; ama çarpıcı desenlere, uzayan siyah kanatlara sahip bir kelebektir.

    Heliconius kelebekleri kanatlandığında çok narin bir uçuş moduna geçer, özellikle de çiçeklerin etrafında gezinirken…

    -Heliconius erato türünün bazı özelliklerini incelemeye yönelik yapılmış güncel bir çalışmadan bir kesit-

    Evrim biyologları, renk tespit fotoreseptörlerini ve gözün kendisinin yapısal bileşenlerini kontrol eden genleri analiz ederek, belirli bir türe (heliconius erato) ait erkek ve dişi kelebeklerin cinsiyete bağlı evrimsel özellikler nedeniyle dünyayı birbirinden farklı şekilde görebildiklerini bildirmişlerdir.

    moleküler biyoloji ve evrim (Molecular Biology and Evolution) dergisinde yayınlanan bu güncel çalışma, kelebeğin göz evrimini yönlendiren seçici çevresel baskılar konusunda yeni bilgiler sunuyor.

    ekoloji ve evrim biyolojisi profesörü Adriana D. Briscoe'nin öncülüğündeki araştırma ekibi, bir kelebek türü olan Heliconius erato’nun tür cinsiyetine dayalı farklı görsel fotoreseptör gruplarına sahip olduğunu gözlemledi. Heliconius türünün dişilerin UVRh1'den yoksun iken; erkeklerinin ultraviyole opsin geninin iki türünü (UVRh1 ve UVRh2) içerdiğini belirttiler.

    Çoğu kelebek ailesi bileşik gözündeki spektral olarak farklı fotoreseptör sayısını, yanal filtre pigmentleri ile birlikte opsin gen kopyaları ile genişletir.

    Bununla birlikte, pek çok nymphalid familyasının sınırlı sayıda çeşitliliği vardır, yalnızca üç veya dört fotoreptör spektrumludur.
    araştırıcılar, UVRh1 ve UVRh2 kopyası ultraviyole opsin genlerine sahip bir nimfalid olan Heliconius erato'daki opsin dizilimi ve fotoreseptör spektral duyarlılıklarının mekansal paternini incelemiştir.

    Araştırma Bulguları çalışma ekibi için şaşırtıcıydı, çünkü başka canlılarda yapılan göz muayenesinde bir opsin geninin bastırılmasına bağlı olarak cinsiyete bağlı bir fark bulunamamıştır.
    Araştırmacılar ayrıca ultraviyole opsin genlerinin sentezlenmesiyle kontrol edilen menekşe reseptörlerinin Heliconius erato ile diğer kelebekler arasındaki tür tanımayı kolaylaştırabileceğini de belirtti.

    Profesör Briscoe, erkek ve dişi Heliconius'un dünyayı farklı gözlerle görmesinin şaşkınlığı içerisinde olduğunu söyledi.
    Profesör Briscoe ve araştırma ekibindeki diğer öncü araştırıcı Kyle McCulloch, Bazı soyların neden farklılaştığını ve diğerlerinden çok daha fazla renk reseptörü kullandığını hala bilemediklerini dile getirdi,
    ancak bu çalışmayla birlikte konu ile ilgili bazı sorulara cevap bulmak için yeni hipotezlerin öne sürüleceğine dikkat çektiler.

    Bu çalışma bazı kelebek türlerinin birbirlerini ve çiçekleri nasıl gördüklerini ve de yumurtaları bırakacak yerleri nasıl bulacakları gibi konularda çalışmalar yürüten görsel ekolojistlere bundan sonraki çalışma hayatlarında her bir cinsiyetin davranışını daha yakından ve kapsamlı incelemeleri adına ilham kaynağı olacağa benziyor.

    Özellikle gelişim sırasında hangi mekanizmaların canlılardaki cinsiyet ve tür farklılıklarına yol açtığını öğrenmek heyecan verici olabilir.
    Hal böyle iken Çiçeklerin renkleri kelebeğin görebileceği şekilde değişebilir; cinsiyet farklılıkları çiçek-kelebek etkileşimlerinin öyküsüne bir başka boyut katacaktır.
    7 ...
  19. selfacceptance

    9.
  20. Selfacceptance, on birinci nesil yazarımızdır.
    Biraz alıngan, biraz kırılgan bir yazar.
    Bir nedenle, sanal karakterime ince bir eleştiride bulunması beni gülümsetmiştir.
    Canımı çok sıkmamanız şartıyla eleştiriye açığım.
    Yazarı merak edip entrylerine göz attım. Kendisi ile ilgili samimi düşüncelerimi nick altına yazmaktan mutluluk duymaktayım.
    Ne güzel cümleler kuruyorsun sen öyle.
    Anlatımın ne kadar net ve akıcı, ayrıca karikatür zevkine de bayıldım.
    Yalnız sözlüğü çok kişisel kullanıyorsun. itiraflar başlığına çok entry girmişsin.
    itirafın fazlası da zararlıdır. Zaten ikide bir bu başlığa girenleri hep sorunlu bulmuşumdur.
    Buraya yazdıklarını başka başlıklar altında yazabilirsin. Yine de sen bilirsin.
    Anlatımın güzel, iyi bir yazar olma yolunda ilerliyorsun.
    Yeni eleştirilerini bekler, saygılarımı sunarım.
    4 ...
  21. bitkilerde amonyum toksisitesi

    1.
  22. Tanım: Bazı Bitki organlarında amonyum iyonunun aşırı miktarda birikmesi durumudur.

    Bitkiler yetiştikleri ortamdan kökleri aracılığı ile besin maddelerini alırlar.
    alınan besin maddeleri bitki içerisinde cereyan eden biyokimyasal ve fizyolojik faaliyetlerde görev alır.
    Bir mineral besin maddesi olan azot bitkiler için hayati önem taşıyan bir elementtir.
    bitkiler azotu; amonyum (NH4 +) ve nitrat (NO3 -) azotu olmak üzere iki farklı azot formu şeklinde yetiştikleri ortamdan kökleri aracılığıyla alıp, büyüme ve gelişmesini sürdürür.

    Bitkiye yararlı olan bu azot formu bileşikleri bitki tarafından metabolik olaylarda hemen kullanılmadığı takdirde yaprak hücrelerinde birikmeye başlar.

    Bitkinin Yaprak hücrelerinde mevcut bir bileşiğin aşırı birikimi ise bitkinin sağlığını bozabilir.
    Fakat bazı bileşiklerin birikimi bitkinin büyüme ve gelişmesini etkilemeyebilir.
    Örneğin, Nitrat bileşiği (no3-) bitki hücrelerinde güvenle depolanabilir iken; bir amonyum (nh4+) bileşiğinin birikimi bitki hücrelerine zarar verebilir.

    bitkinin büyüdüğü ortamda fazla miktarda alınabilir amonyum iyonu mevcut ise bitki amonyum iyonunu fazla miktarda alacaktır, sonuçta bitkide amonyum toksisitesi görülecektir.

    Genellikle bitki yetişme ortamı belirli bir sıcaklık derecesinde ise bu ortamda doğal olarak gelişen nitrifikasyon bakterileri, ortamdaki mevcut amonyum azotunu (nh4) nitrat azotuna (no3) dönüştüreceği için bitkide herhangi bir toksiklik (zehir) durumunun ortaya çıkmasına engel olacaktır.

    Sıcaklıkların 13 santigrad derecenin altına düştüğü kış dönemlerinde nitrifikasyon bakterilerin aktivitesi büyük oranda yavaşlar.
    Bakteri aktivitesindeki azalma dolayısıyla yetiştirme ortamında amonyum azotunun çok az bir kısmı nitrat azotuna dönüşmüş olur.
    Bununla birlikte bakterilerin zararlı bileşikleri zararsız hale dönüştürme işlemindeki ağır işleyen proses, nitrit (no2) adı verilen bitki için zararlı bir bileşiğin de yetişme ortamında birikmesine neden olur. Nitrit bileşiği de muhtemelen bitkilerde amonyum toksisitesine katkıda bulunur.
    Amonyum toksisitesine en duyarlı bitkiler; domates, biber ve patlıcandır.

    -bitkilerde amonyum toksisitesinin belirtileri-
    yüksek amonyum konsantrasyonları bitkilerde biyokimyasal ve fizyolojik değişikliklere neden olmaktadır.
    Bitkide Amonyum zehirlenmesi; bitki klorofil konsantrasyonunu azaltır, oksidatif strese neden olan O2- ve H2O2 içeriğini arttırır.
    stomatal iletkenlik ve transpirasyonu ( terleme) düşürme gibi çeşitli fizyolojik süreçlerde zararlı etkilere neden olabilir.
    Bitkinin en genç (yeni çıkan) yapraklarındaki yaprak Damarları arasında kloroz adı verilen renk açılması görülür (daha açık bir deyişle; yaprağın doğal yeşil renginin büyük bir oranda kaybolup yerine yaprağın sarı bir renk alması durumu).
    haliyle genç yapraklar tamamen sarı-yeşil bir renge dönüşür.
    Fazla nekrotik (ölü dokular) noktalar yaprakta rengin açıldığı bölgelerde oluşur ve daha ileri aşamalarda bitkinin diğer kısımlarına doğru da ilerleyebilir.
    Ayrıca amonyum toksisitesinde; bitki Yaprak kenarları yukarı veya aşağı kıvrılabilir, bitki kök büyümesi yavaşlar ve bazı durumlarda kök uçları ölebilir.
    4 ...
  23. yalnızlık hissi

    52.
  24. üzüntüler yalnızlıkta daha çok büyür, bir sinek bile canavar olur.
    -J. J.Rousseau
    13 ...
  25. sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar

    3357.
  26. duyması zevk veren ingilizce cümleler

    204.
  27. Are your children the frame,
    —that your love is pictured within

    -kurt p.b.
    3 ...
  28. yazarların şu an dinlediği şarkılar

    35226.
  29. mekanik ventilator

    1.
  30. Entrylerinde çoğunlukla tıbbi tanımlara yer veren ve bu yönüyle sözlüğe faydalı olan on birinci nesil yazarımızdır.

    Bi limonlu muffini hak ettiğini düşünmekteyim.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1383760/+
    4 ...
  31. anın görüntüsü

    15585.
  32. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1383261/+

    KampüS kedisi ile düet;

    +tut ki karnım acıktı
    Mırrr mırrr mırrr mırrr
    +Anneme küstüm
    MIRRR MIRRR MIRRR MIRRR
    +TÜm şehir bana küstü
    Dııırr dırr dırr dırrr
    +Bir kedim bile yok anlıyor musun
    Miyaav miyaav miyav
    +Hadi gülümse
    29 ...
  33. aflatoksin

    15.
  34. Aspergillus cinsine ait küf mantarı tarafından üretilen bir (miko) toksindir.

    Aflatoksin üreten mantarlar çoğunlukla Aspergillus flavus ve Aspergillus parasiticus türlerine ait olup, bu mantar türleri dünyanın sıcak ve nemli bölgelerinde bolca bulunur.

    Aflatoksin; başta hububat, yağlı tohumlar, baharatlar ve ağaç fıstıkları olmak üzere çok çeşitli gıda ürünlerinin üzerine bulaşmış olabilir.
    Mısır, yer fıstığı, antepfıstığı , biber, karabiber, kurutulmuş meyve ve incir aflatoksin kontaminasyonu (bulaşma, kirlenme) için yüksek riskli gıdalar olarak bilinir.

    ürünlerdeki en yüksek toksin seviyeleri genellikle iklim değişikliklerinin çok görüldüğü dünyanın sıcak bölgelerinde ortaya çıkar.

    Aflatoksin üreten mantarlar mahsülleri hasat anında veya depolama sırasında kirletebilir.

    insanlar kontamine olan gıdaları tüketirse veya kirlenmiş yem ile beslenen hayvanların etini ya da süt ürünleri tüketirse aflatoksinlere maruz kalabilir.

    Çiftçiler ve diğer tarım işçileri, kontamine (kirlenme) olmuş bitki ve yemleri işleyip ardından bunların ambalajlamasını yaparken ortamda oluşan tozu teneffüs etmeleri halinde bile aflatoksine maruz kalabilir.

    Aflatoksinler oldukça toksik bileşikler olup insanlarda ve diğer pek çok hayvanda hem akut (hızlı ilerleyen, kısa süren) hem de kronik ( uzun süre devam eden) toksisiteye neden olabilir.

    yüksek düzeyde aflatoksine maruz kalan memeli , kuş ve balıklarda akut toksisite görülür. bu yüksek seviye canlılarda ölüme sebebiyet verebilir.
    Hayvanlar için LD50 (ölümcül doz) değerleri 0.5 kg ile 10 mg / kg vücut ağırlığı arasında değişir.

    aflatoksinden Etkilenen başlıca organ karaciğerdir
    ancak akut aflatoksikozdan ölen kişilerin akciğerleri, böbrekleri, beyinleri ve kalplerinde de yüksek düzeyde aflatoksin tespit edilmiştir.

    Aflatoksinler, ''difuranokumarinler'' adı verilen bir gruba ait yaklaşık 20 benzer bileşenden oluşur; ancak bunlardan sadece dört tanesi gıdalarda doğal olarak bulunur. Bunlar aflatoksin B1, B2, G1 ve G2'dir.

    Aflatoksin B1, gıda maddelerinde en yaygın bulunanı ve en zehirlisidir.
    Aflatoksin B1, birçok hayvanda çok güçlü bir kanserojen ve mutajendir.

    Laktasyondaki sığır ve diğer hayvanlar aflatoksinleri kirlenmiş yemleri tüketerek alır ve böylece canlılardaki metabolizma faaliyetlerinin işleyişi sonucu yıkım ürünleri, toksik (zehirli) metabolitler, (metabolizma artığı) oluşabilir ve hayvanların sütüne de geçebilir.

    aflatoksin M1 ve M2 metabolitleri, süt ürünlerinde potansiyel olarak önemli kirleticilerdir.

    Dünyadaki yaklaşık 100 ülke aflatoksinleri gıda maddelerinde yöneten düzenlemelere sahiptir ve bunların çoğu belirli gıdalarda maksimum izin verilen veya önerilen seviyeleri içerir.

    Avrupa birliği; fındık, kurutulmuş meyveler, hububat ve baharatlarda aflatoksin B1 ve toplam aflatoksin (B1, B2, G1 ve G2) için sınır değerleri belirledi.
    Sınırlar, gıdalara göre değişir, ancak B1 için 2-12 μg / kg
    toplam aflatoksinler için 4-15 μg / kg arasında değişir.
    Süt ve süt ürünlerinde aflatoksin M1 için 0.050 μg / kg sınırı vardır.

    Örnekleme ve analitik yöntemler de belirtilmiştir.
    Bebek gıdaları için; B1 0.10 μg / kg ve M1 0.025 μg / kg'lık sınırları belirlenmiştir.
    4 ...
  35. sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

    10686.
  36. gökyüzü trajik bir şekilde güzel bu gece
    her yer yıldız mezarlığı...
    8 ...
  37. likopen

    7.
  38. özellikle kırmızı renkli meyve ve sebzelerde bulunan fito besleyici (bitkisel besleyici) etkiye sahip bir karotenoid’tir.

    likopen, birçok meyve ve sebzenin kırmızı renkli olmasını sağlayan bir pigmenttir.

    Karpuz, domates, papaya, greyfurt, tatlı kırmızı biber, kuşkonmaz, kırmızı lahana ve mango likopen bakımından zengin besinlerdir.

    likopen bakımından zengin gıdaların tüketilmesi sağlığa çok faydalıdır.
    likopen, serbest radikalle savaşan antioksidanlardan biridir.
    Serbest radikaller; vücudumuzdaki hücreleri parçalayan ve bizlerin hastalıklara yakalanmasını sağlayan zararlı moleküllerdir. likopen gibi antioksidanlar serbest radikalleri elinden geldiğince yok eder ve böylelikle bağışıklık sistemimize de pek bir zarar gelmez.

    Likopen, hücrelerdeki DNA hasarını önlemeye yardımcı olur ve hücrelerin daha iyi çalışmasını sağlar.

    kan ve yağ dokusunda yüksek seviyelerde bulunan likopen, insanlarda kanser ve kalp hastalığına yakalanma riskini ve ayrıca makula dejenerasyonunu (sarı nokta) riskini azaltır.

    Kalp rahatsızlığı üzerine yapılan bir araştırmada, yağ dokularında likopen seviyesi yüksek bulunan erkeklerde kalp rahatsızlığına yakalanma riski yaklaşık yüzde 50 azalmıştır.

    Bir başka çalışma sonucuna göre, haftada iki porsiyondan fazla domates ürünleri tüketen erkek bireylerin prostat kanserine yakalanma riski yaklaşık %25 oranında azalmıştır.

    Yüksek likopen seviyesine sahip bir kadının, likopen düzeyi en düşük seviyede bulunan bir kadına göre servikal kanserine (rahim ağzı kanserine) yakalanma riski 5 kat daha düşük olduğu yine araştırmalar neticesinde rapor edilmiştir.

    Likopenin aynı zamanda mide, kolon, akciğer ve deri kanserlerine karşı koruyucu bir etkiye sahip olduğu da diğer araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır.

    likopen, Trombosit agregasyonunu inhibe ederek ve iltihaplanmayı azaltarak arteryoskleroz riskini de azaltır;
    ayrıca güneşten yayılan ultraviole ışınlarından kaynaklı bir cilt hasarına karşı cildi korur.

    yapılan Bir araştırma sonucuna göre, insanlar günlük olarak domates ürünlerini tükettiklerinde, güneş ışınlarına maruz kalmaktan kaynaklanan UV radyasyon hasarına cildin dayanma yeteneğinin yüzde 30 oranında artış gösterdiği rapor edilmiştir.

    insanlar likopenin çoğunu domates ürünlerini tüketerek alır.
    işlenmiş domates ürünleri, ham domateslerden daha yüksek seviyede likopen içerir.
    Bunun nedeni; pişirme işlemi sırasında domates meyvesinin hücre duvarlarının parçalanması ve bu sayede likopenin daha kullanılabilir bir hal almasından ileri gelmektedir.
    anlatılanları daha somut bir ifade ile ele alacak olursak Örneğin; olgunlaşmış bir domates 3.7 miligram (mg) likopen içerir iken bir kase domates çorbası yaklaşık 25 miligram (mg) likopen içermektedir.

    Domates ürünlerine yağ katılarak yapılan yemeklerde, likopen vücut tarafından daha kolay bir şekilde absorbe (emilir) olur. örneğin; Domates salatasına biraz zeytinyağı gezdirirsek vücudun likopeni emme ve kullanma yeteneğini de önemli ölçüde arttırmış oluruz.

    Likopen suplementi eczanelerden temin edilebilir.
    suplement, Genellikle tablet veya kapsül olarak satılır.
    Bazen ek antioksidan faydaları için formülüne başka besinlerde eklenir.
    likopen Maksimum doz limiti belirlenmemiştir. diğer bir deyişle; çok fazla likopen alınmasından kaynaklanan toksisite insidansı değerleri rapor edilmemiştir.
    8 ...
  39. sınav kağıdı okumak

    16.
  40. - hocam, sonuç yanlış olabilir ama gidiş yolu doğru.

    - gidiş yoluna not verseniz...
    8 ...
  41. ulu roman

    82.
  42. kerami bey amca, atm'den bankanın verdiği 375 tl promosyon parasını çekti.
    öncelikle günü gelen faturaları ödedi.
    yolunun üzerindeki bim'den alışverişini yapıp evinin yolunu tuttu.
    eve yaklaşırken karısına epeydir sevgi sözcükleri söylemediğini fark edip üzüldü.

    kapıyı açan karısına:

    ''tin tin tini mini hanım
    seni seviyor canım.'' dedi.
    5 ...
  43. mutlu olmak istemiyorum

    5.
  44. eğer aşağıdaki gibi bir mazeretiniz varsa size hak verebiliriz.

    ''ben mutlu olmak istemiyorum, ben seninle birlikte olmak istiyorum.''
    -woody allen
    9 ...
  45. weffa

    189.
  46. sevgili dost yazar,

    sözlüğü bırakıp gitmeniz üzmüştür.
    yolun ve bahtın açık olsun.
    vefasız sözlük!
    3 ...
  47. gokyuzune bakan cocuk

    3.
  48. gökyüzünün maviliklerine hayallerini çizen on birinci neslin yazarına selam ederim.
    3 ...
  49. sahibiyle birlikte ip atlamada rekor kıran köpek

    1.
  50. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1376739/+

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1376741/+

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1376742/+

    ismi jessica.

    Hayvan eğiticisi Rachael Grylls ve onun jack russel teriyer ırkından olan Jessica isimli köpeği Guinness rekorlar kitabına girmek için onay aldı.
    grylls, 8 yaşındaki köpeği ile birlikte bir dakikalık süre içerisinde 59 kez ipin üzerinden atlayarak yeni bir dünya rekoru kırmayı başarmıştır.

    Dünya rekorunu kırdıktan sonra Jessica'nın keyfine diyecek yokmuş.
    "çok sayıda sosis ve sarılma" ile ödüllendirilmiş.
    5 ...
  51. beta karoten

    10.
  52. karotenoid ailesinin bir üyesidir.
    yağda çözünen, daha çok turuncu renk ihtiva eden bir pigmenttir.

    Beta-karoten birçok meyve, sebze ve tahılda doğal olarak bulunur.
    En iyi beta-karoten kaynaklarına;
    sebzelerden: havuç, tatlı patates, balkabağı
    meyvelerden: Kayısı, papaya, mango, nektarin, şeftali örnek olarak verilebilir.

    vücuda Aşırı miktarda beta-karoten alınması, el avuç içi ve ayak tabanının derisinde sararmış bir renk tonuna neden olabilir. Karotenoid tüketim azaltıldığında veya durdurulduğunda ise vücudun bu bölgelerindeki sarı renk kaybolur.

    Beta-karoten, A vitamini için güvenli bir kaynak olarak düşünülebilir.
    9 ...
  53. sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar

    3133.
  54. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1374367/+

    Gideceksin yanına
    Yaslayacaksın sırtını
    Yalnızlığını paylaşacaksın.
    Birlikte Seyredeceksin mavilikleri...
    14 ...
  55. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük