Bence beyhude açılmış başlık önermesidir. Evli arkadaşlar hesaba katılmadan... Nedir arkadaş? Bu sözlükte evliler yok mu * Moris Goscinny karikatürleri gibi bir yaklaşım vallahi! Neredesin devrimci namus! *
Niyet... Ama wanda adında bir balıkta Jemy Lee Curtis'in aşk fenomeni olmasından sonra aslında ne kadar karizmatik bir dil olduğunu anladım. Bir gün öğrenmek isterim Saint Petersburg'da kuzenimi ziyarete gitmeden önce...
dinozor kadrosunda seçmelerine gittiğim magma korosuna henüz birinci aşama olmasına ve elektrikler kesildiği için müzik kulağımı test etmeleri için davet ettikleri salona geçmemiş olmama rağmen yanıma gelip, benimle tanışarak, beni koroya seçtiğini ifade eden cevval ve ele avuca sığmaz koro şefi. kısıtlı imkanlarla eski püskü ama yüksek tavanli mekanda elektrik kesilmesi kaderin bir cilvesiydi sanırım tam da sıra gelmişken... (özrü, her ne kadar kabul etmesek de tevazusunu kanıtlıyor) orada bekleyen adayların gönlünü almak için kesinti dolayisiyla özür dileyip "hadin bir koro yapalım sizlen gariii! modunda bir yaklaşımda bulunması kendisi hakkında yapilan pozitif yorumları destekler nitelikte... "hocam güneşin sofrasında söylenen türkü olabilir mi?" diye atladigimda, ali rıza binboğa dan "yarınlar bizim" e girmesi beni benden almış ve zaman tüneli beni 10 yaşıma geri ışınlamıştır. yani musamerede bu şarkıyı okuduğum merter'li yıllara... kararsız kaldığım konu da şudur: ikinci aşamada acaba oğul selçuk'tan (timur) "dalgaları karşılayan gemiler gibi... " diye mi, yoksa "fethettiniz ay parlayarak, sen gülerken..." baba selçuk'la (münir nurettin) kalamış'a iskele yaparak mi patlatsam hançereyi sözlük? gece aya nevbet mi kalsa? of oof.. delilik güzel şey beee allaaah! mii mi mi mi mi mi mi mi miiiii... maa ma ma ma ma ma ma maaa... sefa geldin şan ve ses, solfej! unutmuştum seni.
http://www.tcesis.org/Sayfa.aspx?did=20 linkinden detaylarına ulaşabileceğiniz, "Tıbbi Cihaz Eğitim Sistemi" adı verilen bir Tümdef (Tüm Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçileri Federasyonu) ve Seis (Türkiye Sağlık Endüstrisi işverenleri Sendikası)organizasyonudur. Sağlıkta, STE (Satış ve Tanıtım Elemanı), KDE (Klinik Destek Elemanı) ve SM (Sorumlu Müdür) lerin temel eğitimlerde geçirilmesi ve sertifikalandırılması amacıyla yapılandırılmış uzaktan öğretim sistemidir.
Köy enstitülerinin böylelikle dünyada savaşların ve sömürülerin sonunu getirdiğini, toprak, su, temiz çevre ve mutluluğu yeryüzünün tüm varlıklarına yayacağına hep birlikte şahit olacağız.
Yeniden, yine, çağcıl anlayışla köy enstitüleri. Net. Diğer icraatler bundan sonra çorap söküğü gibi gelecektir.
Marshall yardımının incirlik üssü açılması sonrasındaki ikinci şartı olan köy enstitülerinin kapatılması, bugün gelinen vahim tablonun en önemli sebeplerindendir. Ulan Sam Amca: Seni ne alakadar eder milletin efendisinin eğitilmesi, yöresinde zenginleşecek olması? Bölgede bir Japonya misali emperyalizme kafa tutması...
2-3 ay daha sabredilir. Haziran gibi zaten medya bangır bangır tercihlerin yapılacağını bizlere duyurur. Eş zamanlı olarak https://ais.osym.gov.tr/ den kendi sayfanızdan bizzat tercihinizi yaparsınız. Sonra da gene hangi programa yerleştiğinizi öğrenir. akabinde kayıt işlemleri için gerekli evrakı tamamlayıp, ödemenizi v.s. yapıp, bürönun yolunu tutarsınız.
Münafıkların, ruhban sınıfının boyunduruğu altında yaşamayı kabullenebilen, şirk içinde, beyni yıkanmış, kör ve kara vicdanlıların yaptığı eylemler zincirinden birisi daha... Kalleş kalleştir. Dini olmaz. Dünyada iyi insanlar ve kötü insanlar var. Farkında değiller müreffeh, golf oynayarak dünya mirası olan suyu tüketen, tuzu kuru züppelerin bıyık altından güldüklerinin...
Hoş bulduk. Google'da bir araştırma içerisindeyken sıklıkla uludağ sözlük referanslı yararlı bilgilere ulaşırdım. Şimdi içinizdeyim ve kabulünüz için teşekkür ederim. Umarım ben de elden geldiğince mütevazı katkılarımı sunacağım... Sağlıkla!
Kendisini cemiyet çıkışı her akşam evine bırakma şerefine nail olduğum koromuzun şefi (TRT den emekli olduktan sonra kurduğu dernek). Evinin olduğu o sokağa da adı verilmiştir. Müstesna kişilik... Sözlükte anılmayan bir eserini istifadenize sunabildiğim için bahtiyarım sevgili uludağ sözlük...
"Güneş battı" bölümünde notalarda, eseri icrada güneş gerçekten batar. Merhumenin eserindeki "Güneş battı" "titreyerek" gibi kelimeler derslerde vaktiyle örnek olarak verilmiştir.
Yine hicran ile gün bitti. güneş battı gönül
yazık, ümit seni bir gün daha aldattı gönül
beklerim gözlerimin nuru soluk, titreyerek
Eyvah, ümit seni bir gün daha aldattı gönül
Muhammedi mirasla mustafa kemal mirasının çelişmediği ve çatışmadığı gerçeğinden hareketle, bir zamanlar çok çalışıp, üreterek, Hollanda'ya bir filo uçak (Nuri Demirağ) satabilen bir ülkeyi ve islam coğrafyasında demokrasiyi kurarak, emperyalistlere karşı çağın en mühim mesajını veren Müslüman militan lideri hedef alan talihsizlere aittir. Büyük Atatürk'ü dünyaya henüz yeteri kadar tanıtamamış olan bizler, suçumuzla yüzleşelim!
Cihazların mükemmel kullanımından bihaber yetkililerin bulunduğu ana bilim dallarıdır. Lakin kusur onlarda değil kokuşmuş eğitim düzenindedir. Çünkü iktidarın cenderesindeki üniversitelerin üzerine adeta ölü toprağı serpilmiştir. Neticede örneğin bir Finlandiya cihazı dental tomografi cihazı üretir siz de onun ürettiği cihazın temsilcilerini çağırır ve onlar sayesinde pratik geliştirirsiniz. Çünkü bilginin efendisi değil, kölesi olan bir ülkedesiniz...
Daha hasta bekleme salonuna hastanın , vücut - boyun - baş pozisyonu, ısırma çubuğu ve dil pozisyonuyla ilgili bir tutorial - Eğitici video döndürmeyi bile akıl edememişlerdir. Dost acı söyler.
Yerli GDO suz tohumunu yabancı kısır tohum kartellerine kaptırmıştır. Yüzdüğü dereyi hes çi su taciri düzen adamlarına kaptırmıştır. Derenin kuruması karşısında pişmanlığı yüzünden okunan yaşlı dede "Ha bu gürgen deresi kurudi. Tayyibe söyleyun da ha bu suyu koyversun!" demektedir. Uluslararası itibarımızı kaptırmıştır. Randevuları Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak uluslararası arenada mevkidaşı bile olmayan bir çok mikro ülke temsilcilerine kaptırmıştır. Yakında dünyada üzerine tek kar düşen coğrafyadaki çayını da bu gidişle kaptıracaktır.
kafatasçı, ermeniliği hakaret olarak sayan, yandaş medyadan başka hiç bir medya organını izlemeden, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak böylesi garabet bir türküye imzasını atan hemşehrim ismail bey bir oportünisttir. kendisi bir zamanlar atma türkü geleneğimiz olduğunu bal gibi bilir. Gezi direnişi sonrası bir festivalde tek yanlı, araştırmadan yalan dolanla kurgulanmış türkü söyleyip, yandaşlarına propaganda yapacağına dedelerimiz gibi karşısına başka bir kemençeci almasını daha dürüst bulurum.
Şahsımdır. Ekşi sözlükteki ilk yıllarımda nick teki "firuzan" adı dolayısıyla ilk aylar mesaj kutum bayağı yeşillenmişti. Bu nedenle ikinci entry mi Doğu Karadeniz'de yapılan "kaynana muhlaması" tarifiyle şenlendirmek istedim. Evde salata ve muhlama beden sorulur.
Kaynana Muhlaması neden derler onu diyeyim önce... 30 yıl önce "Hanım köylü" demesinler diye hanımı bizim köyden aldım. Kafa kağıdında bir tek hane no larımız ayrı yani... Şimdi bizim memlekette (Rize Fındıklı) kaynanalar damatlara yüz vermemek için evde ne kadar küflü yayla peyniri kokmaya yüz tutmuş minci filan varsa "enişteye kakalayalım" mantığıyla yalap şap kuzine sobada yaparlarmış. Lakin bu devirde bu ateş pahası bir kahvaltı spesiyalitesi oldu zahir.
Tercihen yüksek bir karadeniz yaylasında, kuzine ya da odun ateşinde bakır muhlama tavasında tuzlu tereyağını eriti mutlaka kavrulmuş ve su değirmeninde öğütülmüş mısır ununu altın sarısı olana kadar kavurun. sonra minciyi yağda çevirin ve yavaş yavaş poğardan (köyünüze kaynaktan getirdiğiniz su) getirdiğiniz soğuk suyla bir taşım kaynatın. ardından bir kez daha az su ekleyin ve teker yayla peynirinizden iri iri doğrayın.
Mısır ekmeği ile yemeniz ve üstüne taze karabiber çekmeniz önerilir.
"Hoşbulduk... işte yanağımın diğer yanı!..." dedirten başlıktır. Neticede bayrağını alıp dost meclisine geldiğini sanan bir yazar eskisi geveze Marmara'nın medarı iftiharı Uludağ'a nezaket ziyaretine gelmiştir. O neticede bir adaydır ve ön yargılardan, genellemelerden haz etmez. Saygının istenmeyeceğine hak edilmesi gerektiğine inanır...
Demem o ki; dilerim Atatürk'ün izmir'de Yunan bayrağını çiğnemesi için önüne serenlere verdiği muhteşem cevabı umarım başlığı açan muhterem, araştırma zahmetine katlanır.
Bir turizmci sözünü (Fatma Melek Erkul) belki hepimizin düşün hayatımıza katkı sunar diyerek;
uludağ sözlükteki dost canlılarını da bilvesile samimi saygı, sevgilerimle selamlayarak,
istifadenize sunmak isterim:
"Nezaket hiç bir şeye mal olmadığı halde çok şey kazanır"