bugün
- alex de souza11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı19
- anın görüntüsü24
- bik bik'in cinsiyeti14
- dokunmaya kıyamadan sevmek8
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz12
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur10
- karıya kıza doymuş erkek23
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi16
- gulmekicinyaratilmis8
- travestilerin genelde kürt olması14
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz19
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek20
- sık sık aldığınız iltifatlar15
- çok üzgünüm sözlük8
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz11
- icardi190517
- erkolar kapatılsın11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor9
- aşık olmadan sevişmek9
- mühendis erkeklerin genel özellikleri16
- maca sekiz11
- nervio8
- türklerin çok kolay devlet kurması9
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur31
- kötü gününde sevdiğine mi gidersin seni sevene mi14
- insan olmaya ceyrek kala13
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi13
- arda güler12
- etine dolgun kız8
- fatih terim9
- taktik verin15
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz22
- gecenin şarkısı10
- icardi1905 adamdır12
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi10
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri21
- her türk vatandaşına türkiye gezisi12
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması14
- sizi cuma saflarında göremedim sözlük10
- akp chp yakınlaşması15
- risale i nur21
- burda senin paran gecmez diyen delikanli kiz11
- en çok yaşamak istenilen şehir10
- beni özlediniz mi10
- selahattin demirtaş13
- allaha küfür etmek10
- türklerden adam çıkmaması14
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil23
- ruh varsa neden görünmüyor13
entry'ler (45)
#36855553
az önce yaptığım. üzülmek ve sinirlenmek de duygulanmaktır özünde. her ölümlü bunu tadar.
az önce yaptığım. üzülmek ve sinirlenmek de duygulanmaktır özünde. her ölümlü bunu tadar.
hayatıma etkisi olmuş nadir yönetmenlerden, belki de tek yönetmen.
les triplettes de belleville trt'de yayınlanıyordu, yıl 2004-2005 babama bir önceki gün onunla işe gitmek için söz vermiştim, haftalardır tv izlemek için erteliyordum, bu sefer onunla geleceğimi söylemiştim ve evet o gün televizyonda bu vardı. o zamanlar küçüktüm tabii babam beni kaldırdı, üzerini giyinirken tv'yi erkenden açtım ve bir de baktım ki les triplettes de belleville ama ne bileyim hayatımın filmi olacağını, filmin adına bakmadım. hayatımda izlediğim en güzel şeydi. babam hadi çıkalım dedi, sözümü bozmamak için bir gözüm tv'de üstümü giyindim ama sonunu getiremedim.
eve döndüğümde ilk işim filmi internetten araştırmak oldu ama filmle ilgili bildiğim tek şey yaşlı bir bisikletçi olduğuydu (yaşlı değilmiş sonradan öğrendim, ona geleceğiz) bu keyword'lerle araştırmamı yaptım ama o da ne hiçbir şey yok.
yıllarca ara ara bu filmi aradım, filmin en fazla 10 dakikasını izlemişim filmle ilgili tek bildiğim şeyler; denize açılan yaşlı kadın, yaşlı bisikletçi, yaşlı kadının bisikletli kocası, köpek. bu kadar, sadece bunlarla bu filmi yıllarca aradım. yıllarca, aşağı yukarı 8-9 yıl sonra budum bu filmi google üzerinden, 9 yıl boyunca sordum, soruşturdum, google'dan aradım ve evet en sonunda 2013 yılında teknoloji yeterince gelişmişti aklımda kalan kırıntıyla bu filmi bana buldurmuştu.
en iyi nasıl anlatırım bilmiyorum ama bu filmi en az 7 yıl bekledim ben, izlediğimde hayatımda yaşayabileceğim en güzel duyguları yaşadım, hayatım boyunca böyle bir şey yaşamadım, ve yaşayacağımı da düşünmüyorum, bunları yazarken bile duygularım taşıyor içimden bi hüzünleniyorum, bi gülümsüyorum. yok böyle bir duygu. çocukluğumun kırıntısını üniversite öğrencisiyken tamamladım.
filmi izlediğimde bisikletçinin yaşlı olmayı bir kenara bırakın, kocası sandığım kadının torunu olduğunu fark ettim. izlediğimde o adamın bisiklete tutkusu olan fakir bir adam olduğunu fark ettim. film onu bulduğum andaki tokadından sonra yıllarca filmle ilgili hiçbir şey bilmediğimi de gösterdi. hakkında hiçbir şey bilmediğim bu filmi izlemek için en az 7 yıl harcamışım. hakkında daha çok şey öğrenmek istediğim bu filmi araştırdım ve kayıp balık nemo ile aynı yıl çıktığını öğrendim, kendimden nefret ettim çünkü nemo'yu sinemada izlemiştim, bu filmin oscar'a aday olduğunu ama oscar'ı nemo'nun aldığını öğrendim ve kahroldum çünkü bu filmi daha çok sevmiştim. hala oscar'a saygı duymuyorum.
edit: dayanamadım, bu adam ben onun filmini ararken bi film daha çekmiş, illusionist. hayatımda izlediğim en güzel şey bu oldu, iyi ki bu flmi ben onu bulduğum zamanlarda çekmiş. hayatımda izlediğim en güzel iki şey bu adam ait. hayatıma dokunduğun için teşekkür ederim sylvain
edit2: şimdi baktım da hayatımda izlediğim en güzel şey için de 3 yıl beklemişim, l'illusioniste 2010 yılında çıkmış. bu iki filmi de en az 6'şar kere izlemişimdir. şimdi karar verdim birini izleyeceğim.
les triplettes de belleville trt'de yayınlanıyordu, yıl 2004-2005 babama bir önceki gün onunla işe gitmek için söz vermiştim, haftalardır tv izlemek için erteliyordum, bu sefer onunla geleceğimi söylemiştim ve evet o gün televizyonda bu vardı. o zamanlar küçüktüm tabii babam beni kaldırdı, üzerini giyinirken tv'yi erkenden açtım ve bir de baktım ki les triplettes de belleville ama ne bileyim hayatımın filmi olacağını, filmin adına bakmadım. hayatımda izlediğim en güzel şeydi. babam hadi çıkalım dedi, sözümü bozmamak için bir gözüm tv'de üstümü giyindim ama sonunu getiremedim.
eve döndüğümde ilk işim filmi internetten araştırmak oldu ama filmle ilgili bildiğim tek şey yaşlı bir bisikletçi olduğuydu (yaşlı değilmiş sonradan öğrendim, ona geleceğiz) bu keyword'lerle araştırmamı yaptım ama o da ne hiçbir şey yok.
yıllarca ara ara bu filmi aradım, filmin en fazla 10 dakikasını izlemişim filmle ilgili tek bildiğim şeyler; denize açılan yaşlı kadın, yaşlı bisikletçi, yaşlı kadının bisikletli kocası, köpek. bu kadar, sadece bunlarla bu filmi yıllarca aradım. yıllarca, aşağı yukarı 8-9 yıl sonra budum bu filmi google üzerinden, 9 yıl boyunca sordum, soruşturdum, google'dan aradım ve evet en sonunda 2013 yılında teknoloji yeterince gelişmişti aklımda kalan kırıntıyla bu filmi bana buldurmuştu.
en iyi nasıl anlatırım bilmiyorum ama bu filmi en az 7 yıl bekledim ben, izlediğimde hayatımda yaşayabileceğim en güzel duyguları yaşadım, hayatım boyunca böyle bir şey yaşamadım, ve yaşayacağımı da düşünmüyorum, bunları yazarken bile duygularım taşıyor içimden bi hüzünleniyorum, bi gülümsüyorum. yok böyle bir duygu. çocukluğumun kırıntısını üniversite öğrencisiyken tamamladım.
filmi izlediğimde bisikletçinin yaşlı olmayı bir kenara bırakın, kocası sandığım kadının torunu olduğunu fark ettim. izlediğimde o adamın bisiklete tutkusu olan fakir bir adam olduğunu fark ettim. film onu bulduğum andaki tokadından sonra yıllarca filmle ilgili hiçbir şey bilmediğimi de gösterdi. hakkında hiçbir şey bilmediğim bu filmi izlemek için en az 7 yıl harcamışım. hakkında daha çok şey öğrenmek istediğim bu filmi araştırdım ve kayıp balık nemo ile aynı yıl çıktığını öğrendim, kendimden nefret ettim çünkü nemo'yu sinemada izlemiştim, bu filmin oscar'a aday olduğunu ama oscar'ı nemo'nun aldığını öğrendim ve kahroldum çünkü bu filmi daha çok sevmiştim. hala oscar'a saygı duymuyorum.
edit: dayanamadım, bu adam ben onun filmini ararken bi film daha çekmiş, illusionist. hayatımda izlediğim en güzel şey bu oldu, iyi ki bu flmi ben onu bulduğum zamanlarda çekmiş. hayatımda izlediğim en güzel iki şey bu adam ait. hayatıma dokunduğun için teşekkür ederim sylvain
edit2: şimdi baktım da hayatımda izlediğim en güzel şey için de 3 yıl beklemişim, l'illusioniste 2010 yılında çıkmış. bu iki filmi de en az 6'şar kere izlemişimdir. şimdi karar verdim birini izleyeceğim.
zamanı geri almak hiçbir şeyi değiştirmezdi, bizi biz yapan hatalarımız, kaybettiklerimiz bizimle dururdu gene, belki çevrendeki kişiler değişirdi ama sen aynı kalırdın.
beslenmek, barınmak, boşaltım yapmak mıdır temel ihtiyaçlar?
insanın en temel ihtiyacı her zaman keşfetmek olmuştur, dünyada yaşayan tüm memeliler merak ederler. evinde kedi, köpek besleyen bilir, sürekli bakarlar bir yerlere merak ederler, koklarlar. insandan farkları keşfedemezler. bizi insan yapan şey bizim tek ihtiyacımızdır.
yazı belki de insanlığın en büyük icadıdır, çünkü her keşfettiğimiz şeyi bir sonraki nesle aktarabiliyoruz ve zamanla bazı şeyleri sezgisel olarak bilir hale geliyoruz. insanı insan yapan şey acıkması, ölmesi, uyuması değildir, onu ayıran nokta azmi, hırsıdır.
hırslı ya da açgözlü olmayı aşağılamayın, insanı yapan şey odur. daha çok şey bilme hırsı. burada bilmem ne sevişme başlıklarının aralarında güzel bilgiler var, oralara baktığınızda insan olduğunuzu hissedersiniz.
edit: kaba tabir düzeltildi.
insanın en temel ihtiyacı her zaman keşfetmek olmuştur, dünyada yaşayan tüm memeliler merak ederler. evinde kedi, köpek besleyen bilir, sürekli bakarlar bir yerlere merak ederler, koklarlar. insandan farkları keşfedemezler. bizi insan yapan şey bizim tek ihtiyacımızdır.
yazı belki de insanlığın en büyük icadıdır, çünkü her keşfettiğimiz şeyi bir sonraki nesle aktarabiliyoruz ve zamanla bazı şeyleri sezgisel olarak bilir hale geliyoruz. insanı insan yapan şey acıkması, ölmesi, uyuması değildir, onu ayıran nokta azmi, hırsıdır.
hırslı ya da açgözlü olmayı aşağılamayın, insanı yapan şey odur. daha çok şey bilme hırsı. burada bilmem ne sevişme başlıklarının aralarında güzel bilgiler var, oralara baktığınızda insan olduğunuzu hissedersiniz.
edit: kaba tabir düzeltildi.
hayatta hiçbir şeyim eksik olmadı neredeyse. çok küçük şeylerden bile zevk almayı başardım zaman zaman.
ama hiç sevilmedim lan, kimse aşık olmadı bana. yanarım buna yanarım.
ama hiç sevilmedim lan, kimse aşık olmadı bana. yanarım buna yanarım.
evde kayboldu benimkisi, tahminen cüzdanın yanında.
hayır cüzdanı bulsan o da çıkacak.
(bkz: acıtasyon yapmayın lam)
hayır cüzdanı bulsan o da çıkacak.
(bkz: acıtasyon yapmayın lam)
vw'nin türkiye'de satılmasına tamamen karşıyım, hepimiz elimizdeki vW'yi anahtarı içinde bir şekilde 4'lüleri yanık bir şekilde kapılarımız önüne bırakmalıyız.
maltepe, feyzullah mahallesi'nde bunu yapan arkadaşlar mesajlarınızı bekliyorum, hepimiz birlik olalım, vw'yi bitirelim...
maltepe, feyzullah mahallesi'nde bunu yapan arkadaşlar mesajlarınızı bekliyorum, hepimiz birlik olalım, vw'yi bitirelim...
M.ö. 3. yy iskenderiye kütüphanesi'nin cesur aydınlarını uyarır, silahlandırırdım.
Dünyayı uzun karanlık bir dönemden kurtarırdım.
Dünyayı uzun karanlık bir dönemden kurtarırdım.
Ateistlerin bayram tatilleri iptal edilsin istiyorum, tatiller çok sıkıcı.
Evde boş oturacağıma işime bakarım.
Evde boş oturacağıma işime bakarım.
Bize ordu'dan fındık getirmeyerek çok ayıp etmiş yazar.
Çok ayıp knk.
Çok ayıp knk.
Benim bu, tüm yaptıkları mauseye tıklamak, inventory toplamak, item kullanmak bu kadar. Öyle ölünüp bitilecek bir sey degil.
Nasıl bir mantıkla yazıldığını anlamadığım başlık.
Teorik ve uygulamalı fizik genelde bilimkurgu kitaplarında yazanlardan esinlenir.
isaac asimov robotların icat edilmesi durumunda konulacak yasaları simule etmiştir ve bu bilim çevresince kabul görmüştür.
H. G. Wells zaman makinesi kitabında çekirdeksiz üzüm fikrini ortaya atmıştır.
O kitapları okurken mal gibi kendini hayattan izole edenlere, cem yılmazdan "çocuk olmuş mu?" Sorusunu yöneltmek istiyorum.
Teorik ve uygulamalı fizik genelde bilimkurgu kitaplarında yazanlardan esinlenir.
isaac asimov robotların icat edilmesi durumunda konulacak yasaları simule etmiştir ve bu bilim çevresince kabul görmüştür.
H. G. Wells zaman makinesi kitabında çekirdeksiz üzüm fikrini ortaya atmıştır.
O kitapları okurken mal gibi kendini hayattan izole edenlere, cem yılmazdan "çocuk olmuş mu?" Sorusunu yöneltmek istiyorum.
Şu an arkadaşımın evinde sıçarak onlardan biri olmadığımı gösterdim.
(bkz: Sıçarken entry girmek)
(bkz: Sıçarken entry girmek)
Şu an adaçayını denediğim tavsiyeler bütünü.
işe yayar di mi lan?
işe yayar di mi lan?
türünün tek örneği muhteşem anime.
izlemeye bir türlü doyamadım, hiçbir zaman sıkmadı beni. Karakterlerin hepsinin kendine has bir karizmasının olması animeyi daha bir izlenebilir kılıyor. ayrıca çok da komedi unsuru barındırır. Her şey tadında ama ana hikaye biraz eksik kalıyor keşke bir 26 bölüm daha olsaymış.
9 kere bitirdiğim animedir ayrıca.
izlemeye bir türlü doyamadım, hiçbir zaman sıkmadı beni. Karakterlerin hepsinin kendine has bir karizmasının olması animeyi daha bir izlenebilir kılıyor. ayrıca çok da komedi unsuru barındırır. Her şey tadında ama ana hikaye biraz eksik kalıyor keşke bir 26 bölüm daha olsaymış.
9 kere bitirdiğim animedir ayrıca.
Aldatmak? Affetmek? Eğer çok seviyorsam bidaha görüşmemek üzere yolumu ayırırım, pek sevmiyorsam yanındakiyle beraber içeri kilitler evi yakarım.
Bana söylese hiç sorun etmeden iyi bitiririm halbuki.
Bana söylese hiç sorun etmeden iyi bitiririm halbuki.