bugün
- larisalisa22
- şampiyonluk için yanak okşatmak37
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır12
- sözlükten gitse üzüleceğiniz yazarlar8
- sevdiğiniz sözlük yazarları11
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası9
- aç karnına poğaça yemek11
- anın görüntüsü17
- karşı cinse giyim önerileri14
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması20
- jose mourinho29
- nişanlı kalmanın saçma olması8
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım13
- en dindar özelliğiniz37
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi29
- chat sitesi kurmak9
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı27
- doğum gününde hatırlanmamak19
- düşün ki o bunu okuyor8
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git24
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin11
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu20
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz12
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor13
- icardi19058
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım9
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- şizofreni11
entry'ler (239)
baştan soliyim troll olmayacak kadar eski nesilim. sitemiz; adbox.me.
nasil ola ki bu derseniz;
iki tip kullanıcı modu var sitede. yayıncı ve reklam veren. google adsense ve diğerlerinden farkı da zaten sitenin reklamı direkt olarak kendisinin alması. bundan dolayı daha yüksek reklam bedelinin yayıncılara ödenmesi. örneğin bir tıklamaya 1.5 tl ödenmesi gibi. diğer taraftan site diğerleri gibi mail adresinizi falan da trollemiyor. ciddi ciddi takipciniz varsa iyi paralar kazanabilirsiniz. benim üç günde kazandığım 80 lirayı buldu mesela. kaldı ki facebookta arkadaşım 300 ü geçmez bile. yapılacak tek şey siteye yayıncı olarak üye olup listelenen içeriklerden istediklerinizi facebook , twitter da paylaşmak. hepsi bu.
kazandığınız parayı da verdiğiniz iban numarası üzerinden alabilirsiniz. öyle paypal falan derdi yok.
referansım ile üye olmak isterseniz buyrun buradan;
http://youshare.co/?ref=soc55efa2ef3161c&8=88
nasil ola ki bu derseniz;
iki tip kullanıcı modu var sitede. yayıncı ve reklam veren. google adsense ve diğerlerinden farkı da zaten sitenin reklamı direkt olarak kendisinin alması. bundan dolayı daha yüksek reklam bedelinin yayıncılara ödenmesi. örneğin bir tıklamaya 1.5 tl ödenmesi gibi. diğer taraftan site diğerleri gibi mail adresinizi falan da trollemiyor. ciddi ciddi takipciniz varsa iyi paralar kazanabilirsiniz. benim üç günde kazandığım 80 lirayı buldu mesela. kaldı ki facebookta arkadaşım 300 ü geçmez bile. yapılacak tek şey siteye yayıncı olarak üye olup listelenen içeriklerden istediklerinizi facebook , twitter da paylaşmak. hepsi bu.
kazandığınız parayı da verdiğiniz iban numarası üzerinden alabilirsiniz. öyle paypal falan derdi yok.
referansım ile üye olmak isterseniz buyrun buradan;
http://youshare.co/?ref=soc55efa2ef3161c&8=88
insanlara metodunu söylemenin de kusur olduğu yöntemlerdir.
baştan soliyim troll olmayacak kadar eski nesilim. sitemiz; adbox.me.
nasil ola ki bu derseniz;
iki tip kullanıcı modu var sitede. yayıncı ve reklam veren. google adsense ve diğerlerinden farkı da zaten sitenin reklamı direkt olarak kendisinin alması. bundan dolayı daha yüksek reklam bedelinin yayıncılara ödenmesi. örneğin bir tıklamaya 1.5 tl ödenmesi gibi. diğer taraftan site diğerleri gibi mail adresinizi falan da trollemiyor. ciddi ciddi takipciniz varsa iyi paralar kazanabilirsiniz. benim üç günde kazandığım 80 lirayı buldu mesela. kaldı ki facebookta arkadaşım 300 ü geçmez bile. yapılacak tek şey siteye yayıncı olarak üye olup listelenen içeriklerden istediklerinizi facebook , twitter da paylaşmak. hepsi bu.
kazandığınız parayı da verdiğiniz iban numarası üzerinden alabilirsiniz. öyle paypal falan derdi yok.
referansım ile üye olmak isterseniz buyrun buradan;
http://youshare.co/?ref=soc55efa2ef3161c&8=88
nasil ola ki bu derseniz;
iki tip kullanıcı modu var sitede. yayıncı ve reklam veren. google adsense ve diğerlerinden farkı da zaten sitenin reklamı direkt olarak kendisinin alması. bundan dolayı daha yüksek reklam bedelinin yayıncılara ödenmesi. örneğin bir tıklamaya 1.5 tl ödenmesi gibi. diğer taraftan site diğerleri gibi mail adresinizi falan da trollemiyor. ciddi ciddi takipciniz varsa iyi paralar kazanabilirsiniz. benim üç günde kazandığım 80 lirayı buldu mesela. kaldı ki facebookta arkadaşım 300 ü geçmez bile. yapılacak tek şey siteye yayıncı olarak üye olup listelenen içeriklerden istediklerinizi facebook , twitter da paylaşmak. hepsi bu.
kazandığınız parayı da verdiğiniz iban numarası üzerinden alabilirsiniz. öyle paypal falan derdi yok.
referansım ile üye olmak isterseniz buyrun buradan;
http://youshare.co/?ref=soc55efa2ef3161c&8=88
bir adet davetiyemi ucretsiz vereceğim etkinliktir.
hanim kos anket dolduruyoruz...
hail, anathema, acil servis, aerosmith, b plani, kurtalan ekspres, sakin, halil sezai, mavi sakal, nev, mor ve ötesi, vega, tuluyhan ugurlu, u2 ve evet itiraf ediyorum hande yener.
hail, anathema, acil servis, aerosmith, b plani, kurtalan ekspres, sakin, halil sezai, mavi sakal, nev, mor ve ötesi, vega, tuluyhan ugurlu, u2 ve evet itiraf ediyorum hande yener.
ayin 13u itibariyle parasiz kalmaktir...
izmir hatay da zeybek tip merkezinin karsisinda yer alan cafedir. alsancaga veya bornovaya kacabilme ihtimali olmayanlar icin az bilinen, kacilasi bira evidir... an itibariyle karsi masada oturan hatun duyuyorsan goz kirp yeter.
kadinlari cirkin ve güzel diye kategorize etmeyen erkektir. gülü$üne a$ik olmu$; kokusu bahari animsatmi$; ve ellerinin sicak olma ihtimali yüksektir.
Radiohead - No Surprises
http://www.youtube.com/wa...CnxyXg&feature=relmfu
http://www.youtube.com/wa...CnxyXg&feature=relmfu
Evin Aydın
sevgiliden mektup
sevgilim,
bu gün günlerden cuma saat sabahın 3'ü nöbetin yorgunluğu üzerimde gözlerimi açamıycak kadar yorgunum
ama benim tek düşndüğüm sadece sen,
O kadar mutluyum ki seninle,nerelerdeydin şimdiye kadar hayatıma girmen için bu kadar beklemem mi gerekiyordu.
sanki senden önce hep bişeyler eksikti ve senle tam oldu şimdi herşey daha güzel daha dolu dolu
Biliomusun bu gün tam bir ay oldu bana sorarsan sanki dün tanıştık herşey cok güzel zaman okadar çabuk geçtiki ,diğer taraftan sanki yıllar oldu o kadar kolay alıştımki sana seni cok eskiden beri tanıyormuşum gibi
çok özlüyorum seni ...
sonra gözlerimi kapatıyorum seni düşünüyorum, gülümsüyorum ya diyorum sen de neyi seviyorum bukadar cok
sonra aklıma gelio bir bir
sesini seviyorum yumuşak sakin
sarılmanı seviyorum böyle kocaman kayboluyorum içinde zaman duruyor sanki güven verio kollarında olmak kimse bi kötülük yapamazmış gibi sonra beni öpmeni seviyorum hiç bitmeyecekmiş gibi
ellerini seviyorum hiç bırakmıyacakmışlar gibi
gülüşünü seviyorum afacan yaramaz cocuklar gibi
itiraf ediyorum sinirlenmeni kızmanı daha doğrusu kızamamanı bile seviyorum
saymadığım daha bir çok şey
herşeyini seviyorum
seni çok seviyorum
Mutlu olmak istiyorum seninle ölüm bizi ayırana kadar,sonsuza kadar...bunun cok zor olduğunu biliyorum hayata toz pembe bakan biri olmadım hiç ama böle düşünmek istiyorum böyle hayal etmek...
seni çok özledim keşke burda olsan ve sana sarılıp uyusam
seni cok seven biricik aşkın Evin
11.06.2010
istanbul
P.S. Tatlım bu ilk mektubum ve şu anda sadece beynimin korteksi çalışıyor.Aşkım sana daha ne mektuplar yazcam seni kocaman öpüyorum
sevgiliden mektup
sevgilim,
bu gün günlerden cuma saat sabahın 3'ü nöbetin yorgunluğu üzerimde gözlerimi açamıycak kadar yorgunum
ama benim tek düşndüğüm sadece sen,
O kadar mutluyum ki seninle,nerelerdeydin şimdiye kadar hayatıma girmen için bu kadar beklemem mi gerekiyordu.
sanki senden önce hep bişeyler eksikti ve senle tam oldu şimdi herşey daha güzel daha dolu dolu
Biliomusun bu gün tam bir ay oldu bana sorarsan sanki dün tanıştık herşey cok güzel zaman okadar çabuk geçtiki ,diğer taraftan sanki yıllar oldu o kadar kolay alıştımki sana seni cok eskiden beri tanıyormuşum gibi
çok özlüyorum seni ...
sonra gözlerimi kapatıyorum seni düşünüyorum, gülümsüyorum ya diyorum sen de neyi seviyorum bukadar cok
sonra aklıma gelio bir bir
sesini seviyorum yumuşak sakin
sarılmanı seviyorum böyle kocaman kayboluyorum içinde zaman duruyor sanki güven verio kollarında olmak kimse bi kötülük yapamazmış gibi sonra beni öpmeni seviyorum hiç bitmeyecekmiş gibi
ellerini seviyorum hiç bırakmıyacakmışlar gibi
gülüşünü seviyorum afacan yaramaz cocuklar gibi
itiraf ediyorum sinirlenmeni kızmanı daha doğrusu kızamamanı bile seviyorum
saymadığım daha bir çok şey
herşeyini seviyorum
seni çok seviyorum
Mutlu olmak istiyorum seninle ölüm bizi ayırana kadar,sonsuza kadar...bunun cok zor olduğunu biliyorum hayata toz pembe bakan biri olmadım hiç ama böle düşünmek istiyorum böyle hayal etmek...
seni çok özledim keşke burda olsan ve sana sarılıp uyusam
seni cok seven biricik aşkın Evin
11.06.2010
istanbul
P.S. Tatlım bu ilk mektubum ve şu anda sadece beynimin korteksi çalışıyor.Aşkım sana daha ne mektuplar yazcam seni kocaman öpüyorum
26 şubat perşembe günü izmir noxx barda sahne alacak gruptur. biletler 35 tl olup, kobi farhi den aldığım duyumlara göre bu turnede bir süprizleri varmış. merakla beklemekteyiz. ayrıca istanbul konserinin tüm gelirleri, van depremzedelerine bağışlanacakmış. acıklamaları icin buyrunuz;
"biz, orphaned land olarak van depremini duyduğumuz andan beri büyük üzüntü içerisindeyiz. türkiye her zaman bizim için ikinci bir yuva olmuştur ve bunun için bir şeyler yapmak istedik. bunu da yapabildiğimiz en şeyle yapmaya karar verdik; 25 şubat 2012 gecesi orada sizlerle beraber olacak ve çalacağız; bu sefer van'daki kardeşlerimiz için! görüşmek üzere inşallah!"
izmir konserine katılacak olanlar özel mesaj yoluyla ulaşabilirler. öğrenciyseniz tequilalar benden. evet para çok gibi. *
"biz, orphaned land olarak van depremini duyduğumuz andan beri büyük üzüntü içerisindeyiz. türkiye her zaman bizim için ikinci bir yuva olmuştur ve bunun için bir şeyler yapmak istedik. bunu da yapabildiğimiz en şeyle yapmaya karar verdik; 25 şubat 2012 gecesi orada sizlerle beraber olacak ve çalacağız; bu sefer van'daki kardeşlerimiz için! görüşmek üzere inşallah!"
izmir konserine katılacak olanlar özel mesaj yoluyla ulaşabilirler. öğrenciyseniz tequilalar benden. evet para çok gibi. *
bulunulan durum ve pskolojiye gore agizda birbirinden farkli tatlar birakabilen $arkilardir.
coldplay bunun öncülerinden olup, pink floyd, lisa hannigan, enya , orphaned land , my dying bride ve sonata arctica eklenebilir.
coldplay bunun öncülerinden olup, pink floyd, lisa hannigan, enya , orphaned land , my dying bride ve sonata arctica eklenebilir.
nöbet usülü calisip, yarasadan farki olmayan kimselerde olabilir.
deep purple - april
http://www.youtube.com/watch?v=B-EJ9dQ5BmA
http://www.youtube.com/watch?v=B-EJ9dQ5BmA
yardımlarından dolayı tesekkur ettigim uuserdir.
8. nesil yazar. hoş gelmiştir efenim.
harika bir white lion şarkısıdır. mane attraction albümünde yer alan ilk şarkıdır.
işik sağdan geliyordu o gece...
abajurunu yakmıştı yine o geceye dair sempatikliğinde... o geceye ithaf edemediği nice seyler olmasada; farkında olmalıydı odasının karakterinin. duvarda dökülmek üzere olan boya ve alçının ne kadar daha orada kalacağını hesap etmesinin anlamı da yoktu. sahiplenememişti ki maddi olan objeleri. yeterli de değildi zaten.
vardığında içmek istediği bir sigaranın ateşini aradığı o mutfak vakitlerinde; her ne enerji harcadı ise, başkaları tarafından ona hediye edilmesini istemezmiydi?
oysa?
istemeseydi de neye adardı hayatını? yeni aldığı oltalarına mı adardı mutluluğunu? üsküdarda mı? balık tutamasa bile suya değmesinden mutlu olurmuydu misinanın?
gelirken dinlediği sohbetlerin hangisine objeleri koysaydı da yeni yılın en dokunaklı insanı olsaydı?
gözleri kapanırken insanların neye inandığını yada inanmak istediği herşeye adasaydı kendisini...
umutlarının birinde; bir alışveriş merkezinde verilen umut biletlerinden herbiri olmayı kabul de edebilirdi oysa.. etti de...
sıfır, yedi, onbeş...
abajurunu yakmıştı yine o geceye dair sempatikliğinde... o geceye ithaf edemediği nice seyler olmasada; farkında olmalıydı odasının karakterinin. duvarda dökülmek üzere olan boya ve alçının ne kadar daha orada kalacağını hesap etmesinin anlamı da yoktu. sahiplenememişti ki maddi olan objeleri. yeterli de değildi zaten.
vardığında içmek istediği bir sigaranın ateşini aradığı o mutfak vakitlerinde; her ne enerji harcadı ise, başkaları tarafından ona hediye edilmesini istemezmiydi?
oysa?
istemeseydi de neye adardı hayatını? yeni aldığı oltalarına mı adardı mutluluğunu? üsküdarda mı? balık tutamasa bile suya değmesinden mutlu olurmuydu misinanın?
gelirken dinlediği sohbetlerin hangisine objeleri koysaydı da yeni yılın en dokunaklı insanı olsaydı?
gözleri kapanırken insanların neye inandığını yada inanmak istediği herşeye adasaydı kendisini...
umutlarının birinde; bir alışveriş merkezinde verilen umut biletlerinden herbiri olmayı kabul de edebilirdi oysa.. etti de...
sıfır, yedi, onbeş...
elinin arkasında güneş duruyordu
aylardan kasımdı üşüyorduk
ağacın biri bulvarda ölüyordu
şehrin camları kaygısız gülüyordu
her köşe başında öpüşüyorduk
sisler bulvarı'na akşam çökmüştü
omuzlarımıza çoktan çökmüştü
kesik birer kol gibi yalnızdık
dağlarda ateşler yanmıyordu
deniz fenerleri sönmüştü
birbirimizin gözlerini arıyorduk
sisler bulvarı'nda seni kaybettim
sokak lambaları öksürüyordu
yukarda bulutlar yürüyordu
terkedilmiş bir çocuk gibiydim
dokunsanız ağlayacaktım
yenikapı'da bir tren vardı
sisler bulvarı'nda öleceğim
sol kasığımdan vuracaklar
bulvar durağında düşeceğim
gözlüklerim kırılacaklar
sen rüyasını göreceksin
çığlık çığlığa uyanacaksın
sabah kapını çalacaklar
elinden tutup getirecekler
beni görünce taş kesileceksin
ağlamayacaksın! ağlamayacaksın!
sisler bulvarı'ndan geçtim sırılsıklamdı
ıslak kaldırımlar parlıyordu
durup dururken gözlerim dalıyordu
bir bardak şarapta kayboluyordum
gece bekçilerine saati soruyordum
evime gitmekten korkuyordum
sisler boğazıma sarılmışlardı
bir gemi beni afrika'ya götürecek
ismi bilmiyorum ne olacak
kazablanka'da bir gün kalacağım
sisler bulvarı'nı hatırlayacağım
kırmızı melek şarkısından bir satır
lodos'tan bir satır yağmur'dan iki
senin kirpiklerinden bir satır hatırlayacağım
seni hatırlatanın çenesini kıracağım
limanda vapurlar uğuldayacak
sisler bulvarı bir gece haykırmıştı
ağaçları yatıyordu yoksuldu
bütün yaprakları sararmıştı
bütün bir sonbahar ağlamıştı
ağlayan sanki istanbul'du
öl desen belki ölecektim
içimde biber gibi bir kahır
bütün şiirlerimi yakacaktım
yalnızlık bana dokunuyordu
eğer sisler bulvarı olmasa
eğer bu şehirde bu bulvar olmasa
sabah ezanında yağmur yağmasa
şüphesiz bir delilik yapardım
hiç kimse beni anlıyamazdı
on beş sene hüküm giyerdim
dördüncü yılında kaçardım
belki kaçarken vururlardı
sisler bulvarı'ndan geçmediğin gün
sisler bulvarı öksüz ben öksüzüm
yağmurun altında yalnızım
ağzım elim yüzüm ıslanıyor
tren düdükleri iç içe giriyorlar
aklımı fikrimi çeliyorlar
aksaray'da ışıklar yanıyor
sisler bulvarı ayaklanıyor
artık kalbimi susturamıyorum
aylardan kasımdı üşüyorduk
ağacın biri bulvarda ölüyordu
şehrin camları kaygısız gülüyordu
her köşe başında öpüşüyorduk
sisler bulvarı'na akşam çökmüştü
omuzlarımıza çoktan çökmüştü
kesik birer kol gibi yalnızdık
dağlarda ateşler yanmıyordu
deniz fenerleri sönmüştü
birbirimizin gözlerini arıyorduk
sisler bulvarı'nda seni kaybettim
sokak lambaları öksürüyordu
yukarda bulutlar yürüyordu
terkedilmiş bir çocuk gibiydim
dokunsanız ağlayacaktım
yenikapı'da bir tren vardı
sisler bulvarı'nda öleceğim
sol kasığımdan vuracaklar
bulvar durağında düşeceğim
gözlüklerim kırılacaklar
sen rüyasını göreceksin
çığlık çığlığa uyanacaksın
sabah kapını çalacaklar
elinden tutup getirecekler
beni görünce taş kesileceksin
ağlamayacaksın! ağlamayacaksın!
sisler bulvarı'ndan geçtim sırılsıklamdı
ıslak kaldırımlar parlıyordu
durup dururken gözlerim dalıyordu
bir bardak şarapta kayboluyordum
gece bekçilerine saati soruyordum
evime gitmekten korkuyordum
sisler boğazıma sarılmışlardı
bir gemi beni afrika'ya götürecek
ismi bilmiyorum ne olacak
kazablanka'da bir gün kalacağım
sisler bulvarı'nı hatırlayacağım
kırmızı melek şarkısından bir satır
lodos'tan bir satır yağmur'dan iki
senin kirpiklerinden bir satır hatırlayacağım
seni hatırlatanın çenesini kıracağım
limanda vapurlar uğuldayacak
sisler bulvarı bir gece haykırmıştı
ağaçları yatıyordu yoksuldu
bütün yaprakları sararmıştı
bütün bir sonbahar ağlamıştı
ağlayan sanki istanbul'du
öl desen belki ölecektim
içimde biber gibi bir kahır
bütün şiirlerimi yakacaktım
yalnızlık bana dokunuyordu
eğer sisler bulvarı olmasa
eğer bu şehirde bu bulvar olmasa
sabah ezanında yağmur yağmasa
şüphesiz bir delilik yapardım
hiç kimse beni anlıyamazdı
on beş sene hüküm giyerdim
dördüncü yılında kaçardım
belki kaçarken vururlardı
sisler bulvarı'ndan geçmediğin gün
sisler bulvarı öksüz ben öksüzüm
yağmurun altında yalnızım
ağzım elim yüzüm ıslanıyor
tren düdükleri iç içe giriyorlar
aklımı fikrimi çeliyorlar
aksaray'da ışıklar yanıyor
sisler bulvarı ayaklanıyor
artık kalbimi susturamıyorum
en normal sınırlarında gezinirken hayatın; masanda duran telefon, bozuk paralar ve bir çift anahtarın anlamsızlığına takıldığın o günlerin en orta noktasında.. anlamsızlaştırabilmek için efor sarfetmediğn ama bir okadar 'içindekiler' kısmını okumadan geçmediğin yaratılış gibi.., çığlık atarcasına ağlamak istediğin, evinin yolunu bulamadığın, evin içinde olmak gibi... devam eden herşeyle özdeşleşen üç noktalara yüklediğin anlamların herbiri.. su , parfüm , aromalar ; içindekilere asla anlam veremediğin sabah uyanışları. dağılmış yatağında son bir kez telefonu arama isteğine bezenmiş anlar, ansızınlar ve birandalıklar. içindekiler yok iken;
dışındakiler?
ağlamaklılar..
dışındakiler?
ağlamaklılar..